Katalog

14 MALEZYA Bir garip cennet Kota Kinabalu Yazı ve fotoğraflar Cem Polatoğlu alezya; iki kısımdan oluM şuyor. Başkent Kuala Lumpur’un da bulunduğu Doğu Malezya, Tayland’ın güneyinde 800 kilometre boyunca uzanan bir yarımada. Batı Malezya ise Güney Çin Denizi’nin ana karadan ayırdığı Borneo Adası‘nın kuzeyi. Türkiye’ye vize uygulamayan Malezya’nın balayı ve dalış cennetlerine ulaşmak için en uygun yolculuğun ilk etabı olan İstanbulKuala Lumpur veya Singapur bacağını Türk Havayolları, Malezya veya Gulf Air le uçmak mümkün. On saat kadar süren bu etap sonrasında Kuala Lumpur veya Singapur’dan iki buçuk saatlik bir uçuşunuz daha var. Bineceğiniz uçakla Borneo Adası‘nda Sabah eyaletinin başkenti Kota Kinabalu’ya geçiyorsunuz. Kota Kinabalu bir garip rüya mı desem, bir garip cennet mi? Ne cennet ne rüya, gidelim birkaç adımda Kota Kinabalu’ya...Aslında havaalanı girişindeki karmaşayı görünce pek de cennete geldik diyemiyorsunuz. Küçücük bir havaalanı, kalabalık, karmaşa, işaret tabelaları yetersiz... Burası için cennet dedik ama açıkçası bizim naçizane tavsiyelerimize uyarsanız... Buralarda her bölgede, her otelde kalınmaz, her restoranda yemek yenmez, her gece kulübünde eğlenilmez... Otellere giriş bir tören. Sizi “gong”lar çalarak yerel giysi ve müzik eşliğinde, karşılıyorlar. Kota Kinabalu’nun “spa”ları meşhur. Hani şu bizim “hamam”ın “sosyetik” olanı... Kokulu mokulu, çiçekli, müzikli olanı... Hani suyu tas ile dökmek yerine püskürttükleri, göbek taşı yerine baş kısmı delikli bir masaya yatırdıkları ve en önemlisi kıllı bıyıklı tellak yerine cicili bicili güzel kızların masaj yaptığı yerler. Tabi parası da ona göre. Masajın saati 50 dolar. Aylık maaşın 3050 dolar olduğu yerde, o kadar parayı verip masaj yaptıranların sayısı az olsa gerek. Ben o azınlığa meraktan dahil oldum. SPA rehberimiz anlatıyor; masajcı bu taşı göbeğimize koyarsa mide ağrılarımız geçiyor, diğeri sinir sistemine, bir diğeri migrene, bağırsaklara, romatizmaya iyi geliyor. Kısaca her derde deva taşımız mevcut. Toplamışlar dağdan taşları, her biri için 10 dolar fark istiyorlar. Hele bir tanesi var ki, mavi bir taş. Yazı aramızda cinsel gücü arttırıyormuş. “Sar kızım şundan”. Olmazmış! Uyanıklar “önce masaj sonra taş“ diyorlar. Kota Kinabalu’ya gitmişken bir de ada turu yapalım dedik. Küçük bir yer olduğundan şehir turu yok ama size bir “maymun tu ru” verelim dediler. Maymunu dünyaca ünlüymüş. Maymun; uzun burunlu, kızılımsı tüyleri, koca çıplak poposu ile ilginç ama tehlikeli bir hayvan. Gittiğimiz cangıl, sık ağaçlı, güneş dahi girmiyor. Rehberimiz anlatıyor; “gözlük, yiyecek ve cepte sigara taşımak yok. Maymunu görürseniz asla göz göze gelmeyin. Fotoğrafı çaktırmadan çekebiliyorsanız çekin. Ama durmak, beklemek, bakışmak yok. Aksi takdirde maymun saldırıyor.” İki saat cangılda korku ve kanter içerisinde dolaş, maymun göremeden gel. Konaklama için tavsiye edilen otellerin dışına çıkılmamalıdır. Yemek konusunda deniz ürünleri sevenler için sorun yok. Sahilde kurulan binlerce kişilik restoranda iki karış jumbo karidesi biriki dolara yiyebilirsiniz. Eğlence ne yazık ki kısıtlı. Ancak büyük otellerin barlarında akşamları zaman geçirmekten sıkılmayacak cennet bölge Kota Kinabalu... baracudacem@gmail.com