Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 ANKARA Resenbazların sınav yeri: Ziir Yazı ve fotoğraflar Timur Özkan Fotomontaj: Timur Tuğanoğlu nlü gezgin ve gezi yazarı Ü Evliya Çelebi 10 cilt halinde ve 6 bin sayfadan oluşan Seyahatnamesi’nin 2. cildinde Ankara gözlemlerini anlatır. Anadolu’yu, Kafkasya’yı, Orta Asya’yı ve Balkanlar’ı gezen Evliya’nın günlük konuşma dili ve akıcı bir üslup ile yazdığı bu eserin her sayfasında dikkat çekici gözlem ve öyküler yer alır. Bunları okurken zaman zaman anlatılanların ne kadarının doğru, ne kadarının abartı olduğuna karar veremezsiniz. Evliya Çelebi’nin Ankara notları arasında yer alan ip cambazlarının öyküsü bunlardan biri olarak 300 yıl sonra bu gün bile okuyanları şaşırtmakta, acaba doğrumu, abartımı diye düşündürtmektedir. Kırk senede bir cümle resenbazlar (ip cambazları) sözbirliği ederek toplanıp birbirlerini yola çekip imtihan etmek için İstanoz Deresi’nde ve Anadolu’da Gedüz Kalesi kıyısında panayır kurup, ip cambazlığı ederler. Bizler dahi işsiz güçsüz adamlar bu dere içinde seyirlerine gidip gördük, mavi bulutlarda nihayet bulmuş yalçın kayalı dar boğazda kayaların yüksek tepesinde, bir kayadan bir kayaya sağlam frenk ipleri bağlayıp kayalar kesmesin diye iplerin başına postlar bağlayıp, güvenilir adamları silahlarıyla koymuşlar, üstatlar marifetini yaparken bir düşman ipi kesmeye diye gözcü tayin etmişler. Altlı üstlü kayalarda nice bin adamlar toplanıp kayalar insanlarla tıklım tıklım dolmuş ve aşağı kent içinde akan ırmak kenarında bir hafta önce oturacak ve yatacak yerler yapmışlar, açık yerlere küçük ve büyük çadırlarını kurmuşlar, bu kadar bin Allah’ın kulu seyre durmuşlar. Ve Engürü (Ankara) Paşası’nın mehter takımı kütür kütür dövülüp, dua ve senadan sonra pehlivanlar birbirlerini muhabbet meydanına davet ettiler. Öykü böyle başlar ve sonra sıra ile Osmanlı Coğrafyasının çeşitli bölgelerinden gelen ip cambazlarının hünerlerini nasıl gösterdiklerini anlatarak devam eder. İp cambazlarının panayır kurduğu İstanoz Deresi’nin bulunduğu eski adı Büyük İstanoz olan Yenikent, Ankara’ya 30 km uzaklıkta bulunan ve Ankaralı piknikseverlerin iyi bildiği bir yerdir. AyaşBeypazarı yolu üzerindeki Yenikent’e geldi ğinizde Gökler köyü istikametinde içeri doğru girerseniz, birkaç kilometre sonra karşınıza tarihi Zagar Köprüsü çıkar. İşte burası ip cambazlarının toplandığı eski Ziir Köyü’nün girişidir, köprüden sonra Ziir Deresi boyunca devam derseniz, o dönemde ip bağlanarak gösteri yapılan ve Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde anlatılan yalçın kayalara ulaşırsınız. Yenikent yenilenmeli Ziir, Büyük İstanoz’un daha sonraki adıdır. 1950’li yıllarda bir toprak kayması sonucu yeri değiştirilen Ziir köyü, Bucuk köyü ile birlikte Yenikent adını almıştır. Ziir Deresi’ni haritalarda ararsanız bulamazsınız çünkü adı artık Ova Çayı’dır ama halk arasında hala Ziir olarak anılmaktadır. Büyük