11 Haziran 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

EGE’NİN İMBATI Serdar Kızık serdarkizik?cumhuriyet.com.tr TÜLÜN ARDINDAKİ NOTALAR Uzakları istiyorum, uzun ve ıslığımla yalnız bir yolculuğu. Farklı ışıkların tül etkisi yarattığı bir coğrafyaya doğru mesela. Beyaz bir gecede beklenmedik bir şarkı duysam bu arada, şaşırsam... Birden anımsadım...Böyle bir yolculuğum vardı benim. 14 yıl önce. Önce Moskova. Amerikan kolası ve hamburgere rağbetin büyük olduğu bir dönem. Mac Donalds’ların önünde uzun kuyruklar... Gece yarısına doğru. 5 yıldızlı Cosmos’un dibindeki tren istasyonunda, çok yaşlı bir kadın. Önünde bir portakal sandığı, yanında bir kedi. Kadının yüzü gibi buruşmuş kirli bir malbora poşetinin üstünde, kızartılmış tek bir balık... Poşette sigarasının dumanını havaya savuran atlı kovboy, tezgahta kızarmış balık, beklenen müşteri ve yaşlı kadın... Bir düzenin o zamana ait fotoğrafını bundan başka hangi kare anlatabilir ki ? Ertesi gün çiçeklerin eksik olmadığı Nazım Hikmet’in mezarı. Bir yolculuk şirinde Nazım diyor ki: “Bir şair yolculuk ediyor bir denizinde dünyamızın bakarak bir yıldıza. Yolculuk ediyor şairin biri yıldızlardan birinde bir denizde bakarak dünyamıza. Yolculuk ediyor şairler denizlerinde kâinatın bakarak birbirine.” Kuzeye sürüyor yolculuğum. Adı yeniden değiştirilip St. Petersburg’a dönüştürülen Leningrad’a. Yazlık sarayın önünde kanlı bir pazarda isyanın ve devrimin doğduğu Leningrad. 2. Dünya Savaşı’nda Nazi vahşetine ve kuşatmasına bir milyon can pahasına direnen, teslim olmayan Leningrad... Petro’nun “Paris’e inat olsun” diye kurduğu, yolculuğumun bir uçurumla kesildiği St. Petersburg... Otelden çıktım, deniz kenarına, kumsala yürüyorum ıslığımla. Saatlere bakarsan 24. Oysa ayışıyla gün ışığının karışımı, garip bir gece yarısı. Aydınlık da değil karanlık da. Bir tülün ardında duruyor sanki her şey. Büyüleyici, etkileyici bir beyaz gece... Uzaktan sesler geliyor, ilginç! Sarhoşlar şarkı mı söylüyor ne? Yok değil... Uyumlu notalar bunlar, keman sesleri de var. Yaklaşıyorum... Müzik anlaşılıyor, kumsaldakiler seçilmeye başlıyor. O da ne ! Orkestra ! Yaklaşık yetmiş seksen kişilik, giysileri hariç tam bir orkestra bu. Kumlara uzanıyorum sırtüstü. Ellerim başımın altında. Gökyüzünde gecenin garip rengiyle başbaşayım. Tarifsiz güzellikler içindeyim. Bana özel bir konser. Yaşamımın en muhteşem müzik ziyafeti bitmesin istiyorum... Bitti, gittiler sonra. Yaşamın en güzel armağanlarından biridir, Japonyo’dan turneye çıkmış flormoni orkestrasınının kumsaldaki provası. Böyle bir yolculuk daha lazım bana...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle