06 Ocak 2025 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

bir tarafta başlayan kargaşa Ankara’ya doğru hızla yol alıyor, yapılan hareketler Mustafa Kemal’in karargâhıyla şehir arasındaki telefon ve telgraf hatlarının kesilmesine kadar varıyordu. Ayaklanmalardan biri, 12 Kasım 1919 günü Gönen’deki kışlayı basarak yağmalamış olan Ahmet Anzavur’un 1920’nin şubat ayında tekrar sahneye çıkmasıyla gerçekleşti. Bu ayaklanmanın ordu birlikleri ve milli birliklerle bastırılmasının ardından, 13 Nisan 1920 günü Bolu ve Düzce dolaylarında başlayan isyan dalgasının birkaç gün içinde Beypazarı’na kadar yayıldığı haberi geldi. Büyük Millet Meclisi’nin açılış günü olan 23 Nisan 1920’de ise Hendek’te bir ayaklanma başgösterdi. Bu sırada bölgede olan 24. Tümen Kumandanı Mahmut Bey ve beraberindeki kimi subaylar pusuya düşürülerek şehit edildiler. Tümen tümüyle tutsak edilerek silahlarına asiler tarafından el koyuldu. Önceki iki ayaklanmada yaşadıklarından bir ders almayan Anzavur ve beraberindekiler, 11 Mayıs 1920 günü silahlarla donatılmış beş yüz kişilik bir kuvvetle üçüncü kez Adapazarı ve Geyve dolaylarında saldırıya geçtiler, ancak bu kez de on gün içinde Geyve Boğazı yakınlarında bozguna uğratılarak kaçmak zorunda kaldılar. Aynı günlerde Düzce’de de Abaza ve Çerkezlerin oluşturduğu dört bin kişilik bir kalabalık, bölgedeki hapishaneleri boşaltıp çatışmalara yol açarak atlı birliklerin silahlarını ele geçiriyordu. Bu arada Anadolu’nun diğer bölgeleri de hareketliydi. 14 Mayıs 1920 günü Postacı Nazım ve Çerkez Kara Mustafa adlı iki kişi önderliğinde başlayan ayaklanma hızla yayılarak 27/28 Mayıs 1920 gecesi Çamlıbel’deki bir birliğin basılarak tutsak edilmesine kadar vardı. Aynı gecenin sabahı bir başka asi grubu ise Tokat yakınlarındaki bir tabura saldırıyordu. Zile’ye kadar gelen bu gruba karşı girişilen mücadele uzun süremedi ve üç gün içinde erzak ve cephaneleri tükenen askerler asilere teslim oldu. Asiler 23/24 Haziran 1920’de de Boğazlıyan’a bir baskın düzenleyerek orada bulunan bir birliği dağıttılar. Yenihan’da başlayan bir ayaklanma, Orta Anadolu’nun diğer yerlerinde de başkaldırmalara yol açtı. Çapanoğullarından Celal, Edip, Salih, Halit Beyler; Aynacıo ğulları ve Deli Ömer çeteleri gibi bazı eşkıyaları da yanlarına alıp 13 Haziran’da Yozgat yakınlarındaki Köhne’yi, 14 Haziran’da da Yozgat şehrini ele geçirerek önemli bir bölgede egemen oldular. Bu bölgedeki 3. Kolordu kuvvetleri ile Kuvayı Milliye savaşçıları yeterli olamayınca Eskişehir’den Ethem Bey birliği ve Bolu civarındaki İbrahim Bey birliği de Yozgat bölgesine gönderildi. Bu şekilde bölgedeki ayaklanmalarla başa çıkıldıktan sonra, bu birliklere diğer bölgelerde görev verildi; ancak asayiş bir türlü sağlanamıyordu. Güney bölgeleri de daha az hareketli değildi. Milli Aşireti reisleri Mahmut, İsmail, Halil, Bahur, Abdurrahman Beyler güneyde düşmanlarla gizli ilişkiler kurmuş, bölgeye egemen olmaya kalkışmışlardı. 1920 Haziran’ının başlarında Fransızlar Urfa’ya doğru yürüyüşe geçtikleri sırada, Milli Aşireti de Siverek yönünde ilerliyordu. Bu sorunu çözmek için, o çevrede bulunan 5. Tümen görevlendirilerek bölgedeki Kuvayı Milliye milisleriyle güçlendirildi. 19 Haziran 1920 günü güneydoğu yönünde kaçmak zorunda bırakılan aşiret, bir süre düşman bölgesinde hazırlandıktan 149
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle