Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
StYASET 84 JÜLtDE GÜLİZAR ivin trkeğin olııp olmaması degildir. Cuzdanı B İ7 sanatçılaroncmliisterseyakışıklı fıkakabarık olsun da, boy rası olsun. Cüzdanı kabarık erkek zaten yakışıklı göriiniiyor insanın gozüne." Bu, bir resim altı.. Üstunde de poposunun en seksi noktasından başlayan ve gittikçe açılıp yayılan sarışın, darmadağın saçlı, baygın bakışlı bır "sanatçı"... "16 bin kusur fotoğraf arasından, sanatçımuın seçtikleri yukarıda gorüluyor." Bu bir resım altı.. Üstunde de kuçuk görüntüler halinde dört "şansh" erkek. Ama onların da üstünde, göğusleri dekoltc elbisesinden bile sokaklara taşan, Amerikalı kocasından ve ötcki yabancı erkek lerden ağzı yandığı için kendisine bir TUrk koca arayan gılzeller güzcli "sanatçımız"... "Plağımı kendim çıkaracağım ve bakacagım. Satarsa ne âlfi. Ama satmazsa ben de oteki sanatçı arkadaşlarım gibi kendime zengin bir işadamı sevgili bulacagım." Bu da bir resim altı.. Ve de üstünde sereserpe uzantnış, yarı aralık ağızlı, bir kara bomba "sanalçı"... Yüzlerce çoğaltılabilecek örneklerden uçünü seçişimiz raslantı değil. Bu üç örneğin kahramanları, verdikleri demeçlerden kısa bır süre sonra aynı programda buluştular ne hikmetse: "Milliyetçi mukaddesatçı Türkiye Televizyunu'nun ekranında." Açıkça ve bır kez daha görüldu ki, belden aşağı dcmeçler verip fotoğraflar çektirmek, hiç kımseye boyalı ekranın yolunu kapatmaz. Ama omıızlannın yukarısı çalışan bir insansanız sizin için ekran da kararır, başka şeyler de. Hep beraber alkışlıyoruz: karşınızda TRT zalandırmaya gerek görmediğini TRT cezalandırıyor. Sere serpe "sanatçı"lar... Operasyon sonrası kadrolaşanlar... "Davasına inanmış" TRT'ciler... Hiçbir şey inceleyip araştırmayan İnceleme Araştırma Dairesi.. TRT'yi "silkeleyeceği" söylenen rapor... "Rapordan hiç etkilenmeyen" bir Genel Müdür... vee "Allah kurtarsın" dualarıyİa!.. Inceleme Araştırma TRT yasası gereğince kurulmuş bir daıre vardır Kurum'da. İnsana açlık konusunda birincilik kazanan "hiç kullanılmadığı için örümcek tutmuş popo" fotoğrafını hatırlatan bu dairenin adı IncelemeAraştırma Dairesi'dir ve hiç kullanılmadığı için de kapısı örümcek tutmuş bu dairenin telefon numarasını TRT santralindeki hiç bir görevli bilmiyor. Bir tanesi 312130'dan "bir aramamızı" önerdi. Rehberde ıse da irenin adımn karşılığında 312814 yazılı. Üç gün süreyle her yarım saatte bir aradığımız bu numaraya yanıt veren bir ses çıkmadı. tnceleme Araştırma Dairesi, adının gereğini yerine getirmek ve aldığı sonuçlarla TRT'ye ışık tutmak amacıyla kurulmuş bir daıre. Nc hikmetse bugüne dek bir kez, görevdcn alınıp buraya verilen Esin Talu Çelikkan'dan "verici islasyonlarının leknik yetersizlikleriyle ilgili bir araştırma yapması" istendi. Çelikkan da, "ilgi alanı dışında ve anlamadıgı bir konu" olduğu gerekçesiyle bu araştırmayı yapmayacağını bil dirdi Kuruluşundan bu yana "daire haşkanı düzeyindeki görevlilerin kızak yeri" olarak işlev yapan bu bölumün son konuğu, tatildeyken görevinden alınan TRT Yurt Dı;ı Yayınlar Daire Bajkanı Cafer Demiral olacak. "Silkeleyen" rapor Ve son günlenn güncel konusu.. RadyoTelevizyon Yüksek Kurulu'nun TRT konusundaki ilk raporu. "TRT'yi silkeleyecek rapor" yorumuyla basında yer alan Yüksek Kurul raporunu, yine bir Yuksek Kurul üyesi her ne kadar nazik bir yorumla değerlendirip, "Dıinya haberleşme sistemi ve teknolojik gelişmelerin ışıgında, bizim TRT'mizin nasıl ve ne olçude daha iyi olacagının bir arayışı" dıye nıteledıyse de; ve Kurum'dakı bır üst düzey yönelici "TRT'ci goziiyle fevkalade iyi.. Çunkıı bugüne dek, politikayla gözardı edilen yayın sorununa, hem de en iyi biçimde egilmişler" diyerek bir ölçüde iyimserliğini dile getirmeye çalıştıysa da.. Yuksek Kurul'un raporu pek öyle sineye çekilecek cinsten değil. Evet, yayın sorununa en iyi biçimde değinilmiş. Kamuoyunun beklentilerı doğrultusunda bir eğilme bu. Programların yayın saatleri, süreleri, ıçeriklerı, sunuluş biçimlerine varıncaya kadar incelenmiş. Teknolojik gelişmelerden mutlaka yararlanılması hatırlatılmış. Haberciliğin daha çağdaş ölçülerde yapılması istenmiş. Uydu yayınına geçilmesinin şart olduğu vurgulanmış. Ama, çok usturuplu, çok ınce biçimde bir uyarı havasının olduğu da dıkkatten hiç kaçmıyor. Örneğın yayın planlamasının nasıl yapıldığı, hangı ölçülerın temel alındığı sorulmuş. Kamuoyu araşiırması yapılıp yapılmadığı sorulmuş. Bu araştırma yapıldıysa, hangi bilimsel tekniklerle yapıldığı sorulmuş. Yok eğer yapılmadıysa, neden yapılmadığı ve yayın planlamasının nasıl ve hangi zevklere göre yapıldığı sorulmuş. Sorulmuş da sorulmuş yani. Şimdı TRT'de bu raporu aldığının ertesı günü Istanbul'a gidip, uçdört gün kaldıktan sonra dönen ve hiçbir şey olnıamış gibi davranan bır Genel Mudur var. "Rapordan hiç etkilenmemiş gibi. Ya da oyle gbrıınüyor. Ama aslında TRI yayınlarından kendisinin de mcmnun olmadıgı her halinden anlaşılıjor" diyor gözlemleyenler. "Kadro'laşma Dört ayda 62 kişi tcdirgin edilmiş. Yerlerine, bir zamanların "davasına inanmış kişileri" hiçbir kural tanımadan getirilmiş ve de getirilmekte. Mini operasyonlar halinde, ilgiyi, dikkati çekmeyecek biçimde sürdürülcn atamalar, nakiller ve görcvdcn almalarla yaratılan tedirginlik ortamı.. Bu sayının hafta sonunda 13514O'ı bulacağı yolundaki söylentilerin yoğunlaşması.. Tabii bunun da adı mini operasyon olacak. Buyuk operasyon ıse, hylül'de. Bır TRT'cı "Bu 62'e 6070 kişi daha eklendikten sonra bıiyuk operasyona ne gerek var ki" dedi ve ekledi: "Kadrolaşma şu anda bile tamamlandı sayılır. Bıından sonrası, bu kadroyu daha da kııvvetlendirmek olacaktır." Kurumda 197677 döneminin yeniden yaşanmaya başlandığım anlatıyor bazı TRT'ciler. Anlatıyor ve yakınıyorlar: "Tıpkı o zamanki gibi birtakım adamlar lurıdi >anıını/,da, yoremizde. Bunlar her zaman ve her yerde hazır ve nazırlar. Oysa bunların kurum içinde ya da dışında görevleri var. Çalışma saatleri sırasında bu adamların bizim başımızda olmalannı anlamak miimkun değil." Bu kişilerin saçtığı dehşetten ürkup yakıııanlar Ve dc o/dlıklc Habcı Meıkezı'nde, kılıl noktalara geiınlen bellı bır donem takımınm, şu anda tektük kalmış bazı noktalardaki "eskileri" tedirgin etme saf dışı bırakma gmşimleri.. Davasına inanmış TRT'ciler Birçok kurumda oldıığu gibi TRT'de de zaman zaman güvenlik güçlerince alınıp götürülenler, birkaç gün gözaltında tutulanlar var. Bunlardan bazıları götürüldükten birkaç gün sonra, haklarında herhangi bir suçlama yapılmadan bırakıldılar. Bu kişilerin yeniden görevlerine başlayabilmesi, bu iş için kurulmuş bır komisyonun kararına bağlı. Aylardır bu komisyonun kararını beklıyor birçok TRT'ci. Ama "davasına inanmış TRT'ciler" görevlerine döndüler. Kalan 19 kişi alt kurulda inceleniyor şu sıraJarda. Bunlardan birinin dosyası ise (Mihriban Tanık), bu 19 dosyadan da ayrı tutulmuş, nedense. Yani, devletın güvenlik güçlerinin, yargı organlarının ce Allah kurtarsın Yabancı dı/ıleıle, aışıv p ı o g r a m l a ı ı > l a , b a k a n cleıııeı,lcn vc luıcnscl h a b c r k r l c dolıı bıı habeiLilık anlavı>ı>la \ tıı ııtııltııcvc <,a lı^ılan biı vavıncılık.. N c r c d c \ s ı ' ıklıd.ııın b o ı a / a ı ı ı d u r u m u n a gclırılen vc 19^060 aıası ladvot'iılıığıına bile l a ş ı,ıkaıtan bıı a n l a s ı ş A n a r d a geleıı "cldı olm;ı\;ııı a r ı / a l u r " ııedenıvle o/ıır dıleıueleı ^avııı s o ı u m l u l u ğ u n d a n luıbeısı/ kı^ıleıııı elıııJe her gıııı b ı ı a / clalı.ı peııs.ın clııııııııa dııseıı bır k u r u m Ve bolıılı bıı k a d ı o ı ı u n dıvınd a henıen lıeıkesın dılındoıı du$ıne\en dıuı "Allah kıırlursııı." TOSKA Y Hiçbir rapor onu etkilemiyor.