Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C SPOR Fotoğraf: FATİH ERDOĞDU VOLEYBOL 23 EYLU¨L 2008 SALI NAZ: YOLUN BAŞINDAYIM VOLKAN AĞIR E czacıbaşı’nın altyapısından yetişen ve 9 yaşında başladığı voleybol kariyerinin basamaklarını hızla çıkan 1990 doğumlu Naz Aydemir, genç yaşına karşın birçok ilke imza atmaya devam ediyor. Avrupa Genç Bayanlar Şampiyonası’nda kazandığı ‘en değerli oyuncu’ ödülü ise bunlardan sadece biri... Naz Aydemir’le yaptığımız söyleşide hedeflerinin yüksek olduğunu görüyoruz. Şimdiye dek profesyonel bir voleybolcunun kariyerinde elde edemediği başarılara daha 18 yaşında ulaşan Aydemir, “Daha yolun başındayım” diyor... Avrupa Genç Bayanlar Şampiyonası’nda ulusal takımla 3. oldunuz ve şampiyonanın ‘en değerli oyuncusu’ seçildiniz. Neler hissediyorsunuz? Bu başarıları bekliyor muydunuz? Naz Aydemir: Öncelikle çok büyük bir mutluluk ve gurur yaşıyorum. Takım olarak daha iyisini yapabilirdik. Karşılaştığımız takımların hiçbiri de bizden iyi değildi. Turnuvanın en değerli oyuncusu seçilerek kendi hedefime ulaştım. Açıkçası beklediğim bir ödüldü bu. Çünkü 3 yıldır kulübümde, 2007’den beri de milli takımlar düzeyinde A takımda oynuyorum. Ama ödülü kazandığım açıklanınca şaşırdım. Genelde smaçörlere verilen ödülü bir pasöre vermeyebilirlerdi. Bu ödül benim için bir başlangıç... Şampiyonada daha önce hazırlık maçlarında yendiğimiz İtalya ve Rusya’ya mağlup olduk. Bu yenilgilerin nedeni neydi? N.A: Hazırlık maçlarında en önemli smaçörlerimizden Büşra Cansu da takımdaydı. Sakatlığından dolayı İtalya’da bizle değildi. Onun eksikliğini hissettik. Ayrıca top öldürmekte, manşet almakta çok büyük sıkıntılar yaşadık ve çok fazla basit hata yapıp üst üste çok fazla sayı verdik. HEDEF ZİRVE Genç yaşta büyük bir yükün altına girdiniz. Zorlandığınız dönemler oldu mu? N.A: Genç yaşta böyle yükleri kaldırmak çok zor. Her genç sporcu bu zor yollardan geçmiştir. Ancak gerek ailem gerekse antrenörlerim ve takım arkadaşlarım bana çok destek oldu. İyi bir çıkış yakaladıktan sonra hatalarımın üzerinde çok fazla durulmadı. O zaman da her şey biraz daha kolaylaştı. Zor da olsa iyi işler başardığımı düşünüyorum. Yeni sezondaki hedefleriniz neler? N.A: Yoğun bir sezon geçireceğiz. Öncelikli hedefimiz lig şampiyonu olmak. Sonra da yıllardır kalmayı başaramadığımız Avrupa Şampiyonlar Ligi finaline çıkmak istiyoruz. BAŞARILI KARİYER Naz’ın 2006’dan beri açık olan bir de internet sayfası var. İleride kişisel gelişimini de takip edebilmek amacıyla açtığı internet sayfasından kendisiyle ilgili birçok bilgiye de ulaşmak mümkün. (www.nazaydemir.com) Başarılı pasörün 9 yıllık kariyeri şampiyonluklarla dolu. Okul takımlarıyla 3, milli takımlarla 6, Eczacıbaşı A takımıyla da 3 şampiyonluğu bulunuyor. Ayrıca turnuvalarda kazandığı toplamda 10 bireysel ödülü var. 12 Ulusal takımlar düzeyinde A takıma dek çıktınız. Son şampiyonada ise genç takımlaydınız. İkisi arasında gidip gelmek size adaptasyon sorunu yaşatmadı mı? N.A: Çok büyük bir adaptasyon sorunu yaşattı. Genç takımdayken pasörlük dışında takımı toparlamak gibi bir görevi de üstleniyorum. Sorumluluğum artıyor. A takımda ise üst düzeyde mücadele eden, kendini ispatlamış oyuncular var. Orada herkes takım içindeki görevini yerine getiriyor ve A takım hata kabul etmiyor. Ama genç takımda hatalar tecrübesizlikten daha çok oluyor. Oyun içinde birçok farklı şeyi kontrol edebiliyorsunuz. Bu özelliğinizi neye borçlusunuz? N.A: Hiçbir zaman tek bir şeye konsantre olamadım. İlla ki iki şeyi aynı anda yaparım. Oyun sırasında da pası verirken rakibin hareketlerini gözlemleyebiliyorum. Zaten iyi bir pasör de böyle olunabiliyor. Rakibin ne yapacağını önceden kestirmek bir pasörde olması gereken en önemli özelliktir. Okul ve voleybolu birlikte götürmekte zorlanıyor musunuz? N.A: Lise hayatımda takımla okulu birlikte götürmek zor olmamıştı ama üniversitede fazlasıyla zorlanıyorum. Elimden geldiğince derslere girmeye çalışıyorum. Ancak hocalar derse katılım konusunda lisedeki gibi tolerans göstermiyor. Okul takımı turnuvasına küçük bir ameliyat nedeniyle katılamadığım için spor bursum kesildi. Bu sadece benim değil, eğitimini devam ettirmeye çalışan bütün sporcuların sorunu...