Katalog

C SPOR HENTBOL 20 MAYIS 2008 SALI BIR ZAMANLAR NÜVİT TOKDEMİR Türk Futbolunun ‘Bay Gol’ü: Osman Arpacıoğlu zmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi Ortopedi Servisi’nin 134 numaralı odasına geldiğimde eşi Nuray hanımla birlikte güleç bir yüzle karşıladılar beni. Türk futbolunun bir dönemine golcülüğüyle damgasını vuran Osman Arpacıoğlu, kalçasından ameliyat olmuş yatıyordu. Her zamanki saygın ve sevecen yapısıyla yerinden doğrulup “Hoşgeldiniz” derken, anımsanmış olmanın da etkisiyle gözlerinin içinin güldüğünü gözlemledim. Hele çok sevdiği futbolu konuşuyor olmak onu daha da bir mutlu etmiş olmalıydı... O hızla odasının balkonuna çıktık ve başladık söyleşmeye. Kimdi ‘Bay Gol’ Osman Arpacıoğlu? Ankara’da doğmuş ve babasının İşçi Sigortaları Genel Müdürlüğü’nde avukat olması nedeniyle çok kısa süre sonra Samsun’a gitmişlerdi. İlk, orta öğreniminin ardından lise 2’ye dek Samsun’da okurken, futbolla ilişkisi de aynı kentte başlıyor. 16 yaşında Akınspor takımında oynarken, 1964 yılında Samsun Amatör Lig Şampiyonu Yolspor’a geçiyor. Ancak ilk yıl oynamıyor. Yolspor o dönem hayli başarılı bir takım ve Türkiye Kupası’nda Beşiktaş‘ı eliyor. Arpacıoğlu da arkadaşlarıyla birlikte evden kaçarak bu maçı izlemeye gidiyor. 196465 sezonunda Yolspor Türkiye ikincisi olurken Osman Arpacıoğlu göze batıyor ve 17 yaşında Hacettepe’ye transfer oluyor. Yani Türkiye Ligi’nde Turgay Şeren ve Can Bartu gibi devlerin ve daha nicelerin oynadığı dönemden söz ediyor. Aynı yıl Hacettepe’de Baskın, Arap Suphi, B.Suphi gibi tanınmış futbolcular olduğunu da vurguluyor Arpacıoğlu. Bir yıl sonra Petrolofisi ve Mersin İdmanyurdu istiyor. Mersin, rahmetli Kadri Aytaç’ın teknik direktörlüğünde iyi bir takım kuruyor. Arpacıoğlu da ailesinin karşı çıkmasına karşın okulu nedeniyle özel bir sözleşme imzalayarak Mersin’i tercih ediyor. Hafta içi okuluna gidiyor, antrenmanlarını Ankara’da yapıyor, hafta sonu takıma katılıyor. Başarılı da oluyor. O yıl hem liseyi tamamlıyor, hem Mersin takımı açık ara 2. Lig şampiyonu oluyor, hem de Arpacıoğlu 23 golle krallık ipini göğüslüyor. 1966 yılında ilk profesyonel sözleşmeye 70 bin lira karşılığında imza atıyor, 1970’te ise üniversite sınavlarında tanıştığı Nuray hanımla evleniyor. 196768 sezonunda Göztepe’den Fevzi Zemzem ile çekişiyorlar gol krallığında. 4 gol öndeyken, son maçta Fevzi ligden düşmüş Feriköy’e 6 gol atıyor ve geçiyor kendisini. 1971 yılında Fenerbahçe’yle yaşamına yeni bir sayfa açan Osman Arpacıoğlu, şunları söylüyor: “Faruk Ilgaz başkanımızdı. 250 bin lira karşılığında sözleşme yaptım. Mersin’de 400 bin lira gibi önemli bir para aldı. Rahmetli Sabri Kiraz Hocamızdı, yardımcısı da Selahattin Torkal. Takım da iyiydi. Datcu ve Yavuz kalede, Numan, Şükrü, Niyazi, serkan Acar, Yılmaz, Ercan, Fuat, Ziya, kaptan Nedim, Ostojiç, Necati ve benimle birlikte Mersin’den gelen Muharrem. İlk sezon 16 gol attım. İkincisinde 19 maçta yine 16 golle kral oldum ama takım şampiyon olamadı...” Osman Arpacıoğlu’nun Fenerbahçe’deki 3. yılında takımın başına Didi geliyor. Ender Gonca, Bolu’dan Aydın, PTT’den Cevher, Altay’dan Miço Mustafa gibi isimler transfer ediliyor. Arpacıoğlu o dönemi, “Didi bize Brezilya havası kattı ve iki yıl üst üste şampiyon olduk, Türkiye Kupası, Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık kupalarını aldık ve her yılım en az 14 golle geçti. Fenerbahçe’de 250’ye yakın maç oynadım resmiözel, attığım gol sayısı ise 125” diye anlatıyor. “Peki Bay Gol ünvanı nereden geldi?” diye sorduğumuzda, yanıt da ilginç oluyor: “1973 yılında rahmetli Gündüz Kılıç Hürriyet’te yazıyordu. Ben de 6 maçta 14 gol atmıştım. Baba Gündüz bir yazısında bana ‘Bay Gol2 ünvanını verdi. İslam Çupi de, ‘Gol Bahçe’ demişti. Gündüz Baba ile mektuplaşırdım ve bana futbol açısından olsun ev yaşamımla ilgili olsun çok öğütler verdi. Rahmetli Metin Oktay’a da çok mektup yazdım ve danıştığım noktalar oldu. Çok yardımlarını gördüm, öğütler aldım...” ‘Bay Gol’ün başından geçen ilginç bir olay da şu: 1973 yılında Milli Takım İzmir’de Cezayir ile bir maç yapıyor ve 40 kazanıyor. Bay Gol, takımımızın 2. golünün sahibi. 2000 yılında Türkiye Futbol Federasyonu’ndan gelen teşekkür ve kutlama mektubuyla milli takımın 200üncü golünün sahibi olduğunu anlıyor. 27 yıl sonra gelen kutlama ne kadar ilginç değil mi? 1978 yılında Balıkesirspor’da bir yıl oynayarak futbolu bırakıyor Osman Arpacıoğlu ve Eczacıbaşı şirketler grubunda profesyonel yöneticilik yapıyor 18 yıl boyunca. O yıllarda futbolun geleceğini olumlu göremediği için teknik adamlığı düişünmüyor bile. Mimar kızı Başak ve bilgisayar programcısı oğlu Hakkı kendi yaşamlarını kurunca, Bay Gol eşi Nuray hanımı alıp 2004 yılında İzmir’e yerleşiyor. 2000 yılından bu yana da TFF’de temsilcilik yapıyor. Eşrefpaşa Hastanesi’ndeki odasından ayrılırken, kendisini sağlığına kavuşturan Op.Dr. Hilmi Aydınok’a, hastane çalışanlarına teşekkürü unutmuyor. İ Piyango’dan kupa çıktı SEVİL ARINAN ampiyonluk kupalarını almak onlar için zor değil. Rakiplerini bu sezon da dize getiren Milli Piyango Bayan Hentbol Takımı bekleneni yaptı. Takım, bu yıl da yakaladığı lig şampiyonluğunu, Türkiye Kupası’yla süsledi. Rakiplerinden sıyrılmanın sevincini yaşayan Milli Piyango’nun kızları şimdi hedefini Avrupa’yı fethetmek olarak belirledi. Ligin yeni takımlarından olan başkent temsilcisi, kısa sürede yakaladığı başarının yanında tecrübeli oyunculardan kurulu olmasıyla da dikkat çekiyor. Öyle ki ekipte Uluslararası Hentbol Federasyonu (IHF) tarafından ‘Dünyanın en iyi hentbolcuları’ arasında gösterilen Yeliz Özel, ligin kariyerli oyuncularından Ceren Üstün ve Şenay Özel de var. Ankara’nın hentboldaki gülen yüzü Milli Piyango Bayan Hentbol Takımı’nın antrenörü Karaca Müezzinoğlu sorularımızı yanıtladı. Geçen sezon çıktığınız Süper Lig’de bu yıl yine 2 kupa aldınız. Bu başarıyı neye bağlıyorsunuz? Karaca Müezzinoğlu: Başarıyı, oyuncularla teknik ekibin yakaladığı uyuma bağlıyorum. Biz geçen sezondan bu yana kolej havasında bir ekip olduk. Üzüntüde de sevinçte de hep beraberiz. Her şeyi beraber yaşıyoruz. Aile ortamını yakaladık. Ayrıca iyi yönetilen bir kulübüz. Geçen sezon alınan 2 kupaya, bu yıl da sahip olmayı bekliyor muydunuz? K.M: 2006 07 sezonunda lig şampiyonluğunu ve Türkiye Kupası‘nı almayı beklemiyordum. Ligin yeni takımı olduğumuz için zor olduğunu düşündük. Ardından öyle bir denge kurduk ki kendimize ilk kez çıktığımız ligde namağlup şampiyon olduk. Türkiye Kupası’nı da aldık. Sonrasında bu yıl aynı başarıları almayı bekledim ve oldu. Şimdilerde hedefimizi Avrupa’da başarı almak olarak belirledik. 2008 09 sezonu için rotanızı Şampiyonlar Ligi’ne çevirdiniz. Peki hazırlıklar başladı mı? K.M: Şu an hazırlıklara dinlenmekle başladık. Yaklaşık 2 hafta sonra yeni sezon çalışmaları için gereken programı yapacağız. Takıma oyuncu takviyesi de yapılacak. Almak istediğimiz hentbolcular var. Çünkü eksiklerimiz var, oyuncu sayımız yetersiz. Bu eksiği gidereceğiz. Nitelikli takımların katıldığı Şampiyonlar Ligi’nde başarı elde edebileceğinizi düşünüyor musunuz? K.M: Öncelikli hedefimiz kesinlikle Şampiyonlar Ligi’nde çıkış yakalamak. Geçen sezon söz konusu ligden şanssız bir şekilde elendik. Ama bu sezon yolumuzu belirledik. Eylül ayında ön eleme maçlarına çıkacağız. Şampiyonlar Ligi’nde kesinlikle başarılı olmak istiyoruz. Şu an belirlediğimiz hedef budur. Ayrıca Türkiye’de her zaman bir numara olmak istiyoruz. Takıma güveniyor musunuz sorusunun yanıtı ise ‘kesinlikle’dir. Ş R ÜZÜYhO İZLİK r e İLGİS rcularım n u en ve spo B ’n li Piyango zaman Mil lmaya çalıştık. o adına layık sporuna, sporcu rk ü T ra a k n A n bir kent. kazandıra ve başarı şadığımız ve bizi Sıkıntı ya şey, basının üzen tek ilgisizliği. Bu olan hentbola n sıkıcı. Aslında a c m duru kalmıyor iz boş da n yana m ri le n ü ib a tr de basınd ama yine söz konusu. Bu k bir ilgisizli erilirse sıkıntımız id g k li ik eks ak. kalmayac 15