Katalog

C SPOR BASKETBOL 4 KASIM 2008 SALI Potada bir yıldız doğuyor .Bahçe Ülker koçu Bogdan Tanjevic’e akıl sır erdirmek mümkün değil. İnanılmaz anlarda ilginç işler yapıyor ve riski seviyor. Ulusal takım için bilemiyoruz ama kulüp için gerçekten müthiş bir antrenör Tanjevic... Alba Berlin’le oynanan maçta Sırp çalıştırıcı en kritik anda 1992 doğumlu Enes Kanter’i oyuna soktu. 16 yaşındaki basketbolcu önce biraz gergindi ama heyecanını üzerinden atınca genç ve yıldız ulusal takımlardaki kimliğine büründü. Türk basketbolu müthiş bir yıldız kazanmak üzere... Bunu da Tanjevic’in kendisine verdiği sürelerden görebiliyoruz. Bu kadar zorlu bir mücadelede hiç gözünü kırpmadan genç bir oyuncuya süre vermek her koçun harcı değil. Tebrikler Tanjevic ve iyi şanslar Enes... HEDEF EUROCUP GRUPLARI F Potanın Avrupalı’sı İ Ş B A K A N GALATASARAY C A N eğişimler beraberinde her zaman sancıları getirmiştir. Basketbol takımlarımızın çoğu bu sorunları hep yaşamıştır. Hâlâ da yaşıyorlar. Ancak G.Saray Cafe Crown bu süreci en kısa sürede atlatanlardan... Çok değil, birkaç sezon önce ligde kötü dönemler içinde bulunan ve düşme tehlikesi hisseden Sarı Kırmızılılar şimdi Avrupa’nın gıptayla baktığı bir takım haline geldi. Geçen yıl ULEB Kupası’nda yakalanan ‘final four’ başarısının ardından üst düzey oyuncular G.Saray Cafe Crown’a göz kırptı ve ortaya ‘büyük’ bir takım çıktı. Sezon başında Erman Kunter’le Murat Özyer arasında gidip gelen ancak seçimi Özyer’in kontratını uzatmakta kullanan yönetim, Ülker’le kurumsal bir birliktelik yakaladı ve sonuçlar şimdiye dek oldukça olumlu. Transferde kaybedilen zamandan en az zararla kurtaran G.Saray Cafe Crown; Andrija Zizic, Milan Gurovic gibi müthiş kariyere sahip 2 yıldızı renklerine bağlarken Milojevic, Strickland ve Graves gibi takıma oynayan basketbolcular da bu oluşumda yer aldı. Beko Basketbol Ligi’nde 3’te 3 yapan Sarı Kırmızılılar, Avrupa’da da ilk etapta Eurocup gruplarına kalmak istiyor. İlk ön eleme turunda Litvanya temsilcisi Siauliai’yı ‘yenilmeden’ elerken sıra Karadağ şampiyonu Buducnost’a geldi. Bugün Ayhan Şahenk’te bir ekol takımını ağırlayacak G.Saray Cafe Crown, yeni ekibiyle yüksek basketbol I.Q’suna sahip oyuncularıyla kesinlikle favori. Ancak Murat Kaya’yla Tufan’ın sakatlıkları 3 numara pozisyonunda bir sıkıntı yaratsa da bunu Özyer derin rotasyonu ve takım oyunuyla çözmüş gözüküyor. Deplasmana en az 10 sayı farkla gitmek isteyen Sarı Kırmızılılar en büyük destekçisi taraftarlarını salona bekliyor. Böylesine önemli bir mücadelede G.Saray Cafe Crown, dolu salonda festival havasında alacağı bir galibiyetle değişim sürecinde nerede olduğunu gösterecektir. D Murat Özyer. O R T A K D İ L İ N G İ LİZ CE fes Pilsen’in geçen yılki haliyle bu sezon arasında dağlar kadar fark var. David Blatt’li kadro ‘takım’ havasından uzaklaşmış, oyuncular kendi halindeydi. Gruplaşmalar yok değildi. Ancak bu yıl Ergin Ataman ile Ufuk Sarıca’nın yuvaya dönmesiyle her şey değişti. Maç yemeklerini yiyen oyuncuların masada kullandıkları ortak dil İngilizce. Herkes birbiriyle arkadaş, hiçbir E gruplaşma yok. Bu da ister istemez maçlara yansıyor. Ancak şanssız Efes Pilsen... Büyük transfer Mario Kasun’un el bileğindeki sakatlık ciddi olunca ameliyat kaçınılmaz oldu ve Hırvat oyuncu 34 ay sahalardan uzak kaldı. Onun yerine alınan Dwayne Jones savunmada ve ribauntlarda çok etkili... Umarız Lacivert Beyazlılar bu havasını korur ve başarılar yine Efes Pilsen’le anılır... BARCA KAZAND I AMA... P RKACİN D AHA BİTME D İ uroleague’de ikinci haftanın en önemli maçı Regal Barcelona’yla Panathinaikos arasında oynandı. Katalan ekibi, sezona ‘sorunlarla’ giren Yoncaları 9066 yenerken Juan Carlos Navarro 21 sayı 4 asistle yıldızlaştı. Bu utanç verici yenilgiyi daha önce de yaşamıştı PAO... 21 Mart 2007’de Top 16 gruplarında iki takım yine aynı yerde karşılaşmış ve Barça mücadeleyi 8766 kazanmıştı. Ama bu sonuç grup sıralamasını değiştirmemişti. Sonuçta Panathinaikos bu yenilgiden gerekli dersleri çıkarıp sezonu Euroleague şampiyonluğuyla kapatmıştı. Şimdi hemen hemen aynı sonuç çıktı ortaya... Bakalım Yunanlılar yine aynı yazgıyı yaşayıp kupayı havaya kaldıracak mı? Ancak şunu da hemen belirtelim... Yenilgiden sonra koç Zelimir Obradovic çok sinirlenmiş ve “Savaşacak oyuncularla oynamak istiyorum. Başarı istemeyen gitsin” demiş... Yani PAO’da yeni bir kriz her an başgösterebilir... E fes Pilsen için Nikola Prkacin’in yeri farklıdır... Lacivert Beyazlıların kaptanlığını bile yaptı Hırvat oyuncu... Ancak kadro yapısını değiştiren Efes’ten ayrıldıktan sonra Prka, Dinamo Moskova ve Panathinaikos’a gittikten sonra son olarak ülkesine döndü ve Cibona Zagreb’te forma giymeye devam etti. Euroleague sezonu başlayınca Hırvat oyuncu da deneyimini sahaya yansıtmaya başladı. Cibona Zagreb’in sezona müthiş giriş yapmasına önemli rol oynadı Prkacin ve iki maçta 15.5 sayı, 4 ribaunt, 2.5 asist ortalamasıyla forma giydi. Bu dönemde Cibona; evinde geçen yılın finalisti Maccabi’yi 8179, deplasmanda da Le Mans’ı 5854 yendi. Şimdi sırada Olympiakos ile Zagreb’te mücadele edecek. E 8 9