Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ADNAN DİNÇER’LE F U T B O L eposta:adnandincer@hotmail.com N E Y M İ Ş ABDÜLKADİR YÜCELMAN << Çözüm Üreticilikte konomik krizin dalga dalga yayıldığı bir dünya düzenine girdik. Bu durum net olarak tüm ekonomik katmanlarda yeni tedbirlere neden olacaktır. Süreç henüz belli değildir. Ama uzun sürecektir... Endüstriyel futbolun bu gelişmeden olumusuz etkilenmesi ve planlı tedbirler alması beklenmektedir. Ve öncelikle düşünülen üreticilik olmalıdır. Bu anlamda globalleşen futbol bol bol oyuncu değişimine kolaylık göstermişti. Adeta transferlerde sınırlar kaldırıldı. Bosman kuralı sonucu en çok kazanan kişi futbolcular oldu. Kaybeden ise ülkelerin kendi öz futbol yapısı ve gençleriydi. Sponsorlar artık bütçelerini daha tedbirli kullanırken üretime önem vermelidir. Futbolcu profiline bakılınca genelde fakir semtlerden gelen gençler olduklarını görürüz. Her şartta doğal yeteneklerine ciddi bir eğitim vermek gereklidir. Günümüz dünyası çok küçüktür artık. Olacak yeteneği herkes anında tespit edebilir. En önemlisi de olması muhtemel ikinci dereceden aday futbolcu gençleri keşfetmek ve eğitim vermektir. Futbol eğitiminin verileceği yerler kulüplerdir. Kulüplerin vazgeçilmez unsurlar olduğunu unutmamak lazım. Endüstriyel futbol harcamaları daha planlı bir ölçekte eğitime kaydırıldığında iki önemli kazanım netleşecektir. 1. Futbolcu daha ucuza mal olur. 2. Yetiştirilen futbolcudan daha çok kazanılır. Bu aynı zamanda israfın önlenmesi demektir. Yıldız futbolcu farklılığı dışında yıldız olmaya aday takım futbolcuları daha küçük yaşta hazır hale gelecektir. E Sporcunun Kültür Düzeyi Kariyerini de Etkiler Sporu bilimsel açıdan değerlendiren nörolog ve psikiyatr Prof.Dr. Fevzi Aksoy’la sohbetimiz beklentilerimin de üstünde ilgi gördü. Ancak itiraf edeyim ki yine ilgi gösteren kesim ne yazık ki ne spor medyamızdandı ne de futbolcu kesiminden... Sorular ve değişik görüşler atletizm, basketbol, voleybol, tenis hatta judo gibi amatör spor camiamızdan geldi. Bu da gösteriyor ki futbolun dışındaki sporcular, onların aileleri, çevreleri ve üniversite öğrenci kesimin ciddi bilgiye büyük gereksinimleri var. Bu nedenle yine kültür konusunda yarım kalan sohbete devam edeceğim. Hocam şiddet olayları, doping ve hemen her futbol maçında gördüğümüz hakeme itirazların eğitim ve kültürle ilişkisini açıklar mısınız? Genel anlamda biz sporcuyu sadece teknik ve kondisyon açısından değerlendiriyoruz. Ona kültür ve eğitim açısından bakmıyoruz. Yanlışlık burada. Sporcu kendi vücudunun farkına varmalı, kendi vücudunu tanımalı; adalesini, sinir metabolizmasını ve aralarındaki ilişkiyi bilmeli. Ama ben eminim ki üst düzey başarılı bir sporcu bu konuda bilgi sahibidir. Gece eğlenceleri içinde boğulan oyuncuların başarılı olması mümkün mü? İnanın bilinçli sporcu sık sık sakatlanmaz. Avrupa takımlarındaki sakatlanmalarla bizimkilerin yüzdelerini karşılaştırın, şaşılacak sonuçlara varırsınız. Yani eğitim düzeyi ne denli yüksek olursa başarı da ona paralel midir? Hiç kuşkusuz. Ayrıca spor kültürünün yaygın olduğu ülkelerde amatör sporu, profesyonel sporun anası gibi görmelisiniz. Bilinçli amatör spor yapanların bir toplumda yüzdesi ne kadar yüksekse profesyonel spordaki başarısı da yüksektir, bu oran değişmez. Çevrenizdeki kişilere aktif spor yapıp yapmadığını sorunuz. Eğer yüzde 50’nin üzerindeyse sevinirim. Hocam sistemimiz tribün ve TV seyircisini arttırmak üzerine kurulmuş; 22 kişi oynar, 50 bin kişi izler. Atletizm yarışlarında onca şöhretli atletler geldi, tribünlerdeki güvercinlere şov yaptılar... Dediğin doğru ama neden böyle; çünkü yapılan spor tesislerine gidip spor yapmak zordur. Hele büyük kentlerde sadece trafik sorunu yeteri kadar engeldir. İşine gidip gelirken saatlerce zaman kaybeden insanlara “Sağlığın için git de spor yap” dersen gülünç olursun. İşte o zaman olimpiyadlarda neden başarılı olamıyoruz gibi içinden çıkılmaz soruları sormazsınız. Hocam sormayalım mı yani? Sorun canım ama maalesef dünyadaki hızlı kapitalizm bu soruların soruılmasına bile izin vermiyor. Etik değerler, insan hakları gibi sorunların Pekin’de ne derecede ettili olduğunu gördük. Çinli yöneticiler sadece ceplerine girecek parayı düşünerek yatırımlarını geniş insan kitlelerine yaymayı düşünmedi. Günümüzde artık her şey parayla ölçülüyor... Geçenlerde Formula 1’de isimsiz bir genç birinci oldu. Öğrendik ki bu isimsiz genç yılda 1.5 milyon Avro kazanıyormuş. Şunu demek istiyorum. Bu dev kazançlar normal olarak dopingi getiriyor Bir gün gelecek, dopingi kaybedecek ilaçlar da çıkacak. O zaman da “Allah rahmet eylesin amatör spor” diyeceksiniz. Nihat Kahveci Türk futbolunun yetiştirdiği en önemli yeteneklerden. Ülkemiz bu anlamda Futbol Federasyonu ve okullara kaydırılacak geç kalınmış ön eğitim ve olanağını yakalama çalışması yapsa da kulüplerimiz ve onları destekleyen sponsorların yeni bir ekonomik planlaması daha etkili olacaktır. Bilgisayarların başında beyinsel futbol yaratıcılığını kullanan becerili çocuklarımız küçük yaşta hayal güçlerine önemli katkılarda bulunmaktadır. Gerçek olan bunu sahaya yansıtacak futbol bedeninin sahibi olmalıdır. İyi eğitici beslenme, pedagog, psikolog, gerçeğe uygun çalışma alanları ve geleceğin stratejisine uygun eğitim verilmesi aday yetenekleri geliştirirken daha ucuza, daha verimli gençleri futbol dünyasına sokacaktır. Başkalarının hazır futbolcularını kendimizde yok diye alma yarışına sizden başarılı eğitim yatırımları sonucu almak isteyen kulüpler kapınızı aşındıracaktır. Bu aynı zamanda kendimiz ve ülke gururumuz olma avantajını, mutluluğunu, gururunu da getirecektir. Sanıyorum yeni ekonomik planlama parayı israf etmeden kullanmayı öne çıkarırken yatırımın getirisini de futbol dünyasına yansıtacaktır. Bu kez erken hareket etmeli ve futbolcunun sadece ‘Copa Cabana’ plajlarından değil, bizden de çıktığını kanıtlamalıdır. Bu bir çağrıdır. İlgililer bu sese kulak vermelidir. 15