02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BIR ZAMANLAR NÜVİT TOKDEMİR Rekor Atlatı, Tribünler Ayağa Kalktı: Mahir Araz... T ürk atletizminin tarihinde gerek sporcu gerekse yönetici olarak birçok görev üstlenmiş sayısız isim var kuşkusuz. Onlar 1940’lı, 1950’li yılların unutulmazları arasında yer alıyorlar. Türkiye’nin zor koşullarında hiçbir karşılık beklemeksizin, salt amatörce yaptıkları sporculuğun karşılığında aldıkları, tribünleri dolduranlar alkışları oluyor. Sonrasında yöneticilik dönemlerinde birçok sporcunun yetişmesinde emekleri oluyor, tüm sporların “anası” olarak atletizmin gelişmesi için inanılmaz mücadeleler veriyorlar. Ancak görüldüğü gibi bugün atletizmin bulunduğu nokta, başarılı sporcu sayısı, rekortmenler kimler hepimiz biliyoruz. Hiç kuşkusuz onlar da bugünleri yaşamak ve yaşatmak istemezlerdi; istedikleri lisanslı sporcu sayısı nüfusuna koşut olarak gelişmiş bir Türkiye’ydi. Ne var ki, devletin bir spor politikası geliştirememesi bireysel çabalara yetmiyor. İstediğiniz kadar mücadele edin günün ekonomik koşulları önünüzde bir set oluyor. Geçmişe baktığımızda bireysel çabaların daha önde olduğunu görüyoruz. İşte size bir örnek, başarılı sporculuğunun yanında spor yöneticiliğiyle de ülkemizde bir dönem sözü edilenlerden: Mahir Araz... REKOR ATLAYIŞ 1926 yılında Gaziantep’te doğan Mahir Araz, 3 yaşında İzmir’e geliyor. İlkorta ve lise öğrenimini burada tamamlıyor. Atletizmle tanışması da 194647 yıllarının disk atma ve yüksek atlama şampiyonu ablasının çantasını taşırken oluyor. Çeşitli yerel yarışmalara katılıp başarı grafiğini her geçen yükseltirken 1950 yılında İstanbul’daki Türkiye Liseler Şampiyonası’nda 1.87.5 ile Pullias Pulat’a ait 14 yıldır kırılamayan rekoru kırıyor ama hakemlere bunu bir türlü kabul ettiremiyor. 15 gün sonra İzmir’de yapılacak Türkiye Atletizm Şampiyonası için hırslanıyor. Şimdi bu yarışın öyküsünü ve rekora atlayışı Araz’ın kendi sözleriyle dinleyelim: “28 saat hiç uyumadan Ankara’dan İzmir’e trende ayakta yolculuk yaptım. İzmir atletizm seyircisinin gözleri bendeydi. Stada girince bir hüzün ve üzüntü G.SARAY sutopunda da Avrupalı A H M E T Y A Z I C I utopuna Türkiye’de nedense istenilen ilgi gösterilmiyor. Üç tarafı denizlerle kaplı bir ülkede bu spor neden ilgi görmüyor? Bazı kesimler “İmkânsızı başarıyoruz” diyerek sitemlerini dile getirirken G.Saray Antrenörü Predrag Mihailovic iseTürkiye’de rekabet ortamının oluşmamasını lisanslı sporcu sayısının azlığına bağlıyor. Spor yaşantısına Partizan’da başlayan Mihailovic, Türkiye’ye ilk geldiği günden beri zirvede. Ligde son 4 yıla damgasını vuran Sarı Kırmızılılar, uluslararası arenada da başarıyı hedefliyor. Genç teknik adamla ülkemizdeki sutopunu ve hedeflerini konuştuk... İlk olarak Predrag Mihailovic’i tanıyabilir miyiz? Predrag Mihailovic: Partizan’da sutopuna başladım. Daha sonra Bologna’ya (İtalya) transfer oldum. 2003’te Türkiye’den ‘hayır’ diyemeyeceğim teklifi alınca ailemle İstanbul’a geldim. G.Saray’da 1 yıl sutopu oynadım. Daha sonra aktif sporu bırakma kararı aldım. Ancak sutopundan kolay kolay kopamazdım. G.Saray’la oturup konuştuk ve şartlarda anlaştık. Ben de artık spor yaşantıma antrenör olarak devam etmeye karar verdim. Türkiye’de sutopu çok gerilerde. Burada kalıp genç nesile bu sporu sevdirmek istedim. 4 yıldır G.Saray’da antrenörlük yapıyorum.Son 4 yılın lig şampiyonuyuz. Uluslararası arenada ilk 8’deyiz. Bunlar hemen gerçekleşecek şeyler değil. Bir sistemin ve emeğin ürünü... G.Saray olarak sutopunda kısa vadeli hedefleriniz neler? P.M: Türkiye’de şampiyonluk unvanımızı devam ettirmek, Avrupa’da 8 takım arasında yer almak... 2006’da bunu başarmıştık. Yeniden devam ettirecek güçte olduğumuzu düşünüyorum. Kaliteli ve tecrübeli oyuncularımız var. Altyapıdan yetişen sporcularımız da çok istekli. Herkesin hedefi ortak olduğu için başarı da kaçınılmaz. Antrenörlük kariyerinizi G.Saray’da mı sonlandıracaksınız? P.M: Tabii ki benim de kendime göre hedeflerim var. Şu an G.Saray’ı daha ileriye taşımak istiyorum. Avrupa’da söz sahibi bir takım konumunda olması için çalışıyorum. Ancak ilerleyen zamanda yönetimle oturup konuşacağım. İsteklerimiz ve beklentilerimiz aynı olursa neden olmasın? Ülkemizdeki sutopuna gösterilen ilgiyi nasıl değerlendiriyorsunuz? P.M: Balkan ülkelerinde sutopu çok popüler... Bunun nedeni de çocuklar sutopunu bir yaşam tarzı olarak görüyor. Aile ve kulüpleri de sporculara destek oluyor. Okullarda branş dersi olarak veriliyor. Zor bir spor olması onlar için engel değil. Ancak Türkiye’deki çocukların fiziki yapısı sutopu için uygun olmasına karşın oyuncu sayısı yetersiz. Burada rekabet ortamı oluşmuyor. Bence yöneticilerin öncelik vermesi gereken en önemli nokta da altyapı olmalı. Tabii ki sutopunda G.Saray’ın ayrı bir yeri var. Güçlü bir takımız. Sporcuların okullarıyla işbirliği içindeyiz. Gelişimlerini yakından takip ediyoruz. 3 yıl sonra bunun karşılığını alacağız. Yöneticilerimiz de bunun farkında ki yatırım yapıyor. Bizim için önemli olan uzun vadede istikrarlı olmak. Türkiye’ye başarılı sporcular kazandıracağız. Küçük yaştaki çocukları takımımıza bekliyoruz. Onları sutopuna kazandırmak için G.Saray olarak elimizden gelen desteği vermeye hazırız. Mahir Araz. << Predrag Mihailovic S uğultusu yükseldi. Yüksek atlama yarışları tamamlanmıştı. O anda Atletizm Federasyonu Başkanı Naili Moran’ın sesi yükseldi mikrofondan: “Mahir Araz yarın Türkiye yüksek atlama rekor denemesi yapacaktır” dediğinde nasıl heyecanlandığımı ve duygulandığımı anlatamam. Ertesi gün 1.75’ten başlayarak 1.88’e dek geldim ve üçüncü hakkımda rekoru kırdım. Daha sonra 1.90’ı da geçerek bir yarışta iki kez rekor kırmış oldum. Alsancak Stadı’nın tribünleri bayram yerine dönmüştü.” SPORA HİZMETTE ÖNDE Mahir Araz, Akdeniz Şampiyonası ve Dünya Ordulararası Atletizm Şampiyonası’nda yüksek atlamada ikincilik elde etti. 1950515253 yıllarında Türkiye Şampiyonu oldu. Çeşitli uluslararası ikili yarışmalarda ülkemizi temsil etti. 1954 yılında Voleybol Milli Takımı’na seçildi ve milli formayı giydi. 1951 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü Beden Eğitimi Bölümü’nü bitirerek öğretmen oldu. Çeşitli illerde görev yaptı. Önce İzmir Yükseköğretmen Okulu bölüm başkanlığına, ardından da Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi Beden Eğitimi ve Spor Bölüm Başkanlığı’na getirildi. Uzun yıllar İzmir’de atletizmvoleybol ve basketbol ajanlığı görevlerini yürüttü Araz. Jerfi Fıratlı, Erol Zorlu, Nuri Turan, Behçet Beylan ve Naili Moran gibi Türk atletizminin öncü isimleriyle birlikte çalıştı. 1986 yılında görevinden emekli olunca, 1990 yılında İzmir Masterler Atletizm Kulübü Derneği’ni arkadaşlarıyla birlikte kurdu ve ilk başkanı oldu. Balkan Masterler Şampiyonaları’ndan madalyalarla döndü. Araz, uzun yıllar atletizme başhakem olarak da hizmet etti. Uluslararası hakemlik yaptı. Türk atletizmine en önemli görevlerinden biri de Beş Yıldız Naili Moran Atletizm Yarışları oldu. Tulya Moran ile gerçekleştirdikleri bu çalışmada amaç Türk atletizmine yeni isimler kazandırmaktı kuşkusuz. Ancak ödül yönetmeliği kalkınca yarışlar anlamsızlaştı ve çalışma yürümedi. Bugün 82 yaşında hâlâ sporun içinde bir insan Mahir Araz. Türkiye’de atletizmin gelişmesi için de her adımı atacağını söylüyor. Ne mutlu... eposta: [email protected] 14
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle