Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
‘Ligin sorumluluğu kulüplerde olmalı’ Bunların hep birbirine bağlı olduğunu görüyoruz. Kulüplere burada ne gibi görevler düşüyor? A.Ö: Ligin kalitesi açısından sorumluluk kulüplere verilmeli. Bir lig birliği kurulup elde edilecek hasılatların bölüşümü, seyirci organizasyonları, pazarlama metodları, yabancı seçimi gibi kararların kulüplere bırakılması gerekir. O yük federasyondan alınmalı. İnançlı bir şekilde bu uygulama yapılırsa ligimizin gücü artar. Türkiye’de şu anda oynanan basketbolun durumunu nasıl görüyorsunuz? Özellikle hücum anlamında geliştiğimizi görüyoruz. Peki ya savunmalar nasıl? A.Ö:İşte bu, önemli bir konu. Savunma yine önemsenmez oldu.1990’lı yıllarda bizim gerek Efes Pilsen’le gerekse de milli takımla öncülük ettiğimiz bir savunma olgusu vardı. Biz Fenerbahçe’yle geçen yıl şampiyon olurken de hücumu çok çeşitli ve hareketli yaptık ama savunmamız da bir o kadar önemliydi. Seyirciler de bizim basketbolumuzu alkışlamıştı. Uluslararası düzeyde başarılı olmak istiyorsanız savunmanıza dikkat etmelisiniz. Ancak bu şekilde maça ortak olursunuz. Ben takımlarımıza bu konuya eğilmelerini tavsiye ediyorum. Ulusal takımı nasıl değerlendiriyorsunuz? Ay Yıldızlılardan Avrupa Şampiyonası’nda beklenen başarı gelmedi, hemen ardından da takım uyumu olmadığı söylendi... A.Ö: Daha önce milli takımda çalışmış biri olarak detaylı eleştiri yapmam doğru olmaz. Hangi antrenör olursa olsun en güçlü takımla gitmek ister şampiyonaya. Mehmet ve Hidayet varsa Ay Yıldızlı formayı giymeli. Eğer söz konusu milli takımsa bence bunlar değil, teknik şeyler konuşulmalı. Diyorlar ki takımda kimse kimseyi sevmiyor, egolar yarışı var... Biz bunları değil teknik konuları konuşmalıyız. Savunma olgusunu masaya yatırmalıyız. Gerek ligde gerekse de milli takımda bunu nasıl geliştirebiliriz, bunlar tartışılmalı... Başarısızlık olunca hemen altında bir şey aranıyor... A.Ö: Doğru. O zaman oyuncular da gerçek olduğunu sanıyor. İş magazine dönüyor. Teknik şeyler konuşulmalı, bunlar değil. C SPOR BASKETBOL OCAK SALI SPOR POLİTİKASI Siyasi Oyun HİKMET ÇETİNKAYA Futbol Federasyonu’nun Ankara’da yaptığı Olağanüstü Genel Kurul’da 1415 Şubat’ta seçime gidilmesi kararı alması bir taktik savaşının sinyalini veriyor. Şimdi ne olacak? FIFA, Haluk Ulusoy ve karşı grup... Karşı grup muhalefet mi? Ankara’daki kongreye gelen FIFA Onursal Başkanı David Will ne diyor: “Yasa gereği seçime gitmeniz gerekli değil.” Hoppala!.. Will devam ediyor: “En geç 30 Nisan’a kadar ana statüyü hazırlamanız ve mayıs ayında genel kurula gitmeniz gerekir.” Bu bir uyarı değil midir? Evet, öyle!.. Will’in uyarısından sonra bazı delegeler düşünmeye başlıyor: “Ne yaparız, ne yapabiliriz?” Oturup konuşuyorlar... Tartışıyorlar... Sonuç: 229 imza topluyorlar. Böylece önergeyle yasadaki seçim maddesini çıkarıp 1415 Şubat’ta seçimli genel kurula gitme kararı istiyorlar. Muhalefet kanat, minareye kılıf uyduruyor; FIFA’yla restleşmek istemiyorlar. Oylama yapılıyor genel kurulda... Sonuç: 241 delegeden 192’si seçimli genel kurula “Evet” dedi. 48 delegeyse “Hayır” yanıtını verdi. İş bununla kalmadı... Ulusoy’u federasyondan uzaklaştırmak istiyorlar... Orduspor Başkanı Şükrü Bodur ve Ulusoy’a yakın 4 isim Şişli Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurdu. Dedikleri şu: “Genel Kurul’da alınan kararlar hukuk dışıdır.” AKP iktidarı Haluk Ulusoy’un kellesini koparmak için işi gücü bırakmıştı... Bu bir ‘tarikatçı örgütlenme’dir ve AKP şimdi de spora el atmıştır... Peki, yargı kongreyi durdurma kararı alırsa ne olacak? Ankara’daki Genel Kurul, Bakırköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin kararıyla yapılmıştı. Federasyon Ana Statüsü’nün 10. madde (b) bendi ve 21. maddelerinde “Gündem değişikliği yapıldığı için iptal edilebilir” yazmıyor mu? O zaman ne olacak? Bir kaos ortaya çıkacak... AKP ne yazık ki spora siyaseti soktu... Din damarından beslenen AKP belki de kendi sonunu hazırlıyor... Seçim kararı alındı... Ulusoy’a “Hayır” çıktı... Haluk Ulusoy aday olmayacak büyük olasılıkla... Ulusoy muhalifleri Şenes Erzik’i ikna edebilirler mi? Sanmıyorum!.. Kulislerde bir isim dolaşıyor... Hasan Doğan!.. Başka isimler de var: Zafer Yıldırım, Cihan Kamer, Hamdi Akın, Fikret Orman, Levent Kızıl, Lütfi Arıboğan... Aslında olan Türk futboluna oluyor... Yazık, çok yazık!.. C ’in ödülü herkese örnektir Cumhuriyet Gazetesi okurları sizi “yılın antrenörü” seçti. Ne hissediyorsunuz? A.Ö: Çok gurur verici bir şey. Her şeyden önce beni aday gösteren Cumhuriyet Gazetesi jürisine ve beni seçen okurlara teşekkür ediyorum. Beni mutlu eden, gençlik yıllarımdan beri ısrarla takip ettiğim, ülke için çok önemli olduğunu düşündüğüm Cumhuriyet Gazetesi tarafından onurlandırılmak... Çok teşekkür ediyorum. Bir basketbol adamına gösterilen ilgi umarım örnek olur ve basketbolda bir takım adaylar çıkar. 5