Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C SPOR FUTBOL KASIM SALI İNGİLTERE’DE ikinci matador D E N İ Z Ü L K Ü T E K İ N İ SEVİLLA’YLA COŞTU Juande Ramos başarılı bir görüntü çizerken, Tottenham aldığı sonuçlarla dikkat çekiyor. Tottenham’ın yeni menajeri, Alcoyano, Logrones ve Rayo Vallecano gibi zayıf İspanyol takımlarını çalıştırdıktan sonra, 2002’de Espanyol’a geldi. İlk olarak burada dikkatleri çeken Ramos, bir yıl Malaga’yı çalıştırdıktan sonra 20052006 sezonunun başında Sevilla’nın teknik direktörlüğüne getirildi. Yeni bin yılı ikinci ligde karşılayan Sevilla, başkan José María del Nido’nun sağladığı finansal kaynakla çıkışa geçmiş ve elinde Dani Alves ile Kanoute gibi gelişmeye çok açık oyuncular bulunduruyordu. Burada antrenörlüğünü konuşturan Ramos, oyuncularının yeteneklerini sistem içinde göstermesine izin veren anlayışıyla hem takıma kaliteli futbol oynatmaya başladı hem de kadrodaki isimlerin değeri bir anda arttı. Ramos’un ilk sezonunda UEFA Kupası’nda mücadele eden Sevilla, yarı finalde Schalke 04’ü eleyerek finale yükseldi. Eindhoven’daki final maçında İngiliz Middlesbrough’yu 40 yenerek UEFA’yı kazanan İspanyol temsilcisi, böylece Avrupa’daki ilk kupasını kaldırdı. UNUTULMAZ SEZON 200607 sezonu ise Kırmızı Beyazlı takım için unutulmaz olacaktı. Avrupa Süper Kupası’nda Barcelona’yı 30 yenerek zafere ulaşan Sevilla, ligi de uzun süre lider götürdü. Kaliteli ama dar kadrosuna karşın Real ve Barça’ya uzun süre direnen Sevilla, yoğun maç programı nedeniyle kendi sahasında beklenmedik puanlar 2 RAMOS ngilizler, futbolda kendine has gelenekleri ve yeniliklere karşı gösterdikleri muhafazakar tavırla biliniyorlar. Ancak iş başarı ve başarısızlık arasındaki pek de ince olmayan çizgiye gelince tutuculuk yerini önündeki iyi örnekleri izleme stratejisine bırakıyor. Çok değil, 20 yıl öncesine kadar herhangi bir İngiliz takımını kıta Avrupası’ndan gelen bir adamın yönetmesi olacak şey değildi. İngilizler için yabancı teknik direktör kavramı, İskoçya bilemediniz İrlanda’yla sınırlıydı. Ancak sonrasında işler fazlasıyla değişti. Önce Arsene Wenger’le birlikte Fransız modası başladı. Gerard Houllier, Jean Tigana Manş Denizi’nin karşısından gelen modayı sürdürdüler. Ancak Rafael Benitez’in Liverpool’da gösterdiği başarı yeni bir akımın başlamasına neden oldu. La Liga’dan yetişen teknik direktörler içinde en başarılılarından biri olan Juande Ramos, Hollandalı Martin Jol yönetiminde istediği sonuçları alamayan Tottenham Hotspur’un başına geçti. kaybedince, son iki haftaya 3. sırada girdi. Yine de rakiplerinin kaybettiği puanlarla şamipyonluk şansı doğdu. Ancak Ramos’un ekibi artık son gücünü kullanacaktı ve bunu kupa finallerine harcamayı tercih ettiler. UEFA Kupası’nda bir önceki sezon olduğu gibi finale çıkmayı başaran Sevilla, Espanyol’la karşı karşıya geldi. Müthiş bir mücadeleye sahne olan finalde 22 biten 120 dakikanın sonunda Ramos’un ekibi bir kez daha kupayı kazanan tarafdı. İspanya Kupası’nı da Bernabeu’da Getafe’yi yenerek müzesine götüren Sevilla, sezonu iki kupayla kapatıyordu. MÜTHİŞ SİSTEM Sevilla’da geçirdiği iki sezon sonunda Juande Ramos, ortaya müthiş bir takım çıkardı. Oyuncu kalitesinin yanında takımın oturmuş sistemiyle de rakipleri tarafından kolay kolay alt edilemeyecek bir ekip haline gelen Sevilla için artık tek hedef İspanya Şampiyonluğu’ydu. Ancak çok güçlü lobileri ve imkanları olan Real Madrid’le Barcelona karşısında mücadele edebilecek gücü bulabilecek miydi? Sezon başında Puerta’nın ölümüyle birlikte gelen kötü sonuçlardan sonra bu sorunun cevabının olumsuz olacağına inanan Ramos, böylece Sevilla’daki misyonunu da dolduruyordu. Yine de 53 yaşındaki teknik adam ayrılmadan önce Sevilla’yı Şampiyonlar Ligi’ne sokmayı başardı. İKİNCİ DURAK TOTTENHAM Sadece Londra’nın değil, İngiltere’nin en köklü takımlarından olan Tottenham Hotspur, 1961’den beri İngiltere’de şampiyonluğa ulaşamıyor. Son büyük başarıları ise 1984’deki UEFA Kupası ve 1991’deki FA Cup şampiyonluğu. Buna karşın Ada’nın popüler ve en çok gelire sahip takımlarından Spurs için saha dışında her şey yolunda giderken, tek eksik yeşil alandaki sonuçlar. Ancak bu kötü gidiş o kadar uzun süredir devam ediyor ki artık Kuzey Londra’da başarısızlık Tottenham’un simgesi haline geldi. Lineker ve Gascoigne’den sonra herhangi bir yıldız oyuncuya ev sahipliği yapamayan White Hart Lane’de, Martin Jol’un gelişiyle yeni bir dönemin başladığına inanılıyordu. Hollandalı teknik adam bu sezona kadar gösterdiği istikrarlı çıkışla Tottenham’da önemli bir kredi kazandı. Ancak bu sezona yapılan felaket başlangıç, 16 Milyon Pound’a transfer edilen Darren Bent’ten hiç yararlanılamaması gibi sebepler Jol’a olan güveni bir anda yok etti. Spurs, Jol ile yollarını ayırdıktan sonra gözünü hemen Juande Ramos’a dikmişti. İspanyol teknik adamın en önemli referansı ise Benitez’di. Ramos hakkında bir şeyler söylemek için çok erken. Ancak İspanyol teknik adamın Tottenham’ın başına geçmesine en çok sevinenler, yeteneklerini daha fazla sergileyebileceklerine inanan futbolcular olacaktır.