Katalog

C V SPOR MOTORSPOR EKİM SALI AVRUPA ‘IŞIK’I Dünyada da değişim söz konusu. WRC’de bir sıkıntı var. Avrupa Şampiyonası çok canlandı. Her sezon 12 pilot takip ederdi, bu yıl ise 10 pilot birden iyi sonuçlar alıyor. Yeni kahramanlar, karizmatik pilotlar gelmiyor. Son olarak Grönholm de bırakacağını açıkladı. Türkiye’de de bir sıkıntı var. Avrupa’dakinden çok uzakta değiliz. Avrupa’da markalar, takımlar ve amatör pilotları görüyoruz. Markalarda azalma, takımlarda ise çoğalma var. Aynen Türkiye’de olduğu gibi. Markanın getirdiği katkı daha etkili olduğu için takımların ve amatör sporcularınınkinin yanında bir düşüş gibi gözüküyor. Türkiye’de sadece bir marka kaldı, iki sene önce 5’di. Markalar gitti, takımlar geldi. Eksikler neler? V.I.: Amatörde büyüme mevcut. Amatör ile takım arasındaki rekabet zor. Başka firmaların burada olması, otomobil sporu için çok da abes değil. Renkliliği belli seviyeye getiriyor. Türkiye artık otomobil üreten bir ülke. İhracat çok yüksek. Otomobil seviyesini yükseltmesi ve yurt dışına sporcu göndermesi gerekiyor. Canlı seyirci kültürümüz yok. Rallinin ne demek rsanız e yarışıyo olduğunu bilmiyoruz. Doğayı Türkiye’d engelle karşı seviyorsanız, yürüyüşü önemli bir ız. Devamlı seviyorsanız, haftanın belli karşıyasın rkasında top in a saatlerinizi doğaya mahallen ıp UEFA’yı oynay veriyorsanız bu işi hevesine kazanma ir şey. Hep seversiniz. Türk halkının ib spor alışkanlığı eksik. girmek giblardasınız ve p ta e ı Bu da zayıflığı getiriyor. ayn . Hız eyler yok En büyük sorun değişen ş eğil. Ben yıllar d bugün bir yarış yukarıda deki dünya öncesin sı ritmime burada yarın başka a şampiyon alışıyorum. yerde. Aynı yarışı ç e y e senelerdir farklı dönm yerlere götürmek hatadır. Bugün Avrupa’da bu yarışlar 6070 yıldır aynı yerlerde yapılır. R A L L İ D Ü N YA S I / Ş E V K İ Ö yle bir noktaya geldik ki sormayın… “Umutsuzluktan yeni umutlar doğar” deyişi bir anda gerçek oldu; Avrupa Ralli Şampiyonası (ERC), kurallarındaki antikalıklardan “şeytanın bile algılamakta zorluk çekeceği ayrıntılar” bir anda tüm ümitleri yeniden canlandırdı, Volkan’a Avrupa Şampiyonluğu umudu doğdu… Sezon içinde hiç de hak etmediği sonuçlar almıştı Volkan… Şansızlık bir türlü yakasını bırakmamış, hemen hemen tüm yarışlarda startta düşlediği hedeflerin çok uzağında gelmişti finişe. En iddialı olduğu Fiat Rallisi’nde, İstanbul yöresinde ve iyi bildiği bir toprak parkurda yapılan yarışta son etapta tekerleği kopmuş, ralliyi ikinci bitirecekken bir anda altıncılığa düşmüştü… Tanıdığımız Volkan ya Haydi Volkan... rıştığı diğer yabancı sürücülerden hiç de az yetenekli değildi ve geçmişinde bir çok başarıya da imza atmıştı… Kafalar karışıktı Selanik’e gelindiğinde… “Kederin kıvanca dönüşmesi”düş olarak mı kalacak, “karanlıklar içinde görülebilen umut ışıkları” Fransa’ya gitmede yol gösterici olabilecek miydi?.. Güçlü rakiplerle, koşulları pek fazla bilinmeyen ülkelerde yapılan yarışların oluşturduğu sonu belirsiz yolculuğun sondan bir önceki halkası Selânik bir anda çok şeyi değiştirdi, büyük bir uğraş verdi Volkan orada. Halkidikis yarımadasında kolay değildi, her iki günde de birinci olmak… ERC antikalıklarından olan “ek puan almak” çok işine yaradı… Avrupa Şampiyonunun belirleneceği sezonun son yarışı “Ralli Antibes”, bu hafta sonu Fransa’nın güneydoğusunda Cote d’Azur bölgesi dağlık alanlarında yapılıyor ve oldukça zorlu geçeceğe benzer. Puan cetvelinde Fransız Simon Jean Joseph, İtalyan Renato Travaglia ve Bulgar Michal Solowow görünüyor, Volkan’a rakip olarak. Simon, kendi memleketinde parkura yabancı değil ve puanlamada ilk sırada olması avantaj; buna karşın Volkan ve Renato’nun S2000’leri var, Simon’un S1600’üne karşılık… “Avrupa Şampiyonasında yarış kazanan ilk Türk” olma özelliğinin “Avrupa Şampiyonu olan ilk Türk”e dönüşmesi hiç de uzak bir olasılık değil. Haydi Volkan… 15 ‘ G Ö K E R M A N olkan Işık, rallide tam gaz yoluna devam ediyor. Yunanistan’da koşulan Avrupa Şampiyonası’nda birinciliği elde ederek yine farkını gösterdi; turnuvanın gidişatını bir anda alt üst etti. Volkan Işık’ın tek işi yarışmak değil! Zorlu şartlarda sporun ayakta kalabilmesi için neredeyse tek başına savaşıyor. Spora pilot yetiştiriyor, lastik test ediyor, takımını yönetiyor bir de arta kalan zamanlarda Avrupa’da şampiyonluğa koşuyor. Hemen hemen aldığı her soluk ralliden geçiyor. Büyük başarının ardından Volkan Işık’la bir araya geldik... Yunanistan Rallisi’nde çarpıcı bir zafer kazandınız... Bu patlamayı anlatır mısınız? VOLKAN IŞIK: Yunanistan’da atak yapmayı planlıyorduk. Ancak bu tüm sezonun planı değildi. Özellikle Çek Cumhuriyeti ve Polonya’da sürpriz parkurlarla karşılaşınca zorlandık. Genelde belli bir ritmimiz vardı. Bu topraklarda biraz artıyordu. Bulgaristan’da da hızlı kullandık. Genelinde istediğimiz sürata erişemedik. Buraya çok konsantre olduk. 6 yarış üst üste gelmişti. Mevcut eksiklerimiz telafi edecek zamanımız yoktu. Çek Cumhuriyeti’nden sonra 40 gün kadar zamanımız vardı. Dinlendik, eksiklerimizi tespit ettik. İkinci gün atak yapmayı planlarken bu kez parkurları gördükten sonra toprakta dikkatli olmamız gerektiğini düşündük. Yunanistan’a gittiğimizde stratejiyii değiştirerek start aldık. Yarışı asfaltlarda baştan sona birinci götürdük. Sonuçta birinciliği elde ettik. Fransa’da zorlu bir yarışa çıkacaksınız... Sizi nasıl bir mücadele bekliyor? V.I.: Fransa’da tamamı asfalttan oluşan etaplarda yarışacağız. Zorlu rakiplerimiz olacak. Ben toprağı daha çok seviyorum. Orada varlık göstermek istiyorsanız, asfaltta iyi olmak zorundasınız. Yunanistan’da iyi bir sonuç elde ettik. İstikrarlı yürümek için sürdürmemiz gerekiyor. Kullandığımız araçın asfaltta da avantajları var. Fransa’yı bilmiyorum. Çok sıkı yarışların yaşandığı bir ralli. Çok karmaşık bir yer çıktığı zaman işimiz kolay olmuyor. Çok virajlı olduğunu duyuyoruz. Bu sezon Bulgaristan hariç buna Türkiye de dahil her ülke benim için tanıdık değildi. Hiçbirini bilerek gitmedim. Benim durumum neyse rakipleriminki de öyleydi. Türkiye’de rallinin durumunu nasıl görüyorsunuz? V.I.: Türkiye ve dünyadaki gelişmeleri bilmek lazım. ‘