Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Gittik, gördük, aştık CAN İŞBAKAN C SPOR BASKETBOL OCAK SALI E fes Pilsen’in geçen çarşamba günü TAU Ceramica’yla oynadığı Euroleague (A) Grubu maçı birçok açıdan ilginç bir mücadeleydi. O gün Abdi İpekçi’de maçı izleyenler karşılarında ‘taş’ gibi bir TAU buldu. Hatırlayacağınız üzere Efes çok zorlamış ancak yenememişti İspanyol temsilcisini... Sadece bu değildi tabii ki dikkati çeken. Serkan Erdoğan ve Kaya Peker de bu takımın formasını giyiyordu ve tüm basketbolseverler 2 ulusal oyuncumuzdaki gözle görülen gelişmeye de böylece tanık olmuştu. O günlerden bugüne neler değişti lejyonerlerimizde? İlk olarak Kaya’yı ele alalım. Efes Pilsen’de oynadığı zaman ulusal oyuncumuzun ‘saç baş’ yolduran özellik ONLAR ZATEN BİRER YILDIZ leri vardı. Mesela şutları iyi değildi, serbest atışlarda sorun yaşıyor ve bu noksanları takımına zarar veriyordu. Ancak geçen çarşamba gördük ki Kaya o günleri geride bırakmış, yanında bir de savunmasını sertleştirmiş ve ortaya müthiş bir ‘5 numara’ çıkmış. Evet, Kaya gerçekten önemli bir mesafe kaydetmiş basketbolunda... Eski takımı karşısında yüzdeli şutlar çıkardı, ribauntları topladı ve Efes’in uzunlarına pota altını dar etti. Peki ya Serkan?... Ülker forması giyerken herkes onun savunmasını eleştiriyordu. İspanya’ya gitti Erdoğan ve Avrupa’nın en iyi savunmacılarından biri oldu. Efes maçında Cenk’i savundu ve bu oyuncuya sayı attırtmadı. Şutları ise öldürücüydü. Takımının galip gelmesinde çok önemli bir rol oynadı. Şimdi Serkan ve Kaya’nın Türkiye’deki hallerinden çok farklı olduğunu, kendilerini geliştirdiklerini ve her geçen gün yeteneklerinin üstüne biraz daha özellik koyduklarını görüyoruz. Geçen haftaki sayımızda başarılı koç Erman Kunter’in görüşlerine yer vermiştik.Deneyimli antrenör, “Türk oyuncuları burada belli bir doyuma ulaşıyor ve yeteneklerini geliştirmiyor. Ancak dışarı açılmaları halinde kendilerindeki eksikleri görebilirler” şeklinde konuşup bu haftaki inceleme konumuzun da girişini yapmıştı. İşte Avrupa’ya giden ve belirli bir aşama kaydeden iki isim Serkan ve Kaya... N BA’daki oyuncularımızın durumuysa Avrupa’daki lejyonerlerimizden biraz farklı. Çünkü Mehmet Okur ve Hidayet Türkoğlu gibi isimler, buraya zaten birer yıldız olarak gitmişlerdi. Ama ABD’de kuşkusuz geliştirdikleri yönler var. Mesele Okur’un dış atışlardaki müthiş performansı bu ligde dikkat çekti. O Türkiye’deyken bu yeteneğine pek başvurmazdı. 3 sayılık atışları da zaten pek yüzdeli değildi. Ama ne zaman ki Mehmet, Utah Jazz’a gitti, dış atışlarını kaçırmaz oldu. Pota altındaki müthiş oyunundan bahsetmeye gerek yok. Gelelim Hido’ya... Türkoğlu NBA’de yıllarca mücadele etti hâlâ da ediyor... Şu günlerde Orlando Magic formasıyla ter döküyor. Uzun bir gard olması en önemli artısıydı ama bunu kullanmada sorunları vardı. Örneğin Türkiye’de oynadığı dönemde penetreleri çok etkili değildi. NBA’ya gitti, zor maçlar çıkardı ve şimdi top eline gelince herkes ondan korkar oldu... Şutları ise gelişimini sürdürüyor. Sorumluluk almayı devam ettirirse asist ve ribauntlarına da başvuracak ve takımının en önemli silahı olacaktır. PEKİ YA DİĞERLERİ Yine eski bir Efes’li olan Ender Arslan, şu günlerde Slovenya’nın Union Olimpija takımında mücadele veriyor. Avrupa’da yarı alanı en hızlı geçen oyun kurucularından biri olarak ün salan Ender, Euroleague deneyimini de yakından yaşıyor. Olimpija’nın (B) Grubu’nda sonuncu olduğu bir gerçek ancak Ender bu takımın önemli oyuncularından biri ve aldığı ortalama 25 dakikayla yeteneklerini aşmaya çalışıyor. Gelelim Hüseyin Beşok’a... Efes bünyesinden yetişen bir diğer yıldız olan Hüseyin’in, Lacivert Beyazlı formayı giydiği günle bugün arasında dağlar kadar fark var. Pivot mevkii her zaman zor bir pozisyondur. Hele ki günümüzde 5 numaraların dış şutlarda başarılı olduklarını düşünürsek Hüseyin’in rakibi çok. Ama o yılmadı, hep çalıştı. Önce Fransa’da Le Mans formasıyla şampiyonluk yaşadı, şimdi de Polonya ekibi Prokom’la Euroleague’de mücadele ediyor. Geçen yıl Beşiktaş’ta müthiş bir performans sergileyen Kerem Tunçeri ise ULEB Cup’ta şampiyonluk isteyen dünya devi Real Madrid forması giyiyor. Belki çok süre alamıyor Kerem ama Avrupa’nın en büyük kulüplerinden birinde ülkemizi temsil ediyor. 14