Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 AĞUSTOS 2003. SAYI906 Burcu Karakaş Beyoğlu Sineması'nda makinist Beyoğlu GÖKÇE UYGUN urcu Karakaş... O, Tokat'da | hayatamerhabadiyenamaiki yaşından beri Istanbul'da yaI şayan birgenç. Ancak onu Istanbulludiğeryaşıtlarındanayıranözelliği ise kadınların pek tercih etmediği bir iş yapıyor olması. O, yönetmen Reis Çelik'in sahibi oldıığu Beyoğlu Yeşilçam Sineması'nda makinist... Peki neden makinistlik? Bilinçli bir tercih mi, tesadüf mü? Zor mu bu meslek? Seviyor mu makinistliği? Sorularınyanıtlanbelki de Burcu'nun hayatındagizli... Burcu Karakaş, 198lTokatdoğumlu. 1983'te annesinin 'taşı toprağı altın' diye düşündüğü Istanbul'a göç etmiş ailesiyle birlikte. Burcu, bahçıvan birbabanın ve hastanede çalışan bir annenin üçüncü çocuğu. 26 yaşındaki abisi Baykal bir reklam şirketinde çalışıyor. 24 yaşındaki ablası Betül ise, dört yıl önce dil öğrenmek için gittiği Isviçre'de evlenmiş ve hâlâ orada yaşıyor. Burcu ve ailesi Istanbul'da Erenköy, Bahçelievler, Bağcılar ve Avcılar'da oturmuşlar. Şimdiki ikametgâhları ise Sefaköy. llkokulu Bahçelievler'de, ortaokulu Bağcılar ve Avcılar'da okumuş. Son olarak da Avcılar Meslek Lisesi Triko Bölümü'nden mezun olmuş. Ama Burcu tekstil işini hiç sevmemiş. " Evimize en yakın okul orasıydı. Yani mecburiyetten okudum orada..." 2001 yılında üniversitc sınavına girmiş ama kazanamamış. Çünkü ailesinin maddi durumu nedeniylc dershaneyegidememiş. Ikincibirkezsınavagirmesi isemümkün olmamış. "Birkezdaha üniversite sınavina giremedim. Sınava girmek için para gerekiyor. Abim girince benim bir şansım daha olmadı." Ancak buna pek üzülmüyor. Çünkü ona göre önemli olan ı sanın kendisiniyetiştirmesi... Burcu 1998 yılından bu yana hep çalışıyor. Tekstil şirketinde, inşaat ofisinde, emlakçıda çalışmış, sekreterlik yapmış. Yaklaşık 1.5 yıldır da Yeşilçam Sineması'nın Güven Çelik 'le beraber makinistliğini yapıyor. Burada çalışmaya başlaması tesadüf gibi görünse de o pek öyle düşünmüyor;" Reis Çelik'i daha önceden tanıyordum. Bir gün bana bu sinemayı açtığını söyledi ve 'gel çalış' dediklerî bir devletmiş Kadın olmak bir zorluk yaratmamış makinistlikte. " Hiçbir zorlukyaşamadım.aksine insanlar başta çok şaşırıyorlar ve ilgi duyııyorlar. Ama en çok da kadınlardan destek geliyor" diyor. Burcu'yu Yeşilçam Sineması'nabağlayan nedenlerden biri "ortam". "Hiçbirzaman buraya gelen insanlar için bilet alacak, filme girecek dolayısıyla bize para kazandıracak diye düşünmedim. Yani onlara asla 'müşteri' gözüyle yaklaşmadım. Burası farklı bir yer benim için. Gelenlerin çoğuyla arkadaş oluyorum. Bazen bir filmin afişini isteyenler oluyor. Bir şekilde o afişi bulup veriyorum..." Film izlemeyi seviyor Burcu. Ancak bu konuda da bir ayınmı var: " Bence genelde sinemaya gelenler iki türlü. Birincisi 'filmi izleyenler'. îkincisi ise 'sinemaya gidenler'. Ben kendimi geliştirmek adına film izliyomm. Bugüne dek izlediğim fimlerden en çok Guiseppe Tornatore'nin 'Cennet Sincması' isimli filminden etkilen yı isteyip istemediğim soruluyor. Ben bu işin teknikyönünüsevdiğim için ileride bir film şirketim olsun istiyorum." Burcu'nun yaşadığı yer Sefaköy, çalıştığı yer ise Beyoğlu... Pek çok açıdan iki farklı semt... Burcu Sefakriy'den kopuk yaşıyor çünkü ona göre Sefaköy kısır bir yer.... "Bence Sefaköy iki şeyden oluşuyor; kahvehaneler ve top sahaları. Cehalet var orada. Erkekler işten sonra kahvelerde, gençler top peşinde, kadınlar ise dedikoduda... I lep böyle, hep bu yozluk devam ediyor. Benim hiç arkadaşım yok orada..." Beyoğlu'nda çalışmaya başladıktan sonra buraya ait düşünceleri de değişmiş. "Oncelerı korkuyordum. Çünkü hep 'Beyoğlu'nun arkasokaklan' diyebaşlayan cümleler vardı. Ama anladım ki Beyoğlu bir devletmiş. Burası kalabalık ama buranın kalabalığı bendeki, kalabalıktan korkulur düşüncesini çürüttü." Burcu hayatı oldukça dolu yaşıyor. Kendini bilmeye ve seçmeye başladığı yaş olduğunu söylediği 13'ünden beri sürekli bir dedi. Bu tesadüf gibi görünse de öyle değil. Tesadüflereinanmam ben. Tesadüf yoktur, neden ve sonuç vardır. Ve ben de tekstil işini hiçsevmiyordum..."Burcu3 ay içinde makineyi çahştırmayı öğrenmiş. Bu kısa süreyi ise " Heves ve hırs..." sözcükleriyle açıklıyor. Film kopunca... Burcu film makinesini çahştırmayı üç ay içinde öğrenmiş. Bu kısa süreyi ise "Heves ve hırs..." sözcükleriyle açıklıyor. Makinistlik ne ifade ediyor Burcu için? "Çok benim sedim makinistliği. Ama önceden yapsam diye düşündüğüm bir meslek değildi. Makineyi çahştırmaktan hiçbir zaman sıkılmadım. Seviyorum işimi ama alışkanlıkhaline de gelmedi. Sesi içime sindi. Şimdi iyi ki makineyi biliyorum diyorum..." dim. O filmi iki kere izlemek bana yetti de arttı bile. Tabii bir de 11 defa izlediğim 'Hayat Güzeldir' var." Vebir makinistlik anısı: "Çalışmaya başlayalı henüz 8 ay olmuştu. Çok eski tarihli bir film gösteriyorduk. Filmin ilk yansı gayet normal geçti. Ancak ikinci bölümde film eski olduğu için tam 8 kez koptu. Biletleri iade etmek zorunda lcaldım. Ama çok ağladım. Niye mi? Birincisi sinirden. Îkincisi de insanlar o filmi izleyemeden gitmek zorunda kalmışlardı..." Gelecekte makinistliği sürdürmeyi düşünüyor Burcu, ama nasıl? "însanların mesleklerle ilgili kalıp bakış açıları var" diyor "Örneğin bir hemşirenin hep başhemşire olmak istediği düşünülür. Bana da genelde senaryo yazıp yazmadığım, yönetmen olma şeyleryazıyor. "îlk şiirimi 17 yaşımda yazdım. Ölümü anlatıyordum ama karamsarlık yoktu içinde. Yazdıklarım pek şiir olarak nitelendirmiyorum. Alt alta yazılan düz yazı ama sonunda mutlaka kafiye var." Peki niye yazıyor? " Aileiçindeki paylaşılamayan duygularımın dışavurumu..." Yazmak dışında resim yapıyor, elişleriyle uğraşıyor, yani süreldi üredyor." Bence bu, bir şeylerideğerlendirmekle, bir şeyleri görmekle ilgili... " Ya Istanbul ne ifade ediyor Burcu için? "îstanbul'u seviyorum. Çünkü Istanbul'un çöpünü, pisliğini görmek istemedim.. Başka Îstanbul'u gördüm... Trafik sıkıştığında bile sıkılmıyorum." Istanbul'un bugünkü durumu içinse tek bir şey söylüyor; "Istanbul'un suçu yok, Istanbul'un hiçbir şeyden haberi yok... " •