Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 p+ birörnek.Madonna'yıhepbaşkabiryere koyuyorum. O mükemmel bir şarkıcı, iyi bir performer değil belki ama bütün olarak bir şey! Björk'ü çok seviyorum. O da bir uzaylı! Bence kimsenin bilmediği, kuzeyde küçücük bir yerden bu kadar büyük bir şeyin çikması çok enteresan. Herkesin çok beğendiği şarkıcılar da var. Mesela Sting. Her şey i dinlemeye çalışıyorum. Uzak Doğu müzikleri çok da yüreğimi pır pır ettirmiyor. Ama onun dışında dünyada var olan birçokmüziğidinleyip, fikiralıpetkileniyorum. Senin bir opera geçmişin var. Opera maceram anlatır mısın? ben operacı olacaktim! Çok da kararlıydım. Günde 68 saat çalışıyordum. Komşular 'lllallah!' diyordu. Günün 24 saati sadece bunu düşünüyordum. Çok büyüttüm gözümde. Gideceğim yeri gerçeklikten uzaklaştırdım. Sonra opera binasına gidip gelmeye başladım. Eh, orada gerçeği gördüm. Prova aralarında örgü ören ınsanlar, sahnedengeçenkediler,birbirleriylekavgaeden ikı solist, librettoya ya da koreograf iye aldırmadan birbinne bir şey ler yapanları gördüm. Oaradaoyunmahvoluyor falan...tçine girince kuralların bambaşka işlediğini, o kadar da hayal ettiğim şeyin olmadığını gördüm. Bunu paylaşamayacağımı hissettım. Yani 'memur' olmak, müzikte heray alacağın parayi bılmek,ogaranticilik duygusu bir süre sonra içini kemirir. lnsanın enerjjsini, heyecanını alır. öyle olmak istemedim. Bir de 'klasik' çok köşeli bir şeydir. Yani çok özgür olamazsın onun içinde. Bu da ikinci sebep. Burada da hâlâ biz Fındıkkıran Balesi ya da Verdı falan söylüyoruz. Dünyada artıkbaşkaşeylerüretiliyor. Ama bızhâlâaynıoperaları ıkiyıldabiryemek gibiısıtıpverirsekhiçbirözelliğikalmaz. Niye opcracılar kilolu olur ki? Bilmiyorum. Aslında artık dünyadaki örneklerde benim kadar ınce, çok iyi şancılar var. Geçmiştebirazöyleymiş. Amayenijenerasyon öyle değil. Artık yeni jenerasyona da fırsat veriyorlar. Teknik eğitim de artık dahakısazamanasığdirılabiliyor. 'Japon Tekniği' sayesinde genç yaşta virtüözler ortaya çıkabiliyor. Yeni tekniklerle iyi bir şancı olmak 10 yıla varmıyor artık. O yüzden de genç ama iyi solistler çıkabiliyor. Şandan pop tekniğine geçiş de zor değil mi? 1 yıl falan uğraştım. Ikisinin arasındabir yerbuldumkendime. Birdönemçokkötü oldu tabii sesim. Sonra bir yere geldim. Şimdi zaten orayı kullanıyorum. tkisinin de buluştuğubiryero. Son Aİarak; 'l\ıruncıT ile kurduğun cümlene? ölümlü olduğunu bilerek yaşamak çok acıklı bir şey. Sağlığını kaybeden insanlar var. Onlardan biri de benim. Tek bir nefesin bile çok değerli bir şey olduğunu öğrendim. Tüm bu dayatma ve yarıştırmalara, bu sisteme karşı durmaya çalışıyorum. Ve olabildiğince insanlan mutlu eden bir şey swu mak istiyorum. Çünkü hayatta mutsuz eden çok şey var. Müzik, insanların hayatları içinde her zaman olacak. Onun bir gücü var. Ben de bu gücü güzel kullanmak istiyorum. Çünkü insanoğlu bir canavar. Çok depresifdesunabilirsinmüziği. Ama zaten ağlıyoruz, zor yaşıyoruz. Ama bir albüm boyunca, en azından 45 dakika mutlu olsun insanlar. ^ CUMHURİYET DERGt YAZI VE FOTOĞRAFLAR: VEDAT ARIK A bant'tagerçekleştirilen4. Uluslararası Havacılık Festivali "Airfest 2001" rengarenk paraşütlerle yapılan gösterilere sahne oldu. Festivalin düzenleyicisi Türkiye'nin ilk yamaç paraşütü kulübü olan Boğaziçi Üniversitesi Havacılık Kulübü(BÜHAK)'tı. tlk ıki gün rüzgâr paraşütçülere küçük bir oyunoynadı,kimseyarışamadı. 104yanşmacı iki günü sabırla beklemekle geçirdi. Havacılık kulübü üyeleriuçuşlannaancak üçüncü gün başlayabildiler. Yanşmacılar iki kışilik paraşütlerine gazetecileri de alarak gökyüzünde dolaştırdılar. Paraşütler zaman zaman 3 bin 200 metreye kadar yükseldi.MoralIero kadar yüksekti ki yarışmalarda yaşanan kazalar yarışmanın seyrini bozmadı. Festivalin dördüncü gününde 700 metre yükseklikten atlayan Istanbul Ünıversitesi lşletme Fakültesi öğrencisi SerdarOkumuş, inişe 8 metre kala, yereçakıldı.Rüzgânnetkisiyle paraşütü dolaşınca kaza geçiren Okumuş ağır yâralandı. SSK Bolu Hastanesi'ndetedavı altınaalındı. Yanşmalara27'siyabancı 104 sporcu katıldı. 4 gün süren yarışmalann sonunda kadınlar alt kategorıde Sezen Yıldıran (ODTÜ), üst kategoride Sibel Yıldız (Boğaziçi), erkekler alt kategorıde Sinan Uysal (ODTÜ ),erkekler üst kategoride ise Portekiz'den Paulo Reis binnci o l d u . ^ Paraşüt senfonisi B.Ü. Havacılık Kulübü nden 4. AirfesL..