Katalog

1 IKASIM 1<«6 SAYI 557 larahay ılıulı. Mız.deıuz.gece, en büyük tıılkıısuydu. Ya/larını Saınt Tropezıle gceiriyordu. Brigitte Bardot ileTropcz'deyakınarkadaş.olmusjardı. Bonjoıır Tristesse isminı Paul Eluard'ın dizclerinde bulan ve kitabına bu isnıi veren yazar 1957'de aşırı hız sonucu devrilcn AstonMartin'inin altında kaldı. Gazetelerde çıkanmakalclerdeJamesDean'ebenzetiliyordu. Kazadan sonra Sagan ağrıları yüzünden Palfium875adlıbirtürmorfinkullanıyordu. Dört ay sonunda morfinman olmusiu. Uyus.turucu bağımlılığından kurtulmak içın bir süre hastancde kaldı. Sagan hastane günlüklerinde: "Uyuşturucu kullanıyoruz çünkü hayatbiziyoruyor. Yasamapamukipliğiylc bağlıyız. Bubirtürkaçış. Aslındaenakıllıca kaçıs. Opium" diye yazmıştı. Sonunda iyiles.ti ve 13 Mart 1958'de editör Guy Schoeller ile evlendi, bu evlilik ancak bir yıl sürdü. Ikincievliliğini AmerıkalıaktörBob WesthofFile 1962 yılında yaptı. Aynı yıl WesthofTtanDenisadlı bir oğlu oldu. Ikincikocasından da bir yıl sonra ayrıldı, ama 7 yıl birlikteyaşadılar. Sagan aynı zamanda gazeteciydi.Elle MarieClairegibikadındergilerininyanısırasol ağırlıklıdergilcrdedeçalıştı. 1960'ta Express'teCezayirSavaiji'ylailgiliyazılaryazdı. Hattabununladakalmayıpsava^yaralılarını Jaguar'ıylasınıra kadar taşıdı. 1964'teNouvel Observateur'ün ilk sayısında Sartre'la yaptığı röportaj yayımlandı. EgoisteadlıdergidcFellini veC'atherineDeneuve'lcyaptığı röportajlar yayımlandı. Fitzgerlandvarı bir yaşamı olan Sagan 1973'tetıpkı Fitzgerland'mkansıZeldagıbı büyük bir depresyonagirdi veJeanncd'Arc kliniğineyatırıldı.0ediğigibi,"hayatpamuk ipliğine bağlıydı." Sagan kazandığı parayı heparkadaşlanylahaltatanınıadığıinsanlarla paylaştı. Sokaktaki dıleneiye 500 Frank vcriyor, tanımadığı bir ya>lı kadınaeamaijir makinesı alabılıyordıı Parayı harvıırup harıııaıı savurması onıı kııınarba/lığa da itti Oyleki sonunda Fransa'dakı kutnarhanelercgiriijiyasakedilincekumaroynayabılnıek ıcın Ingiltere'yegilmeyebasladı. BonujourTristesse'ten ba^ka Un certaın sourire(Bazı Gülüsjer) Brahıns'ı Severınisıniz?, C'hanıade (Teslim) romanları da f'ilnı oldu. Oıner !>eri f, Sagan' ı" Hep bir s,eylerinarayışı içindcıılan, sıkıııtılı Ava(iardner'm"a la Française"i olarak tanımlıyor. 5 BAŞKENT GUNLERİ ıl ıçinde 350 biıı atlel saltı. Buyüne kadar 'alnızca Fransa'da2 mılyondan fa/labaskısı 'apildı. Merhaba llü/ün 14 dilo eevrilir. 7 raneoisMauriac,Figaro'nunba!}yazısında iagan'ı övdü. Aynı yıl Sagan kitabıyla Prix lcsCritiqucsEleştiriÖdülü'nüaldı. Edebi'at çevreleri Sagan'ı Colette'e benzeterek >na"Sevimliküçükcanavar"ve"Belaufakık"isminitaktılar. Sagan bir anda 18 yaşında dünya çapında )ir üne ve ne yapacağını bilemcdiği kadar paaya sahip oldu. Babasına: "Eîcn s, imdi bu kalarçok parayı ne yapacağım?" diye sordu;unda babası: "Ben senin yaşında olsam ıcpsini camdan aşağı atardım" diye esprili >ircevapverdi. Selam MİJŞERREF HEKİMOĞLU adınerkek tüm başkentliler çirkinliklere tepki gösterıyor, evlerini, işyerlerini güzelleştırmek için yanş ediyor nerdeyse. Güzel bir yarış, pencereler, bahçeler çıçekleniyor, sokaklar, bulvarlar renklenıyor, vitnnler parlıyor. Kimi yerel yönetıcılere, heykel yerine çaydanlık dikenlere güzel bir selam! Yanyana gelenlerin, elele verenlerin üretkenliğini sergılıyor. Fatoş Özcan ve Şükran Çelebi'nin girışımiyle kurulan Elizi'nın satış yeri de şık ve güzel bir köşe oluşturuyor Reşit Galip Yokuşu'nda. Denizli'nin güzel havluları, Buldan bezi sofra örtüleri, kar gibi yatak takımlarında kimbilir kaç kadının emeği, göz nuru var. Yalnız ürünleriyle değil tümüyle güzel bir olay bu. Satış yerinde mutlu bir evin sıcaklığı var, Belgin Koz'un elizini taşıyor. Fatoş Özcan'ın şıklığı ise sade iO'li yılların sembolü Françoiseartık50'liyıllarıngençkızlarııınsembolüdür. Arkadasj Florence'asöyleiiğigibihemenkendinebirsiyahJaguaraldı. Nisan 55'te Matmazel Hiizün Amerika'ya lavet edildi. Orada Tenesse Williams, Car.onMcCullersveMarlonBrando'ylatanışı. Ağustos57'deyönetmenüttoPrcminger îonjourTristesse'infilminiyaptı.Cecileroii önce Audrey Hepburn'e öncrildi. Ama lepburn böylesine ahlaksız bir senaryoda >ynamayı reddettiği için Cecile'i Jean Sealergoynadı. 21 tlaziran 1935'teCajarc'dadoğan Sagan uırjuvabirailcdengcliyordu. Babası Pierre JuoirezGeneral Elektıik fabrikasının müiürüydü. Annesi sık sık davetler vercn koket, ipikbirburjuvahanımet'endisiydi. Yinede 'raııeoise'ın kcndısinc çok yabancı olan boıemhayatınıanlayış.lakar'jilaınış.ü. Françose'ınbirerkck vcbirkızkardeşidahavardı. OkumazevkineanncannesinınSaint Mar:elinclekievindeyaztatillerindevannış.tı. 14 /asjnda Proust'un "Alberline Disparue"süui(AlhertineKayboklu)okudıı. BunuGidc, 'anuıs.Tolstoy, Rımbaııdi/lodi. 14 yaşında •ünlüğiine" "Ya/ma yeteneğı çok az insana uıhs.edılmiviHilıleşembıı lıedıye. Bııycteıekleıdenınahrumolııpkanyeryapmayaçai'janlara veyaöylesinc/anıanclolduranlara ıcıyorum"yazmış.tı. AileiçindeFraneoise'ı"K.iki"diyeeağırı/orlardı. Yatak odası aynı zamanda çal ıı>nıa Kİasıydı. Pikabi,plakları,kıtaphııı vekınııı'i kadif'e bir örtüyle kaplı olan yatağından barctti odası. Yatağının altında hcrzaman iir Iskoç viski bulundururveC'hesterfi;ldsigarası içerdi. BonjourTristessc'i iki parnıakla ıuodadadaktıloctti. Sagan kendini bilnıek bılıneyen iir kaza olarak nitelendiriyor ve ;kliyor: "Sarhoş, olduğumuz zaııan doğruyu söylüyoruz ve kimse •>ize inanmıyor." Bu yüzden hayatı loyuncayalansöyledi. Yazmakona j;öre sapına kadar yalandı ve yaanlarınengüzeliydi. Gerçek kimliğini burjuva umliğinin arkasında ııaskeliyordu: St. îermain diskoeklerinde cirit ıtar, partilee resep>iyon hava çok güzeldı, Yeşılkoy'de guzel bir sürprizle karşılaştılar. Idil Biret, Ayla Erduran, bağımsız Izmir Mılletvekilı Gencay Gürün ile karşılaşarak dostluğun sıcakhğını da yaşadılar, ama Istanbul'un baharını Stockholm'e taşıdılar mı bılmem? Hava çok soğuk, başkent bembeyazdı. llişkilerimiz de hayli soğuk değil mı? Oktay Aksoy'un o soğukluğu ısıtmasını dılıyorum. Ama önce Ankara'da bir iklım değişikliğı gerekiyor galiba. Esintiler o doğrultuda değil. Sıyasal sahnede büyük boşluk var. Ayrıca acemılık! Bence Devlet Tiyatroları sahneleri de soluk bir dönem yaşıyor. Yalnız Kuvayı Millıye oyunuyla yeşeriyor başkentliler. Salon doluyor, alkışlar yukseliyor, coşku doruğa vuruyor, ama ötekı sahneler? Oysa mevsım başlarken güzel oyunlarla açıldı perdeler, Istanbullu sanatçılar ilginç oyunlar sergiledi. Kenter kardeşleri hâlâ konuşuyor başkentliler. Doktor Freud'u da unutamıyor.. Söz Tiyatro Stüdyosu'na gelıyor derken. Istanbullular ne düşünüyor bilmem ama başkentliler anka kuşunun bir an önce uçmasını diliyor. Tiyatro Stüdyosu'nu da anka kuşuna benzetiyor. Küllere gömülmeden yeniden yapılanmasını, Istanbul'un yaşamında yer almasını bekhyor. Elizi'nde huluşanlar: Şükran Çelebi, Bahar Yorgancıoğlu ve Falof Özcan. çizgilerle göze çarpıyor. Bahçesinde de Bu beklentiyi kim gerçekleştırecek derseniz, rahmetlı Anakent Başkanı mimarozanhepimiz, tiyatroseverler, sanatseverler, ressam Vedat Dalokay'ın kızı Belemir'in çağdaş yaşamı destekleyenler, Istanbullular, ellerı, o da peyzaj mimarı, açılış günü başkentliler... Uluslararası sanat Izmir'den Bahar Yorgancıoğlu da geldi, festivallehnin yapıldığı bir kant çağdaş bir güzel bir üçgen selamladı başkentlileri. tiyatrodan yoksun kalamaz. Bahar Yorgancıoğlu, Ümit Tiyatro Stüdyosu Genel Koordinatörü Ayşe Yorgancıoğlu'nun eşi, Şükran Çelebi'nin Silivri'den bir mektup aldım geçen gün. Çok Izmir Amerikan Kız Koleji'nden arkadaşı. duygulandım. Stüdyo'nun yeniden açılması için katkıda bulunanları bılgilendiriyor. Okul arkadaşlığı işbirliğine dönüşüyor Şimdiye kadarki çalışmalarla varılan yıllar sonra. aşamayı ve son aşamaya varmak Güzel bir sonbahar akşamı her içın nelere gereksınim kuşaktan başkentliler dalgalandı duyulduğunu yazıyor. Tiyatro Elizi salonlannda. DoryaHome Stüdyosu'na yaraşır bir ımzalı koltuklarda ilginç davranış. Tiyatro da iyi bir söyleşıler yapıldı. Nerde okul değil mi? Çağdaş olursa olsun başkent yaşamı destekleyenlerin söyleşılerınde polıtikanın tıyatroya ilgı duyması, destek ağırlığı var. Berna Yılmaz, vermesi gerekir bence. Mesut Yılmaz'ı gündeme Herkes büyük katkılarda getırıyor. Dorya imzalı bulunamaz ama küçük koltuklar Refahyol ıktidannda özverilerle de büyük bir katkı sallanan koltukları, zarif oluşabilir. Başkentte böyle bir ışlemelı havlular temiz eller gırışım başladı sanıyorum. Kimı özleminı, kar gibi çarşaflar rahat yazarlar kıtaplarının ılk baskısından bir uykuyu, ama uykudan alacakları parayı Tiyatro uyanmayı, uyanıklığı konuşanlar da var. Dunyaya, ınsanlara yeniden Gencay Gürün Stüdyosu'na aktarıyor. Kımı kışıler bir destek havuzu açıyor. Istanbul'a, merhaba demeyı, herşeye yeniden tiyatroya sevgıyle, saygıyla bakanlara bir başlamayı, güzellikler uretmeyi, evlerde, selam. Sahnelerımızde guzel, düzeyli sokaklarda guzel el ızlerı bırakmayı oyunlar görmeyı özleyenlerden... Bu özlem özlüyorlar. gıderek derınleşıyor. ekranlarda sergılenen Bir de dost ızı var bence. Zaman da silmez, kimı oyunlar tiyatro sevgısını aşındırıyor, mekan da, sevgıyle, saygıyla, özlemle uzar beğeni düzeyinı aşağıya çekıyor ancak! gıder. Buyukelçı Oktay Aksoy ve eşi de Tüm sahnelerde guzel oyunlar ızlemek guzel ızlerıyle derinleşen çizgiler dost umuduyla.^ çevrelerınde. Esenboğa'da uçağa bınerken Yenibirkitap Uzun süre hıebir.'jey yazmadıktan sonra geçcn hal'ta "Le Miroir Egare"(Kayıp Ayna) ile okurlarının yeniden karşısma çıkan Françoisc Sagan, bu kez kaybolanbiraynanın ardından ayrılan bir çiftin hikâyesini a n I a t ı