Katalog

24KASIM . SAVI 557 13 PAZARIN PENCERESINDEN "Şims.ek operasyonu", "Kroin"... Bu kasetlcri tek tek videodan izliyor. Görüntüsünü iyi ve ilginç bıılduğu konuları seçiyor. Bıı masa, Yıırt 1 laberler Servis Şefi Alican Değcr'in. Panosunda "Kcndini bıl" ya/ıyor. "Haber kaynaklarıını/.yereltclevizyonlar, yerel nıulıabirler, Milliyct Haber yorıım"diyor. Haberlerini monlajlanıak için, asagı montaj odasına inen kameramanlar ve muhabirlcrin yanı sıra, yapaeakları habcrlerdearşivkullanınakzorundaolanlararşivden görüntü bıılmaya çalısıyorlar. Montaj lanan haberleri scslendirınek için ürhan Bo/koyunluseslen., 111 dırme odasına gıriyor. Ajansı, Hürriyet Haber VaZgeÇlllTieZ k l l d l . "Bi/ haberi seslendirenAjansı, Yıırt Haberler Ajansı ve thias Haber K e m a l Sunal fılmlerı lergörünme/adamları/. 3()dakikalık birhaberın Ajansı" diyor vc haber2Kdakikasıbi/dençıkıleri nasıl seçtiklerini SOIlUnda g a l İ b a yor.asıl bizanlatıyoruz." şöyleanlatıyor: lirkek sesinin daha vıırııcıı olduğıınu düşiikalitesi çok önemli. nüyor. 22 yıldır spiker. (iünde 1015 kadar göMankenlerm, gibellik rüntü geliyor. Işimi/ kraliçelcrinin spiker olbunları otıırııp ayıklamasına ates püskürüyor. mak. Görüntüsü iyi "Günümü/de, öniine geulanlara haber yazıyolen spikeroluyor." rıız. Daha sonra ise, Ana haber bültenıni monta|lanıyor." sıınaeak Yasemın (')/deIşın en kötü yanı ise mırha/ırlıkhırınabaşlıyurdun S0 yerinden geyor. Ö/demır, "1 ler gün len teletbnlarmiş. "Her iyi olmak zorundaMiıı/ gün böyle lelefon açarİyi uyıımalısıni7 ve kalar. 'Abi patatesbııldıık, fanı/da hiebir sorıın olaynı ördek' veya 'Ineğın manıalı" diye konuşııü/erınde Allah ya/ıyor', yor. 'Yunnırtanın sarısında Her gün dü/enli olaböeek çıktı' gibi. Isterak bütün ga/eteleıi mem demeyi ııygun bir okııyornuıs Ozdemir. dılleanlatmalısın. Kğer "Bo!, vakitlerimde, bir anlatmaz.san bir gün gün öneeki ana haber sonra meydana gelen biiltenini i/lerim. Canlı trafik ka/asını haber yayınagclecekkonııklar vermezler." ıle ilgili ga/etedc çıkan Iki muhabirkonuşurhaberlerin altını ci/eeiken, istihbarat scl'i yan/eealısıyorum."Heıgün larına yaklaştyor ve " Vıreyting öleümünün hadı vıdı elnıeyin, işinize ber merkezindeeal ısanbakın" diye ııyarıyor. ları etkilediğini söylüMuhabirlerden birisi, yor. "Bir haber var ve onu tartışıyoru7. Yayın polıHazır olan haberleri, tikami7aaykın"diyor. Yasemin()7demirbilgıYasemin Özdemir. (Spiker) sayarekranındaokuyor. Kanal D haber merkcAyrıea yine hazırlanan zinde ealışan muhabııhaberlerin metinlerinlerin hemenhemen hepden5'i vehaberinvideo si iletişim fakültelerınkaseli büyük bir masaden. Kimi, okula hâlâ nınüstünedİ7İliyor. Medevamediyor. Muhabirtinlcrden birini haber lerden Unıut(,'or, Istanmüdürü, birini spiker bul Üniversitesi llelişinı alıyor. Fakültesi 3. sınıf öğrenSaat 19.00'da, ana hacisi. "Daha önce Arcna ber bülteninin özetleri progıammda çalışıyoıyayınagiriyor. Buyayındum. Bir gün oturdum dan sonra haber müdürü, hesapladım, geccleri yönetmen ve teknik eleburada kaldığım günler, manlarreji odasına girievdc kaldığım günleıyorlar ve ana haber büldendaha fazla çıktı." Teteni için .son ha/ırlıklar levi/yon muhabirliğınin yapılıyor. çok yorııeu olduğuıuı Ve "...ana haber bültesöylüyor Uınııt (,'or. ninden iyi akşamlar". "Kıtap okumaya, sineTelevizyonların sesi soıııaya ve tiyatroya git Def'ne Sansoy. (Spiker) nuna kadar açılnııs, hermeye zamanım kalmıkespürdikkat haberleri izliyor. Değcıiendiryor." mclcrvcözelcijtirilcracımasızca tek tek sıraAna haber bülteninin son hazırlıkları... lanıyor. Göıüntülerintıınecode'lanalınmışdıırumHabçrbültcni bitti. Fırtına sonrası dinginda. Daha sonra muhabı rler haberi yazıyor ve lik.HcFkestoplanıyorveö/elliklcson2,5sakameramanlaıla birliktemontaj setine iniatlik tclaşın ycrini bir sessizlik alıyor. yorlar. Bu arada Ankara'nın gündeminı Genel Yayın Yönetmeni Uğur Diindar ve olusturan haberlerin görüntüleri link,bugöGencl Yayın Koordınatörü Haluk Şahingclirüntülerin haber mctinleri ise, onlinesisteyorlar ve haber bülteninin değerlendirmcsi11 iie geliyor. 11 niyapıyorlar. Ikisininyaptığı cle^tiri veövAra haberleri sunan Handan Güçyılmaz, gülerbirbirini andırıyor. harıl harıl elindeki metinlerini yetiştirmeye Kanal l)'debirgün,biröneckigünebenzer çahşıyor. Büyük telaş içinde. bitıyor. (,'alışanlar, yÜ7İcı inde belli belirsİ7 Haber Müdürü Tııncay Özkan, "Burada birtebessüm veyorgunluklaevlermınyolukoşuşanınsanlarvarken.yukarıdaçay, kahnututuyurlar. ^ veiçenleri veyatankameramanlarınotedı Susurluk'ta bir trafik kazası ile ortaya serilen karanlık ilişkiler, televizyon haber saatlerini izleyiciler açısından Derin'in "Âvcı'.'sı... SELÇUK ERKZ "...sabaha karşı beş sularında Ikincı Dünya Savaşı yıllarından kalma eskı bir dakota ile havalandık. Hertarafı ayrı zıngırdayan Allahlık bir uçak. Içının sıcakhgı dışarıdan fazla. Sağda solda birkaç pervanelı vantilatör. Bavullar, denkler, sandıklar arasında otuz kadar zencı yolcu. Bir de tavuk dolu kafesler... Yolcuların bir kısmı yerde oturuyordu, uçak sallandıkça kafesler, denkler üstumüze yuvarlanıyor, yolcular birbırının üstüne yıkılıyor. Ikı saat süren hoplaya zıplaya bir uçuştan sonra Sarh'ın toprak pıstıne konduk. Burası ufacık bir kasabaydı. Sokaklarında renkli kumaşlara sarılı zencı kadınlar, boncuk boncuk bakan sımsıyah çocuklar, tahta heykel satanlar, bısikletler ve sıcak, sıcak, sıcak. Güneş her yerı ve sanırım benı kavuruyordu!" Derın Türkömer, 'Avcı' başlıklı kıtabında zaman zaman beraber avlandığı arkadaşı Ali Üstay'ın Afrika*dan Hımalayalar'a, Avustralya'dan Kuzey Kutbu'na kadar uzanan av öykülerinı anlatıyor. "Kuduvvans! Araba sert bir frenle savanaların arasında durur. Nerede? • . ' Layti Dwana! Yerlı; sag tarafı Dambo'nun bitip Miombo ormanının başladığı sınırı gösterır elıyle. Dıkkatle bakarsan bir karınca tepesini çevreleyen ağaçlıkta onu farkedersin. Kudu'yu, çeçe sineklerını sağa sola kovan kulakları ele verir. Bu küçücük hareket olmasa koça hayvanı bırden farkedemezsin. Yerliler boşuna 'grı hayalet' dememişler kuduya. Helezonlar yaparak yukselen boynuzları ıle o da kolayca bir ağaç oluverır ağaçların arasında." Ülkemızde dört mılyon civarında av meraklısı olduğu sanılmakta. Buna karşılık' avcılıkla ilgili kıtap pek az: Türkömer'in bulabıldıklen, Cıhanoğlu'nun Sporculuk ve Avcılık Hatıraları, Salıh Mahmut'un Avcılık, Cemıl Avcı'nın Teknik Avcılık Bılgılerı, Pırselımoglu'nun Avcılıkta Kırk Yıl, Raıf Ertem'ın Rastgele, A. Üstay'ın Huntıng'ın Turkey, Prenses Zeynep Halim'ın Nelerle Nasıl Avlandım yapıtlarından ibarettir. Oysa külturce gelışmış ülkelerın kütüphaneleri ünlü avcıların av ızlenimlerıni yansıtan kitaplarla doludur. Niçın? Ünlü Ispanyol düşünürü Jose Ortegay Gasset Avcılık Üzerine Düşünceler adlı • kitabında bu sorunun cevabını şöyle vermiçj "Eğer doğaya dönüşün o berrak ve kutsal mutluluğunu tatmak istiyorsak, doğanın bir parçası otan hayvanlarla ilışki kurmalı, onlarla kendl yaşam ortamları içindfi karşılaş/nalı, meydan okuyuşları ıle yüzleşmelı ve onları izlemelıyiz. Işte bunun adına avcılık diyoruz. Avcılık her şeyden önce hayvanları taklıt etmektır... Avcı ıçın dağların sıslı havasında büyüleyicı bir mutluluk vardır. Kayalar daha anlamlı bir görunüme bürünür, ormanlar ise değışık bir boyut kazanır ve avının ızindekı avcı giderek benlığındekı hayvanı yaşamaya başlar. Görünmemek için sıner ve ormanda çıt çıkarmadan yol alır, çevresini hayvanın ayrıntıya olan bu garıp ılgısıyle algılar, kovaladığı avı gibı olur, boylece doğa ile bütünleşır ve kendını onun bir parçası hisseder." Bu ve benzeri nedenlerle üretılmış dünya av edebıyatına katkıda bulunanların aralarında Turgenyev, Maupassant ve Hemıngway gibıler var. Aslında bu, Derin Türkömer'in güdük ve cılız kalmış av edebıyatımıza ilk katkısı degıl. 1983'te Karacan Yayınları'nca basılmış olan "Av Tutkusu" diye böyle sürükleyicı, avı yaşatıcı, daha çokavcının macerasını ve doğa gözlemlehni görkemlı bir şekılde yansıtan bir eseri daha vardır. Haldun Taner Av Tutkusu'nu, "yıllanmış yazarlara has rutin bir kıvraklıkla yazılmış" olarak tanımlamıştı. Türkömer bu eserınde de aynı kıvraklıkla Afrıka'dakı safarıler bu ara Vıctorıa Şelalerı'ne yakın bir bolgede avlanırken uğradıkları terörıst saldırısını da kutuplarda, Altaylar'da, Iran'da, Güney Pasıfık'te, Tanrı Dağları'nda ve Yakutlarda gerçekleştırdıklerı avları anlatıyor. Büyük boyutta fotoğraflı, harıtalı 370 sayfalık bu kitabın resımlerı de bahse değer. Eserı çok sayıda çını mürekkebi ve fırça ıle çızilmış resımler süslüyor. Oldukça yetkin bir ressam olan Ergın Çavuşoğlu'nun resimleri bunlar. Çavuşoğlu Bulgarıstan'dan son yıllarda Türkiye'ye göçmüş olan yurttaşlarımızdandır. Sofya Güzel Sanatlar Akademısı'ni bitırdikten sonra Istanbul'da Tatbıkı Güzel Sanatlar'da sürdürmüş çalışmalarını ve sonra master çalışmalarını Ingıltere'de butunlemış. Derın Türkömer av edebiyatımızdakı eksıklığı gıdermek ıçın kollarını sıvadığı zaman Batı'dakı en iyi ornekleri gıbı özel çızilmış, kalıbresi yüksek resımlerle süslemek istemiş yapıtını. Bu tür kitapların resimleri fılmler için bestelenmiş müzıklere benzer: İyi fılmler ıçın özgün besteler yapılır... Derın'ın yer yer Hemingvvay'ı çağrıştıran ama her şeyden önce geniş bir kültür, güçlü bir gözlem yeteneğı ve tıtızlıkle yarattığı 'Avcı'nın Ergin ÇavuşQ$|u tareftndan çjzilmış resımları de \%,.cV:\'~ • • . ışte böyle bir etki ;'•,.„ ' . *^ v • • I . 1 \tara\ı\ır\r ^u '. *.V haberlere yenik düştü. Zapping haberden habere yapılıyor. Bir TV haber merkezinden izlenimler... Instııı, hayvanların ftteytlun okuyu^lanylu ;'/