Katalog

F U T B 0L C A N B A Z O Ğ L U C U M H U R Mucize peşinde kosmuyopum Imanya maçında 20'Iık mağlubiyete razıyım." Milli Takımın teknik direktörü Piontek Almanya maçı öncesi verdiği demcçte, dünya şampiyonu önünde şansımızın fazla olmadığını, büyiik konuşarak insanlan aldatmak istemcdiğini söylemişti. Pıontek'in bu sö/Icri basında ve kamuoyunda eskiden olduğu kadar tepki gönnedi. Piontek dünya futbolunu çok iyi bildiğinden hayal tacirliği yapmıyordu. Onun hedefı geldiği ilk günden beri, Türkiye'yi ABD *94 fınallerine taşı' maktı. Ama bu demeç milli takınıdan büyük işler beklcyenleri hayal kınklığına uğrattı. Çünkü dünya kupası eleme grubumu/da en a/ Almanya kadar güçlü Hollanda ve ingiltcre vardı. Demek ki devler karşısında şansımız yine Allah'a kalıyordu. Türkiye, Almanya önünde Piontek döncminin en güzel futbolunu sergiliyor ama yine yenilmekten kurtulamıyordu. Almanya maçı da "şercflı yenilgi' şcklinde Türk spor tarihine geçiyordu. Türkiye Isveç '92 Avrupa Şampiyonası clcmelerinde, iki maçla da Ingiltcre'den güzel oynamış, ancak iki maçı da 1 0lık sonuçlarla kaybederek 4 puandan olmuştu. Sonuçta grubumuzda sonuncu sırada kalmıştık. Almanya maçından sonra futbol kamuoyumuz ikiye aynldı. Bir tarafta Piontek'in bu işi başarmaya başladığını söyleyenler, diğer tarafta yabancı hocaya venlen primle yerli isimlerin daha iyi işlcr yapacaklarını iddia edenler. Piontek'i savunanlar sonunda milli takımın başında çok iyi bir hoca bulunduğunu, Piontek'in 80'li yıllann başında sıradan bir takım olan Danimarka ilc 107 maçta 51 galibiyet, 20 beraberlik, 36 mağlubiyct alıp adeta mucizelcr yarattığını söylüyorlar. Onlara göre Türkiye böyle bir teknik adam bulduğu için çok şanslı. Piontek'i başanlı bulmayanlar isc ilk 15 maçında galip gelemeyen Alman hocaya futbol federasyonunun jest yaparak Lüksemburg maçını icat ettiğini, ardından Alman hocanın Danimarka'yı da tarüşmalı golle geçerek iyimser bir tablo yarattığmı belirtiyorlar. Bu grubun eleştirdiği diğer bir nokta "A reden nereye geldik! Tcknik adam 20 •• EŞFAK A K Ç : " Milli bir dava olduY A mağlubiyete razı olarak futbolculannı ğundan çoğu yerde milli takımın başına motive etmiyor. Çalıştıncı kişinin futo memleketin insanı getiriliyor. Ama Piontek'in bizim takıma çok yararlı olbolçulara güven aşılaması gerck. Mağduğuna ben inanıyorum. Kendisi Tür lubiyeti kabul ederek maça çıkılır mı? kiye'de atlatması gereken zor dönemi Almanya maçında ortaya koyduğumuz geçti, takımı başan istikametine soktu futbol güzeldi ama yenilgi nasil ümit Almanya önünde takımımız en güzel verir, anlaması zor? Yabancı hocanın topu oynadı. Yabancı diyc Piontek'e milli takımlarda başarılı olması çok zor, hayır demek fanatik bir diişünce olur ". çünkü milli hisler önplanda. Kısa süre•• COŞKUN ÖZARI: " Türkiye'de basın de oyuncuları motive etmelisiniz". ve kamuoyu yerli hocalan çok çabuk Pekiyi Piontek bu konularda neler yıpratıyor. Yabancılara karşı komplek düşünüyor? Kamuoyunun desteğini hiç Alman teknlk dlrakttfr Sapp Plontak latanbul'a ayak baaar baamaz A Milli takım kampına gldlp futbolculara tafctlk varmlştl. da milli takmılara yabancı hocanın pek fazla bir şey veremeyeccği şeklinde. Savunulan dü^ünceyc göre Avrupa'da yalnı/ İrlanda C'umhuriyeti (fngiliz Jack Charlton Şubat 1986'dan beri görevde), Faroe AdaJarı (f/landalı Pall Gudlaugsson Mart 1987'den ben görevde), Isviçre (Ingili/ Roy Hodgson Ekim 1991'dcn bcri görevde), Macaristan (Romen Emerich Jenei Ekım 1990'dan beri görevde) ve Türkiyc milli takımlarında yabancı teknik direktör kullanıyor. Böylesi bir tablonun da nerede yanlış yaptığımı/ı anlattığını savunuyorlar. lstatıstiklcrde Türk milli takımında bugüne kadar çalışmış olan yabancı teknik adamlar arasında en başanlısı 8 maçta 4 galibiyet, 3 beraberlik alan 1 talyan Raimondi. Türk hocalann en başanlısı ise, 11 maçta 5 galibiyet ve 1 beraberliğe imza atan Tınaz Tırpan Son dönemde kamuoyunun en çok konuştuğu isimlerden biri halinc gelen futbolumu/un tcknik patronu Piontek ve yabancı teknik direktör konusundagcçmiştc milli takımı yönetmiş tcknik dırektörier ncler düşünüyor: simiz var, onlara karşı toleranslıyız. Piontek'in yerinde Türk teknik adam olsaydı şimdıye dek belki beş kez işine son verilmişti. Piontek başarısız sonuçlara karşın uzun süre görevde kalma şansını yakaladı. Piontek'in takıma katkısı yüzde 10'u aşmıyor ve beklenti sürüyor. Zaten Piontek ayda bir kcre millilerle bir araya geliyor. Takım nasıl bir anda düzey atlayabilir ki? Başarı Avrupa kupalarında tur geçen ve enternasyonal tecrübesini arttıran kulüp takımlannın. Futbolcular artık rakibi öcü gibi görmüyorlar. Almanya maçını örnek alıp Piontek konusunda yorum yapmak hatalı olur. Çünkü önce 20'lık yenilgi başandır diye kamuoyunu hazırladı. Sonra 10 başarı oldu. Her takımın kötü günü vardır. Alman milli takımında sahadaki ikinci teknik direktör Matthaus'un olmayışı kopukluk gctirdi. " •• TINAZ TIRPAN: " Milli takım Almanya önünde güzcl oynadı, geçmişte de böyle maçlan olmuştu zaten. Ama geçmişte iyi oynayıp yenildiğimizde şercfli mağlubiyetkr kabul görnıüyordu. Ne yitirmeyen Alman hcKa buna rağmen Türkiye'yc geldigi ilk günlerdeki gibi iddalı değil. Italya '90 'a katılmayı kıl payı kaçıran Türk milli takımını görüp heyecanlanan, Danimarka mucizesini Türkiye'de gerçckleştirmek için görev kabul eden Piontek artık pembe tablolar çizmiyor, umut vermiyor : "OiKcliklc yabancı İKKalarla yerli hocalann kıyaslanmasına karşı olduğumu söyleycyim Yabancı tcknik adamların gittikleri ülkelerde başarılı olmaması için bence öncmli hiçbir ııeden yok. Eğer ülkeııin futbol potaasi>eli hazırsa yabancı teknik adamın gctircceği yorum /amaııla haşarıyı mutlaka yaratacaklır. Türkijc'de 2. yılımı yaşıyorum. İlk günden bu yana sistcnıi oturtmak için uğraş veriyorum. Disiplinli bir takım kurduk. Almanya, Ingiltere, Fransa gibi ülkelcr dışındakilere kafa tutabiliriz. Ben Daninıarka'da da görev yaptım. Orada da ilk iki yılın sonunda başarılı bir grafîk çizmeye başladık. l'ürkiye'de bu başarıyı elde edcbilir nıiyim bilemiyorum, daha dogYtısu fııtholıı bu kadar çok seven insanları, biiyük konıışııp ^iinliik başarıiarla aJdatnuk istenıiyonım n . 4 CUMHURİYET «1*81 7 HAZİRAN 1992 SAYI I 2 İ