Katalog

KONUT ve YAŞAM YENİ PROJELER İMAR DENETİMİ 12 ‘İmarı denetimsiz’ yapı denetimi Depremleri felakete dönüştüren ‘keyfi’ imar düzeninde ? OKTAY EKİNCİ üyük depremin üzerinden 7 yıla yakın geçmesine rağmen, depremi felakete dönüştüren ‘‘denetimsiz imar düzeni’’ hala yürürlükte... Nasıl mı? Fayların üzerini bile ‘‘imar arsası’’ yapmaya olanak sağlayan; binalardaki kat yüksekliklerinin yer bilimleri ve şehirciliğin ilkelerine göre değil arsa rantlarına göre belirlenmesine ortam sağlayan; hatta kaçak yapılaşmanın bile ‘‘onları gözeten imar planı tadilatlarıyla yasallaştırılmasına’’ engel olamayan bir imar yasası, 7 yıl önce neyse şimdi de aynı... Aradan geçen bunca zaman, bunca hükümet ve bunca tartışmaya rağmen; hatta aynı sürede TBMM’den sayısız yasa geçmesine rağmen; ve de son yılardaki yasama zorluğu da çekmeyen tek parti iktidarının, istediği zaman Galataport ve Haydarpaşa gibi rant projeleri için bile özel yasa çıkartma becerisini kanıtlamasına rağmen; “depremi felakete dönüştüren denetimsiz imar düzeninin yasası” neden hala ve aynen yürürlükte?... ne’’ göre yapılması gibi dünyada eşi görülmemiş bir ‘‘imar demokrasisi’’(!)nin sona ermemesini istiyorlar... O kadar ki 1999 depreminin ardından kentlerindeki bina yüksekliklerine sınırlama getiren, hatta kat sayılarını planlarında azaltan ve bunu sadece ‘‘korku ve eleştiriler’’ yüzünden yapan kimi belediyeler, son bir yıldır yeniden eski rant günlerine döndüler. Bir çoğu, beş yıl önce azalttıkları kat sayılarını yeniden arttırmaya başladılar. Hatta kimileri de ‘‘kat ilaveleri’’ne bile yeniden izin verir oldular... Bu bilim dışılığa ne hükümet ne de bakanlık karışabiliyor; çünkü 1985 tarihindeki doğumundan bu yana adeta “dokunulmazlık” içinde uygulanan imar yasası, imarla ilgili tüm yetkileri yerel yönetimlere yıldır değişiklik yok bulunduğu yerin özelliklerini gözetmeyen yüksekliklerde yapımına izin verilmişse; ya da imarla ilgili diğer kurallar açısından daha baştan ‘sakıncalı’ bir yapılaşma ise; bu binanın ‘denetim altında’ inşa edilmesi neye yarar? Bu nedenle, hem önceki hükümetlerin, hem de şimdiki hükümetin, ‘depremden ders almak’ (!) adına sadece yapı denetimiyle ilgili yasalar peşine düşmelerini; deprem için asıl gerekli ve zorunlu olan ‘bilimden ve toplum yararından ödün verilmeyen imar düzenini sağlayacak’ yasayı ve yasaları sürekli ertelemelerini, acaba ‘kim’lere şikayet etmeliyiz? Çünkü baksanıza, böyle davranmalarına rağmen halkımız yine de çok beğeniyor ve oylarını veriyor... devrederken, hemen hiçbir ‘denetim’ getirmiyor... B ‘Esenliğimiz’ sürekli erteleniyor İşte böylesi bir ortamda, yani ‘denetimsiz imar düzeni’ içinde, sadece ‘yapı denetimiyle’ depreme karşı güvenli bir kentleşme ve yapılaşma gerçekleşebilir mi? Bir binanın yer seçimi yanlışsa; ya da ‘İmar demokrasisi’nin dokunulmazlığı Sorunun yanıtı açık... Çünkü ülke ekonomisi özellikle imar rantına ve arsa spekülasyonuna o kadar bağımlı hale geldi ki, bu alandaki keyfiliği ve denetimsizliği en büyük çıkar kapısı olarak gören anlayışlar, aynı ortamı sağlayan yasal düzenin değişmesinden yana değiller... Hangi arazide ya da arsada, nasıl ve hangi yoğunlukta yapıya izin verilebileceğini; hangi alanların hangi amaçla kullanılabileceğini belirleyen imar planlarının, mimarlıkmühendislik ve şehircilik ilkeleri yerine ‘‘belediye meclislerinin beklentileri YAPI KREDİ KORAY ‘ANKARA ANKARA’ DEDİ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yapı Kredi Koray, ‘‘Ankara’da hayata yeni bir bakış açısı’’ sloganıyla sunduğu ‘‘Ankara Ankara’’ projesini 24 Nisan’da Ankaralılar’a tanıttı. Projenin Tanıtım Organizasyonuna Ankaralılar büyük ilgi gösterdi. İstanbul’da hayata geçirdiği projelerle dikkati çeken Yapı Kredi Koray, şimdi de ‘‘Ankara Ankara’’ projesi ile Türkiye’nin merkezi, Başkent Ankara’ya geldiğini bildirdi. Eskişehir yolu Barış Sitesi’nin yanında, Ankara’nın güzide okullarından Tevfik Fikret Lisesi’nin karşısında yer alan ‘‘Ankara Ankara’’, Yapı Kredi Koray tarafından ‘‘ulaşım avantajlarıyla, yalın, elit ve işlevsel mimarisiyle, keyifli sosyal tesisleriyle kaliteli bir yaşam trendi ve dostlukların gelişeceği bir yaşam alanı’’ olarak sunuldu. Yapı Kredi Koray yetkilileri ‘‘Ankara Ankara’’ projesindeki daireleri ‘‘Kullanım amaçlı alanlara keyif, konfor, kalite ve modern yaşam alanları sunmayı; yatırım amacıyla alanlara da yatırımlarına değer katmayı’’ hedeflediklerini bildirdi. Şehir merkezine 9 km Yapı Kredi Koray, ‘‘Ankara Ankara’’ projesini şöyle tanıttı: ‘‘Ankara Ankara’; yalın, elit ve işlevsel mimarisiyle hayranlık uyandıracak bir trendin öncüsü. Özel araçla ya da toplu taşıma alternatifleriyle, şehir merkezine oldukça yakın ve her an C bağlantıdasınız. Şehir merkezi 9 km, Bilkent 3 km, ODTÜ 6 km, Bilkent Metro İstasyonu ve otobüs güzergahı ise sadece 100 metre mesafede. Modern pezyajla donatılmış keyifli alanlar. Karaçamlar, Huş ağaçlarıyla örülü koru yolu... Sarı Alacalı Atlantik Sedirleri, Ardıçlar, Mavi Ladinler... Özgün bitki dokusu ve sürprizlere açık peyzaj mimarisi zevkli mekanlara ve özel kullanımlara olanak yaratıyor... Günlük ihtiyaçlarınızın tümü elinizin altında... Spor sizin için yaşam biçimiyse, zengin seçenekler sizi bekliyor. Ankara Ankara’nın alternatifli alanlarıyla yeniliklere açık, dilediğiniz kadar aktif olmak sizin elinizde. Bisiklet yolu, kafe, dört mevsim yararlanılabilecek havuz, çocuk havuzu, fitness salonu, toplantı ve oyun salonu, güneşlenme terası, yürüyüş parkuru, çocuk oyun alanı.’’ Yapı Kredi Koray’ın Mart 2008’den itibaren teslim etmeye başlayacağı projelere 155 milyar YTL peşinat ve 963 YTL’den başlayan taksitlerle 240 ayda (20 yıl) sahip olmak mümkün olacak.