17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

6 25 Haziran 2011 Cumartesi ngiltere doğaya fiyat biçti: Ormanda gezmek 206 euro İngiltere, doğanın sağladığı hizmetler için ekonomik değer belirledi. Hedef, çevre politikalarını olumlu yönde değiştirmek. 00 araştırmacının gerçekleştirdiği 2 bin sayfalık bilimsel bir rapor yayınlayan İngiltere hükümeti, bu raporda doğanın sağladığı hizmetler için ekonomik bir değer belirliyor. Ulusal Ekosistem Değerlendirmesi raporu, İngiltere'nin doğal zenginliklerini ve çevresini, topluma ve ekonomik refaha sunduğu katkılar açısından analiz eden ilk rapor. Son altmış yılı inceleyen rapor, parasal ve parasal olmayan değerlerin ekonomi için ne anlama Rapora göre geldiğine dair analizlere yer pencereden doğayı veriyor. seyretmenin yıllık Rapor, doğal çevrenin değeri 336 euro; polen insanlara ve topluma sunduğu yararların tam üreten arılar ve diğer olarak anlaşılması gerektiğine böceklerin İngiltere dikkat çekiyor; çünkü ekonomisine kattıkları gelecek nesillere daha iyi bir değer 482 milyon euro; dünya bırakmanın tek yolu. Peki doğanın fiyatı ne kadar? ormanların havadaki Rapora göre pencereden karbon dioksit oranını doğayı seyretmenin yıllık değeri 336 euro; polen üreten azaltmasının arılar ve diğer böceklerin sağladığı değer 760 İngiltere ekonomisine milyon euro. kattıkları değer 482 milyon euro; ormanların havadaki karbon dioksit oranını azaltmasının sağladığı değer 760 milyon euro; av hayvanının değeri 715 milyon euro; ormanda gezinti yapmanın değeri 206 euro; açık havada yürüyüş yapmanın değeri ise 24 euro. Rapor, nüfus artışı ve doğal kaynakların hızlı tüketiminin yarattığı baskı karşısında, doğanın verdiği hizmetlerin kalitesinde düşüş yaşandığına da dikkat çekiyor. Ulusal Ekosistem Değerlendirmesi raporunu yöneten İngiltere Çevre Bakanlığı Bilim Direktörü Bob Watson, "Genellikle piyasada satılan çevre ürünleri ve hizmetlerine değer biçiyoruz. Doğanın sunduğu diğer ürün ve hizmetler ise, siyasi karar mekanizmaları tarafından gerçeğin çok altında değerlendiriliyorlar" diyor. Aslında uzun bir süredir hava, su, biyoçesitlilik veya hava kirliliğinin neden olduğu hesaplanmayan ekonomik getirileri ortaya koymaya çalışıyorlar. Le Monde gazetesinde yer alan habere göre, bilim dergisi Nature, 1997 yılında yer verdiği bir haberde, gezegenimizin doğal mirasının 16 ila 54 trilyon dolar arasında olduğunu yazdı. O dönemde, küresel GSMH toplamı ise 18 trilyon dolardı. Son dönemde ise Avrupa Karbon Borsası sistemi, atmosfer ve iklime değer biçme çabasına katılıyor. Bir süre önce, Nobel ödülü sahibi 7 ekonomist Joseph Stiglitz, Fransız Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin talebi üzerine çevre ve refah faktörlerinin, yeni ekonomik büyüme göstergeleri olarak kabul edilmesini önerdi. İngiliz hükümeti tarafından gerçekleştirilen Ulusal Ekosistem Değerlendirmesi, suyun filtrelenmesi, oksijen ve gıda üretimi, erozyonun önlenmesi gibi sadece doğanın insanlığa sunduğu hizmetleri değerlendirmekle kalmıyor; aynı zamanda ithalat yaptığı ülkelerin ekosistemlerinin sağladığı faydaları da değerlendiriyor. Bu çerçevede, İngiltere'nin tarım ve ormanlık alanları 200 bin kilometrekareyi kapsarken; ülkenin gıda, odun ve tekstil hammaddesi ithalatının dünya genelinde kapsadığı alan 140 bin kilometrekareye ulaşıyor. İngiltere tarafından hazırlanan rapor aynı zamanda Avrupa Birliği'nin çevre Beyaz Kitabı'na da rehberlik ediyor. Raporun hedefi, doğanın gerçek değerini ortaya koyarak, ülkelerin çevre politikalarını olumlu bir yönde etkilemek. Örnek vermek gerekirse, yeşil alanlar ve açık havada yapılan gezilerin topluma sağladığı yararı rakamlara dökmek, yakın gelecekteki şehirleşme politikalarının değişmesini sağlayabilir. Raporda yer alan altı temel bulgu ise şöyle: 1. Doğal dünya, biyoçeşitlilik ve ekosistemler mtluluğumuz ve ekonomik refahımız için çok büyük önem taşıyor; fakat geleneksel ekonomik analizler ve siyasi karar mekanizması doğaya gerçeğin çok daha altında değer biçiyor. 2. İnsanların ekosistem ve ekosistem hizmetlerinden yararlanma yöntemleri, son 60 yıl içinde değişim gösterdi. 3. İngiltere'nin ekosistemleri tarafından sunulan hizmetlerin bazıları kalitesini korurken, bazıları ise uzun süredir değer kaybediyor. 4. İngiltere nüfusu artmaya devam ederken, talepleri ve beklentileri de gelişiyor. Küresel ısınma ile birlikte, bu durumun doğa üzerindeki baskısı gelecekte artmaya devam edecek. 5. Bugün alınan kararlar ve yapılan uygulamalar ekosistemler ve toplumun refahının geleceği açısıdan çok önemli. Bunun bir an önce anlaşılması ve doğru seçimlerin yapılması şart. 6. Sürdürülebilir kalkınmaya geçiş, düzenlemeler, teknoloji, finansal yatırımları ve eğitim arasında uyumlu bir karışımı gerektiriyor. Ekosistem yönetiminde de, geleneksel sektörel bir yaklaşım yerine, daha entegre bir yaklaşıma ihtiyaç var. Kaynak: Dünya Gazetesi Plastik atıkları enerjiye dönüştürme kampanyası uruluş amacı Enerji Verimliliği konusunda farkındalık yaratmak ve toplumu bilinçlendirmek olan Türkiye Enerji Verimliliği Meclisi ve Enerji Verimliliği Derneği, “Plastik Atıklar Geleceğimizi Aydınlatıyor” sloganı ile Plastik atıkların enerjiye dönüşümü konusunda bilinçlendirme çalışmalarına başladı. Sera gazı emisyonlarının artışında ilk iki sırada “Enerji Üretimi” ve “Atıklar”ın yer alması nedeniyle, “Atıklar”ın enerjiye dönüştürülmesine vurgu yapılırken, kampanyanın kadınlarımız ve çocuklarımız aracılığı ile tüm bireylere bugüne kadar verilen mesajlardan farklı bir şekilde günlük hayatta sürekli kullanılan objeler üzerinden anlatılıyor. ENVER Derneği Genel Başkanı ve TEVEM İcra Kurulu Başkanı Erkan Gürkan konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Türkiye’de toplamı 350.000 tonlara ulaşan plastik atıkların enerjiye dönüştürülmesi halinde 3,4 milyar kWh enerji elde edilmesi ve 1,5 milyon kişinin yıllık enerji ihtiyacının karşılanması mümkündür. Türkiye’nin 2010 yılı enerji tüketim miktarı ise 208 milyar kWh’tir. Enerji verimliliği sağlayacak söz konusu projemiz kapsamında atıklardan elde edilmesi planlanan enerjinin basit bir yaklaşımla ülkemizin elektrik tüketiminin yaklaşık %2’ sini karşılamasının mümkün olduğu görülmektedir.” dedi. K IBM 100. Yılında, 100’lerce gönüllü girişimi BM çalışanları 15 Haziran tarihini gönüllülük hizmetine adadı. Tüm dünyada aynı anda düzenlenen 100. yıl etkinlikleri kapsamında IBM Türk farklı alanlarda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya geldi. 73 yıldır Türkiye’de faaleyit gösteren IBM Türk’ün farklı alanlarda çalışan Sivil Toplum Kuruluşlarıyla (STK) bir araya gelerek düzenlediği etkinlikte, daha fazla IBM çalışanını daha fazla gönüllülük hizmetine katılmaya teşvik etmenin ve ülkemizdeki STK projelerinin verimliliklerini artırmanın yolları arandı. Etkinlikte 22 STK, sunumları ve kurdukları stantlarla gün boyunca IBM çalışanlarına faaliyetlerini ve hedeflerini aktardı. I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle