19 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

28 Mayıs 2011 Cumartesi 11 10 milyon yeni nüfusun ilave edilmesiyle kentin kapasiteleri felç olacaktır. Yeni göçler özendirilmesi nedeniyle doğubatı arasındaki var olan dengesizlikler daha da artacaktır. Sorunları çözmeyen ve var olan sorunları çok daha büyüten kararların arkasında asıl amacın “rant” ve siyasal “yarar” elde etme olduğu bilinmektedir. Basına da yansıdığı şekilde mutlak yapı yasağı olan SilivriÇatalca hattında yapılması düşünülen“Kanal İstanbul” projesi ilan edilmeden önce bölgedeki arazilerin %70’i el değiştirmiştir. Başlangıçta kimi çevrelere rant sağlayan bu projelerin zamanla toplumun sırtında bir ekonomik yük olacağı kesindir. Ve elbette AKP, “kentsel rant” vaatlerinin semeresini 12 Haziran seçimlerinde oya tahvil etmek istemektedir. İstanbul’da bulunduğumuz deprem riski gerçeğine karşın, bugün 45 milyon yurttaşı barındırabilecek kapasitede 1 milyona yakın yeni konutun atıl olarak durması ayrı bir çelişkiyi ve açmazı oluşturmaktadır. Kent merkezine uzak ve bu nedenle kentin olanaklarından yararlanamayacak olan, yalıtılmış, insana ve doğasına aykırı, kimliksiz ve “modern getto” niteliğindeki yeni kentlerde bu durum daha dramatik bir şekilde ortaya çıkabilecektir. Bu çılgınlıklar sadece bir fikir düzeyinde kalmazsa, gelecekte içerisinde insanların yaşamadığı, “hayalet kentler”den söz edebiliriz. Bütün bu sakıncaların ötesinde İstanbul, üç büyük imparatorluğa başkentlik yapmış “Dünya Mirası” niteliğinde çok önemli bir kenttir. Her iki kıta üzerinde konumlanması onun kimlik değerlerindendir. Bu niteliğini gölgeleyecek bütün kararlara karşı durulması gerekir. Aslında, otoriter yönetim anlayışlarında görülen bir “dayatma” olarak projelerin gündeme gelmesi tek başına bile bu kararların reddedilmesi için yeterli bir nedendir. Günümüzde hiçbir demokratik ülkede bilim ve toplum dışlanarak karar verilmesi söz konusu olamaz. Sadece kentleşme ile ilgili bu örnekler dahi hükümet ve kimi çevreler tarafından “ileri demokrasi” söylemlerinin dillerden düşürülmediği günümüz politikalarının, gerçekte var olan “despotik” niteliği hakkında bizlere yeterli bilgi vermektedir. Albert Ainstein’ın dile getirildiği gibi; “Hiçbir sorun, o sorunu yaratan bilinç düzeyiyle çözülemez…” Bu bağlamda kentlerimizi kaosa sürükleyen, toplumun geleceğini yok eden koşulların mutlaka aşılması ve artık yeni “çılgınlıklar” değil “akılcı” politika ve yaklaşımların hayata geçirilmesi gerekiyor… Feminizm ve ekoloji adınlar erkeklerden daha mı “yeşilci”? evle sınırlayan “ayrı Bazı feministler, kadınların doğayla daha küreler” (separate özel bir bağı ve bunun sonucunda çevre spheres) ideolojisini, kadınların sorunlarına daha duyarlı bir yaklaşımı kapatıldığı kafesi övgü yaldızıyla süsleyerek, haklı olabileceğini savunuyorlar. Aslında bu çıkarmaktan başka bir şey yapmıyordu. duruşun tarihi, modern çevreci hareketin doğuşuna Bu sırada ekofeministler, Dünya Bankası’nın dayanıyor. 1968’de, Alman tıpbilimci Paul Ehrlich, kalkınma programlarının uygulandığı üçüncü dünya gelecekteki kaçınılmaz nüfus patlamasını öngören ülkeleriyle ilgilenmeye başladılar. Buralarda, “The Population Bomb” (Nüfus Bombası) adlı yerleşimleri viran eden barajların kurulup, ihraca kitabında, doğurganlığı kontrol altına almanın tek yönelik endüstriyel tarımın geliştirilmesini, çare olduğunu belirtmişti. Birkaç yıl içerisinde, ormanların yok edilmesini eleştirerek, bu “kötü kadınların doğurganlıkları üzerinde irade sahibi kalkınma” ve uluslararası sömürücü kapitalizmin, olmaları gerektiğinin altını çizen feminist düşünce, toplumları ve ekolojik açıdan sürdürülebilirliği zarara erkek egemen zihniyeti, kadını, doğurganlığı yoluyla uğrattığına dikkat çektiler. çaresiz bırakmakla Öte yandan, suçlamaktaydı. Doğum ormansızlaşma, iklim kontrolü ve kürtajın, kadınlar değişikliği gibi çevre sorunları için ulaşılabilir olması, sonucu, sosyal statülerinin ve kadınları özgürleştirirken, toplumsal rollerinin aşağılığı dünyayı aşırı nüfustan nedeniyle, yangın, sel, kurtaracaktı. İşte, kadınlarla kuraklık, hastalık ya da gıda çevrecilik arasındaki ilk bağ, kıtlığı durumlarından, Fransız feminist Françoise kadınlar, çok daha ağır d’Eaubonne’un, kadınların, etkileniyorlar.Women’s demografi kontrolünü ele Environmental Network’ün alarak vücutlarının (WEN) bir raporuna göre hakimiyetini geri kazanma iklimsel felaketler sonucu, mücadelesini “ekofeminizm” yılda dört bin beş yüz erkek ve olarak tanımlamasıyla kuruldu. on binden fazla kadın ölüyor. Amerikalı çevreciler, Doğal felaketlerle göç eden ekofeminizm tanımına daha mültecilerin %80’ini kadınlar farklı anlamlar da kattılar. 60 oluşturuyor. Yani kadındoğa ve 70’lerde Amerika’da önce ilişkişinin romantik “Sessiz Bahar” kitabıyla Rachel yorumunun ötesinde acı bir Carson, sonra, Lois Gibbs, gerçekliği de söz konusu. Donella Meadows, Almanya’da Çevre konusunda politik Petra Kelly, İngiltere’de eylemler açasından olayı eylemleriyle “Women for Life irdelediğimizde ise , çevreci on Earth” (yaşam için kadınlar) örgütlerin yönetimlerinde e, 1970’lerd Hindistan’da, grubu önemli çevreci figürler genelde erkekler yer alsa da, için ağaçlara lemek kesilmelerini ön örgütlediği pasif halini aldı. yerel düzeyde, belirli bir arın sarılan kadınl Chipko, ekolojik Doğayı alt etme, yeryüzünü çevre tehdidine karşı ti direniş hareke neyin yerli kadınları istismar etme eğilimindeki bilim mücadelede, kadınların gü mücadelenin, ve aklın ise, her zaman eril katılımları veya ın bir parçası yaşam syal için gündelik niteliği vurgulandı. New Age ve önderliklerinin erkeklerden gesiydi.Bu so ster olduğunun gö tü kalkınmanın ekofeminizme göre, Aristo’nun çok daha fazla olduğunu kö gerçeklik, eril arak ussallığı erkekliğe mal görüyoruz. r ekonomisi ol doğayı paza gelecek etmesinden ve iki binyıllık süreçte Peki cinsiyetler in karşısında, n imajını görmesin kadı gelişen medeniyetin kadına arasındaki bir farkı kabul ar için direnen eministler, kuşakl ak, ekof tanıdığı ikincil rolden sonra, etmek, ataerkil klişeleri oluşturdu. Anc le bu kadar ketiy Aydınlama çağı da, yine eril bir hortlatır mı? Çevreci Chipko hare da kadını, proje olarak, doğayı sömürülebilir mücadelenin yönetiminde anırken, aslın ik bir heyecanl polit kaynaklara indirgemekten, erkeklerin bulunduğu, , kariyer ya da rak, eski rolü eğitim raka teknolojisi ve fabrikalarıyla, aklı kadınlarınsa özgeci bir likten uzakta bı ayaklı halde kim çıplak yücelterek yeryüzünü tahrip tutumdan öteye içinde, tarlada orlar mıydı? etmekten geri durmadı. gitmedikleri düşünülebilir bırakmış olmuy 1970’lerin ekofeministleriyse mi? kadınların “ellerinin temiz” Kadınların gittikçe artan çevre duyarlılığına olduğunu vurguluyordu. Doğayı bunca zamandır ilişkin, Shannon Hayes, “Radical Homemakers” adlı tahrip eden ussallığın ardından, kadınlar, erkek kitabında, bazı kadınların, kariyerlerinden egemen düzenin iddia ettiği gibi daha içgüdüsel ve vazgeçerek, yeni kuşaklar için sürdürülebilir bir sezgisel varlıklarsa, kesinlikle, dünya ve doğaya yaşam tarzını benimsediklerini, evlerinde, yapılanların çaresi olacaklardı. Kadının doğanın bahçelerinde üreterek, çevreci ev hanımlarına ritmiyle derinden bağlantılı olduğu hissinden yola dönüştüklerini anlatıyor. Ekolojik bir hareket olarak, çıkan bu tez, kadınları, ekolojist mesajın sorumlusu bu durumun aile içinde gelir dengesizliğine yol konumuna çıkarıyordu. açmayacağını, kadınların yeniden ezilmeyeceğini ve Hakları için savaşan feministlerse, “ayrı küreler” ideolojisinin tekrar canlanmayacağını; ekofeministlerin bu tezleri karşısında dehşete yani ekofeminizmin kadınlar için bir tuzağa düşmüştü. Ekofeminizmin haykırdığı şey, ataerkil dönüşmeyeceğini iddia etmekse çok kolay olmasa klişeler trafiğinin ta kendisiydi; çünkü proje, gerek. kadınlara edilen tarihi hakareti, bu sefer iltifat olarak Le Monde Diplomatique, Mayıs 2011 Derleyen: sunmaktaydı. 19. yüzyılda kadınların yaşam biçimini NİHAN GÜRDENLİ ASIL AMAÇ RANT K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle