Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
06 14 Ocak 2011 Cuma 341 Karabacak, son 30 yıl içinde ‘Çaykovski Yaylı Çalgılar Yarışması’nda dereceye giren tek Türk ‘Kontrbasınzarifeli’başkentteyetişti ‘Birincinin olmadığı yarışmada ikinci’ Karabacak, daha dün gibi anımsadığını söylediği yarışma anını, o anı da yaşayarak şu sözlerle anlatıyor: “Dünyanın hemen hemen her yerinden pek çok müzisyen gelmişti yarışma için. Alper hocam o sıra Adana Senfoni Orkestrası ile bir konseri olduğu için katılamamıştı. İki Rus hocamla birlikte gittim. Çok heyecanlıydım. Birinci elemeler, ikinci elemeler derken, 10 gün kadar Moskova’da kaldık. Kazandığımı öğrendiğim an ise hem çok heyecan verici hem de çok komikti. Çünkü sonuçlar Rusça açıklandığı için dereceye girdiğimi anlayamamıştım. Yanımda Moskova’da öğrenim gören bir ağabeyim daha vardı. ‘Adımı duydum, ne oluyor’ diye sordum. Rusçası çok iyi olmadığı için, ‘Yarışmada iki tane ikincilik Rusya’daki gazeteler de Seyithan’ın başarısından söz etmişti varmış’ dedi. Oysa yanlış anlamış. Ben ödülümü alana dek ikinci olduğumu anlayamamıştım. Ödülün üzerindeki yazıya bakınca fark ettim. Daha sonra zaten listeler asıldı, o zaman da kesinleştirdik ikinciliğimi... Yarışmada birincilik ödülü verilmedi. Üçüncülüğü ise Güney Kore’den iki müzisyen paylaştı.” ‘Sponsoryok’ Doç. Dr. Alper Müfettişoğlu her ne kadar Seyithan’la birlikte yarışmaya gidemese de sürekli yarışmayı düşündüğünü ve sonuçlar açıklanıncaya dek çok heyecanlandığını söylüyor. Konservatuvarda pek çok başarılı öğrenci bulunduğunu ancak öğrencileri bu tür yarışmalara teşvik etmekte, maddi olarak çok zorlandıklarını vurguluyor. Yarışmaların Türkiye’nin tanıtılması noktasında önemini anımsatıyor ve ekliyor: “Aileler çocuklarını yarışmaya gönderirken bankadan kredi çekiyorlar. Elimizden bir şey gelmemesi bizi üzüyor. Ne yazık ki sponsor olmak isteyen çıkmıyor.” Yarışmada Müfettişoğlu’na da jüri üyeleri tarafından, Seyithan’ın başarısı nedeniyle “En İyi Çalıştırıcı” ödülü verilmiş. SELDA GÜNEYSU NKARA Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı Kontrbas Bölümü öğrencisi Seyithan Karabacak henüz 18 yaşında olmasında karşın, dünyadaki müzisyenler arasında “Kontrbasın zarif elleri” olarak tanınıyor. Çünkü o hem “dünyanın en prestijli” yarışmalardan biri kabul edilen Moskova’daki “Çaykovski Yaylı Çalgılar Yarışması”nda hem de Berlin Sanat Üniversitesi’nde düzenlenen “Dünya Kontrbaslar Kongresi”nde “dünya ikincisi” oldu. Gelecek yıldan itibaren de Seyithan, Almanya’da, Freiburg Müzik Üniversitesi’nde eğitimini sürdürecek. Memur anne ve babanın çocuğu olan Seyithan’ın henüz ilkokul yıllarındayken müziğe ilgisi ortaya çıkmış. Öğretmenleri Seyithan’ın bu yeteneğini geliştirmesi gerektiğini ailesine iletince, ailesinin de desteğiyle, 2003’te Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı sı A navına girmiş ve müzik yaşamı böyle başlamış. Doç. Dr. Alper Müfettişoğlu, Seyithan’ın müziğe olan yeteneği karşısında, onu deyim yerindeyse gece gündüz çalıştırmış. Müfettişoğlu, 8 yıllık eğitim sonunda da Moskova’daki Çaykovski Konservatuvarı’nda düzenlenen “Çaykovski Yaylı Çalgılar Yarışması”na katılması için teşvik etmiş. ‘Ülkemizitemsilediyoruz’ Seyithan, ekim ayında, Berlin Sanat Üniversitesi’nde düzenlenen “Dünya Kontrabaslar Kongresi”nde de “dünya ikincisi” oldu. Genç yaşta bu kadar başarılı olmak nasıl bir duygu diye sorduğumuzda, şu yanıtı veriyor: “Çok güzel tabii. Ancak sanırım Türkiye’nin klasik müziğe, konservatuvar gençliğine bakışı farklı. Bizi ‘küpeli, kötü yola sapmış, soytarı’ sanıyorlar. Unutulmasın ki bizler de yurtdışında ülkemizi en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyoruz.”