Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Ankara 320/20 AĞUSTOS 2010 Birdönemşairlerinpastanelerdeşiirokuduğu,sanattartışmalarınınyapıldığıKızılay,hergeçengüncazibesiniyitiriyor Kızılay’ınhüzünlüdeğişimi NKARA (Cumhuriyet Bürosu) 1960’lı yıllarda pastanelerinde şairlerin şiirler okuduğu, sanat tartışmalarının yapıldığı Kızılay’ın çehresi, yıllar geçtikçe değişti. Ankaralıların uğrak yeri olan Kızılay, alışveriş merkezlerinin sayısının artmasıyla sokaklarını dershaneler, çiçekçiler ve işportacılara bıraktı. Semt esnafı, Kızılay’ın “eski görkemi”ne kavuşacağı günleri bekliyor. Ayhan Mağazası’nın sahibi Ayhan Sümer, “Eskiden Kızılay, Beyoğlu’nun eski zamanları gibi şık hanımların, beylerin geldiği Avrupai vitrinli bir yerdi. Büyük Sinema’nın ilk geceleri Paris’teki bir operanın gala gecesi gibi olurdu” diyerek eski Kızılay’dan özlemle söz ediyor. Başkentin eski “cazibe merkezi” Kızılay, yerini alışveriş merkezlerine bırakırken, Kızılay esnafı durumdan yakınıyor. İşlerinin AVM yoğunluğundan ötürü gittikçe bozulduğunu ve kimsenin bu bozulmaya “dur” demediğini belirten esnaf, durumlarının her geçen gün daha da kötüye gittiğine dikkat çekiyor. “Umutsuzluklarının” tek sebebinin ticari olmadığını söyleyen esnaf, Kızılay’ın cazibesini kaybedişinde çevre kirliliğinin de etkili olduğunu vurguluyor. Kızılay esnafı geçmişten günümüze yaşanan köklü değişimi şöyle anlatıyor: A 0’dan bu yana 9 9 1 : ) ri e D ri le a (G Ömer Zafer Kurdoğlu 02’den bu yana kademe kademe 20 buradayız. İşlerimiz üşüş tamamen kriz yüzünden ded düşüyor. İşlerdeki bu evlet daireleri, meşhur markalar, r, d ğil. Eskiden konutla kantaları Kızılay’daydı. Herkes her lo Ankara’nın en güzel u. Konutlar kent dışına gidince işini burada yapıyord lmemeye başladılar. Artık her insanlar Kızılay’a ge karşılayacak yapılar var: semtte her ihtiyacı ri.” İnsanlar her ihti“Alışveriş merkezle ları yerden yaçlarını oturduk karşılıyor. İnsanlar u t p o k n a d ’ Kızılay AYHAN SÜMER (AYHAN MAĞAZASI) ‘Kızılay’a güzellikkatan şeylerzamanlayokoldu’ 41 yıldır Kızılay’da tekstil ticareti yapıyorum. Bu 41 yıl içinde Kızılay’ın nereden nereye geldiğini en iyi yaşayanlardan biriyim, bütün gelişmeleri izliyorum, bu durum beni hüzünlendiriyor. Kızılay’a 1969 yılında geldim. O yıllarda Kızılay Beyoğlu’nun eski zamanları gibi şık hanımların, beylerin geldiği “Avrupai” vitrinli bir yerdi. Büyük Sinema vardı mesela. Büyük Sinema’nın ilk geceleri Paris’teki bir operanın gala gecesi gibi olurdu. İzmir Caddesi’nin girişinde Kutlu Pastanesi vardı. Kutlu Pastanesi’nde saat 18.00’dan sonra viyolonsel eşliğinde Oda Müziği yapılırdı. Dönemin ünlü şairleri burada sanat tartışmaları yaparlar, yeni şiirlerini okurlardı. Ahmet Muhip Dıranas’ın kendi sesinden “Fahriye Abla” şiirini dinlemek mutluluğuna erişmiştim. O yıllarda bu kadar yapılanma yoktu, tek katlı bahçeli evler vardı. Alışveriş merkezlerinin yapılması, semt mağazalarındaki artış, kentin büyük göç alışı Ankara’nın gerçek mağazalarını, gerçek esnafını yok etti. Eskiden alışveriş Ulus’ta Anafartalar’da ve Kızılay’da yapılırdı. Şimdi her yerde. Bu bozulma sadece ticari anlamda değil, semte güzellik katanlar da yok ‘Eskiye dönmek çok zor’ Alper Aslan (Akman Pastanesi Müdürü) : 1980’den beri Kızılay’dayız. Akman Pastanesi Ankara’nın ilk pastanesidir. O yıllarda buraya smokinli insanlar gelirdi. Evlenme teklişeri Akman Pastanesi’nde edilirdi. Kaliteli Kızılay’dan eser kalmadı. İnsanlar Kızılay’ı kafalarında bitirdiler, artık kimse Kızılay’a gelmek istemiyor. Kızılay da Ulus gibi oldu. Güvenlik, park yeri gibi pek çok sıkıntı var. Bunun yanında alışveriş merkezleri insanlara her istediklerini sunabiliyor. Kızılay’ı alışveriş merkezleri ve kentleşme bitirdi. oldu. İnsanlarda “vitrin gezme” özentisi kalmadı. Kızılay özelliğini kaybetmemesi gereken bir yer, Ankara’nın merkezi, sembolü. Ufak çiçeklendirme çalışmaları, çevre düzenlemeleri ve çevre temizliği başlangıç için Kızılay’a yardımcı olacaktır. Kalitede genel bir erezyon var. Fakat elimizi taşın altına koymamız, değerlerimize sahip çıkmamız gerekir. 4