Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 TEMMUZ 2008 CUMA Aşırı sıcaklara dikkat! A NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hava sıcaklıkları günden güne artıyor. Henüz yazın en sıcak günlerini görmedik bile ancak havalar bunaltıyor. Aşırı sıcaklar karşısında birçok kişi risk altında. Güneşin zararlı ışınlarından korunulmadığı taktirde çok ciddi sağlık sorunları yaşanabilir. Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve Halk Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Dilek Aslan ile sıcakların insan sağlığı üzerindeki etkisini konuştuk. Yaz sıcakları karşısında insanların daha dikkatli olması gerekiyor. Aşırı sıcaklar karşısında özellikle hangi gruplar risk altında? Sıcaklar her bireyi aynı şekilde etkilemez. Yaş, herhangi bir hastalığa sahip olma, yapılan iş gibi pek çok faktör kişinin sıcaktan etkilenme biçimini belirler. Özellikle 65 yaş ve üzeri bireyler (yaşlılık dönemi), bebek ve çocuklar bu açıdan özel risk gruplarıdır. Bununla beraber genel önerilere toplumdaki her bireyin uyması da önem taşır. 11.0015.00 ARASI ÇIKMAYIN Sıcaklardan korunmak için nelere dikkat etmemiz gerekiyor? Gün içinde güneşe çıkma saatleri önemlidir. Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunabilmek için saat 11.0015.00 arasında mümkün olduğunca dışarı çıkılmaması gerekir. Yaz mevsiminde seçilen giysilerin de önemi vardır. Açık renkli, ince dokulu, terletmeyen giysiler tercih edilmeli ve mümkünse geniş kenarlı, açık renkte bir şapkanın yanı sıra güneş gözlüğü kullanılmalıdır. Ancak güneş gözlüğü seçiminde de göz sağlığı açısından özellikle güneşin yaydığı ultraviyole ışınlarından korunmada dikkat edilmesi gereken konular bulunmaktadır. Egzersiz sağlıklı yaşam açısından çok önemlidir. Ancak sıcak yaz aylarında vücudun dengesini bozmayacak saatte, sürede ve içerikte egzersizin yapılması önemlidir. Aksi takdirde sağlık açısından risk oluşabilir. Su tüketiminin sağlık açısından her mevsim önemi büyüktür. Ancak sıcak mevsimlerde ve günlerde bu tüketimin artmasında fayda vardır. Günde 22.5 litre su tüketilebilmesi uygundur. Yağlı ve ağır yiyeceklerden kaçınmak gerekir. Mümkünse ılık ve soğuk suda duş yapılabilir. Güneşin altında, açık havada çalışması gereken kişiler olabilir. Bu durumda çalışma saatlerinin güneşin zararlarının görece olarak daha az görüleceği saatlere göre düzenlenmesi uygun olur. Zamanın büyük bir kısmının geçirildiği ev ortamlarının da yaşanabilir sıcaklıkta olması sağlanmalı. Bu konuda yapılmış çalışmalar, özellikle risk grubu içinde olan yaşlılık dönemindeki bireylerde sıcaklık artışına bağlı görülen ölümlerin iyi bir havalandırma sağlandığı taktirde yüzde 70 azalabileceğini vurgulamaktadır. Koruyucu krem kullanın GÜNEŞİN etkilerinden korunmak için dermatologların (cilt sağlığı ile uğraşan hekimlerin) önerileri dikkate alınmalı. Koruyucu faktör içerikli kremler güneşe çıkmadan önce sürülmeli. Kapalı park edilmiş araçlar içinde hiçbir canlının bırakılmaması da çok önemlidir. Kapalı araçların iç mekan sıcaklıkları bireylerin yaşamlarını kaybetmelerine yol açabilmektedir. Yazın en sık karşılaşılan diğer bir durum ise güneş çarpmasıdır. Güneş çarpmasının belirtileri nelerdir? Böyle bir anda ne yapılması gerekiyor? Bireyler sıcaklara bağlı olarak yukarıdaki başlıklara dikkat etmiş olsalar bile zaman zaman güneş/sıcak çarpması denilen durumla karşılaşabilirler. Bu durum basit bir ifadeyle vücudun ısı açısından dengesini ayarlayan mekanizmalarda bozulma olarak da ifade edilebilir. Bilinç bulanıklığı, baş ağrısı, baş dönmesi, solunum ve nabızda hızlanma, mide bulantısı, terleme, soğuk ve nemli cilt, kol ve bacaklarda kramp güneş çarpmasının belirtileridir. Güneş/sıcak çarpması durumda kişinin öncelikle gölge ve serin bir yere; sonra da bir sağlık kurumuna ulaştırılması gerekir. Yukarıdaki durumlar başka hastalıklarda da görülür, ancak güneşte fazla durmuş bir kişide bu belirtiler görülürse güneş/sıcak çarpması olasılığı kuvvetlenir. Güneşin kişi üzerindeki diğer fizyolojik etkileri nelerdir? Güneşin etkileri sadece sıcak çarpması ile sınırlı değil. Sıcak çarpması ani bir durum olup hemen müdahale edilmeli. Ancak; bireylerin çok büyük bir kesimi de özellikle iklim değişiklikleri ve küresel ısınma sonucu daha çok uzun dönem etkiler açısından risk altındadır. Bu etkiler güneşin iyonize olmayan (noniyonize) radyasyon açısından risklerine bağlıdır. Bu kapsamda biyolojik etkilerin üzerinde durmak faydalıdır. Bu etkiler en fazla deri ve gözler üzerindedir. Deride hücresel düzeyde meydana gelen değişimler görülür. Deri renginde değişiklik, koyulaşma, lekelenme sık görülen değişimler arasındadır. Bu kısaorta süreli değişikliklerin yanı sıra deri elastikiyetinde azalma, deri kanserleri görülen uzun süreli etkiler arasındadır. Deri kanseri için bazı deri hastalıklarına sahip olmak da ek bir risk olarak kabul edilmektedir. Gözlerde ise saydam kornea tabakasında iltihaplanma, göz küresini ve göz kapaklarının iç kısmının örten ince ve damarlı zarın (konjonktiva) iltihaplanması, vb. sorunlar görülen hastalıklar arasında yer alır. Sıcağa bağlı olarak çalışma performansında düşmelerin görüldüğü de bilinmektedir. Özellikle halsizlik, yorgunluk, bitkinlik gibi belirtiler kişilerin gün içindeki çalışma performanslarını etkileyebilir. Bu nedenle çalışma koşul ve saatlerinin düzenlenmesi sırasında bu ayrıntılar dikkate alınmalıdır. 12