Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
çağı
21 AĞUSTOS 2022
5
Okuyan mı,
gezen mi?
Yılların tartışmasında gezenlerin
bakış açısından bir yorum...
abii ki çok gezen bilir
bana göre. Niye mi?
Bir kere dünya, kül-
Ttürünü artıyor, böyle-
Gün içinde kaç kez karar verme
ce kendini daha çok dünya va-
tandaşı gibi hissediyorsun. Da-
durumunda kalıyorsunuz hiç
ha kabul edici ve seçici olu-
düşündünüz mü? Kimi kaynaklara göre
yorsun. Her ülkenin kültürü-
ne daha sıcak bakıyor, tabula-
35 bin. Ortalama sekiz saat uyuduğumuzu
ÜMİT
rını, törelerini görüyor ve ken-
ORMAN
düşünürsek, saatte 2 bin, her iki saniyede
di haline şükrediyorsun. Örne-
ğin Hindistan’da yaşayan Müs-
bir karar vermek zorundayız. Bu durum her
lüman kesim evleninceye kadar -kız veya er-
zaman böyle değildi tabii ki. Artık kararlar
kek olsun- bekâretlerini korumak zorunda.
Yine Hindistan’da Hindu kesim evleninceye
ve sonuçlarıyla ilgili bir evrende yaşıyoruz ve
kadar -kız veya erkek olsun- saçlarını kestire-
bunun da ruhsal anlamda bazı bedelleri var.
mezler. Afrika’da bazı topluluklardaki kadın-
lar erkeklere daha albenili gözükmek için bo-
yunlarını uzatmaya yarayan halkalar takıyor,
kşam yemeğinizi dı-
evlenme törenlerine hazırlanırlarken de bu-
şarıdan söyleyecek-
runlarına ve kulaklarına taktıkları halkalarla
siniz veya dışarıda
erkeklere güzel görünmeye çalışıyorlar. Ba-
yemeye karar ver-
zı doğu köylerimizde ellere yakılan kınalar da
Adiniz... Yanınızdaki
benzer törelerden...
kişi o soruyu soruyor: “Ne yemek
istersin?” Çevrenizde sayısız seçe-
akıllarını kullanmaanlary
nek var. Fast food, ev yemekleri,
“Yaşamımın neredeyse 40 yılı gezerek geç-
de Nİz
ülke mutfakları, vegan veya veje-
ti” diyebilirim. Hem işim dolayısıyla hem de
teryan çeşitler... Sırf yemek de de- Ülk ÜTekİN
hobim nedeniyle... Akıllarını kullanmayan
ğil, her güne, onlarca farklı seçe-
halkları bazen eleştirmiyor değilim. Dünyada
neğimiz olduğu duygusuyla uyanı-
en değerli şey akıl ve onu kullanmayan insa-
yoruz. Hangi giysiyi giysek? Kiminle buluş-
noğlu bana göre gelişemiyor. Bir ileri, iki ge-
sak? Nereye gitsek?
ri yerinde saymaktan öte bazen de geri gidi-
Belki farkında değilsiniz ama yaşamınız
yor. Bilime yatırım yapan beyinler uzayda in-
seçimler ve kararlar arasındaki bir döngü-
sanoğlu için yaşam seçenekleri ararken bağ-
den oluşuyor. Farkında olmamanız da ola-
naz düşünceli geri zihniyetler “Eski köye yeni
ğan. Tıpkı bizim çağımız gibi geçmişin de
ådetler getirmeyin“ diyerek kaderciliğe yenik
seçeneklerle dolu bir dünya olduğunu düşü-
düşüyorlar boşu boşuna.
nebilirsiniz. Oysa insanların yaşamlarının
aynı veya benzer işlevleri gören ancak bazı
gezmek görüş kazandırıyor
artık seçenekler her yerde
Seçenek
özellikleriyle değişiklik gösteren gereçlerle
Benim gibi çok gezenlerin bence ortak bir
Bireyin kendini tanımlayıp anlatmasına
ve tüketim ürünleriyle dolması çok da eski
görüşü var. Çok çalışan, üreten ülkeler düşün-
dayanan ve kendine özgü bir benlik oluştur-
bir geçmişe dayanmıyor.
ce ve bilime karşı daha bir saygılı. Dünyaya
duğu inancıyla toplumda var olmasına da-
kendini kapatan Afganistan gibi bağnaz ülke-
yanan psikolojik yaklaşım, 70’lerle birlik- fazlalığı
ler geri kalmaya mahkûm. Çünkü tüm dünya-
te tüketimin de kendini yenilemesini bera-
ya kendi pencerelerinden bakan, başka hiçbir
berinde getirdi. Artık insanlar, yirmi yıl ön-
kültürle tanışmayan, araştırmayan bir toplum
cesinin kitlesel kalıplarıyla üretilen malla-
yoruyor
bence fazla gelişemiyor. Başka ülkelere yapı-
rı tüketmek istemiyorlardı. Özgün, kendile-
lan yolculuklar ise insana bir görüş kazandır-
rini tanımlayabilecekleri ürünlere para ver-
arar verme süreçlerinin yaratacağı olası
dığı gibi bir misyon da yüklüyor. Ne mi o mis-
meye gönüllülerdi. Önceleri “sokak moda-
ruhsal sorunları ve baş etme yöntemle-
yon? Gördüklerinizi anlatmak, bildiklerinizi
sı” akımıyla modada karşılık bulan bu anla-
rini Psikolog Sim Korçan ile konuştuk.
aktarmak ve dünyanın nasıl güzel bir mozaik
yış, zaman içinde her tüketim ürününe yan-
K
olduğunun özellikle altını çizmek.
sıdı. Günümüzde reklamların ana içeriğini u Günümüzde en sıradan eylem-
müşteriye kendini özel hissettirecek mesaj- lerimiz için bile çok fazla seçenek arasından
lar oluşturuyor. Bu durum üretime de yan-
karar vermek durumunda kalıyoruz. Çok sık
sıyor doğal olarak. Artık tek bir üretim ban-
karar vermek zorunda olmak insanların ruh
beRRİN kARAde Nİz
dı üzerinde sıralanan işçilerin ürettiği mal-
durumuna nasıl etki ediyor?
ların yerini, birbirinden olabildiğin-
Yaşamımızın her anı kararlarla dolu. O anda-
berrin.karadeniz@cumhuriyet.com.tr
ce farklı ve çeşitli görünen ta-
ki ruh halimizin karar verme sürecine etki-
sarım ürünleri aldı. Bu deği-
si büyük. Bu durum giydiğimiz giysiden
şimin çok duyduğunuz bir
gün içindeki eylemlerimize kadar yan-
Kültür rotası
ismi var: endüstri 4.0!
sır. Teknoloji ile seçeneklerin artma-
Sırf tüketici açısından
sı etkili karar vermeyi zorlaştırdı. Se-
üretim, tüketim ve seçenek
v Kaş’ta Caz Günleri
değil üretici açısından
çeneklerin fazlalığı ile daha çok za-
Kısaca anlatırsak, Sanayi Devrimiyle baş-
da sol söylemle birle-
man ve enerjiye ihtiyacımız olur. Bu
layan üretim odaklı dönemde 20. yüzyıla
şen emek gücü kavra-
süreç ruhsal yorgunluk, anksiyete,
gelindiğinde seri üretim bantlarının ortaya
mını yeniden tanımla-
özgüven eksikliği, panik, korku gibi
çıkmasıyla artan tüketim ürünleri, ticari an-
mayı gerekli kılan bir
sorunlara yol açabilir.
lamda insanların gündelikteki seçim olanak-
çağdayız. Ne de olsa tek
larını daha önce görülmemiş biçimde fazla-
u Doğru karar vermek için ne
bir hat üzerinde aynı ürü-
laştırdı. İkinci Dünya Savaşı sırasında do-
yapılmalı?
nü üreten kitlelerin birbirle- Sim korçan
ğal olarak düşüşe geçen tüketim arzı, sava-
İlk yapmamız gereken “doğru karar” algısı-
riyle paydaş hissetmesi, üzeri-
u yıl 4. kez düzenlenecek olan Kaş Caz
şın bitimiyle kurulan düzende yeniden hız-
nı bırakmak. Bu algı insanı kaygılandıran bir du-
ne “özel tasarım” etiketi yerleşti-
BFestivali, keyifli bir programla 26-27-28
lı bir yükseliş ivmesi yakaladı. 50’li yıllar-
rum. Gerçek şu ki hiçbir zaman “en iyi karar” yok-
rilmiş bir ürünün üretim sürecinde bulunan
Ağustos’ta Setur Marina ev sahipliğinde müzik-
da reklam olanaklarının televizyonun yay-
tur. Karar verme sürecinde zorlanan danışanlarıma
bir mavi yakalıdan daha kolaydır. Biz tüke-
severlerle buluşacak. Festival bu yıl uluslararası
gınlaşmasıyla tüketim bir gereksinimden ya-
yönelttiğim soru, doğru seçeneğin onlar için ne de-
tim kısmına geri dönelim...
alanda da ses getirmiş önemli isimleri ağırlaya-
şam biçimine dönüştü. Kitleler için satın al-
mek olduğu. Etkili karar verme süreci streslidir ve
Artık neredeyse, tamamen bir kararlar ve
cak ve kapanışı “Kerem Görsev Trio feat. Fatih
dıkları ürünler kendilerini tanımlamak için
bu durum normal. Kararı basitleştirmek ve gerçek-
seçimler çağı içinde yaşıyoruz. Üstelik ile-
Erkoç” konseri ile sona erecek.
bir araca dönüşürken tüketimin devamlılı-
ten ne istediğini bilmek kilit noktalar. “Ben gerçek-
tişim teknolojilerinin gelişmesiyle insani
ğı kimi tezlerde demokrasinin aşırı uçlar-
ten ne istiyorum” sorusunu düşünmek, seçenekler
karar alma süreçlerimiz de bu döngünün bir
dan arındırılmasının da bir aygıtı olarak gö-
arasındaki avantaj ve dezavantajları yazmak yarar-
parçası olmuş durumda. Günümüzde, gönül
rülüyordu. ABD’deki sosyolojik yaklaşım-
v Notre Dame’ın lı teknikler. Son olarak, kararın avantajlarına odak-
ilişkilerinden, arkadaşlıklara her şey sosyal
lar İkinci Dünya Savaşı’na yol açan Hitler
lanmak ve kişinin ikinci bir şüphe ile kendini de-
medya tasarımlarının içine yerleştirilmiş sı-
Kamburu Almanyası’ndaki ortak bilinç propoganda-
ğersizleştirmemesi de önemli.
ralı görsel içeriklerle kataloglaştırılmış. Se-
sının yol açtığı sonuçların demokrasinin ek-
çim sizin. Kimi beğeneceğinizden, kiminle
u Peki bu soruyla bağlantılı olarak çevre-
siklerinden kaynaklandığı yönündeydi. Bu
ictor Hugo’nun ölümsüz eseri; Not-
arkadaşlık etmek isteyeceğinize kadar her
mizde çok fazla seçenek olması seçimlerimizi
eksikler tüketim alışkanlıklarıyla kapatılabi-
Vre Dame’ın Kamburu Müzikali, izleyici-
durumunuz, marketten seçtiğiniz ürünle ne-
ve dolayısıyla kendimizi de değersiz görmemi-
lir. Tüketim üzerinden toplumun sağaltıcılı-
siyle buluşmaya devam ediyor. İnsan ruhu-
redeyse aynı karar verme sürecinin bir par-
ze neden oluyor mu?
ğı üstlenilebilirdi.
nun ikilemlerini ve tepkilerini romantik yakla-
çası. Bu da doğal olarak değersizlik duygu-
Fazla seçenek kendimizi ruhsal anlamda güç-
Ancak insanlık seçenekler arasında kay-
şımla ele alan ve danslarla göz dolduran müzi-
sunu beraberinde getiriyor.
lü hissetmemizi sağlarken bazı durumlarda özgü-
bolacağımız çağa henüz ulaşmamıştı. Bu-
kal, 25 Ağustos akşamı Kadıköy Halk Eğitim
ven eksikliklerine ve kendini değersiz görmeye
rada karar verici rolü ise 68 kuşağı oynaya-
Merkezi’nde Türkçe olarak sahneleniyor.
yol açabilir. Kendimizden, verdiğimiz kararlardan
caktı. Savaş sonrası dünyaya gelmiş bu ku-
şüphe etmeye başlayabiliriz. “Doğru karar” kay-
şağın Mao’nun Çin’de uyguladığı kültür
gısı bu durumunun sebeplerinden biri.
devriminden etkilenen, eskiye ait ne var-
sa dışlayarak yeni bir dünya yaratma hedefi
u Küçüklükten beri verdiğimiz kararlar
gerçekleşmemişti. Bu dönemde kitlesel ha-
aynı zamanda baskın benliğimizin oluşma-
reketlerde bulunan kişiler üzerinde yapılan
sı için de önemli bir etken. Peki çok fazla
incelemelerde ise şu sonuç ortaya çıkıyor-
seçenek ve bunun yarattığı kararsızlık benlik
du: 68 kuşağının kitlesel bir devrimi başara-
inşamızdaki süreci nasıl etkiliyor?
bilmesindeki en büyük engel, kişisel olarak
Araştırmalar her kararın arkasında, düşünme ve
eski alışkanlıklardan kurtulmaktaki zorluk-
hareket etmemizi şekillendiren gizli psikolojik et-
tu. Bu da devrimin yönünü değiştirecek ve
kenlerin olduğunu gösterir. Dolayısıyla bunlar iç
v Burda Olan Burda Kalır
insanların iç dünyalarına yönelmesini sağla-
içe kavramlar. Fazla seçenek ve yarattığı karar-
yacaktı. Ancak bu veriler psikoloji dalı için
osyal medya paylaşımları ve Burda Olan
sızlık, benlik inşasının temellerinin güçsüz oluş-
de paha biçilemez değerdeydi...
SBurda Kalır adını verdikleri YouTube ka-
masına neden olabilir. Bu durum küçük yaşlarda
nalları ile beğeni toplayan Can Yılmaz ve Za-
oluşabilen özgüven eksikliğine bağlıdır. Fazla se-
fer Algöz’ün, aynı adı verdikleri ve farklı içe-
çenek iç dünyamızdaki sorgulamaları artırırken
rikle gerçekleştirdikleri iki kişilik stand-up
Seçenekler arttıkça
çevremizdeki kişiler ile kıyaslamalarımızı çoğal-
gösterileri 23 Ağustos’ta Selamiçeşme Özgür- iç sıkıntımız büyüyor.
tır. Benlik inşa sürecinde kişinin sağlıklı ruh hali
lük Parkı Amfi Tiyatro’da.
içinde olması önemli.
Seçimler