Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 KASIM 2022
2
EditördEn
İklim
skisi gibi aylarca Dünya
Kupası’nın beklendiği bir
futbol ortamında yaşamı-
yoruz. Futbolseverler için,
krizi için
E
artık herhangi bir zaman-
da dünyanın herhangi bir yerinde oy-
nanan bir maça erişmek mümkün. Bu
açıdan bakınca dört yılda bir gelen bu
futbol festivalinin eski heyecanını ya-
krizli
ratmadığını düşünebilirsiniz. Ancak
yanılıyorsunuz.
Futbol dünyasının ülke bayrakları
altında bir araya geldiği bu turnuva
hâlâ tüm dünyadan milyonlarca fut-
toplantı
bolseverin iple çekerek beklediği bir
etkinlik. Neden mi? Futbolun özel-
likle ölümle olan ilişkisi çoğu zaman
COP27’ye katılan 110
olumsuz bir anılar birikimi taşır. Sa-
hada ölen futbolcular, düşmanlarıyla
ülke liderinden yalnızca
(!) kavga ederken ölen fanatikler, ma-
çın heyecanına kalbi dayanmayanlar
Co P27’de liderler toplanırken
yedisi kadındı!
ve takımlarının aldığı sonuca dayana-
eylemciler protesto ediyordu.
DAir EsEL
mayıp intiharı seçenler.
u yıl 27’inci-
FLor A
HHH
si Mısır’ın Şarm el
1950 Dünya Kupası’nın finali (tek-
Şeyh kentinde ger-
ketlerde müşterileri çevresel yarken o ülkenin insan hakları yaklaşımı Kadınlar ve temsil ettikleri değerler bü-
nik olarak final maçı sayılmasa da)
çekleşen Birleşmiş sürdürülebilirlik adına eyle- ne durumda? Bir birey cinsel yönelimden
tünü. Ne yazık ki COP27’deki 110 ülke
Brezilya’nın kupa için inşa edilmiş
BMilletler İklim De-
me geçen markalarının ürün- dolayı o toplumda korkuyla yaşıyorsa bu- liderinden sadece yedisi kadındı. Evet
Rio’daki 200 bin kişilik Maracana
ğişikliği Çerçeve Sözleşmesi lerini seçmeye yönlendirmek rada bir sorun var demek değil mi? Tabii
bu görüntüye liderler söz konusu oldu-
Stadı’nda tıklım tıklım dolu tribün-
27’nci Taraflar Konferansı, ku-
bulunuyor. Plastikten Kurtul ki bu soruları çoğaltabiliriz. ğunda belki alışık olduğunu söyleyen-
ler önünde Uruguay’a yenilerek ku-
laklarımıza sıkça çalınan adıy- çevre grubunun araştırmaları-
leriniz vardır. Üzgünüm ama ben buna
payı kaybetmesiyle futbola drama-
cop27’dE kadınlar
la COP27, birçok olumsuz eleş-
na göre, marka en büyük plas- alışamadım ve alışmayacağım. Çevre,
tik bir öykü kazandırmıştı. Futbolun
dışarıda bırakıldı
tiri aldı. İklim eylemcilerinden tik kirleticilerinden biri. Ayrı-
kadın ve ekonomi üçlüsü bir araya gel-
bu Davut-Golyat anlatısında sırf ma-
AYÇA
STK’lere, kadın liderlerden in-
ca dünyaca ünlü eylemci Gre- Öte yandan COP27 gibi sırf insanları de- diğinde kadınların nasıl artı değer yara-
çın sonucu değildi öyküyü mitik kı-
san hakları için çalışanlara ka- CEYLAN ta Thunberg de STK’ler için ğil dünyada yaşayan tüm türleri ilgilendi-
tan çalışmalar ortaya koyduğu ortaday-
lan. Maçtan sonra sonuca dayanama-
dar birçok topluluk, cuma gü-
ayrılan alanların sınırlı olma- ren kararlar alınan bir konferans söz ko- ken bu durum iklim krizine karşı her be-
yan bazı Brezilyalılar devasa stadın
nü sona eren COP27’yi, tarihin sı ve COP27’nin yeşil aklama- nusu olunca toplantının Mısır’da gerçek-
raber çözüm arayışına köstek olmak-
tribünlerinden veya evlerinden ken-
ayca_ceylan
en kötü konferansı olarak nite-
nın bir parçası olması gibi ne- leştiği için başarısız olmasından korkan- tan başka bir işe yaramaz. Çevre eylem-
dilerini atarak intihar etmişti.
lendiriyor. denlerden dolayı konferansla- lar da çok. Umuyorum ki COP27’de ve-
Peki futbol gerçekten insanları inti- cisi ve tohum hakları savunucu Vanda-
Peki COP27’yi diğerlerinden ayıran ney-
hara sürükleyecek kadar dramatik bir ra katılmayacağını açıkladı. Elbette tepki- rilen sözler tutulur! Burada küçük bir pa- na Shiva’dan yerli topluluklarıyla bera-
oyun mu? Gerçekte tam tersi. Simon di? Bu sorunun birçok yanıtı var elbet. İlk ler yalnızca Thunberg ve “Plastikten Kur- rantez açmak istiyorum. Konferansta öne
ber Amazon’daki ormansızlaşmaya kar-
Kuper ve Stefan Szymanski birlikte olarak Coca-Cola’nın COP27’nin spon-
tul” çevre topluluğu ile sınırlı değil. Green- çıkan başlıklardan biri olan iklim adale- şı mücadele eden kadınlara kadar birçok
yazdıkları Futbolun Şifreleri (2010)
soru olmasına karşı oluşan tepkilerle baş- peace ABD gibi birçok kurum da COP27 ti acilen uygulamaya konulması gereken
isim “Dünyamız daha dengeli yaşasın”
isimli kitapta meşin yuvarlağın peşi-
lamak isterim. “Plastikten Kurtul” isim-
ve Coca-Cola sponsorluğunu sorguluyor. bir durum. Gelişmekte olan ülkeler uyum- diye mücadele ediyor. Son olarak şunu
ne taktığı milyonların içinde depresif,
li çevre grubundan Emma Priestland, bu Daha konferanslar başlamadan önce kayıp-hasar fonları şeklinde iklim adale- eklemek isterim: BM raporuna göre, ik-
yaşama bağlanma sorunu yaşayan pek
sponsorluğu “greenwashing” yani yeşil
Mısır’ın insan hakları konusundaki zayıf ti çağrısında bulunurken bu konuda ger- lim değişikliği nedeniyle yerinden edi-
çok insana bir anlam verdiğini kanıt-
aklama terimi ile tanımladı. Yeşil aklama, karnesi nedeniyle de COP27’nin bu ülke- çekleşecek somut adımları merakla bek- lenlerin yüzde 80’i kadın. İklim değişik-
lamıştı. Bir takımın önemli maçları-
markaların ve işletmelerin yaptığı yanıltı-
de yapılacak olması tepkilere yol açmıştı. liyorum. Çünkü bir zamanlar seri üretim- liğinin kadınlar ve kız çocukları üzerin-
nın olduğu günlerde o kentte yapılan
cı ve yanlış bilgilendirmelerle ürünlerini Gerek kadın gerek LGBTİ+ bireylere ya- le ve çevreyi tahrip etme pahasına yaptık- den etkilerinin baskınlığını ve iklim ha-
kapsamlı istatistiki çalışmaların he-
çevre -dolayısıyla kendilerini- dostu gibi
pılan hak ihlallerini düşününce her birimi- ları yatırımlarla zenginleşen ülkeler, bunu reketinde öncülük eden kadınları düşü-
men hepsi intiharların olağan sayıla-
göstermeleridir. Bu stratejinin altında çev- zin kendine sorması gereken bir soru or- diğer ülkelere borçlu. nünce COP27’de kadınların sesini daha
rın ciddi biçimde altında seyrettiğini
reye karşı olan duyarlılığın artması ve an-
taya çıkıyor. Bir ülke iklim hedefleri ko- Gelelim en önemli konulardan birine: fazla duymamız gerekiyordu.
gösteriyordu.
HHH
Dünya Kupası’nı da bu açıdan de-
ğerlendirebiliriz. Futbolu sevmeyen
ve doğal olarak ilgilenmeyen insan-
ların kendi açılarından haklı olarak
sorduğu “Vergilerimiz neden bu ka-
dar masraflı bir organizasyon için
harcanıyor” sorusunun yanıtı da bu-
rada gizli aslında. Turizm geliri, ta-
nıtım veya gençlerin spor yapabile-
cekleri alanların yapılması gibi ge-
rekçelerden çok bir ay boyunca fut-
İsimleri, Ankara’da, sokakta gitar çalan yaşlı bir amcadan miras...
bolun çevresinde oluşacak festival
ortamının insanlarda yaratacağı po-
zitiflik hissi olabilir. Böylesi yüksek
bir mutluluk sıçramasını kişi başına
düşen GSMH’si hızla artan ülkeler-
de görmek bile mümkün değil. Bel-
ki de içkinin yasaklı olduğu, müziğe
Didaktik değil, ucu açık
kötü gözle bakılan, sanatın yalnızca
zengin şeyhlerin oyuncağı olarak iş-
aşlı Amca, İndie müziğin son
DENiz
lev gördüğü Arap sermayesinin bir
günlerde en dikkat çeken grup-
festival ortamı yaratıp kitleleri mut-
üLküt EkiN
larından. Ankara çıkışlı top-
lu etmek için Dünya Kupası’nı tür-
Yeni albümü Keşke Herkes’i luluk, vokalde ve ritim gitar-
lü dolaplar çevirerek Katar’a götür-
Yda Artun Özoğlu, lead gitar-
mesini böyle de anlamlandırabiliriz.
kısa süre önce yayımlayan
Hepinize iyi pazarlar... da Can Aydınoğlu, bas gitarda Hüseyin
Ankara çıkışlı Yaşlı Amca, Tosun ve davulda ise Yağız İpek’ten olu-
dEniz ÜlkÜtEkin
şuyor. Keşke Herkes isimli üçüncü albü-
isimlerinin aksine enerjik ve
mü ve albümün çıkış şarkısı Hep de Yor-
deniz.ulkutekin@cumhuriyet.com.tr
yenilikçi bir grup.
gun ile olumlu eleştiriler aldı. 19 Aralık’ta
Bostancı Gösteri Merkezi’nde albüm tanı-
tım konserini gerçekleştirecek Yaşlı Amca’yı
bize Artun Özoğlu tanıttı.
Can Artun
u Grubun isminin öyküsünü bizimle
Yağız
Aydınoğlu Özoğlu
paylaşır mısınız? ipek
Galeati Yayıncılık
Bestekâr Sokak - Tunalı kesişiminde gi-
tar çalan yaşlı bir amca-
dan ilham alarak bestele-
Hüseyin
diğimiz ve eninde sonun-
tosun
da birer yaşlı amcalara
dönüşeceğimizi umarak
yola çıktığımız bir şarkı-
dünyacık yaratıp onun içinde ge- ve albüme koymaya karar verdik. Devamlı-
mız vardı. O şarkının is-
zebilmek. Ya da en azından bunu lık ise ilginç bir konu. Aslında öyle bir niye-
mini tahmin edebileceği-
denemek... timiz yok. Öyle bir baskı da hissetmiyoruz.
niz üzere “Yaşlı Amca”
Hoşumuza gidiyor, o zaman yapıyoruz. Ba-
koyduk. Daha sonra şar-
u İlk klibi çektiğiniz şarkı
zen, bazı günlerde ise bu farklı olabiliyor.
kıyı yayımlamaktan vaz-
“Hep de Yorgun” olasılıkla
KARGO DAHİL 125 ¨
geçtik. O sıralarda grup is-
u Yaşlı Amca hakkında şöyle bir çıkarım
albümde ilk başta en dikkat
mimiz yoktu. Biz de du-
yaptım kendimce. Hit şarkı yazma formül-
çekecek şarkı. Nasıl ortaya çıktı peki?
rur muyuz, yapıştırdık!
Biz genel olarak şarkıları didaktik bir şe- lerini bilen ama bu formülleri her zaman
kilde anlatmaya yanaşmadan karşı tarafın is- kullanmayan bir grupsunuz. Şarkı üretimi-
u Keşke Herkes, üzerinde çok incelikli
tediğini anlamasını, ucunu açık bırakma-
ne yaklaşımınız nasıl?
çalıştığınız bir albüm. Müziğe teklilerin
yı daha çekici buluyoruz. Bazı şarkılar buna Şarkılara “hit veya git” diye yaklaşmak
damga vurduğu bu dönemde biraz “old
izin vermiyor ama bu onlardan değil.
değil de daha çok şarkıları beğenip beğen-
school” bir tavır. Müziğin geçmişte size esin
memek üzerinden gidiyoruz sanırım. Bu,
veren köklerine saygı gösterisi mi albüm
Eymir özEl bir şarkı
böyle bir sonuç mu doğuruyor, bilemedim.
geleneğini devam ettirmek mi amacınız?
Hit olan veya olması beklenen şarkılar,
Sadece kaydetmesi bile uzun süren bir al- u Daha önce tekli olarak yayımladığınız
belki de genel akıma ses olarak yatkın tarz-
büm oldu. Bestelemesi, sözleri, aranjesi...
ve bu albümde de farklı bir sürümü yer
larda olanlar. Ama biz bunu elimizden geldi-
Daha sonra geri dönüp dinlediğimizde bi-
alan Eymir şarkısı sanırım Ankara kökle-
KARGO DAHİL 75 ¨ ği kadar formülleştirmeden deniyoruz. Yani
raz daha pişsin diye yolda bıraktığımız şar-
rinize bir gönderme. Biraz şarkının grup
2 KİTAP, KARGO DAHİL 200 ¨ YERİNE oturup dinlediğimizde, keyfimizi arttıracak
kılar da oldu. Albümün başka bir işleyi-
için taşıdığı anlamdan söz edebilir misiniz?
kıvamda şarkı yarattığımızda bu bizi daha
şi olabiliyor. Eğer beklenti o albümün kalı-
Kökenlere yapılan göndermeler de müzikal
çok memnun ediyor. Bunun üzerine başkala-
¨
cı olmasıysa parçalar özelinde değil bir bü-
175 anlamda bir devamlılık ve “samimiyet”
rı da aynı şekilde keyiflenirse daha da güzel.
tün gibi bakmak gerekebiliyor. İşin zor kıs-
oluşması açısından önemli değil mi?
O yüzden umuyoruz ki daha çok kişi dinler.
mı buydu. Size incelikli hissettirmesi bizi se-
Evet, o özel bir şarkı. Eymir gölünde çok
+90 539 669 60 69
vindirdi, umarım dinleyiciler de öyle düşü-
u Kendinizi “üçüncü yeniler” akımının
fazla anı yaşandı ve orada o kadar vakit ge-
www.galeatiyayinevi.com galeatiyayincilik gletiyayincilik galeati2017
nür. Ama bu albümü yapma sebebimiz saygı
içinde görüyor musunuz?
çirince ister istemez ortaya bir de şarkı çık-
veya gelenek olmasından daha öte, ufak bir
Bu düşündüğümüz bir şey değil.
tı. Provada beraber çalınca çok keyif aldık