Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    
                
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                4 TEMMUZ 2021
5
Özge Özacar, ‘İnsan hikâyelerinin çok izlenmeye başlaması tesadüf değil’ diyor
“Pandemi 
korkuttu 
ama bütün 
korkularımla 
yüzleşmek ve 
Kadınlar artık tek ses
Özge’yi daha 
iyi tanıyabilmek 
zge’yle arkadaşlığımız 11 yıla dayanıyor. Ay-
hafifletti.”
nı liseden sonra aynı üniversiteye birlikte git-
tik. Aklında oyunculuğa adım atmak olmadığı 
 
zamanlardı, oturduğumuz bir kafede dikkatle-
Öri üzerine çekmeyi başarmıştı. Bir “cast” ajans 
çalışanı birkaç fotoğrafını çekmiş, kartını vermişti. Yine 
bir gün İstiklal Caddesi’nde yürürken bir ajans çalışanının 
kartını uzattığını hatırlıyorum. Oyunculuk kariyerinden 
önce de kafasına koyduğunu gerçekleştiren, azimli bir ki-
ÇOK 
şiliği vardı. İngilizceye Fransızca ekledi, şimdilerde İtal-
yanca öğrenmeyi planlıyor. Bıkmadan usanmadan kendi-
YOLUMUZ
ni geliştirme özelliği oyunculuğa başladığı ilk günlerden 
VAR
bu zamana ona önemli kapılar açtı. Gitgide daha iyi proje-
lerde yer alıyor.
Yükselen kadın hareketinin 
 FOX’ta yayımlanan “Kefaret” dizisinde başroldeki bir 
Başarılı 
yalnız olmadığını 
diğer isim Özge Özacar. Puhu TV’de izleyiciyle bulu-
oyuncu Özge 
hissettirdiğini dile 
şan “Seyyar”da Çiğdem karakterine hayat veriyor. Özacar 
getiriyor Özacar: “Bir 
ile Maçka Parkı’nda buluştuk, oyunculuğunu ve kendisi-
Özacar, şu 
ni konuştuk. 
sıkıntı yaşadığımızda 
sıralar iki 
tek ses olduğumuzu 
BIRBIRINE ZIT KARAKTERLER
dizide birden 
görüyorum. Özellikle 
“Kefaret”te canlandırdığı Meltem karakteri ile 
yer alıyor, 
Istanbul Sözleşmesi’nin 
“Seyyar”daki Çiğdem birbirine taban tabana zıt karakter-
iptali sürecinde bunu daha 
üstelik çok 
ler. Yani oyuncu için bir noktada meydan okuma. İki ka-
net gördük. Hâlâ gidecek 
rakteri şöyle anlatıyor Özacar: “Meltem, üniversite mezu-
farklı iki 
nu, İngilizce öğretmenliği yapan, hayatta kalmak için ya- çok yolumuz var ama 
karaktere 
lan söylemeyi mübah gören bir kadın. İyi olmak üzerine 
eskisine nazaran artık 
çok kafa yoran bir insan diyemem. Çocukluğundan bu ya- hayat 
tepki koyma, ses çıkarma, 
na öyle öğrendiği için kadınlığını çok fazla kullanan, ben 
susmama gibi reefl kslerimiz veriyor... 
o kadınlığımla hayatımı idame ettiririm gibi düşünen bir 
var. Bunun artarak 
“İkisi de 
kadın. Çiğdem ise sosyokültürel seviyesi çok daha dü-
gideceğine inandığımı da 
şük bir ailede büyümüş, 8 yaşında ailesini kaybetmiş, an-
bana müthiş 
söyleyebilirim.” 
ne figürsüz, üvey ağabeyi ve babasıyla büyüyen bir kadın. 
keyif veriyor” 
Üvey ağabeyinin arkadaşlarının tacizine uğramış, kendi-
sini korumak için onları bıçaklayıp hapse düşen bir kadın. diyor. 
Hapse düşerken avukat bile istemeyip ‘Bana saldırdılar ve 
yaptım’ diye meydan okuyan bir kadın. Okumasa da ça-
ORHUN 
lışkan. En büyük gayesi ‘iyi’ olmak... Meltem de Çiğdem 
de güzelliğiyle dikkat çekse de bu özelliklerini bambaşka 
ATMIŞ
kullanan karakterler. Çiğdem, ‘Ben temiz bir hayat yaşa-
yacağım’ derken Meltem de tam aksi olarak 
bunu bir yatırım aracı olarak görüyor. İki 
Özacar’ın 
farklı kadın var hayatımda şu an. Ba-
na müthiş bir keyif veriyor. Oyun-
oyunculuğa 
cu olarak reflekslerimi kullandığı-
dair çalışma 
mı hissediyorum. Bana özgüven 
Dijital platformlar her geçen gün bü- de çok fazla, farklı içerik gördüğümüz zaman televizyon-
sağlıyor.” azmi ve 
yüyor, yenileri açılıyor, özellikle yer- da yıllardır birbirini tekrar eden senaryoları insan-
“Kefaret”in yönetmeni Me-
hayalleri de 
li yapımlara yatırım oranı da art- lar izlemiyor. Bu yıl mesela en çok izlenen 
sude Erarslan’a da “Çiğdem”i 
çok büyük: 
tı. Özacar, dijitalleşmeye da- işler insan hikâyeleri. ‘Kırmızı Oda’ gi-
izletmiş Özacar. “Çok fark-
ir, “İçerik çok önemli. Di- bi ‘Masumlar Apartmanı’ gibi Gülse-
lı bir karakter ortaya çıkarmış-
“Kendimi 
jital platformlarda da te- ren Budayıcıoğlu’nun kitaplarının 
sın. Çok keyif aldım izlerken, 
Cannes’da 
levizyonda da iyi içe- uyarlamalarının çok izlenmesi te-
helal sana” yorumunu almış. 
rik olmalı. Pandemi de sadüf değil” diyor. 
‘en iyi kadın 
Erarslan’ın yorumunun kendisi 
alışkanlıklarımızı çok de- “Sosyolojik bir çığlık var” di-
için ayrı bir motivasyon kaynağı ol-
Meltem
oyuncu’ 
ğiştirdi. Dijitalde seçenek- yen Özacar, “Etliye sütlüye bu-
duğunu dile getiriyor.
adayları 
lerin artmasıyla bir anda üze- laşmayan, insana, duyguya, kı-
Çiğdem
‘INEK BIR ÖĞRENCIYIM’
rimize çok fazla dizi, film atılmış rılganlığa mesafeli hikâyelerin, 
arasında 
gibi oldu. Çok fazla iş olduğu için di- şiddetin” eskisi kadar rağbet 
Yazının başında söz ettiğim azimli kişiliğini, esprili bir 
görme 
dille “Dersine çok çalışan, ‘inek’ bir öğrenciyim. Tıpkı üni- jitalde ‘kürasyona’ ihtiyacımız olduğu- görmeyeceğini düşünüyor. Bun-
nu düşünüyorum. Televizyonda her ka- lar yerine, “Daha bizden olan, so-
versitedeki gibi...” sözleriyle anlatıyor Özacar: “İki ekip de hayalim beni 
benim iki işi beraber götürebileceğime inandığı için onla- nalın bir yayın politikası var, her kanal kaktan, hayattan hikâyelerin” daha 
diri tutuyor.”
kendi görüşüne, kültürüne göre içerikler su- kalıcı olacağını ve herkese kazandı-
rın bu güvenini boşa çıkarmayacak kadar özveriyle çalışı-
yorum. Onlara ‘İyi ki Özge’yi seçmişiz’ dedirtmek isterim.” nuyor. Bir küratörlük yapıyor aslında. Dijital- racağını dile getiriyor.
Alabileceğim her dersi 
aldım ama doymadım!
eki, pandemi seni nasıl etkiledi” 
diye soruyorum. “Pandemi ba-
na 24 saatin çok uzun olduğunu 
öğretti. İlk dönemde belirsizlik-
“P ten çok yıprandım, çok korktum. 
Hem mesleğimi yapamamak hem de toplum gerçek-
leri beni çok korkuttu. Ama bütün korkularımla 
yüzleşmek ve Özge’yi daha iyi tanıyabilmek beni 
çok hafifletti. Kendime müthiş bir esneklik ver -
dim. Bir yere yetişmeye çalışmıyorum” yanıtını 
veriyor. Daha fazla psikanaliz kitapları okuma-
ya da başlamış.
Özacar, konservatuvarlı değil. Marmara 
Üniversitesi’nde gazetecilik okudu ama oyuncu-
luğa başladığından bu yana farklı metotlara dair 
oyunculuk dersleri alıyor. “Alacağım her dersi al-
dım ama hâlâ doymadım. Pandemide eğitimler vs. 
durduğu için açlığım hat safhada” diyor. 
Bu öğrenme açlığının, sürekli kendisini geliştir-
me isteğinin sona ereceği bir yer var mı? Yani Öz-
ge Özacar nerede durup “Ben artık oldum” der? 
“Artık oldum demenin ölümle eşdeğer olduğuna 
inanıyorum. Her uyandığımız gün, her bir iş, her 
bir arkadaşlık değişime uğramamıza gelişmemize 
u “Kefaret dizisinde yapmıyorum. Bir saniye vesile oluyor, şu söyleşiden sonra dahi kendime bir 
yer alan Nurgül bile gözükeceksem şey katamadıysam bunu çok üzücü bulurum. Ol-
Yeşilçay, Mert Fırat, sahnemin izleyene etki dum diyeceğimi hiçbir zaman zannetmiyorum.”
Yurdaer Okur gibi etmesini istiyorum. 140 
TIYATRO HAZIRLIĞI SÜRÜYOR
isimler çok önemli dakika için de böyle.”
İleride Özge Özacar’ı tiyatro sahnesinde de 
oyuncular. Tiyatro u “Ferzan 
göreceğiz.. Buna dair bir iki görüşme yapmış an-
sahnesinde de takip Özpetek’i çok 
cak pandeminin araya girip sahnelerinin kapan-
ettiğim isimler. Diziye seviyorum. Hayatımın “Köpek, adamın elndek şşey saran gazete kâğıdını yaladı, sonra adamın yüzüne dern br mnnetle 
masıyla bu hayalini biraz daha ertelemiş. Her 
başlarken ‘Ya rezil neye benzemesi baktı. Adamın başka br kâğıt çnde getrdğ kıymayla ekmek karnını doyurmaya yetmemşt.
şey yolunda giderse gelecek sene bir müzikalde 
olacaksın Özge, ya hoşuma gider diye 
Gece yarısı, köpekle adamın yan yana altına sığındıkları yaprakları boyun bükmüş ağaca nceck br 
genç oyuncunun sahne tozunu yutacağını öğre-
vezir’ demiştim. Vezir sorduğumda bir karede 
yağmur tıpırdıyordu. K…. kasabası blmem kaçıncı uykusunda homurdanarak devnrken, adamla köpek 
niyoruz.
olmak için var gücümle Özpetek’in filmindeki 
br yılı aşkın br süredr adamın mutlu ve mutsuz tüm gecelern paylaştıkları yerde, fabrka lojmanlarının 
Özacar’ı takip edenler “arthouse” denilen sa-
çalışıp elimden geleni ‘O kadın’ olmak 
ortasındak bakımsız parkta gecey dnlyorlardı.”
nat filmlerine olan ilgisini de biliyordur. “Seyyar” 
yapıyorum.” istiyorum. Italyanca 
Alper Akçam’dan “btrm futbol öyküler”...
                                                                                
dizisinin bağımsız filmlere benzeyen bir yapısı 
u “Yaptığım şeyleri öğrenmeye dair 
var. Özacar da “Çiğdem” karakterinin önümüz-
önemsiyorum. Yapmış motivasyonlarımdan 
deki yıllarda kendisine festival filmlerinin kapısı -
olmak için hiçbir şey birisi de bu.”
nı aralayacağına inanıyor.
Fotoğraf: Kurtuluş Arı
            
    
