Katalog

Fotoğraf: Kurtuluş Arı u Melike Şahin Babylon’da Fotoğraf: Kurtuluş Arı 6 Kaçırmayın EKMORLUAKHISA u Ildikó Enyedi filmleri İ stanbul Modern Sinema, Macar Kültür Merkezi işbirliğiyle, Macar yönetmen Ildikó En yedi adına Türkiye’de ilk kez bir retrospektif su nuyor. Filmler, 1222 Mart arasında gösterilecek. u ’Baba’ oyunu sahnede P ürtelaş Tiyatro’nun yeni oyunu, Tamer Can Erkan’ın yönettiği “Baba”, demans hastası yaşlı bir adam ve kızının mücadelesini konu alıyor. 10 Mart’ta Oyun Atölyesi’nde izlenebilir. K endine özgü tarzıyla sağlam bir hayran kitlesi edinen Melike Şahin bu hafta Babylon’da sevenlşeriyle buluşacak. Şahin’in 11 Mart Çarşamba akşamı vereceği konserin başlama saati 21.30. u Fahrelnissa Zeid sergisi T ürkiye’de modernizmin önde gelen isimlerinden Fahrelnissa Zeid’in portrelerinden oluşan “Üç Kişilik Oyun” sergisi Dirimart’ta açıldı. Farklı dönemlerini temsil eden bu portreler, sanatçının yirminci yüzyıla yayılan pratiğini keşfe davet ediyor. u Işık söylüyor Ssahnede kendi şarkılarının yanında Türk pop klasiklerinden dünya hitlerine geniş ve eğlenceli bir repertuvar seslendiren Işık, 13 Mart Cuma akşamı Touché sahnesi’nde olacak. Başlama saati 21.30. u Şekil değiştiren kadınlar... Çağdaş dans sanatçısı Canan Yücel Pekiçten’in üç ayrı kadının kalbini açan solo gösterisi All About the Heart (Yüreğe Dair) bu sezon son kez izleyicilerle buluşuyor. 14 Mart’ta saat 20.00’de Yapı Kredi Kültür Sanat binasındaki Loca’da. u Fikret Muallâ sergisi İzmir’deki Folkart Gallery, 2020 yılının ilk sergisinde Paris Ekolü’nden Fikret Muallâ’ya ev sahipliği yapıyor. “Yalnız ve Yaralı Bir Hayat: Fikret Muallâ” isimli sergi 17 Mayıs’a kadar sürecek. 8 MART 2020 SAYI: 1565 pazar.dergi@cumhuriyet.com.tr İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Sorumlu Müdür OLCAY BÜYÜKTAŞ AKÇA Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr n Yayın Koordinatörü HILAL KÖSE ÖZTÜRK n Görsel Yönetmen MÜNEVVER OSKAY n Editör DENIZ ÜLKÜTEKIN n Sayfa Tasarım EMİNE BİLGET n Reklam Genel Müdürü AYLA ATAMER TÖRÜN Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Yaygın süreli yayın 8 MART 2020 Murat Evgin’in, Oldies Acoustic konseri 14 Mart’ta Bu şarkılar DEN IZ ÜLKÜTEKIN Elvis, Beatles, anıları Dizi ve film müzikleri alanında sırf Türkiye’de değil Netflix gibi platformlarda da yaptığı çalışmalarla ses getiren Murat Evgin şimdi de “Oldies Acoustic” konser serisiyle dinleyicilerini 60’lı, 70’li ve 80’li yıllara gö çağırıyor Sezen Aksu, Cat Stevens, İlhan İrem ve türüyor. Bir sonraki ayağı 14 Mart Cumartesi günü Zanzibar Zorlu’da yapılacak etkinlik öncesi Evgin ile hem müzikten hem de ilk gençlik yıllarından bahsettik. daha niceleri. u Yerli ve yabancı pop klasiklerini bir Dizi ve film müziklerinin araya getirdiğiniz Murat Evgin ile “Oldies Acoustic” konserleri serisi büyük beğeni topluyor. Bu etkinliği yapma fikri aranan ismi Murat Evgin “Oldies Acoustic” serisiyle nasıl ortaya çıktı? Arkadaşlarımla evde toplandığımız za man çalıp söylediğimiz eski şarkılar vardı ama bir konser repertuvarı yapmak hiç aklıma gelmemişti. Yine evde toplandığımız bir akşam Elvis’ten MFÖ’ye geniş bir yelpazede şarkılar çalarken kuzenim müzikseverleri 20. yüzyıla taşıyor. “Neden bu şarkılardan akustik bir konser serisi yapmıyorsun?” dedi. Ve bu samimi ortamı sahneye taşıdık. u “Oldies Acoustic”te hangi sanatçı ların şarkılarına yer veriyorsunuz? İlk olarak Elvis ile başlıyoruz; çünkü John Lennon’ın da söylediği gibi gerçek ten de “Elvis’ten önce hiç bir şey yoktu.” Sonra bu Sırrını ben de bilmiyorum akımın Türkiye’deki yansımaları Erol Büyükburç’tan Cem Karaca’ya, daha ileriki yıllarda Cat Stevens’tan İlhan İrem’e, çocukluk aş u Dizi ve film müzikleri konusunda sırrınız nedir? Marmara Üniversitesi’nde RadyoTVSinema okumamın ve müzik bilmemin avantajını çok yaşadım. Bu işin bir sırrı var mı bilemiyorum, Beatles’a bu soruyu soruyorlar, “Sırrını bilsek hemen bir grup kurar ve onların menajeri oluruz!” cevabını alıyorlar. Ben sadece sinema eğitimim sayesinde yönetmenin ihtiyacını ve sahnenin gerektirdiği müziği anlıyorum ve kendi tarzımda Türk seyircisine de hitap edebilecek bazen etkileyici bazen de geri planda kalmayı bilen mütevazı müzikler bestelemeye çalışıyorum. u Eklemek istediğiniz… Tüm kadınlarımızın, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlarım. Coğrafyamızda kadına bakış açımızı değiştiren Atatürk’ün sözlerini hatırlatmak istiyorum: “Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ih kım Sezen Aksu’dan en sevdiğim grup olan The Beatles’a kadar birçok değerli isme uğruyoruz. Hem şarkılarla hem de hikâyeler ve anekdotlarla. u Son zamanlarda 80’ler ve 90’lar Türkçe pop çalışmalarına ilgi büyük. Bu ilginin sebebini neye bağlıyorsunuz? İnsanların gençlik anılarına ve bu anılara olan özleme bağlıyorum. Herkes için 10’lu ve 20’li yaşlarda dinlenilen şarkılar ve bu şarkıların anıları ayrı bir anlam taşıyor bence. Aynı zamanda bu yaşlar ilkleri yaşadığımız, dolu dolu müzik dinlediğimiz, hayatı dolu dolu yaşadığımız yaşlar galiba. Daha sonra sorumluluklar artıyor, eğlence azalıyor, hayat mücadelesi başlıyor. Okul yılları, dostlukları, anıları ve o yıllardaki şarkılar kalbimizde başka bir yere sahip oluyor. mal ve kusurdur.” u Çocukluğunuzda ve okul yıllarınızda müzi ğin hep içinde olmanıza karşın radyoTV ve reklamcılık eğitim leri almışsınız. Acaba o dönemde farklı “En son 40’tan fazla ülkede yayımlanan Elif, Latin Amerika’da büyük ilgi uyandıran Yaralı Kuşlar, İkizler MemoCan’ın müziklerini yaptım. 14. sezonda olan Arka Sokaklar’a müzik yapmaya devam ediyorum.” kariyer planlarınız mı vardı? Aslında ben sadece müzik yapmak is tiyordum, ama o yıllarda Türkiye’de telif haklarının henüz oturmamış oluşu sebebiyle kolumda bir altın bilezik olsun mantığıyla bir şeyler okudum. Şimdi iyi ki okumuşum diyorum. Bağımsız sanatçı olduğum için müzik kanallarında yer bulamayan birçok şarkımı diziler sayesinde tanıtma fırsatım oldu. Sinema eğitimim sayesinde birçok klibimin yönetmenliğini yapma fırsatım oldu, film müziği yaparken de sinema bilmek beni bir adım ileri götürdü. u Netflix’teki Myths & Monsters dizisinin müziklerini yapmanız oldukça ses getirdi. Netflix gibi bir platformla çalışmanın ne gibi farklılıkları var? En büyük fark, besteciye siparişi verirken ne istediklerini çok iyi anlatıyorlar. Sonra da işi sizin uzmanlığınıza ve yara tıcılığınıza bırakıyorlar. Türkiye’de de en çok reyting birinciliği aldığımız diziler bana özgür bir üretme ortamı veren diziler oldu. O yaratıcı özgürlük tanındığı zaman iş başarılı çıkıyor. u Netflix Amerika’dan sonra İngiltere’de yayımlanan “The Stuarts” isimli televizyon dizisinin müziklerine de imza attınız. Yurtdışına nasıl açıldınız? Fuarlara ve festivallere gittim, elimden geldiğince yabancı yapımcılara kendimi tanıttım ve kapı kapıyı açtı. Gençlerin özgüvenini ve ellerindeki araçları iyi kullanma yeteneklerini takdir ediyorum. Naçizane tavsiyem bunun çok uzun bir yol olduğunu unutmadan, pes etmeden devam etmeleri ve sosyal olmaları, kendilerini ve yaptıklarını sektörde tanıştıkları kişilere anlatmaları. Bir de işbirlikleri (düetler, birlikte konserler) her zaman sizi hedefinize daha çabuk taşır. Güldiyar Tanrıdağlı Ceren Özdemir’e beste AYÇA HAN P iyanist Güldiyar Tanrıdağlı, İstanbul Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı mezunu. Avusturya Mozarteum’da konser piyanistliği ve film müziği yüksek lisansı yaptı. Sonra çok sevdiği İstanbul’a döndü. Dizi ve film müzikleri besteliyor. En son Nebil Özgentürk’ün hazırladığı “Kadınımızın Hatıra Defteri” belgeseline, 30 yeni besteyle katkı sağladı. Bugün yayımlanacak belgeselde, Cumhuriyetin ilk gününden bugüne toplumsal yaşama damgasını vuran kadınların başarı öyküleri var. 5 bölüm ve 200 dakikalık. Yüzyıllık bu öyküde Muazzez İlmiye Çığ’dan Macide Tanır’a, Halide Edip Adıvar’dan Nermin Abadan Unat’a, Adile Naşit’ten Yıldız Kenter’e, Safiye Ayla’dan Leyla Gencer’e, Türkan Saylan’dan Halet Çambel’e, Tilda Kemal’den Duygu Asena’ya, Selda Bağcan’dan Sezen Aksu’ya mesleklerinde birçok ilki başarmış kadınların hikâyeleri anlatılıyor. Belgeselde ayrıca, Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın yaşamı da yer alıyor. ‘MÜCADELECI KADINLAR’ Tanrıdağlı, hayat hikâyelerini izlediği kadınların kendisinde bıraktığı izleri şöyle anlatıyor: “Hepsi vazgeçmemiş, mücadeleci kadınlar; hiçbir şey onları yıldırmamış. Hepsi sevgi dolu ve içlerinde sadece vatan sevgisi olan kadınlar değil, daha geniş kapsamlı bir sevgi bu, insanı seviyorlar. Bu kadın lar, sevgisizlik görmüş olsalar bile, o sevgisizliğe yenilmemiş kadınlar.” Tanrıdağlı’nın en çok etkilendiği isim ise Asya Koşal. Gölcük depreminde üç gün boyunca göçük altında kalmış olan Koşal, eşini, çocuğunu, bir kolunu ve bir bacağını o depremde kaybetmiş. En büyük tutkusu örgü örmeyi tek eliyle sürdürüyor. Şimdi Elazığ depremi mağdurları için kıyafetler örüp gönderiyor. KADINLAR VAZGEÇMESINLER İki albüm hazırlığında olan Tanrıdağlı, mart ayı içerisinde bir de yeni tekli paylaşacak. Genç sanatçı, adı “Kadın” olan teklisini bestelerken Ceren Özdemir’in ölümünden etkilenmiş. “Ordu’da üniversite öğrencisi Ceren Özdemir’in öldürülmesinden birkaç gün sonraydı, Ceren’in ölümü beni çok etkiledi, çok üzülmüştüm. Stüdyoya giderken aklımın içinde çalmaya başladı notalar ve kaydettik” diyor. Tanrıdağlı, 8 Mart’ta kadınlara şu mesajı veriyor: “Bir kadın besteci olarak şunun mücadelesini veriyorum: Yapımcılar bir kere karşılarında kadın besteci görmeye çok alışık değiller, görüştüğümde önce ‘Ben eğitim aldım, diplomalıyım, bana güvenebilirsiniz’ demek zorunda kalıyorum. Sonra düşünüyorum ben bu cümleleri neden sürekli kuruyorum? Kendimi, onları ikna etmek zorunda hissediyorum... Kadınlar üretmekten, mücadeleden ve hayatın içinde olmaktan vazgeçmesinler.”