Katalog

2 18 AĞUSTOS 2019 Bilim ve sanat bu yaz, Adıyaman’ın Sarıharman köyü çocuklarının ayağına geldi ‘Gelmesem tütündeydim’ Sevcan Yücel Emine Sürücü Gülseren Güven “En zoru sabah 03.30’da kalkmak” diyor 13 yaşındaki Sevcan, “Tütünişçiliğinin en zor yanı ne” diye sorunca. 4 saat boyunca hep eğilip kal karak tütün kırılıyor, sonra eve gelip kah valtı yapılıyor. Saat 16.00 gibi tek rar ailecek tarlaya gidiliyor, gü neş batana kadar çalışılıyor. Adıyaman’ın Sarıharman köyü çocuklarının yaz ay larında günlük rutini bu. Okul kapanmamışsa ço cukların günü daha da zor geçiyor yorgunluktan, uy kusuzluktan ders çalışma ya, ödev yapmaya zaman da, hal de kalmıyor. Ama bu rutin, bu yaz kırıl dı. Sabancı Vakfı’nın desteği ile Bilal Zemin Adıyaman Bilim ve Sanat Merke zi (Adıyaman BİLSEM) tarafından ger çekleştirilen “İşimiz Bilim Gücümüz Sa nat” projesi, Adıyaman’ın Sarıharman kö yündeki yüzlerce çiftçi çocuğunu bilim ve sanatla tanıştırdı. Proje sayesinde, köy de bulunan temel eğitim düzeyindeki ilk okul ve ortaokul öğrencileri; Adıyaman BİLSEM’in eğitimcileri tarafından temmuz ayı boyunca 11 farklı atölyede yürütülen bilimsel ve sanatsal eğitimlere katılarak yeni bilgi ve beceriler kazandı. “İşimiz Bilim, Gücümüz Sanat” projesinde; Robotik ve Kodlama, Bilim Avcıları, Fen ve Biyoloji, Diksiyon ve Yazarlık, İngilizce, Teknoloji Tasarım, Akıl Oyunları, OrigamiKrigami, El Sanatları, Ahşap Hobi, Görsel Sanatlar atölyeleri yer aldı. Proje, hem nitelikli eğitimi bu köyün çocuklarına ulaştırmak hem de tarımda çocuk işçiliğini önlemek üzere geliştirildi. ilk tanışma... 816 yaş arasındaki 150 çocuk her gün köyün okuluna geldi, atölyelere katıldı, öğle yemeği yedi. Her gün 150 öğrencinin düzenli olarak katıldığı, bazı günler öğrenci sayısının 200’e ulaştığı yaz kampının proje koordinatörü Bilal Zemin, bu eğitimin çocukları nasıl etkilediğini şöyle anlattı: Figen ATALAY Adıyaman Sarıharman köyünden yüzlerce çocuk... Mikroskobu ilk defa gördüler, robot ürettiler, saat yaptılar... “Birçok şeyle ilk defa tanıştılar, örneğin mikroskobu ilk kez gördüler. Robot ürettiler, saat yaptılar. Muazzam bir özgüvenleri oldu. Kendilerini çok iyi anlatan, mükemmel sohbet eden çocuklara dönüştüler. Özel becerileri oldu, yetenekleri ortaya çıktı. Hedef 70 çocuktu, iki katından fazlası geldi.” Projenin kapanış toplantısında konuşan Adıyaman BİLSEM Müdürü Dr. Fuat Tokur da, “Proje kapsamında Sarıharman köyüne taşıdığımız atölyeler aracılığıyla, çocukların ufkunu genişletmeyi, onlara ilham vermeyi amaçladık. Böylelikle, ailelerinin de destekleriyle, tarımda erken yaşta çocuk işçiliğinin önlenmesine katkımız oldu” dedi. Önce parçala Okulda ilk girdiğim atölye “Görsel Sanatlar”. Atölye lideri Ayşe Bayram, Picasso ile kübizmden etkilenmiş Türk ressamlar Nurullah Berk ve Hale Asaf’ın resimleri üzerine çalıştıklarını anlatıyor. Eserler parçalanıyor, sonra çocuklar bu parçaları farklı bakış açıları ve hayal dünyalarıyla tekrar birleştiriyor. “Diksiyon ve Yazarlık Atölyesi”nde tekerlemeler tek rarlanıyor, çocuklar “etkili ve doğru konuşma sanatını, tanışmanın nasıl olduğunu, kişisel teması ve tokalaşmanın önemini” öğreniyor. Hocalar çok kibar 14 yaşındaki Emine Sürücü, yeni öğretim yılında Mehmet Akif Lisesi’ne gidecek. “Buraya gelmesem tütüne gidecektim, zamanım çok iyi geçti” diyen Emine, yaz tatilinin kalanında “boş boş” oturmamak için polisiye kitaplar okuyacak, çünkü eğitimini bitirince polis olacak. Gülseren Güven de bu yıl liseye başlayacak. O da “keşke bitmeseydi bu kamp” diyor. Şimdi ders çalışmaya başlayacak, kitap okuyacak. Onun hayali de İngilizce öğretmeni olmak. 13 yaşındaki Sevcan Yücel’in anlattıkları da şöyle: “Buraya gelmeden önce tütün ekmeye gidiyorduk. Yorulduğumuz için derse vakit kalmıyordu. Uykusuz kalıyordum, hep eğilip kalktığım için belim ağrıyordu. Burada hocalarımız çok kibar, onlara teşekkür ediyoruz. Ben de öğretmen olmaya karar verdim. ” Evde hayvan beslemek...gPüantliükleYraisalarla apartmanda hayvanınızı korumanız bir hayli zor. Caddebostan’da kör bir kedi, toplu hayvan sevgisizliğinin son kurbanı. Adı Kısır, acilen yuva arıyor... H ayvan besleyenlerin apartman sakinleri ile ilgili yaşadığı sorunlar bitmiyor. Bir hayvansever olarak, duruma objektif bakmaya çalıştı ğımda bile, ne yazık ki insanların çoğun lukla bencil sebeplerden sıkıntı yarattığı kanısına varıyorum. Bahsedeceğim olay, aklıma Ayşecik’li, Ömercik’li filmleri getirdi. Hani “gri”si olmayan, bir tarafta iyi kalpli duyarlı ama maddi gücü az karakterlerin, diğer taraf ta duygusuz zenginlerin yer aldığı Türk filmlerini... Nihan Can isimli bir vatandaşın ilanıyla haberim oldu. Olay, gelir seviyesi yüksek kesi min ağırlıklı olarak oturduğu, ge nel olarak hayvansever bir semtte, Caddebostan’da geçiyor. u Kısır, 11 aylık. 0535 429 69 11 Bu bölgede, bir apartman gö imza attı. Adana Barosu Hayvan Hak revlisi 11 aydır baktığı, kör bir ları Komisyonu Başkanı  avukat Gülşah kedi yüzünden sorun yaşıyor. Görür bu kararı “Sadece yönetim plan Apartman sakinleri, görevliden kediyi göndermesini istiyorlar. Hukuksal bir durum yok, yani bu hadsiz isteğin altında yatan “gön Den iz Yavaşoğulları [email protected] larındaki ‘kedi/köpek beslenemez’ ibaresine dayanarak evcil hayvanların tahliyesine karar verilmesinin önü kapanmıştır. Mahkemeler artık dava konusu dermezse, onu gönderirirz” diye hakkında esastan inceleme yapacaklar” bilme gücü. Onca daire sakininin en alt katta şeklinde değerlendirirdi. Yani bu karar, yöne ki görevlinin evinde yaşayan kör bir kediyle tim planındaki “hayvan beslenemez” ibaresine ne sorunu olabilir? Hangi sorun kör ve muhtaç dayanarak açılan davalarda emsal olabilecek. bir canlıyı sokağa atma, ailesinden ayırma du Onun dışında eğer yönetim planında “hay rumunu makul kılabilir? O apartman görevli van beslenemez” ibaresi yoksa keyfi sebepler si kedisinden ayrılacak, mecbur çünkü ekmek le dava açılamaz. Ancak, söz konusu saldırgan parası. Kör kediciğe acil yuva aranıyor. ve apartmanda serbest bırakılan bir evcil hay örnek mahkeme kararı van ise açılabilir. Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Üstteki örnek, işçiişveren ilişkisi üzerin Yönetimi Yönetmeliği altında ise hayvan ses den bir “mobbing” aslında. Peki, bu kişi apart leri yer almamaktadır. Yani bir evcil hayvan manda görevli olmasaydı da kiracı olsaydı ne sadece ses çıkarıyor gerekçesiyle tahliye edi değişecekti? Bu sorunun cevabı apartman yö lemez. 5199 sayılı Hayvan Koruma Kanunu netim planına bağlı. Yönetim planında “hay gereğince ise sahipli hayvana sadece mahke van beslemek yasak” maddesi varsa, her an meler müdahale edebilir, başka hiçbir kurum dert yaşayabilirsiniz. (Apartman Yönetim Pla veya kişi müdahale edemez. Bir hayvanı sahi nı, Tapu Sicil Daireleri’nde, belediyelerde ve binden veya yaşadığı yerden ayırmaya yönelik gayrimenkullerin işlem dosyalarında buluna her türlü teşebbüs, baskı ve karar sadece bes bilir). Bu durumda, Kat Mülkiyeti Kanunu’na leyen insana değil, hayvana da şiddet unsurla aykırılıktan hayvanın evden tahliyesi için dava rı içerir. Sahipli bir hayvanın yaşam hakkına açılabilir. Yalnız temmuz ayında, Bursa Böl kastetmek, zarar vermek veya zarar vereceği ge Adliye Mahkemesi, emsal olacak bir karara ile tehdit etmek de cezaya tabidir.