Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 30 HAZİRAN 2019 Tübingen’de huzur dolu bir gün Şiir ve bilim iç içe Tübingen, Almanya’nın şirin bir ortaçağ kenti. Kültürü ve doğasının yanında bol sürprizli bir kent. Nehir turu ve şehir müzesi gezisini listenize ekleyin. En kolay ulaşım Stuttgart’tan. Trenle yaklaşık 1 saat. Üniversitesinde kimler okumamış ki Kentin dünyaca ünlü Tübingen Eberhard Karls Üniversitesi’nin (Wilhelmstrasse’de) fakülteleri kentin çeşitli bölgelerine dağılmış. 542 yıllık geçmişe sahip üniversitenin öğrencileri arasında tarihe damga vurmuş isimler de var. Astrofizikçi Johannes Kepler, ünlü filozof Friedrich Hegel, tıp doktoru Alois Alzheimer bu isimlerin birkaçı. Felsefe, tıp ve sosyal bölümleriyle öne çıkan üniversite, kütüphanesiyle de adından söz ettiriyor. Tarihi kütüphane, 1499 yılından bu yana akademik camiayla birlikte halka da açık. AKLINIZDA BULUNSUN u Tübingen’de her noktaya beş, 10 dakika gibi kısa yürüyüşlerle ulaşabiliyorsunuz. Kenti keşfetmeniz için bir gün size rahatlıkla yetecektir. NEBAHAT KOÇ T übingen, Almanya’da tarihin ve doğanın iç içe geçtiği bir ortaçağ kenti. Avrupa’nın önemli ve tarihi üniversitesine ev sahipliği yapıyor. Öğrenci kenti. Yaklaşık 90 binlik nüfusa sahip şehir, yetiştirdiği bilim insanları ve sanatçılarıyla ünlü. Ülkenin güneyindeki Baden Wüttemberg eyaletinde. Tren istasyonunda inip şehir merkezine doğru yürüyorum ki daha ilk dakikada kazların süzüldüğü bir gölün olduğu (Anlagensee), kuş seslerinin yükseldiği yemyeşil bir parkın içinde buluyorum kendimi. Beş, altı dakika sonra kentin simgelerinden Eberhard Köprüsü’ndeyim. Karşımda kartpostalları aratmayan bir güzellik. Neckar Nehri’nin üzerindeki köprüden manzarayı seyrediyorum, kuş sesleri kulağımda. Avrupa’da görmeye alıştığımız dilek asma kilitleri bu köprüde de gözüme çarpıyor. Merdivenlerden aşağıya iniyorum. Gökyüzünü kapatan anıt ağaçlarla dolu devasa bir park daha. Çimenlere uzanmış gençler, köpeğini gezdiren Tübingenliler... Parkın iki tarafından nehir akıyor. Yeşil ve mavi iç içe. Kent, ziyaretçilerine eşsiz bir huzur sunuyor. ROMANTİK MERDİVENLER Tübingen, güzelliklerin, önemli yapıların gizlenmediği bir kent. Yürüdüğünüz her caddede bir sürprizle karşılaşıyorsunuz. Dönelim Eberhard Köprüsü altında başlayan ada parka. Ağaçlar arasında ilerledikçe ünlü Alman besteci Friedrich Silcher’in heykeliyle karşılaşıyorum. Bir yandan da karşı kıyıdaki birbirinden güzel ve renkli binaları inceliyorum. Özellikle kulesi olan sarı renkli yapı dikkat çekiyor. Bu güzel bina klasik çağın ve romantizmin önemli temscilerinden ünlü Alman şair Friedricih Hölderlin’e ait. Evin önündeki ahşap kayıklar ayrı bir güzellik sunuyor. Şair için, dâhi de deniyor, psikolojik bunalımları için de Nebahat Koç li de. Ünlü şair son yıllarını bu evde geçirmiş ve burada vefat etmiş. Şiirlerinin yanı sıra romanı Hyperion (Yunanistan’da Bir Yalnız) öne çıkıyor. Ünlü şairin eviyle vedalaştıktan sonra, karşımda üzerinde bir kadın yüzüyle başka bir anıt beliriyor. Çocuk kitaplarıyla tanınan Alman yazar Ottilie Wildermuth’a ait bir anıt. Wildermuth de, Silcher ve Hölderlin gibi bu kentte vefat etmiş. Parkın sonunda küçük bir köprü (Alleenbrücke), köprüyü sağa dönünce solda yine bir ormanlık alan var. Ve ormanın içinde tepeye çıkan uzunca bir merdiven. 10 dakika tırmandıktan sonra tepedeyim. Schloss Hohentübingen nihayet karşımda. Taşlarla döşeli girişten geçerek, 11. yüzyılda inşa edilmiş kalenin avlusuna giriyorum. Kalenin içindeki Arkeoloji Müzesi’nde antik Mısır, Roma ve Yunan eserleri sergileniyor. Müze, birkaç saatinizi alabilecek zenginlikte. Sonrasında Leonorda da Vinci’nin makine ve bilim çalışmalarını anlatan sergiyi geziyorum. Sonraki durağım kentin önemli meydanı olan Marktplatz da kala Tübingen’de renkli evler. balık. Tübingen belediye binası, 15. yüzyılda yapılmış, üzerindeki astronomik saatiyle dikkat çekiyor. HESSE’NİN YAYINEVİ Meydandan ayrılıp rastgele dar sokaklara dalıyorum. Bu kez heybetli kilisesiyle (Stiftkirche) dikkat çeken Holzmarkt Meydanı’ndayım. Kilisenin merdivenlerinde oturup soluklanabiliyorsunuz. Holzmarkt, nehre yakın bir konumda. Kırmızı binasıyla Hechenhaur Yayınevi burada. Dünyaca ünlü Alman Yazar Herman Hesse, gençliğinde, üç yıl çırak, bir yıl da asistan olarak burada çalışmış. Holzmarkt’tan yürüyerek tekrar tura başladığım nehrin kenarına dönüyorum.Nehir kıyısında yükselen duvarda yemek yiyenlerin¸ manzarının keyfini çıkaranların yanında alıyorum soluğu. Yorgunluk giderip bir süre nehri izliyorum. Nehir kenarındaki kafelerde ve restoranlarda da soluklanıp bir şeyler içebilirsiniz. Ünlü şair Hölderlin’in evinin hemen yanındaki kafe mola için iyi bir tercih. Soluklandıktan sonra farklı bir rota çiziyorum. Renk renk boyanmış binalar arasında geziniyorum...