Katalog

10 ŞUBAT 2013 / SAYI 1403 5 Futbolcudan önce onları ikna etmek lazım Yabancı futbolcuların kendileri kadar eşleri ya da sevgilileri de her zaman basının ilgi odağıdır. Futbolcuların Türkiye’deki performanslarında bile fatura onlara kesilir. Son olarak Galatasaray'ın yeni “yenge”si Yolanthe Sneijder Türkiye'ye gelişinde en az kocası kadar ilgi çekmişken biz de Türkiye’de forma giymiş yabancı futbolcuların eşlerine bir göz attık. Epica tüm enerjisiyle sahnede ollanda kökenli senfonik metal grubu Epica, 10. yıllarını Ankara ve İstanbul'da vereceği konserlerle kutlayacak. Grup, 2002’den beri güzeller güzeli mezzosoprano Simone Simons’un vokali, progresif ve senfonik öğeler içeren tarzıyla dikkatleri üzerine çekiyor. 2003 tarihli ilk albümleri Phantom of the Agony ile Power ve Gotik Metalin arasında bir köprü oluşturan grup, Consign to Oblivion, The Divine Conspiracy ve Design Your Universe albümleriyle de dünyadaki senfonik metal gruplar arasında yerini aldı. Şimdi yeni bir albüm hazırlığındalar. 23 Şubat’ta İstanbul’da, 24 Şubat’taysa Ankara’daki Jolly Joker sahnesinde sevenleriyle buluşacaklar. Freebird Agecny & Vera Muzik ve Refresh the Venue katkılarıyla gerçekleştirilecek organizasyonda bir sürpriz daha var, İsveç’in doom metale yön veren gruplarından Katatonia da öncesinde sahnede olacak. Epica’nın kurucusu gitarist Mark Jansen ve güzel vokalisti Simone Simon sorularımızı yanıtlıyor. Bir araya geliş hikâyeniz nedir? Mark Jansen: İlk grubum After Forever yedi yıl var oldu, sonra ayrılmalar olunca dağıldı grup ve ben de Epica’yı AD Sluijter’le kurdum ve diğer müzisyenleri arkadaşlar arasından, iş arkadaşlarından ve internetten aradık, bulduk. 10 yıldır birlikteyiz. Bunları neden senfonik metal ile anlatmayı tercih ettiniz? M. Jansen: Metal, aşkı, sevgiyi müzikle ifade etmenin harika bir yolu. Plak şirketlerinin nefesini ensenizde hissetmediğiniz ve size ne yapmanız gerektiğini söylemediği, istediğinizi yapma özgürlüğüne sahip olduğunuz bir ESRA müzik türü. En iyi sonuçları AÇIKGÖZ alacağım müziği yaratmak için tam bir özgürlüğe ihtiyacım var. Bununla birlikte, metal müzikte biz kendi melodik ve ağır yanımızı aynı anda gösterebiliyoruz. Tüm duygularımızı ifade edebiliyoruz. Müziğiniz için nelerden etkileniyor, ilham alıyorsunuz? M. Jansen: Heavy metal dinlemeye babamın bana bazı Guns N’Roses CD’leri almasıyla başladım. Ancak o benim için yeterli değildi, daha da sert müzikler aramaya başladım. Megadeth’i bulduğumdan beri kendimi “metal kafası” olarak adlandırmaya başladım. Bugünlerde etkinlendiğim çok şey var; klasik müzikten Rachmaninov, halk müziğinden Clanned, bluestan Stevie Ray Vaughan ve metal müzikten Opeth’i sayabilirim mesela. Bu yıl sizin 10. yıldönümünüz. Sizin gibi kalabalık gruplar için uzun bir süre bu. Sizi bir arada tutan sır ne? M. Jansen: Sırrı demokratik bir grup olmamız. Gruptaki herkes aldığımız, alacağımız her kararda fikrini söyler. Yine de uzun tartışmalardan kaçınmak için, hızlı karar almayı ve ilerlemeyi öğrendik. Gruplarda genelde bir lider olur ve diktatör gibi davranır. Grup üyeleri de ayrılır çünkü artık eğlenemiyorlardır. Epica’da yaptığımız şeyle eğlenmek önemlidir. “İşimizle” eğlenmek... 10. yılınızı İstanbul ve Ankara’daki konserlerinizle kutlayacaksınız... M. Jansen: Bu bizim Türkiye’deki sanırım beşinci konserimiz. Geri dönmek çok güzel! Tutkulu ve enerjik Türk izleyicisini, kalabalığını seviyoruz. Ankara’da ilk defa konser vereceğiz, daha önce İstanbul’da, bir de İstanbul dışında bir yerde daha konser verdik ancak Ankara’da hiç çalmamıştık. Bu yeni deneyimi heyecanla bekliyoruz / iple çekiyoruz. İzleyicileri ne bekleyecek konserde? M. Jansen: İzleyiciler, tutku ve enerjiyle çalan bir grup umsunlar. Enerjiyi fanlarımızdan alıyoruz ve onlara fazlasıyla geri veriyoruz. Bu karşılıklı enerji durumu sıcak bir konser sağlıyor. Ufukta yeni albüm çalışması var mı? M. Jansen: Evet, yeni bir albüm için sıkı bir şekilde çalışıyoruz. Bu yeni albüm daha akılda kalıcı olmalı. Bir önceki albümümüz oldukça ilericiydi. Yenisi daha da çekici olacak ama tabii ki tipik Epica soundu ile. Simone Simons, sizin moda ve stil üzerine bir siteniz de bulunuyor. Hem müziği, hem bunları nasıl idare ediyorsunuz? Neden böyle bir site açtınız? Simone Simons: Müzisyen olmanın cool taraflarından biri kıyafet ve makyajla haşır neşir olmak. Bundan her zaman çok hoşladım. Ayrıca hayranlarım bilgimi onlarla paylaşmamı istediler. Ben de düşündüm ki bunu paylaşmın en iyi yolu bir blog açmak... esraacikgoz@gmail.com H Yolanthe Cabau Sneijder H er transfer döneminde spor sayfalarının bir köşesi onlara ayrılır. Gün gelir, Türkiye’ye gelecek futbolcudan daha fazla onlar konuşulur. Transferi yapacak yönetici mesaisinin yarısını futbolcuyu maddi konularda ikna etmeye harcasa geri kalan kısmını futbolcunun eşine ya da kız arkadaşına Türkiye’deki şartların aslında ne güzel olduğunu anlatarak geçirir. Çocuğu olan, eğitim şartlarını kafasına takar, hamileyse sağlık hizmetlerinin yeterliliği düşündürür, bazısı ülkesinde televizyon yıldızıdır, işini kaybetmek istemez. Bu yüzden futbolcu kulübe transfer olurken eşine Türk televizyonlarında iş arayan yöneticilere bile rastlanır. Kocasını Türkiye uçağına yolcu ederken kendi düzenini bozmak istemeyene de rastlanır. Eşinden ayrı bu topraklara yolu düşen futbolcudan, iki üç ay sonra, “ailesi yanında olmadığı için mutsuz, uyum sorunu yaşıyor” gibi haberler ya da İstanbul geceleri pek bilinmediği için genelde magazincilerin eliyle koymuşcasına ortaya çıkardıkları çapkınlık hikâyeleri yansır basına. Bir de ailesi birkaç ay sonra Türkiye’ye gelen futbolcunun sevincine diyecek yoktur, “siz beni asıl şimdi görün” diyen iddialı demeçler, spor sayfalarından fışkırır. Yabancı futbolcuların eşleri, güzellikleriyle, sevimlilikleriyle, kaprisleriyle son yıllarda futbolcular kadar ilgi odağı oluyor. Biz de onların en ilgi çekenlerinin hikâyelerine kısaca bir göz atalım istedik. “Cimbomun yengesi”, gazete başlıklarını kendi isminden çok bu tanımlamayla süsleyen Karen Jardel, UEFA Kupası şampiyonluğunun ertesinde Galatasaray'a büyük bir rakamla transfer olan Brezilyalı golcü Mario Jardel’in eşiydi. Avrupa’nın en önemli golcüsünü ikna etmek eşinin kaprisleriyle başa çıkmanın yanında çocuk oyuncağı gibi kalmıştı. Gelir gelmez kendisine gösterilen evlere “jakuzisi küçük” tarzında kulplar bularak Galatasaray yöneticilerini çileden çıkartan Karen Jardel’in İstanbul’a adaptasyonunu sağlamak için Galatasaraylı futbolcu eşleri ellerinden geleni yapmışlardı. Ancak Karen Jardel sezon ortasında eşini bırakıp Portekiz’e geri dönecekti. Jardel de müthiş bir düşüş yaşayacak ve sezon sonunda Galatasaray’ı terk etmek zorunda kalacaktı. Hikâyenin bundan sonrasıysa bir hayli dramatik. İddialara göre, eşi Portekiz’de de rahat durmayacak Süper Mario’yu, avukatıyla aldatacak, ünlü futbolcu bunun üzerine delirip akıl hastanesine yatacaktı. Bir başka ayrılık hikâyesi de Beşiktaş’ın İspanyol yıldızı Guti’den. İstanbul’daki yaşantısını bir Erasmus öğrencisininkine benzeten, antreman dışında evinde oturup gitar çalarak ve gece kulüplerini ziyaret ederek geçiren Guti’nin yalnızlığında o dönemki sevgilisi manken Noelia Lopez’le çalkantılı ilişkisinin rolü büyüktü. Guti’yle Lopez’in yolları tıpkı Beşiktaş’la olduğu gibi beklenenden erken noktalanacaktı. Ancak her futbolcunun hikâyesi de böyle dramatik olmuyor, işte Sheree Murphy! Galatasaray taraftarının en büyük aşklarından Harry Kewell'ın eşi. İngiltere’de “Reality TV” ve “I’m a Celebrity Get Me Out of Here” gibi popüler programların yıldızıydı. Kewell Liverpool’u bırakıp Galatasaray’a geldiğinde, kendisi çocuklarıyla birlikte Noelia Lopez Meireles çifti. ülkesinde kalmayı tercih etmişti. Ancak bu haberler basına yansıdı. Kulüp bu durum hemen hiç problem yaratmadı, haberleri yalanladı ama İngiltere’deyken Galatasaraylılar Murphy’i sıkça Ali Sami örnek çift olarak gösterilen Raul ve İvone Yen’de görmeye alışkındı. Meireles çiftinin ilişkisindeki zedelenme Bir uyumlu çift hikâyesi de ve Kuyt’un dışarda eğlendiği saatlerde eşi Fenerbahçe’den. Sarılacivertli takımın Gertrude’nin dört çocuğuyla tek başına efsane futbolcusu Alex de Souza’nın eşi ilgilendiği haberleri işin rengini değiştirdi. Daianne, eşinin Türkiye’yi bu kadar çok Oysa Gertrude ve Dik Kuyt çiftinin benimsemesinde önemli rol oynamıştı. İstanbul macerası oldukça güzel Aslında bu hikâyenin başlangıcı da biraz başlamıştı. Transfer görüşmeleri sırasında sıkıntılıydı. Alex Fenerbahçe’ye Fenerbahçe Gertrude’yi üç transfer olduğunda eşi gün kulüpte ağırlamış, Türkiye’de sağlık koşullarının misafirperverlikten çok yeterli olmadığını düşünmüş etkilenen Bayan Kuyt, eşinin ve doğumunu Brezilya’da imzasına onay vermişti. Hatta yapmak istemişti. Bunun Sneijder’in transferinde de eşi üzerine seferber olan Yolanthe’yi ikna eden telefon Fenerbahçe taraftarları, görüşmesini o yapmıştı... Türkiye’deki özel hastanelerin Yolanthe Cabau Sneijder; tanıtım broşülerini Brezilya’ya Türkiye’nin yeni ikoncanı kadar ulaştırmış ve doğum olarak gösteriliyor. DENİZ Türkiye’de gerçekleşmişti. Hollanda’da oynadığı kısa ÜLKÜTEKİN Sonrasında Alex sahada filmle İslam camiasından tepki döktürürken eşi de tüm topladığı ve transferin Türkiye’nin kalbini kazandı. Ancak ne önündeki engellerden birinin bu olduğu yazık ki Fenerbahçe’deki her evlilik böyle ifade edildi. Uluslararası alanda önemli bir muazzam olmayacaktı. manken Yolanthe Sneijder. Bundan sonra “Skandal Gelin” manşetleriyle Türkiye’de de gözde bir isim olacak gibi. Türkiye’ye adım atmıştı Nuria Bermudez. Ancak dediğine göre Wesley, kendisinin La Liga’nın gol kralı Daniel Guiza’dan iş hayatına alışana kadar epey zorluk beklentiler büyüktü. Ancak İspanya’da çekmiş çünkü fazlasıyla kıskanç biriymiş. Guiza’dan önce Beckham ve Figo gibi İlişkileri, Wesley Sneijder’in evli olduğu isimlerle ilişki yaşadığı iddia edilen dönemde başlayan ikili magazin Bermudez’in rahat durmaya niyeti yoktu. basınında epey bir fırtına koparmıştı. Guzia’nın Türkiye kariyerinin başında, Bakalım onların Türkiye hikâyesi nasıl İspanya’da bir programda bir çamur sonlanacak? güreşi yapması, magazin basınına günlerce konu oldu. Ardından Guiza’nın annesi, ikilinin çocuğunun babasının oğlu olduğundan şüpheli olduğunu açıkladı. Tüm bunlar yaşanırken Guiza, namı diğer Okçu’nun sahada hedefi bulmak konusundaki sıkıntılarını anlatmaya gerek yok. Nuria’ya göre bunun sebebi Guiza’nın özel yaşantısındaki hovardalığıydı. Asıl büyük bomba ise sonradan patlayacaktı. İspanyol gazeteleri, Bermudez’in çocuğunun aslında Guiza’nın o dönemki takım arkadaşı Roberto Carlos’tan olduğunu iddia edecekti. İki taraf da bu iddiaları yalanlıyordu ama bombanın pimi çekilmişti bir kere. İspanyol golcünün başarısız Fenerbahçe kariyeri hüsranla bitti. Şu sıralarda Fenerbahçe’de benzer bir sorunun izlerine rastlanıyor. Geçen hafta Raul Meireles ve Dirk Kuyt’un gece Epica yarısı yaptıkları çapkınlık girişimiyle ilgili Gertrude Kuyt (solda). Nuria Bermudez Karen Jardel C MY B