Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 3 TEMMUZ 2011 / SAYI 1319 Kiloluyken de seksi ve güzel olabilirsin ESRA AÇIKGÖZ özde Bahadır, manken. Evet yanlış duymanız o bir manken, hatta muhtemelen Türkiye’nin ilk tescilli büyük beden mankeni. Ona bu unvanı kazandıransa Sumak XL Fashion’ın sponsor olduğu, XL Model 2011. Kilosu yüzünden kendini kötü hissettiği, hatta hakarete uğradığı dönemleri çok geride bırakmış Bahadır, şimdi bedeniyle barışık. Güzel olmanın zayıf olmaktan geçmediğini biliyor. Aksini sananlara inat, ki bunlardan biri de eski kocası, ne isterse onu giyiyor çekinmeden. Bakımını hiç eksik etmiyor, saçlarını yaptırmadan gezmiyor. Artık çekinmeden kilosundan ve boyundan konuşabiliyor: “1.74 boyunda, 80 kilo ve tam 44 bedenim”. Gerisini o anlatıyor... Önce sizi tanıyarak başlasak, kimsiniz siz? 1977 stanbul doğumluyum. Aslında ilk güzellik yarışmama 2000’de Yunanistan’da katıldım, o zaman 57 kiloydum. Altıncı seçildim. Sonra 2001 Miss World Filipinler Güzellik Yarışması’nda Türkiye’yi temsil ettim. Ama tek tacımı XL Model 2011’den aldım. G Yarışmadan sonra eşinizle görüştünüz mü? Görüşmedim, aramadı, valla neredeyse hayatından şüphe edeceğim. Herhalde kalp krizi filan geçirdi (gülüyor). Onun yerinde olsam şunu söylerdim, “Evet, o sözleri söyledim, ama iyi ki de söylemişim bak oradasın. Özür dilerim”. Neyse; biz yine size dönelim. Oyunculuk için Banu Noyan’a başvurdunuz. Böyle bir deneyiminiz var mıydı? Önceden reklamlar ve dizilerde ufak tefek rollerde oynamıştım. Ancak 11 yıldır hayatta yoktum neredeyse, psikolojim çok bozuktu, yapabilir miyim, yapamaz mıyım diye çok kaygılıydım. Eşimden işittiğim kötü sözler nedeniyle elimi, ayağımı nereye koyacağımı şaşırmış, özgüvenimi yitirmiştim. AYNAYLA DA TARTIYLA DA BARIŞIĞIM Peki büyük beden mankenlik yarışmasına katılmak nereden aklınıza geldi? Arkadaşım gazetede görmüş, haber verdi, “ lanı görünce eşinle, kayınvalidenin suratı gözümde canlandı, kesin katıl buna” dedi. Beni gaza getirdi biraz. Son dakikada başvurdum. Çok yakın bir arkadaşım dedi ki, “Sen dünya güzellik yarışmasına katıldın, neden bu yarışmaya katılıyorsun?” Valla ben zayıf halime bakıyorum, çirkinmişim, şimdi kendimi daha iyi hissediyorum. Bence güzellik, sağlıklı, mutlu olmak ve giydiğinizi yakıştırmaktır. Ben bu yarışmaya katıldım, çünkü artık birilerinin çıkması lazım. Tekstilde Türkiye çok ileri, neden bu kıyafetlerin sunumu için yabancı manken getirilsin? nsanlar, büyük beden kadınların da seksi ve güzel olabildiğini bilmeli artık. Yarışma bana çok iyi geldi, tacı alınca özgüvenim de onarıldı. ‘ şte ben buyum’ dedim. Seksilik ve kilo yan yana getirilmeyen iki sözcük. nsanlar kilolu olduklarında kendilerini mümkün olduğunca gizlemeye, görünmez kılmaya çalışır, en salaş, bol kıyafetlerini giyerek çıkar dışarı... Zayıf kadın görüntü itibarıyla hoşmuş gibi gözükse de erkekler yuvarlak hatlı kadınları tercih ediyor. Güzel olmak için zayıf olmaya gerek yok. Bunu hep söylüyorum, zayıf kadınlar daha kaprisli, mutsuz. Belki de yeterince çikolata yemediklerindendir (gülüyor). Aynaya bakıp sürekli kendilerine daha da incelmeliyim diyorlar. Sağlıklarını kaybediyorlar, zamanlarını ve mutluluklarını da. Gerçekten kilolarınızla bu kadar barışık mısınız? Yani tartıya çıktığınızda hiç mi tüh kilo vermemişim dediğiniz olmuyor... Doğumdan sonra tartı filan görmek istemiyordum. Kıyafet almaya, alışverişe çıkmak istemiyordum. Sonra başkalarından beklentimi azalttım, kendimden beklentilerimi arttırınca her şey daha kolay oldu. Şimdi tartıyla ilişkim iyi. Her yerde rahatlıkla kilolarımı söyleyebiliyorum. Ancak bu “Tamam kilolu olmayı aştım, barıştım” gibi değil, güzel olmak için yine gerekeni yaparım. Kendimi hiçbir zaman, en depresyon zamanımda bile salmadım. Her zaman ojem, makyajım oldu. Ev içindeki kıyafetlerim bile süslüdür. G K LOLARIM YÜZÜNDEN EŞ MDEN PS KOLOJ K Ş DDET GÖRDÜM Yarışmalar sizin için yeni değil. Siz güzellik yarışmalarından büyük beden mankenlik yarışmasına nasıl geldiniz? Evlenerek (gülüyor)... Dört yıl havayollarında çalıştım. Altı ay Belçika’da yaşadım, orada eşimle tanıştım ve dönüp evlendik. Eşim, evlendikten sonra çalışabileceğimi söylemişti. Ben de bu hayallerle döndüm, ancak hiçbiri olmadı. Üstelik yüksek eğitimli bir adamdı, ama... ş hayatım bitti. Eve kapandım. Sonra hamile kaldım. Kilo almaya başladım. Bu sırada eşim tarafından sürekli sözlü tacize uğradım. Sekiz yıl katlandıktan sonra evliliğimi bitirme kararı aldım. Eşim yüzünden bütün tanıdıklarımdan, her şeyden uzaklaşmak zorunda kalmıştım, ama artık tek başıma ayakta kalmalı, 3.5 yaşındaki oğlum Berk’e bakmalıydım. şe koyuldum ve oyunculuk için Banu Noyan’a başvurdum. Biz şiddeti hep fiziksel olunca önemsiyoruz, ama epey yoğun bir psikolojik şiddet görmüşsünüz eşinizden... Şiddet denince illa dayak anlaşılmasın. Öyle bir şey yapmadı, ancak sözlü tacizi daha yaralayıcı, ağırdı. “Sen güzel misin ki?”, “Nerene bakıyorlar senin?”... Niye evlisin o zaman benimle? Kendini dünyaya ispatlayıp, bunu yaşayınca daha da ağır geliyor insana. Evlendiğimde 60 kiloydum. Hamile kalınca çok kilo aldım, ama işin enteresanı rejim yaptığımda eşim yurtdışından çikolata getirir, tuzak hazırlardı adeta. K LOLULAR Ç N DE SEKS Ç ÇAMAŞIRI ÜRET N Kilolu olmanın en zor yanı ne? ç çamaşırı bulmak... Hep küçük bedenler için seksi çamaşırlar yapılıyor. Hayır, kilolu kadın da seksi olabilir, jartiyer giyebilir. Emzirme sütyenleri gibi sütyenler, babaanne donları satılıyor. Neyse ki ben şanslıydım, havayollarındayken sık sık yurtdışına çıktığım için oradan temin edebiliyordum. Bir de genç kızken güzel abiye kıyafetler bulmak zordu, ancak bu değişti şimdi. Hep mi kiloluydunuz yani... Hani 57 kiloyla güzellik yarışmalarına katılmıştınız? Evet, ama ondan önce, ergenlikte çok kiloluydum. 16 yaşımda, 77 kiloydum. Düşünün, şimdiki kilomdan üç kilo eksik. Çok sevdiğim bir abim, genç bir çocuğun yanında, “Bu ne hal babaannem gibisin” deyince inat ettim ve 2.5 ayda 59 kiloya düştüm. nsan istediğinde zayıflıyor, ancak şimdi öyle bir derdim yok. Zaten Sumak’la iki yıllık bir sözleşmem var. Ne kilo alacağım, ne de vereceğim. G Mankenlikte en çok ne çekiyor sizi? Bu dişisel bir şey. Bütün kadınlar beğenilmek ister, sanırım bende bu durum fazla. Biraz ego sorunu yani... Canlı yayında evlenme teklifi bile aldım. Yanımda, yarışmanın 2. ve 3. güzelleri de vardı, biri 22, diğeri 25 yaşında olunca hiç üstüme alınmadım, onlaradır sandım, banaymış. Bu gururumu okşadı. Büyük beden mankenlik yeni yeni duyuluyor Türkiye’de. nsanlar mankenim dediklerinde 90/60/90 bir fizik bekliyorlar. şinizi anlatmakta zorluk çekiyor musunuz? Büyük beden manken dediğimde şaşırıyorlar ama tepkileri çok olumlu. “Aa öyle bir şey de mi varmış, bizim hanım da bir türlü kilo veremedi, o da gitsin” diyenler de var. G BEĞEN LMEY SEV YORUM C MY B C MY B