22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

6 açılmış bir sinema salonu... Kuyudan su çekmekte kullanılan kaldıraca benzer aygıt... Yaradaki irini boşaltmaya yarayan ince ve bükülgen boru. 8. Kırgızistan’ın plaka imi... Ender, seyrek... “Beş yaşında akıl geldi başıma / yaşında gider oldum işime”(Karacaoğlan)... Seyirciyi oyalayan, eğlendiren, ilgi çekici gösteri. 9. Merkür gezegenine verilen bir başka ad... Kuşların gövde, kanat ve kuyruğunda bulunan kalın eksenli tüy... Yün atkı. 10. Eskiden kadınların çarşaf yerine başörtüsünün üstünden örtündükleri örtü... Elli kâğıtla oynanan bir iskambil oyunu... Şebnem... Parlaklığı geçici olarak artarak patlayan yıldız. 11. Gemileri, farklı iki su düzeyinin birinden öbürüne aşırmak için yapılmış ara havuz... İskandinav ülkelerine özgü eski bir üflemeli çalgı... “Yenenler, yenilenlerin / Dikişsiz gömleğinde sildiler / Kılıçlarının kanını” (Nâzım Hikmet)... Bir evde aileyi sürdürecek olan tek çocuk... Batı Hindistan’da eski bir Hindu devleti. 12. Kutsal Hindu metinlerine verilen ad... Gava Adası yerlilerince okların ucuna sürülen çok güçlü bitkisel zehir... Algılananı kavrama yeteneğinin yitirilmesi. Bu haftaki 13. Polinezya halklarının savaş bulmaca tanrısı... Güney Amerika’da büyük ödülünüz bir uygarlık kuran eski yerli halk... Kimi Slav uluslarında “kral, prens” anlamında kullanılan sözcük... Dolma yapmak için hazırlanan karışım. 14. Mersin’in Silifke ilçesinde antik bir kent... Bir tür yün örgüsü. 15. 18951964 yılları arasında yaşamış, çeşitli gazete ve dergilerde çizmiş ve özellikle portreleriyle tanınmış karikatür sanatçımız... Eski Türklerde ölmüş ataların tapılan suret ve heykelleri. 16. Türk müziğinde bir makam... Eski ve bilinmeyen bir tarihi anlatmakta kullanılan deyim sözü... “Tarçın Kokulu Kız”, “Mucizeler Dükkânı”, “Sonsuz Topraklar” gibi romanları dilimize de çevrilmiş Brezilyalı yazar. 17. Bir tür gemici düğümü... Küçük mağara. 18. Hayvanlara vurulan damga... İpekten, sarımtırak dallı nakışlarla işlenmiş bir tür beyaz kumaş... Bütün canlı hücreler tarafından kullanılan kimyasal enerjinin kısa yazılışı. 19. “Şirler pençei kahrımda olurken / Beni bir gözleri ahuya zebun etti felek” (Yavuz Sultan Selim)... Tavlada “iki” sayısı... Bakır, çinko ve kalay alaşımı. 20. Zeybek... Kıbrıs’a özgü bir tür tatlı sofra şarabı. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1 “Hayal içinde akıp geçti ömrü derbederim”, “Mümkün mü unutmak güzelim neydi o akşam” gibi şarkılarıyla tanınmış bestecimiz... Hawaii Adaları’na özgü, dört telli gitar. 2. Jüpiter gezegeninin bir uydusu... Kemiklerin, hafif bir baskıyla bile kırılabilir duruma gelmesiyle tanımlanan hastalık... Kral sofralarında kullanılan ve yiyeceklerin zehirli olup olmadığını anlamakta kullanılan kap. 3. Satrançta bir taş... Evde ya da odada saygıdeğer kişilerin oturduğu baş köşe... İçine konan içkiyi buharlaşma yoluyla soğutan, gözenekli topraktan yapılmış bir tür testi... Renyum elementinin simgesi. 4. İnsanı istenmeyen seçeneklerden birini izlemeye zorlayan durum... Nazilerin politikasında Germen ırkından kimselere yakıştırılan ad... Japon lirik dramı... Sürülmemiş, ot bürümüş toprak. 5. Dantel ya da nakış ipliği yumağı... Yeni doğum yapmış kadın... Eskişehir’in tanınmış bir içme suyu. 6. Yapraklarının üst yüzeyi, böcekleri yakalayan yapışkan tüylerle örtülü otsu bir bitki... Osmanlı devletinin Kuzey Afrika’daki son topraklarını da yitirdiği antlaşmanın adı... Kraliçe, prenses. 7. Öğütülmüş tahıl... Liköre benzer bir içki... Dünya üzerinde Fransızca konuşanlara verilen ad. 8. Üzerine yazı yazılan tabaklanmış ceylan derisi... İç sıkıntısı... Danimarka’nın plaka imi... “Lahos” da denilen, eti lezzetli bir balık. 9. “Adam, herif” anlamında argo sözcük... Derebeylik Japonyası’nda en aşağı sınıfı oluşturan halk... Trabzon’un Sürmene ilçesine özgü, ekşimsi tadı olan bir cins peynir... Ses. 10. Sac üstünde pişen yufkayı çevirmeye yarayan tahta aygıt... Eski Roma’da aşağı sınıf halkın ve balıkçıların giydiği bir çeşit palto... “Ey Ankara / Ey en iyi kalpli üvey ” (Cemal Süreya). 20 KASIM 2011 / SAYI 1339 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 İsim:.......................................................................................................................................... Adres:....................................................................................................................................... .................................................................................................................................................. Tel:............................................................................................................................................ 11. Briçte, oyunculardan birinin elinde bir renkten hiçbir kâğıt olmaması... Ölünün portresini taşıyan mezar sütunu ya da taş levha... Kadın giysisi yapımında kullanılan, çok sık dokunmuş bir tür hafif kumaş. 12. Sarı renkli verimli bir balçık... “Aç kaldım, susuz kaldım / etmedi sevdan beni” (Ahmed Arif)... Tahta perde, tahta bölme... Kireçli ve taşlı toprak. 13. Konya’nın Akşehir ilçesine özgü, küçük ve yassı hamur parçaları, sarmısaklı yoğurt ve kıymayla yapılan bir yemek... Kimi bitkilerden sızan ve katılaşarak sarımtırak bir cisim durumuna gelen şekerli özsu... Osmanlı devletinde Acemi Ocağı’ndan olanlara verilen ad... New York’un kısa yazılışı. 14. Konut... Hamamlarda, duvar içinde sıcak hava ve dumanın dolaşımı için yapılmış özel künk düzeni... Eflak ve Boğdan eyaletleri voyvodalıklarına atanan Fener Rum beylerinin kız çocuklarına Osmanlılar döneminde verilen unvan. 15. İran’da tarihi bir kent... Bir kişi, bir işletme ya da bir iş için ilgili yerlerden bilgi isteme. 16. Azarlama, paylama... "Hiçbir şey gideremez sıkıntımı / Memleketimin şarkıları ve tütünü gibi” (Nâzım Hikmet)... Yurdumuzun bir bölgesi. 17. Ekvatoru dik olarak kestiği ve iki kutup noktasından geçerek dünyayı çevrelediği varsayılan daire... Yeni Zelanda’nın plaka imi. 18. Boru sesi... Tavlada “üç” sayısı... Bir pasta cinsi. 19. Artvin’in Gürcistan sınırı yakınında bir yayla... Erzurum yöresine özgü, yoğurt ve yarmayla yapılan bir çorba... Bayağı, adi kimse. 20. Domatese kırmızı rengini veren pigment... XX. yüzyıl başlarında Avrupa’da da yaygınlaşan Brezilya dansı. SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA 1. Resimde gördüğünüz, “Çırak Aranıyor”, “Adresi Uçurum”, “Nereye Uçar Gökyüzü” gibi kitaplarıyla tanınmış şairimiz... Eski Yunan mimarlığında bir yapının çevresini saran sütunlu galeri. 2. Özellikle sülüs yazı yazmak için kullanılan bir tür perdahlı kâğıt... Kuran’ı güzel, yüksek sesle ve usulünce okuma... Hawaii Adaları’nda yaşayan, ispinoza benzer bir kuş. 3. Pamuklu bir kumaş türü... Tiyatrolarda oyunu alkışlamak için parayla tutulmuş kimse... Tropikal bölgelerde yetişen ve nişastaca zengin yumru kökleri yiyecek olarak kullanılan bir bitki... İlave. 4. Şarkı, türkü... Güney Amerika’da yaban hayvanlarını yakalamakta kullanılan kement... İslam inancına göre, kıyamet günü bütün ölülerin dirilerek toplanacakları yer... İtalyan mutfağına özgü, fesleğen ve peynirle hazırlanan makarna sosu. 5. Yaprakları çay gibi haşlanarak içilen bir Güney Amerika bitkisi... Ermenistan’ın başkenti... Çam, ardıç gibi ağaçların iğne gibi ince yaprakları... Bir nota. 6. 19312010 yılları arasında yaşayan ve figür soyutlamalarıyla tanınan ressamımız... Az pişmiş et... Adın durum eklerinden biri. 7. Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde bir mağara... 1914’te İstanbul’un Beyoğlu semtinde 1337 sayılı armağanlı bulmacanın çözümü ve kazananlar: 06.11.2011 tarihli bulmacayı doğru yanıtlayarak çekiliş sonucu “Kapitalist Dünyanın İçEvreninde / Peter Sloterdijk” (Kırmızı Yayınları) kitabını kazananlar: ADANA’DAN: Turgut İkiz ANKARA’DAN: M. Nedim Çiçek BOLU’DAN: M. Şadi Yücel, Kerem Alagöz BURSA’DAN: Melih Ertav DENİZLİ’DEN: Umay Oğuzhanoğlu Akay İSTANBUL’DAN: Sedat Koncuk, Ünser Tuna, Azmi Cinsoy, Kamil Orhan Utkan, Erdem Ağar, İsmail Mete Şaylan, M. Birr Ayasbeyoğlu, Bilal Yeşilöz, Yahya Çelik, Cemil Aydın Ersoy, F. Tüten Türey İZMİR’DEN: Dengiz Toprak KAYSERİ’DEN: Aydın Uylaş KOCAELİ’DEN: Mehmet Necdet Kuşaksızoğlu KONYA’DAN: Mustafa Öten MANİSA’DAN: İsmail Pirge SAKARYA’DAN: Erdal Barın TRABZON’DAN: Nail Küçük GİRNE’DEN: Serdar Oktay. 1 A N N A A H M A T O V A G İ R E N İ Z 2 H A İ K U H A Z O T H B E L V E D E R E 3 M U Ş M R O K M L U R M L İ G M E C E L 4 E R E T U R A N E R O L M K İ T E A N E 5 T U L U M T R A D T T A K O T R A T A N 6 T T A T T B O G O M İ L İ Z M T T İ T İ 7 A Y V A D A N A A E L E K A E B E C İ K 8 R A M R Ü N R Y O L R Ş İ L T E R U C A 9 I R A K I D İ K M E N I R A I Y O M A I 10 K I N A K I N A K M A N İ T A K M A D A 11 T N T L A R İ T T E T A K E R E T L İ R 12 E T A P M F E M R T R I F K I İ 13 K I V H S A K A L T U T A N R O L R E K 14 Ç M E T A M S M T A S M M A N D E P S İ 15 E S R A R D E D E M A L A 16 17 J K U A J V U A T T M N O O D L T A A N D A T E N 18 U T A L L A N O S T I R A 19 B E N G A L A M A Z R U F 20 A R D A V İ R A F N A M E 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 FAİK FALAY GM SUAT ATALIK Peynir gemisi KART TEKNİĞİ 1 ¦ A6 ¦ A3 ¦ 954 ¦ AKQ732 ¦ KQJ1092 ¦ 85 ¦ A732 ¦6 Yan renk test edilmeli! 1. Briçte el kolay göründüğü zaman neyin ters olabileceği düşünülmeli. Trefl 33 veya 42 olduğunda sorun yok ters olacak dağılım treflin 51 dağılımı. Bunun için ilk karoyu alınca trefl oynayın ve trefle 9 çakın. Herkesten trefl gelirse 42/33 dağılmış kozları bitirin körle yere geçip trefleri kullanın. Ancak bu elde Doğu 2. Trefle kart atar, şimdi 51 dağılımı gördük. Pik ruva pik yere geçin şimdi bir trefle daha çakıp kozları bitirin 6 koz 4 trefl iki as alarak oyun yapılacaktır. Batı Doğu ¦ 8543 ¦ KQ1042 ¦ 1086 ¦9 A Oyun: 6 ¦ Atak: ¦ K Nasıl oynanmalı? ¦7 ¦ J976 ¦ KQJ ¦ J10854 DEFANS 2 ¦ 107 ¦ 73 ¦ 962 ¦ AQ10962 Yeri öldürün! 2. Bu tür ellerde oyunun tek batarı Güneyde ikili trefl olması, eğer üçlü treflisi varsa sizlerde 22 olduğu için oyun olacaktır. Pikleriniz sağlandı ortağınızda 3. Pik varsa dönüp batıracaktır ama ya yoksa! İlk trefle K koymazsanız Güney yerden 10 koyacak ortağınız vale alıp pik gelemeyince oyun olacaktır. İlk trefle siz K koyun bırakırsa pikleri alıp oyunu batırırsınız, alırsa trefl ikili olduğu için oyun 8 lövede kalacaktır! ¦ KJ962 ¦ J1065 ¦ J8 ¦ K5 G 2 SA B P K 3 SA D Herkes P Doğu ¦ Q5 ¦ Q94 ¦ 107543 ¦ J83 Güney ¦ A843 ¦ AK82 ¦ AKQ ¦ 74 Oyun: 3 SA Atak: ¦ 6 Yerden 7 ortak dam koydu Güney almadı ortak 5 döndü Güney aldı ve trefl 4 oynadı. Oyun batabilir mi? Dilek, öneri ve şikâyetleriniz için eposta adresim: faikfalay@gmail.com / http://faikfalay.blogspot.com vrupa Ulusal Takımlar Şampiyonası 311 Kasım 2011 tarihleri arasında Yunanistan’ın Porto Carras kentinde yapıldı. 15 maç puanıyla Almanya’nın tek başına birinci olması şampiyonanın en büyük sürpriziydi. 2666 reyting ortalamasıyla turnuvaya 10. sırada başlayan GM Naydiç liderliğindeki ekip son iki turda Azerbaycan ve Ermenistan’ı yenerek bu başarıya ulaştı. Bu, satrancın spor olarak kabul edilmesinde en geç kalan ülkelerden biri olan Almanya’nın son yıllarda elde ettiği en büyük netice olarak tarihe geçti. İkinciliği 14 maç puanı toplayan Azerbaycan alırken 13 maç puanı alan ekiplerden eşitlik bozmayla Macaristan, Ermenistan ve Rusya’yı geride bıraktı. Yıllarca her türlü şampiyonayı hegemonyası altında tutan Rusya’nın beşinciliği de kötü puan hanesine yazıldı. Türkiye ulusal takımı 38 ülkenin katıldığı şampiyonada tek başına 34. oldu. Ulusal takımımızın geçtiği ülkelere bakarsak sırasıyla İskoçya, Lüksemburg, Galler ve Kıbrıs Rum Kesimi’ni görmekteyiz. Bu sene başlatılan ilginç şampiyonalardan biri olan “Küçük Ülkeler Şampiyonası”nda yarışan bu ülkelerden Lüksemburg birinciliği almıştı. Şimdi bu fiyaskonun nedenlerini analiz edelim. Tüm ülkeler tüm spor dallarında en iyi ekipleriyle yarışmalı ve en iyi neticeyi almaya çalışmalıdırlar. Bunun aksi düşünülemez! Kasım 2011 FİDE reyting listesindeki Türk sporculara bakınca, 1) GM Mikhail Gurevich 2611, 2) GM Suat Atalık 2608, 3) GM Barış Esen 2534, 4) İM Mustafa Yılmaz 2515, 5) İM Ekaterina Atalık 2480, 6) GM Emre Can 2465 sıralamasını görmekteyiz. Oturma izni ve TC uyruğuna sahip olmayan Gurevich’in lisanslı sporcular listesinde bile Türk statüsünden çıkartıldığını unutmayalım. Şampiyonaya gönderilen takımda ilk 10’dan sadece 4. ve 6. sıradaki sporculara yer verilince kötü sonuç zaten kaçınılmaz hale gelmişti. 2008 seçimlerinden sonra muhalif gördüklerine husumetle yaklaşan TSF, ulusal takımı satrancın zirvesinden mahrum etmeye başlamıştı. Ulusal takımın 30 yaş üstüne kapatılması gibi abes işlerle iştigal sonunda bu dereceyi de getirdi. Lafla peynir gemisi yürümez! Tavan ile tabanın yer değiştirmesi, sporcu kontratlarının yerini eğitim burslarının alması gibi eşyanın tabiatına aykırı uygulamalar getirip de dünyanın en hiyerarşik spor dalını ülkenizde keyfe keder hale bırakırsanız ileride Avrupa sonunculuğu da gelir. İşin kötü tarafı bunun hesabını soracak kimsenin kalmamasında. Satranç ne genelde medyanın ne de spor basınının ilgi ve bilgisine mazhar değil. Eskiden nispeten etkin olabilecek camia da yerini konuyla hiçbir ilgisi olmamasına rağmen oy hakkına sahip kişilere bırakmış durumda. En önemlisi de ülkemizde federasyonların performansı sportif başarıyla değil de organizasyon almak ve para üretmekle ölçüldüğünden sponsorlar ve teşkilat önlerine genelde 35 ülkenin katıldığı okul şampiyonaları ve maksimum 2200 reytinglik yaş grubu birinciliklerinin madalyaları konunca aslında satrançta neler olduğuna gözlerini kapatıyor. Bayanlara gelince bu kez 17 maç puanı (8 galibiyet ve 1 beraberlik) toplayan Rusya’nın rahat birinci olduğunu görüyoruz. 14 puanlı iki takımdan 0,5 masa puanı fazlasıyla Polonya ikinci, Gürcistan’sa 3. oldular. 2114 reyting ortalamasıyla Avrupa Bayanlar Şampiyonası’na katılan 28 ülke arasında 27. sırada başlayan bayan ulusal takımımız bu kez 22. oldu. Dünyanın en iyi 25 bayan satranççısından biri olan 2006 Avrupa Bayanlar Şampiyonu WGM Ekaterina Atalık’ın ulusal takıma çağrılmaması kişisel problemlerin ulusal menfaatların önüne nasıl geçebildiğinin göstergesi. 9 oyunda topladığı 6 puanla 2. masa WİM Kübra Öztürk bayan büyükusta normu yaparken, 4. masa Kardelen Cemhan’da 7 oyunda 4,5 puanla bayan uluslararası usta normuna ulaştı. Oynatıldığı 5 oyunda sıfır çeken yedek oyuncu da takım kaptanı hatalarının belirgin olduğu nispeten başarılı bu kategoride tam takım çıkılması halinde nelerin elde edilebileceği akla geliyor. Bugünkü ilk konumumuz erkek takımımızın ilk turda büyük bir sürprizle 2,51,5 yendiği Gürcistan maçından. (Bakınız diyagram solda) GM Emre Can (2465) GM Mikheil Mçedlişvili (2636) partisinde teorik beraberliği ve küçük tuzakları bilmeyen Gürcü büyükusta 1...Şb8?? 2. Kg4! Ff3 3. Kf4 Fg2 4. b4 ab4 5. Kb4 Şa7 6. Şc7 Şa6 7. Kb6 Şa5 8. Kb2! Ff3 9. Ka2 sonrası önce eri sonra oyunu kaybetti. Halbuki 1...Fh1! 2. Kg7 Şb8 3. Kf7 Fg2! (3...Fe4?? 4. Kf4 Fg2 5. b4! oyundaki gibi kaybeder.) 4. b4 ab4 5. Kf4 Şb7 6. Kb4 Şa6 7. Şc7 Şa5 bilinen yöntem. Oyunsonunu iyi bilmenin önemini gösteren ikinci örneğimiz GM Gabriel Sargisyan (2671) GM Jan Gustafsson (2633) oyunundan. Almanya 21 öndeyken az rastlanacak bu ersiz oyunsonuna bilerek giren eski öğrencim GM Gustafsson kolayca beraberliği elde etti. 1...Şe6! (1...Fc6? 2. Kf1! Şe6 3. Kg6 Şd7 4. Kf7 Şe8 5. Kh7! kazanır.) 2. K7g6 (2. K1g6 Şf5 3. Kg5 Şf6 4. K7g6 Şf7 5. Kd6 Fc4 (5...Fc6)=) Şe7 3. K1g5 Ff7! 4. Kb5 Fg6 sonrası doğru köşede kalan siyahların Şh8 ve Fg8 ile yapacakları pat savunması önlenemeyeceğinden beraberlik ve dolayısıyla Avrupa Şampiyonluğu geldi. C M Y B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle