Katalog

sonra ilk konferansı 4 Ocak 2014’te Beylikdüzü’nde verdim. Çok güzel bir buluşma oldu. Salon doldu taştı. Bunda aslan payı İmamoğlu’nundu. Çalışmalarını anlattı. Etkilendim. Sonraki dönemlerde de hep iletişim içinde olduk. Mücadelesini, kararlılığını biliyorum. SİLİVRİ’DEN MEKTUP Kitabı yazma kararını kendisiyle nasıl paylaştınız? n Tutuklandıktan 10 gün sonra 3 Nisan’da, Silivri’de ziyaret ettim. Kitap önerimi söyledim. “Onur duyarım” dedi. O gün cezaevinden çıkarken planlamamı yaptım. Haziran başı bitecek, sonu basılmış olacak. Öyle oldu. İlk kez hayatta olan bir kişiyle ilgili kitap yazdım. Âşık Veysel, Nâzım Hikmet, Uğur Mumcu, Deniz Gezmiş, Sabahattin Ali, Ahmet Taner Kışlalı’dan sonra İmamoğlu. İmamoğlu’ndan geri dönüş aldınız mı? n Güzel bir mektup gönderdi. Bir yazarın en büyük ödülü, kitabının kahramanından teşekkür almaktır. Birkaç kez okudum. Kitabın, sorumluluğunu daha da artırdığını vurguluyor, o ilk tanışmamıza gönderme yapıyordu. Bir an kendimi onun yerine koydum. Hapiste sizin hakkınızda olumlu bir yazı, hele hele kitap çıktığında, bu özgürlük gibidir. Ben de sadece İmamoğlu’na değil, ülkeye karşı bir sorumluluk yerine getirmiş olduğumu hissettim. Bu insana müthiş enerji veren bir şeydir. Az önce haziran ayı ortasına kadar olanları yazdım n dediniz. O tarihten sonra başta Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar olmak üzere pek çok tutuklama ve operasyon yaşandı. Onlarla ilgili ne yapacaksınız? Şimdiki zaman kitabı demiştim ama aynı zamanda gelecek za- man kitabı! Eylül ayı başında iddianamenin çıkması bekleniyor. İşte o aşamaya kadar olanları kitabın yeni baskısına ekleyeceğim. gelecekte Ankara ve İstanbul’da cumhurbaşkanlığı aday çim kampanyasını başlatmak üzere İzmir’e giderken İmamoğlu’nun Her yazar olabildiğince çok okura ulaşmak ister. Ancak bu ofisleri açacağız” demişti. kendisine gönderdiği mesajı ilk kez kitapta açıkladı. kitabın çoğalmasını ayrıca arzu ediyorum. Türkiye için. O Bunu ilk kez Cumhuriyet gazetesinde duyurmuştuk. Geçen İmamoğlu mesajda sürecin tahmin ettiğinden sert geçeceğini nedenle her aşamasında yenilemek de benim sorumluluğum. hissetmeye başladığını söylüyor, ne olursa olsun önseçim 26 Temmuz cumartesi günü Ankara’daki açıldı. sandığı mutlaka kurulsun diyordu. Ve ekliyordu; “Ben nerede ‘EKREM İMAMOĞLU’NUN HARCANDIĞINI İmamoğlu’nun hedefi bu ofisler aracılığıyla sadece CHP’nin olursam olayım”! KESİNLİKLE DÜŞÜNMÜYORUM. VAKTİ değil, tüm milletin adayı olarak yükselmek. Buna doğru ilerliyor. Kitapta yer alan kişilerden söz ederken Dilek Kaya GELEN DÜŞÜNCEYİ KİMSE ENGELLEYEMEZ İmamoğlu ile hapiste üç kez görüştüm. Son görüşmemde n İmamoğlu’nu da unutmamak gerek. Dilek Hanım’ın Ekrem SÖZÜNÜ SİYASETÇİYE DE UYARLAYABİLİRİZ!’ yaz aylarını hükümet programı üzerinde çalışarak geçireceğim, Bey’e inancı etkileyici. Türkiye’de siyasetçi zor yetişir kolay harcanır. Kitabınız- sonbaharda açıklayacağım demişti. n Ekrem İmamoğlu’nun yolculuğu Dilek Hanımsız olmazdı da İmamoğlu’nun adım adım yükselişini de işlemişsiniz. Şu İKİ ÖZGÜR elbette. Onunla görüşme kitabın zor olan kısmıydı. Dilek aşamada tırnak içinde harcandığını düşünüyor musunuz? Kitapta yer alan iki Özgür daha var. CHP Genel Başkanı n Hanım, Ekrem Bey’i daha tanımadıklarını, yola çıktığında Kesinlikle hayır. Yaşamın her alanında öyledir ama bir Özgür Özel ve CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik. Onlar için kimsenin onu durduramayacağını söyledi. siyasetçiyi sadece bir kişi harcayabilir. O da kendisidir. Türkiye İmamoğlu’nu toplum içinde taşıyan kolonlar diyebilir miyiz? ve dünya siyasi tarihi bunun örnekleriyle doludur. Hani o söz “Ekrem pes etmez, kafasına koyduğunu yapar, o cumhurbaş- Öyle sanıyorum ki kamuoyu sizin yaptığınız tanım gibi düşünüyor. kanı olacak” dedi. Bu cümle aynı zamanda Dilek Hanım’ın ona var ya; “Vakti gelen düşünceyi kimse engelleyemez.” Bunu Özgür Özel’le yaptığım özel görüşmelere kitapta yer verdim. olan inancını da gösteriyordu. Böylesi durumlarda aslında tüm ai- siyasetçiye de uyarlayabiliriz. 19 Mart sabahı, İmamoğlu’nun evine polislerin geldiği le çocuklarla birlikte tutuklanmış oluyor. Bu yanına girmeyelim! Milletin gönlünde yer etmiş, siyaseti bilen, bunun gereklerini saatlerde İstanbul’da olsaydı, binlerce kişiyle evi kuşatmayı, yapan bir lideri kimse, hiçbir yöntemle engelleyemez. Bunun “İMAMOĞLU HEP ŞUNU SÖYLEDİ: İmamoğlu’nu vermemeyi aklından geçirdiğini söyledi. en klasik yöntemi hapsetmektir. ‘BEN HAVALANDIRMA DUVARLARINA O sabahtan başlayarak Özgür Özel’in içinden yeni bir Özgür Hapis aynı zamanda bir dolum yeridir. Kimse hapse girdiği BAKINCA DUVAR GÖRMÜYORUM, Özel çıktı. Bu hakkı da teslim etmek gerek. gibi çıkmaz. Bu İmamoğlu için de geçerli. UFKU GÖRÜYORUM. BEN HAPSE SIĞMAM.’” İmamoğlu daha tutukluluğun onuncu gününde, “Yakın Özgür Çelik de 8 Mart günü cumhurbaşkanı adaylığı için önse- İmamoğlu Silivri’ye alışmış mı? n Alışmak insanın en iyi ve en kötü özelliğidir. En zor koşullara da uyum sağlayıp ayakta kalmalı ama zorbalığa da alışmamalı! İmamoğlu, Silivri’yi bir hapishaneden çok yeni çalışma ofisi olarak görüyor. Cezaevi görüşmelerinde her seferinde içerisini sordum. Hep şunu söyledi; “Ben havalandırma duvarlarına bakınca duvar görmüyorum, ufku görüyorum. Ben hapse sığmam.” Şu kadarını söylemekle yetineyim, kendisini üzen başlıca şey, sırf onun çalışma arkadaşı olduğu için insanların tutuklanması. Özel kalem müdüründen danışmanlarına kadar onlarca kişi sırf bu yüzden tutuklu. ‘KİTABIN GELİRİ SARAÇHANE EYLEMLERİ NEDENİYLE BURSU KESİLEN, YURDUNDAN OLAN ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNE AYRILDI’ Kitabın geliriyle ilgili de bir karar almışsınız… n Böylesi koşullarda kitap ne kadar çok kişiye ulaşırsa, elde edilecek geliri Saraçhane eylemleri nedeniyle bursu kesilen, yurdundan olan üniversite öğrencilerine ayırmayı planladık. Bir de özgürlük mitinglerinde gücümüzün yettiği kadar kitap dağıtıyoruz. Kitabı satın alan bir yurttaş hem mağdur öğrencile- re katkıda bulunuyor hem de bedelsiz dağıtımı sağlıyor! Çok teşekkür ediyoruz. Okuru ve paylaşanı çok olsun. n Şimdiki zaman güzel bir geleceğe evrilsin. Ben de teşekkür ediyorum. Kitabı imzalarken çoğunlukla, “Asla Vazgeçmeyin, geleceği böyle kuracağız” diyorum. Kitabın başındaki Minadji’nin, “Vazgeçmeyenler için daima bir olasılık daha vardır” sözünü herkese armağan ediyorum. n Asla Vazgeçme - Ekrem İmamoğlu’nun Yolculuğu / Mustafa Balbay / Halk Kitabevi / 296 s. / 2025. EKREM İMAMOĞLU’NA DESTEK YÜRÜYÜŞÜ / ÖĞRENCİLER / ŞİŞLİ 6 14 Ağustos 2025 VEDAT ARIK AFP