Katalog

Adım adım parçalanan bir dünyanın seyri, ABD he- nın nereye varacağına dair zihinsel bir yolculuğa çıkarız. Bu da onun sanata bakışı, kendini konumlandırışına gemonyasının dünyaya yansıyan imgesiyle ülke için- Auster’ın yarattığı karakterlerdeki varoluşsal gerçek- dair özgün düşüncelerinden biridir bence. deki durumu onun bakışının oluşmasında etkilidir. Don liğin de bir yaşamsal sorgu içermesi, okurda yeni bi- AUSTER: ‘İŞİNİZ İNSANLARIN HİKÂYENİZE DeLillo’nun eleştirelliği, Auster anlatılarında ironiye dö- linç kapıları açmasına neden olur. KULAK VERMEYİ İSTEMELERİNİ SAĞLAMAK’ nüşür. Yakın duran izlekler olmasına karşın o dünya- AUSTER: ‘YAZMAK, BAŞKASINA Yolunu Beckett, Kafka gibi etkilendiği yazarlara bu- nın insanı nasıl örselediğinin öyküsünde buluşurlar. ULAŞMAYI AMAÇLAYAN BİR EYLEM’ lan Auster, hikâye etmeyi hep öncelemiştir. Burada da KAFKA-BECKETT ETKİLERİ Onun sinemaya ilgisi ise en belirgin biçimde genç- insanın trajik yazgısı anlatıcılığında öne çıkar. Bunun Burada Auster daha çok Kafka-Beckett etkileriyle lik tutkusudur. Ama bu alanda eyleme geçmesi onu bir için de şunları söyleyecektir: 4 yazısının önünü açar. Kendini anlatısının odağına yer- sinemacı kılmaz. İç Dünyamdan Notlar’da yazmayı “Ben yazarken hikâye her zaman zihnimin en önün- leştirirken de ele aldığı “mesele”ler üzerine yoğun bi- başkasına ulaşmayı amaçlayan bir eylem olarak gör- de durur ve her şeyin o hikâyeye feda edilmesi gerek- çimde sorgulamalar yapar. düğünden söz eder Auster. tiği duygusunu hissederim. Bütün o şık pasajlar, bütün “Yaşamak ile yazmak arasındaki sınırı kendi adıma Burada kendisine dair şu tespiti önemlidir: o tuhaf detaylar, bütün o güzel denilen yazım tarzı an- mümkün olduğunca yıkma arzusu içindeydim” derken, “Bir şeyin parçası olmak; ama yine de bir parçası latmaya çalıştığım şeyle aralarında gerçek bir bağ yok- 3 ilk kitabı Yalnızlığın Keşfi’nde bunun onda nasıl bir kı- olamamak. Çoğunluk tarafından kabullenilmek, yine de sa onların silinmeleri gerekir. rılma yaşattığını belirtir. bir takım kişiler tarafından kuşkuyla süzülmek. Her şey seste, tınıda bitiyor. Ne de olsa bir hikâye Yani kitabını anıdan ayıran kurmaca gerçekliğe ge- Küçüklüğünde Amerikan farklılığı denilen başarı hikaye- anlatıyorsunuz ve sizin işiniz insanların hikâyenize kulak çişin ilk işaretini burada iki bölümlük (“Görülmeyen Bir sine dört elle sarıldıktan sonra, giderek kendini o hikâyenin vermeyi istemelerini sağlamak.” Adamın Portresi”, “Anı Kitabı”) anlatısında dener aslın- dışında bırakmaya, içinde yaşadığın dünyadan farklı bir Bu yolda hiç sapmadan yürüyen bir anlatıcıdır Pa- da. Anlatıcının kendini taşıdığı kıyı ise anlatı sesini gö- dünyaya ait olduğunu, geçmişinin Doğu Avrupa’nın uzak ul Auster. Bir yazarın, yazarken, kitabının yörüngesin- rerek yazmaktır. Çünkü çıkış noktası kendisidir burada köşelerindeki bir yere demir attığını, eğer babanın aile- de nasıl gezinmesi / neler yapması gerektiğini de gös- ve sonraki anlatılarında. si ve annenin ailesi dünyanın o bölgesinden zamanında terendir üstelik. Başlama ve o yolda yürümek için ken- 1987’de bir konuşmasında şunu diyecektir: “Kendi- ayrılmayı akıl edememiş olsalar hemen hemen hiçbirini- dini vermenin ne anlama gelebildiğini de her bir yapı- niz hakkında yazar ya da düşünürken fiilen başka birine zin kurtulamayacağını, neredeyse her birinizin savaşta tıyla size hissettirir. 7 dönüşürsünüz.” öldürülmüş olacağını anlamaya başladın.” Sesi, soluğu anlatılarında her dem yaşayacaktır Pa- Bu travmatik bir algıdır, üstelik onun anlatı belleğinin ul Auster’ın. n OKURUNU KENDİNE KATAN BİR ANLATICI! de imgeleminde derinlikli biçimde yer etmesidir. 1 Auster, okurunu kendine katan bir anlatıcıdır. Bazen Yazı Odasında Yolculuklar (Çev. Tacisel Ulaş onunla bir oyun sirkinde geziniyor hissine bile kapılabi- J.M. COETZEE İLE MEKTUPLAŞMALARI Belge / Can Yay. / 144 s. / 2006, 2007) 2 lirsiniz okurken. Bunu da kendisi şöyle açıklayacaktır: Paul Auster’ı bize açan önemli kitap da J.M. Coet- Görünmeyen (Çev. Seçkin Selvi / Can Yay. / 8 “Tüm kitaplarımda yapmaya çalıştığım şeylerden bi- zee ile mektuplaşmalarını içeren Şimdi ve Burada’dır . 264 s. / 2010, 2022) 3 risi, metinde okurun kendisine yer açacağı bir alan bı- İki yazarın aralarında başlayan dostluğu uzaktan yazış- Yalnızlığın Keşfi (Çev. İlknur Özdemir / Can Ya- rakmak. Çünkü ben son kertede, kitabı yazanın yazar maya dönüştürmeleri iki yazarın dünyasını açar bize. yınları / 224 s. / 1991, 2021) 4 değil, okur olduğu inancındayım. Onları okurken çağımız aydınının okyanus ötesinde ne- İç Dünyamdan Notlar (Çev. Seçkin Selvi, Can Bir okur olarak kendim (ki kesinlikle yazdığımdan da- lerle ilgilenip, neler düşündüklerine görüyoruz. Dünya- Yay., 320 s., 2014) 5 ha fazla kitap okuyorum!), elime aldığım her kitapta de- yı algılama / yorumlama biçiminden birtakım kavramlar Cebi Delik (Çev. Seçkin Selvi / Can Yay. / 136 s. ğişmez biçimde uygun sahneler ve durumlar yakala- üzerine düşüncelerine değin düşünce alışverişi… / 1999, 2019) 6 yıp, onları kendi deneyimlerime aşılıyorum ya da bunun 23 Ekim 2009’da Auster, Coetzee’ye şunları yazacaktır: Kış Günlüğü (Çev. Seçkin Selvi / Can Yay. / 200 tam tersi oluyor” “Tek tesellim, her şeye rağmen, sanatın varlığını sür- s. / 2012, 2013) 7 Anlatılarındaki akışkanlığı, kendi-öteki arasındaki dürüyor olması. Sanat, insanın bastırılamayan bir ge- Paul Auster’la Konuşmalar (Der. James M. kahramanlarının öykülerine verebiliriz. “Kendini yazma reksinimi ve günümüzün acımasız koşullarında bile sa- Hutchisson / Çev. Osman Akınhay / Agora Kitaplı- / anlatmak” orada da başattır. yısız iyi yazar ve iyi sanatçı var; büyük yazarların, büyük ğı / 262 s. / 2017. 8 Ne olursa olsun kurguda biz o yaşanmışlıkları var eden sanatçıların ve onların yapıtlarını izleyenlerin sayısı azal- Şimdi ve Burada: Mektuplar 2008-2011 (Paul öykünün kahramanlarına eşlik ederken bir yanda anlam mış olsa bile, sanat uğraşını sürdürmeye değecek ye- Auster, J.M. Coetzee / Çev. Seçkin Selvi / Can Yay. 8 sorgusuna yönelir, diğer yandan da yazılanın / anlatıla- terli sayıda insan var hâlâ.” / 266 s. / 2013. Önce aşağıda tanımları verilen sözcükleri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir yatay çizgi üzerine gelecek biçimde yazın. Sonra çizgilerin altlarındaki sayılara göre bu harfleri bulmacadaki aynı sayılı karelere aktarın (Kara kareler iki sözcük arasını gösterir. Bir satırın sonunda kara kare KITAP BULMACA yoksa bu, sözcüğün alttaki satırın başına sarktığını gösterir). Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanımların karşılığı olan sözcüklerin ilk harfleri yukarıdan aşağıya doğru Anlatılır Gibi Değil Yası Çiçeklerin adlı şiirin yaratıcısının adını oluşturacak; bulmaca karelerindeyse aynı kitaptan Hazırlayan: MUSTAFA BAŞARAN trbulmaca@gmail.com bir metin ortaya çıkacaktır. Geriye kalan harfleri de siz tahmin ederek metni oluşturun. Tanımlar ve sözcükleriniz: — — — — — 43 57 56 71 17 A. İmtiyazlı. G. “Suya vurmuş, bulanık, belli belirsiz, — — — — — — — — — — — O …………….. iskele artıkları tek tük, 8 76 39 53 6 35 15 40 49 61 82 Düşünün göl kuşları mı boynu bükük!” (Oktay Rifat) B. “………………kuşu’nun Güncesi” (Haruki Murakami kitabı) — — — — — 63 59 69 58 78 — — — — — — — — 75 67 10 21 24 46 48 1 H. Görevli, memur. C. “……………… Balıkçı” — — — — — (Ernest Hemingway kitabı) 19 36 34 80 23 — — — — — — — I. “Ama benim bütün geçmişim sen bir 16 65 66 14 5 11 81 ………………. edersen aklanır, çünkü senin gözlerinde bir cennet bakışı var.” D. Bir çeneklilerden, çiğdem, lale, soğan, (Nazan Bekiroğlu) pırasa, zambak vb. bitkileri içine alan fa- milya. — — — — — 30 50 72 77 25 — — — — — — — — — — — — 12 4 70 13 64 26 31 29 79 52 45 44 1787 ÇÖZÜM: A. İSKENDER, B. E. Neoklasisizm anlayışıyla ortaya konmuş LÜZUMSUZ, C. HALÜSİNASYON, D. eser. AYŞE, E. NYLON, F. BILDIRCIN, G. — — — — — — — — — ENAYİ, H. RIHDAN, I. KASABA. 20 27 55 9 37 7 18 22 47 Metin: “Adın her sabah uyandığımız gökyüzünün yerini aldı. Hangi su olursa F. “……………..-ı Cinayât) olsun. Yeşil sen bakınca.” (İlhan Berk) (Ahmet Mithat Efendi kitabı) 23 Mayıs 2024 9