Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MERHABA
oğumunun 400. yıldönümün-
de büyük düşünür, bilim insanı
D Blaise Pascal (19 Haziran 1623-
19 Ağustos 1662) kapağımızda.
6 yaşında parke taşlarının üzerine te-
beşirle figürler çizerek geometriyi yeni-
İlhan Tarus’un Anadolu’su…
den keşfetti, 7 yaşında Öklid olup çıktı.
12 yaşında akustik ile ilgilendi, 16
İlhan Tarus, romanlarında
yaşında koniler üzerine kitap yazdı.
18 yaşında hesap makinesini icat et-
Anadolu’yu “kasaba” dokusunda
ti. 20 yaşında zamanın büyük bilim in-
bir yurt bağlamında alırken görece
sanları arasındaydı!
Cumhuriyetin kentleşmedeki
Bilimsel buluşlarının dışında büyük bir
rolüne odaklanıyor aslında. yazardı. Klasik düzyazının yaratıcısıy-
dı. Aradan geçen 400 yıla karşın Blaise
Ankara’nın bu konudaki işlevsel
Pascal hâlâ güncelliğini koruyor. Bilim
rolü üzerine araştırma yapmış
insanı olarak aşılmıştır ama yazar ola-
da düşün üreten bir sosyal
rak günümüze kalmıştır.
Pascal, “İnsan kimdir” sorusunu so-
psikolog gibi sergiliyor yazarlığını
rarken 17. yüzyılda yaşıyordu. Ama
neredeyse. Ne ki çizgisel biçimde
sorduğu soru tüm yüzyılları ilgilendir-
vazederek değil yazınsal olanla
mektedir. Zeynel Kıran’ın incelemesi.
Üçüncü sayfamızda İlhan Tarus’un
uyum içinde sunuyor bunu.
yapıtlarını irdelediği “İlhan Tarus’un
Anadolu’su…” başlıklı yazısıyla M.
umhuriyetin yüzüncü yılını yaşarken o kutlu güne hanur Garan Gökşen’in bir sunuşla yayıma hazırladığı Kasaba-
Sadık Aslankara yer alıyor.
doğru yaklaşıyor olmak, gündemin başköşesinde
nın Ruhu, okuru doğrudan kasaba gerçekliğiyle yüzleştiriyor.
Mehmet S. Aman, Öner Yağcı ile
C duruyor hep, kendisini bu yönde dayatıyor. Ben de Nitekim Bahanur, İlhan Tarus’un “yazdığı romanlarla taşra-
Cumhuriyetimizin Aydınlanma öncü-
yüzyıllık dilimin başlangıç aşamasından gelen yazarlar üze-
ya yakın bir gözle bakmamızı sağla(dığı)”nı (viii) vurguluyor.
lerinden Vedat Günyol’u dergiciliğin-
rinde durayım istiyorum “Kitaplar Adası”nda. Böylelikle bu
Gerçekten 1950’lerde Marshall planıyla tarım alanında baş-
den çevirmenliğine, düşün insanlı-
yazarların yaşamı, yapıtları aracılığıyla Cumhuriyetimizin o
layan yaygın makineleşme, kasaba insanlarını da derinden
ğından siyasi duruşuna kadar ayrın-
günlerinden kimi izdüşümler de yakalayabiliriz.
etkilemiş, onları “makine malı bez ar(a)r” (7) hale getirmiştir.
tılı olarak irdelediği kitabı Bir uyanış
Çocukluktan erişkinliğe Anadolu’nun hemen her yöresinde
Yanı sıra el tezgâhlarında çalışan insan görüntüsü de de-
savaşçısı’nı konuşuyor.
kısa-uzun sürelerle yaşama olanağı yakalayan İlhan Tarus’un
ğişir, “Şehirlere amele yazılmaya giderler” (11). Ama yeni in-
İsmail Çakmak, Norbert Elias’ın ölme
bu deneyimini içselleştirip dönüştürdüğü, yapıtlarında işle-
san doğmaktadır bu arada.
deneyimine eğildiği Ölmekte Olanların
diği söylenebilir. h2O Kitap, değerbilir tutumla İlhan Tarus’u
Romandaki Sekili kasabasının Ayşe’si kadıncı yazar için
Yalnızlığı Üzerine’sini inceliyor.
2019’da yeniden okunurluk düzlemine kavuşturdu, böylece
bir örnektir. Şeker fabrikasının çalışanları da “zeki, kavrayışlı
Ali Kaan Cerit, Tim Moreman’in
yıllar sonra onun romanlarını yeniden okuma fırsatı yakaladık.
ve centilmen”, “Ne yaptığını ve ne istediğini iyice bilen mem-
ünlü İngiliz general Bernard
leket aydınları” “önüne çıkan engelleri, tırnağını dişine taka- Montgomery’nin muharebelerini, tak-
İLHAN TARUS ROMANLARINDAN
rak, aş(maya hazır)” ilerliyordur çünkü. (Uzun Atlama, 60)
tiklerini ve kişiliğini ortaya koyduğu
CUMHURİYETE GİDEN YOL…
“Cumhuriyetin şeker fabrikaları”nı konu edindiği, Uzun At- aynı adlı incelemesini merceğe alıyor.
İlkin “Kurtuluş Savaşı Üçlüsü” başlığıyla yayımlanan üç romanı
lama / Bir Endüstrileşmenin Romanı adlı yapıtında roman Gökçe Fırat, Yılmaz Gürbüz’ün
alalım: Var Olmak (I), Hükümet Meydanı (II), Vatan Tutkusu (III).
Atatürk’ün doğumunun 100. yılın-
kurgusu, diliyle işte tam da bu olguyu işliyor İlhan Tarus, ül-
Çanakkale’yi geçemeyen emperyalist ordular, el kol salla-
da Kültür Bakanlığı’nın en iyi roman
kemizin cumhuriyetle çağ atladığını, kasabadaki fabrikaların
yıp İstanbul’a demir atmış, bu arada İzmir işgali yaşanmıştır.
ödülünü almış, sonrasında 5 cilt ola-
“modern bir(er) Avrupa köyü” olduğunu (165) vurguluyor:
Bütün bunlar Biga kasabasıyla onun uzantısı Karabiga ölçe-
rak yayımlanan Mustafa Kemal’in
“Vatanımız, bütün övgüye lâyık manalarına, maddesine
ğinde, sınıfsal temel göz ardı edilmeden yerleştirilir Var Olmak
Romanı’nın da ilk cildi Acılar Masal
rağmen, Cumhuriyet devriyle beraber ele alınmış bir Vatan
romanında. Ankara’dan yana reji müdürü Hamdi Bey, padi-
Oldu’yu tanıtıyor.
sayılabilir. (…) Her şeyin Vatan toprakları uğrunda feda edil-
şahtan yana Anzavur Ahmet Paşa öne çekilerek roman geliş-
Barış Doster, Engin Türkcan’ın em-
mesi veya kurban sayılması tezini, büyük ölçüde değiştirip
tirilir. Paşa’nın kibriyle ceberut saldırganlığı, Hamdi’nin snop
peryalizmi tüm yönleriyle ele aldı-
onararak, her şeyin vatan ve millet hedefine çevrilmesi ilkesi-
görüntüsüne karşın modern kişiliği, başlangıçta karşıtlık ge-
ğı Üç Tarz-ı Emperyalizm: Teoriden
reği böyle yapılandırılmalarının gerekçesiymiş gibi görünse de ni benimseyen çağ, Cumhuriyet çağıdır.”
Tarihe’yi irdeliyor.
Sonra sözü cumhuriyetle yaşanan “altın babası makineler”e
Tarus, çizgisellikten uzak durur romanda.
Ata Devrim, Maurice Godelier’nin
Hükümet Konağı’nda, “İlhan Tarus Kimdir?” başlığıyla ka- getirir Tarus: “Fabrika, hele bizim memleketimizde, geç kalmış
“Toplumsal ilişki nedir?”, “Anro-
leme aldığı sunuşta Kurtuluş Savaşına yönelik romanlarında- zenginliğin, kayıplara karışmış teknik medeniyetin, öğrenilme-
poloğun gözünde toplumsal yaşa-
ki yaklaşımın altını çiziyor: “Bu toplumun gidişinde önemli bir miş rahatlık ve refahın, bilinmeyen modern hayatın, tadılmayan
mın temelleri nelerdir?” gibi sorula-
geçit noktası sayılan Kurtuluş Savaşları, hiç değilse içten içe dünya nimetlerinin kaynağı olacak.” (xiii, xiv, xxii)
ra yanıt aradığı Toplumsal Yaşamın
ve anlam olarak, doğru anlatılmamıştır. Hayır (…) tam tama-
Temelleri’ni değerlendiriyor.
BİR ANLATICI OLARAK İLHAN TARUS…
mına yazılıp çizilmiştir ama, koskoca bir milletin akla sığmaz
Hakan İsmail Şiriner, Peter Burke ve
Geleneksel anlatı yapısıyla kuruyor romanlarını yazar, öyle
kertede kısa ve dar bir zaman parçası içinde, dupduru kalkınıp
Asa Briggs’in Medyanın Toplumsal Tarihi
ki roman bölümlerinin bile oylumca aynı nicellikte bölümle-
belli bir doğrultuya yönelmesi, anlam olarak açıklanmamıştır.”
IV. Edisyon: Gutenberg’den Facebook’a
nir oluşu, onun birbirinin benzeri biçimsel yaklaşımla bunları
Yokluk, kıtlık koşulları altında bir varoluş kavgasıyla yürü-
adlı çalışmalarını inceliyor.
verimlediğini sezdiriyor.
tülen Ulusal Kurtuluş Savaşı, bu açıdan kendi fiziki çerçeve-
Y. Bekir Yurdakul, Dünyamız Hakkında
Halkın dilini, palazlandırıp uçuran edayla yansıtıyor Tarus
sini kurmuş görünür böylece.
Sorular Cevaplar (Katie Daynes), Prof.
sürekli. Bu çağıltılı zenginliği coşkuyla kaydırıyor hep. Nitekim
Tarus, kentle köylükleriyle bağlantıdaki kasabanın tüm in-
Astro Kedi ile Derin Denize Yolculuk (Dr.
kimi yerel deyişleri, kendine özgü bir yaratıcılıkla kullanıyor.
sanlarını tam da buna dayalı bir portreler galerisi eşliğinde
Dominic Walliman), Her Çocuğun Kül-
Edebiyatımızdaki soy işçilik görülüp da gereken ilgi göste-
okur önüne seriyor. Aynı şekilde, yapıtın “gerçek bir kasaba
türlü Olmaya Hakkı Var (Alain Serres)
rilebilseydi eğer zamanında, İlhan Tarus, kanımca çok daha
plânına oturtul(duğunu)”, “olup bitenin tek sözcüğü(nün) da-
adlı kitapları merceğe alıyor.
belirgin gelişmişlikle yer edinecekti yazınımızda ancak on-
hi düşsel (olmadığı)”nı vurguluyor aynı zamanda. (viii, ix)
Dolu dolu Vitrindekiler, Emek
dan kalan romanlar hiçbir zaman yabana atılmamalı yine!
Yurdakul’un hazırladığı Güncel ve
KURULUŞTAKİ CUMHURİYETTEN
Mustafa Başaran’ın hazırladığı Bulma-
www.sadikaslankara.com, her perşembe öykü-roman,
KASABANIN KENTLİLEŞMESİNE…
ca ile düşün trafiği sürüyor!
1956-57 yıllarında Yeni Sabah gazetesindeki tefrikadan Ba- tiyatro, belgesel alanlarında güncellenerek sürüyor.
İyi okumalar...
l İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Alev Coşkun l Genel Yayın Yönetmeni: Tuncay Mollaveisoğlu
l Yayın Yönetmeni: Gamze Akdemir l Tasarım: Bahadır Aktaş l Sorumlu Müdür: Aslan Yıldız l Yayımlayan:
Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ l İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381
Şişli- İstanbul l Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 l Uets: 25999 - 15079 - 37611 l Reklam
Genel Müdürü: Esra Bozok l Reklam Rezervasyon: Tel: 0 (212) 343 72 74 Mail: reklam@cumhuriyet.com.tr l
Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. AŞ, Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:
KITAP
11A/41 Bahçelievler - İSTANBUL. l Yerel süreli yayın l Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir.