05 Aralık 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

dünya gençliğini derinden etkileyen bir yapıttır bu. YETİŞME DÖNEMİ Goethe, 10 yaşında, Ezop, Homeros, Vergilius, Ovidius okur. Antik kültürle, yapıtlarla erkenden tanışır. Bin Bir Ge- ce Masalları’nı, Alman halk kitapları- nı, efsaneleri de okur. Annesi onun dini eğitimine önem verir. 1756-1763’te, Yedi Yıl Savaşları di- ye anılan Avrupa’yı kasıp kavuran sa- vaşlardan da çok etkilenir. Bu süreç- te Goethe’lerin evi Fransızlara karargâh olur. Bu karargâhın komutanı güzel sa- natlara, özellikle resme düşkün biridir. realizm anlayışı ağır basar. Faust, bir ortaçağ bilgini- Resim bilgisinin temelleri bu dönem- ‘WILHELM USTANIN ÇIRAKLIK YILLARI’ de atılır. Tiyatro da öyle: Gezici Fransız tiyatro grubu- dir. Yaşadığı dönemdeki tüm bilim dallarıyla ilgilenmiş Wilhelm Ustanın Çıraklık Yılları (1795-96), “eğitim nun oyunlarını izler ve tiyatroya duyduğu büyük ilgi de ama evrenin sırrını çözememiştir. romanı”dır. Otobiyografik yanı ağır basar. Wilhelm, o yıllara dayanır. 11 yaşında Racine’in ve Moliere’in Tanrı, bu kulunun çabalarını önemser. Şeytan ise kö- zengin bir tüccar oğludur. oyunlarından da etkilenir. tünün, günahın sembolüdür. Faust’u baştan çıkaracağı- Tiyatroyu çok seven biridir. İçinde yaşadığı ortamın Babasının baskısıyla Leipzig’de hukuk eğitimine baş- na inanır. Faust’la bahse girer. “Ona her istediğini sağ- ona istediği kültürü veremeyeceğini düşünür, tiyatrocu lar. Kentte yemek yediği bir misafirhanenin genç kızına layacak, mutlu olduğu anda da karşılık olarak ruhunu olmaya karar verir. Kukla oyunuyla kendini yetiştirme- ilgi duyar, ilk şiirlerini ona yazar. alacaktır.” ye çalışır. Bir tiyatro oyuncusuna âşık olur. Aldatıldığı- Goethe, yaşamı boyunca etkilendiği, üzüldüğü, sevin- nı anlayınca da eski tiyatro grubuna sığınır. Bu anlaşma oyun boyunca bütün olaylara yansır. diği, hayal kırıklığına uğradığı, kızdığı duygularını im- Gençlik ve aşkla kandırmaya başlar şeytan. Yaşamı geçirdiği deneyimlerle giderek olgunlaşır. Öte gelere dönüştürmüş. Yapıtlarında bu duygu değişmeleri- yandan onun yetişmesi ve eğitimiyle görevli gizli bir ku- 40’TAN FAZLA OYUN ni, etkilenişlerini işlemiş. Leipzig’de ciddi bir ruhsal bu- ruluş bütün davranışlarını izler. Wilhelm, tiyatroda ısrar Toplumsal yaşamı, baskıcı yönetimleri, adalet ve öz- nalım geçirmiş. Ailesinin yanında iyileşmeye çalışmış. etmeyi anlamsız bulur. Bunu sorumsuzluktan kaçma ola- gürlük kavramlarını öne çıkaran Shakespeare etkisin- Bu dönemde mistik, dini yapıtlarla ilgilenmiş. Do- rak düşünür. Gerçeklerle savaşmaya karar verir. deki oyunu Götz von Berlichingen (1773) ilk yol açıcı ğayla haşır neşir olmaya da başlamış. Sonra onun oyun- oyundur. Yazdığı 40’ın üzerindeki oyunun (?) hangi bi- ‘SEÇİLMİŞ YAKINLIKLAR’ larını derinden etkileyecek olan Shakespeare, ona baş- rinden söz etmeli? Evliliği, birlikte yaşamayı işleyen roman (1809), ka kapılar açmış. Goethe’nin bir başka başyapıtı Seçilmiş Yakınlıklar. Clavigo’dan, Erwin ve Elmira’dan, Iphige- BOTANİK VE DOĞA İLGİSİ nin Tavis’te’nden, Faust 1 / Faust 11’den, Huysuz Roman, kendi hallerinde yaşayan bir çiftin iki ziyaretçi- Bir rahibin kızına duyduğu aşk, lirik şiirler yazdırmış. Sevgili’den,, Suç Ortakları’ndan, Yurttaş General’den, nin evlerine gelişiyle bozulan huzurlarını işliyor. Evli- Weimar’da görevleri arasında yer alan madenlerle ilgilen- lik, duygu çalkantıları ve yasak bir aşkla bozuluyor. Balıkçı Kadınlar’dan, Coşkulu İnsanlar’dan, me, minerolojiye, botanik çalışmalarına, hayvanların ev- Goethe, romanı kendi yaşamındaki karışıklıktan esin- Prometheus’tan, Kız Kardeşler’den, İslam Peygambe- rimine, metamorfoza, renklere yönelmesini de sağlamış. ri üzerine şiirli oyundan mı... Ve daha başkalarından mı lenerek yazmış. Kahramanların farklılığı, karşıt düşün- Bir bilim adamı gibi görüşleri dikkate alınmış. celerin çarpışması, okuyucuyu da işin işine çeker. söz etmeli? Weltliteratur, “Dünya Edebiyatı”, ”klasik”, “evren- Walter Benjamin, romanı “çok önemli” bir yapıt sa- Yapıtlarının tümünü ele almak hiç de kolay değil, daha sel” edebiyat... Her yapıt değil. Ya? Zirvedeki, vazge- doğrusu her babayiğidin harcı değil. Bir ömür yetmez bu yar. Roman, Goethe’nin sanat düşüncesiyle ele alının- çilmez yapıtlardır bunlar. Strassburg-Leipzig yıllarında ca, yalnızca edebiyat değil, güzellik düşüncesinin de en zirveye tırmanmak için. Ancak zirvenin eteklerinde do- başlanan doğaya duyduğu ilgi ve merak “Die Natur” önemli yapıtlarından biri sayılagelmiştir. laşılabilir benim yapmaya çalıştığım gibi. (Doğa, 1783) adlı çalışmasıyla iyice belirginleşir. Bota- OYUNLARI... ‘DOĞU BATI DİVANI’ nik, Anatomi, Optik/Renkler’e ilişkin araştırmaları, bit- kilerin ilk ana biçiminin incelenmesi, “insan ve hayvan Ülkemizde de pek çoğu sahnelenen, ilgi gören oyun- Enis Batur, “Goethe Evi” şiirinde anlatır Goethe’nin larını nasıl saymalı, neler söylemeli? Faust’tan başla- müzesini, yazdıklarını, şaire ilişkin düşüncelerini. Üste- kafataslarını” karşılaştırma sonucunda “ara çene kemi- ğini” keşfedişi, tam bir bilim insanı çalışması... malı bir şeyler söylemeye: lik 6 divandan oluşan Doğu-Batı Divanı’nı yazar. Neden doğa, renk, bitki çalışmaları? “Kendime ede- Çocukluğunda kukla oyunlarından bildiği Faust efsa- “...Divan’sa-/ benimkisi de açık örtük bir bölünüşün/ nesini farklı bir biçimde işler kendi Faust’unda. 60 yıl ortasında ıssız geçit, duruyor” der. biyat dışında kıyaslama yapabileceğim ve yakından ak- lımı karıştıran şeyleri belli bir uzaklıktan kuş bakışı gö- üzerinde çalışır. Goethe der ki “Şiiri anlamak isteyen/ Yazıldığı ülkeye rerek karar verebileceğim bir yer aramaktayım.” Birinci bölümde coşku, ikinci bölümde Klasisizm / gitsin;/ Şairi anlamak isteyen/ Şairin ülkesine gitsin.” n AHMET FUZULİ BULUT’TAN ‘ZARA’DAN NARA’YA: KISKANDIĞIM ANADOLU, ÖZLEDİĞİM JAPONYA’ hmet Fuzuli Bayat, Zara’dan Nara’ya: Kıskandığım farklı coğrafyalarda bir serüvene davet ediyor. A Anadolu, Özlediğim Japonya (Gita Yayınları) ad- Ağırlıklı olarak Japonya’yı ve Japon kültürünü işleyen ya- lı kitabında, Sivas’ın Zara ilçesinde başlayan bir yaşamın zar kitapta sık sık rehberin birincil görevinin gezginlere ka- Japonya’nın ilk başkenti Nara’ya kadar uzanan yolculuğu- yıtsız şartsız hizmet etmek gerçeğini vurguluyor ve özellik- nu anlatıyor. le Japonlarla çalışmanın ayrı bir dikkat ve özen gerektirdiği- Yazar bu yolculuğunda, Anadolu’nun sıradan bir kasa- ni dile getiriyor. basında bir çocuğun kaderini değiştiren etmenlerin ne- 46 yıllık meslek yaşamında yaptığı hataları da samimi bir ler olabileceğini ve insan ilişkilerinin henüz bozulmadığı şekilde dile getirerek genç meslektaşlarına da rehberlik bir dönemde temiz duygularla yüklü kasaba halkının yar- eden Ahmet Fuzuli Bayat, aynı zamanda Türkiye - Japon- dımlaşma ruhunu yansıtırken, özgür ve dogmalardan uzak ya arasında tarihte yaşanmış bazı önemli olayları, Atatürk’ün eğitimle yetiştirilen çocukların nasıl başarılı olabilecekleri- Japonya’ya olan ilgisini, tam bağımsız Türkiye’nin 30’lu yıllar- ni ve mutlaka iyi bir noktaya gelebileceklerini vurguluyor. da Japonların gözünde ne kadar önemli bir ülke olarak gö- Kısa bir otobiyografi ile başlayan ve daha çok Bayat’ın rüldüğünü de ortaya koyuyor. n profesyonel turist rehberliği mesleğindeki anılarıyla sü- ren kitap okuyucuları Fransa’dan Japonya’ya, Kars’tan Zara’dan Nara’ya: Kıskandığım Anadolu, Özlediğim Japon- Bandırma’ya, Karadeniz sahillerinden İpek Yolu’na kadar ya / Ahmet Fuzuli Bulut / Gita Yayınları / 423 s. / 2022. 10 30 Mart 2023
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle