22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ÖZLEM ERTAN’DAN ‘DOLUNAY AYİNİ’ Gotik fantastik bir kadın romanı! Cinsel, etnik ve dini ayrımcılığın, kadın cinayetleri başta olmak üzere kadına yönelik şiddetin tüm biçimlerinin sıradanlaştığı günümüzde Özlem Ertan, Dolunay Ayini (Dark İstanbul) romanında yarattığı fantastik, gerçeküstü ve büyülü atmosfer içinde, Yunan mitolojisinde ötekileştirilen kadınların hikâyelerinden İstanbul’un kadim geçmişine kadar uzanan bir yolculuğa çıkarıyor. Ve bu kapsamlı tarihselliğin bir noktasında, 67 Eylül Olaylarını da içeren toplumsal meselelerle hesaplaşmaya girişiyor. ÇAĞATAY YAŞMUT Y azar Özlem Ertan’ın Dolunay Ayini romanında, Yunan tanrıçası Hekate anlatının baş figürü olarak karşımıza çıkıyor. Hekate edebiyatta ve birçok fantastik dizide adı sıkça anılan bir tanrıça. Anadolulu, Karyalı. Yazara göre, sanılanın aksine kötücül bir tanrıça değil. O, Ay’ın hanımı, yeraltının hâkimi, kentlerin koruyucusu. Kadınların, cadıların tanrıçası. Yeraltının kapılarını açan anahtarların da sahibi. Ertan, cadıları alışılageldik kimliklerinin ötesini görmeye çalışarak kötücül olmaktan ziyade bilge, doğayı tanıyan, şifacılık hünerleri gösteren, doğanın ve hayvanların dilinden anlayan değerli kadınlar olarak tanımlıyor ve tanıtıyor. Hikâyemize gelince… Aydan, İzmir’de yaşayan, annesini ve babasını kaybetmiş, yıllarca üvey babasının cinsel tacizine uğramış, yıpranmış bir karakter. Yaşama, kimselerle paylaş(a)madığı derin hayal gücüyle direniyor. Ayrıca hayaletleri görme gibi bir yeteneği var. Olaylar bir gece annesinin hayaleti karşısında beliriverdiğinde başlıyor... Annesi kızına İstanbul’a, Beyoğlu’na gitmesini ve onu orada bulacağını söyler. Genç kadın bunun üzerine soluğu İstanbul’da alır. Aydan’ın Beyoğlu’nda tanıştığı Ece Hanım, eşlerinden şiddet görmüş kadınlara maddi karşılık gözetmeden yardım eden avukat Hilal Hanım’ın bürosunda sekreterlik işi bulması için yardımcı olur. AYDAN’IN RÜYALARI! Aydan kısa süre sonra antikçağ tapınaklarında dolunay altında düzenlenen ayinlerle ilgili rüyalar görmeye başlar. Bu ayinlerin birinde siyah köpekler tarafından parçalanan bir adam görür. Birkaç gün sonra gazetelerde Emirgân Korusu’nda köpekler tarafından parçalanmış bir erkek cesedi bulunduğunu, üstelik maktulün karısını öldürmekten arandığını okur. Koruda bulunan ceset Aydan’ın rüyasında gördüğü, siyah köpekler tarafından parçalanan adamın ta kendisidir. Bir başka rüyasında beş kadın bir erkeği yılanları kullanarak zehirler. Bu rüyadan sonra da yılan tarafından zehirlenmiş bir erkek cesedi bulunur. Maktul üç kadının öldürülmesinden aranan bir cinayet zanlısıdır. Aydan günümüz İstanbulu’nun tarihi semtlerinde dolaşıp gerçek kimliğini bulmaya uğraşırken Ece Hanım’ın anlattığı antikçağ hikâyeleri ve tanrıça Hekate destek olacaktır. Özlem Ertan’ın Dolunay Ayini, bir yandan içerdiği derin antikçağ mitoloji bilgisiyle okuru bilgilendiren, öte yandan kahramanlarını dolaştırdığı tekinsiz mekânları ve hayaletleriyle gotik bir atmosferde gelişen bir fantastik kadın romanı. n 17 1 Nisan 2021
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle