Katalog

VİTRİNDEKİLER ¥ alan yeni evinin bahçesinde dehşet verici bir şey keşfetti: kayalık arazinin içine gömülmüş bir kafatası. Adli tabip Maura Isles’ın görüşüne göre, üzerinde cinayetin belirgin izlerini taşımakta. Bu isimsiz kadının kim olduğu ve başına ne geldiğiyse geçmişe ait bilgilerde saklı. Tess Geritsen, “Kemik Bahçesi” adlı kitabıyla polisiye ve gerilim türünün meraklılarına sesleniyor. Toplumsal Performanslar/ Yaşar Çabuklu/ Ayraç Kitabevi/ 136 s. Performans son dönemin ‘anahtar kavramlar’ı arasında kendine iyiden iyiye özel bir yer açtı. Dilsel bağlamından hızlıca sıyrılarak hemen her alana yerleşen bir kavram haline geldi. “Toplumsal Performanslar”, beden, ölüm, cinsellik, idam, erkek, kadın, öteki, queer, denetim, toplumsal cinsiyet, sermaye, iktidar, tarih, devlet, kimlik, bakış, kadavra, teşrih, ölüsevicilik, simülasyon gibi kavramların pistinde düşünsel bir slalom yaparak, postmodern toplumda performansın iç yakasına göz atıyor.Yaşar Çabuklu bu kitabında postmodern toplumda insanın eylemlerinin performansa indirgenmesinin perdesini aralıyor. İktidarın ürettiği senaryoların damgasını taşıyan kurgusal dünyanın gerçek dünya üzerindeki gücünü iyice arttırmaya, yer yer de onun yerini almaya başladığı bir düzlemde ‘gösteri toplumu’yla ‘performans toplumu’nun nasıl birbirine eklemlendiğini dillendiriyor. Mokusei/ Cees Nooteboom/ Çeviren: Şemsa Yeğin/ Sel Yayıncılık/ 70 s. Hollandalı fotoğrafçı Arnold Pessers resim çekmek için Tokyo’ya gider. Kendisine poz vermesi için seçtiği Japon modelle tutkulu bir aşk yaşar. Batılı adam ile Japon genç kızın sıradan aşkından öteye taşınır ilişkileri. Pessers, güzel kokulu bir Japon çiçeğinin adı olan Mokusei diye seslendiği sevgilisiyle yaşadıklarının ışığında mekân, fotoğraf, dil, doğa, Batı, Doğu, sanat ve felsefeye farklı bir pencereden bakmaya başlar. Hollanda’nın en tanınmış yazarlarından Cees Nooteboom, “Mokusei”de tutkuyu sözcüklere dökerken aynı zamanda bir aşk öyküsünün çerçevesinde uygarlıklar, sanat ve edebiyat üzerine gözlemler sunuyor. Dünyanın Ölçümü/ Daniel Kehlmann/ Çev.: Ayça Sabuncuoğlu/ Can Yayınları/ 254 s. Alman Aydınlanma Çağı’nın iki bilim adamı, doğabilimci, coğrafyacı ve kâşif Alexander von Humboldt ile “matematiğin prensi” Carl Friedrich Gauss, “dünyayı ölçme” fikrini farklı düzlemlerde, ama tutkuyla gerçekleştirmeye koyulurlar. Humboldt, Güney Amerika’nın balta girmemiş ormanlarında, sarp ve kayalık dağlarda her ırmağı, her gölü, her alanı ölçmeye kalkışır. Gauss ise, evlendiği gece bile, aklına gelen bir formülü not etmek için karısının koynundan fırlayacak kadar tutkuludur. İki bilim adamı, 1828’de Berlin’deki bir bilim kongresinde buluştuklarında, kendilerini Avrupa’yı kasıp kavuran politik çalkantıların ortasında, aslında hiç tanımadıkları bir dünyada bulacaklardır. Daniel Kehlmann’ın “Dünya nın Ölçümü” adlı romanı, iki bilim adamının güldüren, hüzünlendiren ve düşündüren serüvenlerini anlatıyor. Kar Manastırı/ Matthieu Richard/ Çeviren: Aykut Derman/ Doğan Kitap/ 122 s. Matthieu Richard, “Kar Manastırı” adlı kitabıyla Himalayalar’ın eteğindeki küçük bir köyde yaşayan Deçen’in bilgeliğe, bambaşka bir dünya ve ‘ben’ algısına yolculuğunu anlatıyor. Matthieu Ricard kitabıyla okuyucuyu bu yolculuğa katıyor. “Kar Manastırı”, insanın içindeki engelleri aşmanın ve huzura erişmenin kitabı olmayı amaçlıyor. Yedi Yoksul Gezgin/ Charles Dickens/ Çeviren: Selda Aydın/ Kavis Kitap/ 54 s. Türkiye’de en çok “Oliver Twist” romanıyla tanınan ve klasik İngiliz edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Charles Dickens, yoksul halkın sorunlarını anlatan sayısız roman ve kısalı uzunlu pek çok öykü kaleme aldı. “Yedi Yoksul Gezgin” de bu öykülerden biri. Bu öykü, Dickens’ın temel sorunu olan yoksulluğu son derece çarpıcı bir biçimde anlatıyor. Öyküde Hıristiyan değerleri, katı İngiliz milliyetçiliği sertçe eleştiriliyor ve hayır kurumlarında bile aşağılanan yoksulların gerçek değerleri arayışları gözler önüne seriliyor. Cinayet Mevsimi/ Suat Duman/ Kavis Kitap/ 138 s. Suat Duman, Türk edebiyatını yeni bir dedektifle tanıştırıyor: Mehmet Cemil. Mehmet Cemil, Ankara Hukuk öğrencilerinden. Sinemaya, edebiyata meraklı, son derece zeki ve romantik. 68 Kuşağı devrimcilerini ya da o dönemin genç kuşaklarını anımsatan bir yara var. Abartısız ve her şeyden önce bizden biri. Hukuk öğrencisi bir kız öldürülünce fena halde canı sıkılıyor ve araştırmaya cesedin yanına bırakılan bir film karesinden başlıyor. Kontrgerilla I: Teorisi/ Ferit İlsever/ Kaynak Yayınları/ 344 s. Kontrgerilla’ya karşı 40 yıllık mücadelenin ürünü olan “Kontrgerilla I: Teorisi” adlı kitap, Ferit İlsever’in 1972 Nisan’ında tutuklanarak götürüldüğü Ziverbey Zihni Paşa Köşkü’nde işkenceli sorguya alındığı günlerde yazılmaya başlandı ve 1978 yılında imzasız yayımlandı. İlsever’in Ergenekon tertibiyle tutuklanarak bir süre tutulduğu Tekirdağ cezaevinde yeniden ele aldığı kitap, 1980 sonrası tecrübeleri de içeren geliştirilmiş haliyle okurlara sunuluyor. Üç cilt olarak yayımlanacak olan eserin bu ilk cildinde örgütün teorisi, ABD emperyalizmiyle bağlantıları, devletin içinde yuvalandığı merkez, illegal terör faaliyetleri ve MHP ile ilişkileri kanıtlarıyla sergileniyor. Kitap ayrıca, 1 Mayıs 1977 katliamının sorumlularını ve Ecevit’e suikast girişiminin arkasındaki Kontrgerilla’yı saptamakla kalmıyor, Kontrgerilla’nın 5 Haziran 1977 seçimlerini engellemek için düzenlediği darbe girişimini de açığa çıkarıyor. Benim Gözümden Dünya/ Albert Einstein/ Çeviren: Demet Evrenosoğlu/ Alfa Yayınları/ 116 s. 20. yüzyılın en önemli fizikçisi Albert Einstein’ın Siyasi ve Felsefi Yazıları: Özgürlük, İyi ve Kötü, İnsanın Gerçek Değeri, Toplum ve Birey, Ölüm, Zenginlik, Eğitim, Din ve Bilim, Savaş ve Barış, Silahsızlanma, Dünya Ekonomik Krizi, Kültür ve Refah, Üretim ve Alım Gücü, Azınlıklar, Avrupa’nın Mevcut Durumu. “Benim Gözümden Dünya”da, Albert Einstein’ın hayata, yaşadığı dünyaya ve bilimsel çalışmalarına dair görüşleri yer alıyor. “Benim Gözümden Dünya”, bu özel kişiliği gözler önüne seriyor. Sıradan Duygulanımlar/ Kathleen Stewart/ Çeviren: Zehra Cunillera/ Boğaziçi Üniversitesi Yayınları/ 144 s. Kathleen Stewart’ın yazdığı “Sıradan Duygulanımlar”, modern Amerikan gündelik hayatını konu almasına karşın anlatılan hemen her şey pek çok insana tanıdık geliyor. Yüzeysel hayatları, sıradan davranışları içinde insanı kavramaya çalışan Kathleen Stewart, insanları gündelik hayatın akışı içinde belirip kaybolan duygulanımlar üzerine düşündürmeyi amaçlıyor. Aynalı Düşler Çarşısı/ Sevda Zeynep Karadağ/ Hayal Yayınları/ 94 s. “Ovmakla silemezsin koynumdaki yazıyı/ kırk kilit vurulmuş kırklar kapısından döndüm/ her harfi çıkartıp koydum sofrana misafir/ al onlardan bir masal yaz/ bir tas şaraba değiş gözlerimin nazını / belki yeni baştan yaşanır Midyat’ta ayıp bir aşk/ sedef kakmalı kalpler çekilir karşılıksız /hiç sebep yokken durup aynaya bakılır belki/ oradayız dışımız rahatlanır.” Sevda Zeynep Karadağ, “Aynalı Düşler Çarşısı”yla okuyucuyla buluşuyor. Günlük Yaşamda Benliğin Sunumu/ Erving Goffman/ Çeviren: Barış Cezar/ Metis Yayınları/ 242 s. Erving Goffman “Günlük Yaşamda Benliğin Sunumu” adlı kitabı“performans” kavramının bugünün sosyal bilimlerinde ciddi bir çözümleme aracı haline gelmesiyle birlikte özel bir güncellik de kazanan bir klasik olma özelliği taşıyor. Erving Goffman farklı kültürlere de uzanan titiz bir araştırmanın ürünlerini ince bir düşünce süzgecinden geçirerek, büyük bir tarafsızlıkla sunuyor; insanların birbirleriyle etkileşimlerini ve insanlık hallerini yargılamaksızın ¥ SAYFA 28 CUMHURİYET KİTAP SAYI 990