05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

htanbul kenti yalmzca kendisine ait bir dergiye kavuştu: htanbul Üç aylık bir dergi olan "İstanbul"ıın ilk sayısı kısa bir süre önce yayımlandı. Dergi varlığını ve bu çizgisini koruyabilirse, yakın bir gelecekte birincil önem taşıyan bir başvuru kaynağını oluşturabüecek. Istanbullu sizsiniz! ANMET CEMAL Neredeyse inanılmaz gibi gelen bir şey oldu; yayın hayatının bunca çıkmazlarına vc güçlüklerine karşın, İstanbol kenti yalnızca kendisine ait bir dergiye kavuştu! Üç aylık bir dergi olan îstanbul'un ilk sayısı kısa süre önce yayımlandı. Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı taralıııdan, Kiiltür ve Sanat Ürünleri AŞ'nin katkılarıyla çıkarılan derginin Gcnel Yayın Yönetmenliğini Zeynep Avcı üstlenmiş. Derginin ayrıca bütünüyle İstanbul uzmanlarından ve İstanbulsıverlerden olusan bir yayın kuruluyla yazıkuruluvar. rincil önem taşıyan bir başvuru kaynağını oluşturabigusunu tarihsel arkaplanıyla ele alan leçek. "İstanbullu Göçlerle Çoğaldı" başlıklı Çelik Gülersoy'un onvülar boyunca İlk sayı için "İstanbullu kim?" ve "tsincelemeleri, ilk sayının dosyası bağlaİstanbul'un çeşitli mekânları için hartanbul'un kimliği" konularına ağırlık tanıyan bir dosya, kanımca çok yerinde bir seçim olmuş. Çünkü İstanbul, enderrastlanır zenginlikteki tarih mirasına karşın, b'i kente bakış açılarındaki türlü yetersizlikler ve bağnazlıldar nedeniyle, günümüzde kimliğinin bir bütün olarak yeniden saptanmasını zorunlu kılan bir konuma itilmiş. öyle ki, böyle bir saptama da daha da gecikildiği takdirde, hiç uzak olmayan bir gelecekte bu kimliğin bütünüy"Istanbul'dergislnln İlk sayısında Sükran Ketendnin "Bâbı Ali'den Ikıtelli'ye başlıklı yazısı da yer alıyor. le yozlaşması gibi 1930'larda Cumhurıyet'ln istlhbarat servlsini gösteren fotoğraf Ise Selahattln Clz'ln. cadığı onca değerli çabanın yanı sıraiğneyle kuyu kazarcasına ve kendi kalemiyle tek başına oluşturduğu bütün bir İstanbul kitaplığının, daha sonra nice zamandır türlü güçlülderle çarpışarak yayınını sürdüren Bizim Şehir gazetesinin ardından İstanbul gibi bir derginin çıkması, kimi girişimlerde tüm olumsuz koşullara karşın direnmenin somut ödülü sayılabilir. Büyük boy parlak kâğıda basılmış, yazıları birbirinden güzel fotoğraflar ve desenlerle süslenmiş olan bu derginin çikışından sonra, İstanbul'u kalemlerinden ve dillerinden düşürmeyen kaç İstanbullu'nun böyle bir yayın organını satın almak için elini üç ayda bir olsun cebine götüreceğini izlemek, herhalde kimi sevgilerin içtenliğini sınamak bakımından ilginçolacaktır! Yayın Kurulu'nun İstanbullu Sizsiniz! başlıklı tanıtma yazısında, derginin her sayısında bellı bir dosyanın açılacağı belirtilmiş. ilk sayıdaki dosyanın odak noktasını "İstanbullu kim?" ve "İstanbul'un kimliği nedir?" sorularına verilen yanıtlar olıışturuyor. Prof. Dr. Mübeccel Kıray ile Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın "İstanbul ve İstanbullu Üzerıne" başlıklı söyleşileriyle, Prof. Dr. Doğan Kuban'ın "İstanbul'un RomalıBizanslı Kimliği" ve Doç. Dr. Murat Belge'nin günümüzde İstan mında bana en çarpıcı gelen katkılar oldu. Ancak hemen belirtmeliyim ki, İstanbul, aslında okunmasıgerçekten zaman âlacak, insanı hep dönüp yeniden okumaya, ondan sonra da kitaplığının bir köşesinde saklamaya itecek birbirinden değerli incelemelerle dolu. Dergi varlığını ve bu çizgisini koruyabildiği takdirde, yakın bir gelecekte İstanbul'a, hangi sorunu açısından olursa olsun, Dergide yer alan yazılardan birl de Cahlt Kayra'nın "Bebek Masaliarı ciddiyetleeği Ara Culerln "Bebekı Dlnleyenler" fotoğrafı, Kayranın bir semt molerder icin bi n ° 9 r a r ı s ı niteliğındeki yazısına esllk edlyor. bııi'un temd sorunlanndan olan göç oi bir tehÜkeyle karşıîaşılabiÜr. Günümüzde bütünüyle denetimsiz nüfus artışıyla ve buna bağlı olan, bir ahtapotu andıran yöresel yayılmasıyla nerede başlayıp nerede bittiği taın olarak kestirilemez bir kent görünümünü alan îstanbul'un sorunları için düşünülecek çözümlerin etkinliğini, bıınların çok ciddi bir tutumla, nesnelbilimsel zeminde kotarılması koşuluna bağlı dır. Tek başına nostalji ağırlıklı iyi niyetlerin İstanbul'a artık kazandırabileceği hiçbir şey yoktur. Böyle bir durumda İstanbul gibi bir dergi, en azından İstanbuFun sorunlarını ciddi bir bakış açısından hep gündemde tutmaya yarayacağı için çok önemlidir. Ayrıca, konulara kesintisi/ eğilmenin yeni çözümlere yönelik en sağlam adım olduğu da düşünülürbe, yalnızca İstanbul'a adanmış bir yaym organının önemi kendiliğinden belirginleşir. Bitirirken, "İstanbullu kim?" sorusuna bir yanıt da biz verelim: Bundan böyle üç ayda bir İstanbul'un yolunu içtenlikle bekleyecek olanların hepsi! o C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 114 S A Y F A 13
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle