05 Aralık 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Küçük Prens'i sakıncalı bulanlar, kitap okumasını bilmiyor Terbiyeye talim Küçük Prens'i' bugüne kadar Azra Erhat.Selim İleri,Tomris Uyar,Fatih Erdoğan dilimize çevirdi.Çeşitli yayınevlerinden çıkan Küçük Prens'i onbinlerce Türk okudu.Ve 1992 yılında Tali veTerbiye kurulu kitabı sakıncalı enayi yerine koyan bir karar. Bütün dünyada temel klasikler arasına giren Küçük Prens, ulkemizde de uzun yıllardır Azra Erhat'ın, Selim İleri'nin, Tomris Uyar'ın, Fatih Erdoğan'ın çevirileriyle en çok okunan kitaplar arasında. Bugüne kadar Türkiye'de belki de toplam 500 bin Küçük Prens satılmış, okunmuştur. Binlerce yetişkin b u kitabı okumuş ve çocuklarına okutmuştur. Küçük Prens, ulkemizde de en sevilen yabancı kitapların başında gelmektedir. Bu demektir ki, bu kadar insan, bu kitapta Türklerin ve Atatürk'ün aşağılandığıru düşünmemiş, Küçük Prens'i çoksevmiştir. ö y l e sanıyorum ki, Talim ve Terbiye Kurulu'nda yer alan kişiler, tam da SaintExupery'nin Küçük Prens'te anlatmak istediği yetişkinlerdir. Neden mi? Bakın, SaintExupery, Talim ve Terbiye Kurulu'nca "öğrencilerin Türk milli eğitiminin genel amaçlarına uygun olarak yetişmclerini engelleyici" bulduğu bölümde ne anlatıhyor: "... Küçük Prens'in geldiği gezegenin Asteroid B612 olduğu konusunda yabana atüamayacak kanıtlarım var. Bu gezegeni bir zamanlar teleskopla bir kez gören biri olmıış: 1909'da bir Türk gökbilimcisi. Bu konuda hazırladığı raporu Uluslararası Gökbilimciler Kurultayı'na sunmuş. Ama başında fes, ayağında şalvar var diye sözüne kulak asan olmamış. Büyükler böyledir işte. Bereket versin, Asteroid B612'nin onurunu kurtarmak için bir dediği dedik Türk önderi tutmuş bir yasa koymuş: Herkes b u n d a n böyle Avrupalılar gibi giyinecek, uymayanlar ölüm cezasına çarptırılacak. 1920 yılında aynı gökbilimci bu kez çok şık giysiler içinde Kurultay'a gelmiş. Tabü b ü t ü n üyeler görüşüne katılmışlar." Her çocuğun ve aklı başında her yetişkinin kolaylıkla anlayabileceği gibi, burada SanitExupery'nin Türkleri aşağılamak gibi bir sorunu yok. Göklerde uçmaya baydan Fransız yazar, burada yetişkinlerin bakmakalıp bakış açısını eleştiriyor. Batılı bilim adamları, fesli ve şalvarlı Türk gökbilimcinin söz Prens adlı kitabı, Milli Eğitim Bakanlığı Tali ve Terbiye Kurulu'nca incelenmiş ve eğitim açısından "tavsiye edUmemesi" kararlaştırılmış. Gerekçe: Kitapta Atatürk aleyhin de sözlerin bulunuyor olması, Türk bilim adamının fesli ve şalvarlı resminin yer alması... Kültür Bakanlığı ise, Gülriz Sururi'nin önerdiği 'Küçük Prens'in sahneye uyarlanması projesine 75 milyon liralık bir destek vermiş. kültür Bakanı Fikri Sağlar, "Biz Kültür Bakanlığı yız" diyor. "Bizitn bakanlığımızda yasakların yasaklandığını biliyorsunuz. Bize yapılan başvurular kurul tarafından değerlendirilmiştir. Bu kurul taraafından, istekleri doğrultusunda destek verilmiştir." Kanımca, Talim ve Terbiye Kurulu'nun Küçük Prens'i "tavsiye etmeme", böylece dolaylı bir biçimde yasaklama kararı, her şeyden önce herkesi F CEULÜSTER ransız yazar Antoine d e SaintExupery'nin Küçük Antoıne de Salnt ExıiDery lerine kulak asmıyorlar. Ama Türk bilim adamı, Batı giysileriyle kurultaya gelince, bütün üyeler görüşüne katılıyor... Talim ve Terbiye Kurulu, Küçük Prens'te Atatürk'e de "hakaret edildiği" kanısında. Oysa burada SaintExupery bir çeşit masal anlatıyor. Masal havası içinde, "dediği dedik Türk önderi"nden, yasaya "uymayanların ölüm cezasına çarptınlacağından" söz ediyor. Kuşkusuz, SaintExupery'nin masal diliyle söylediği bu sözler gerçekliğe bire bir uygun düşmüyor. Nitekim, Atatürk'ün Kıyafet Devrimi'nin tarihi del920değil,1925. Ama SaintExupery'nin Küçük Prens gibi bir kitabı yazma aınacı da, biraz da, bir edebiyat kitabının yetişkinler tarafından nasıl okunmayacağını, nasıl okunması gerektiğini anlatmak değil mi? SaintExupery, yetişkinlerin çocüklardaki yahnlıktan, düşgücünden yoksun olduklarını anlatmıyor mu biraz da? Bakın, Talim ve Terbiye Kurulu'nun "sakıncalı" bulduğu bölümün hemen ardından ne yazmış SaintExupery: "Bu gezegenle ilgili bütün ayrıntıları size anlatıyorsam, üstelik numarasını da veriyorsam, bunun nedeni yine büyükler. Büyükler sayılara bayılırlar. Tutalım, onlara yeni edindiğimiz bir arkadaştan söz açtınız, asıl sorulacak şeyleri sormazlar. Sesi nasılmış, hangi oyunları severmiş, kelebek biriktirir miymiş, sormazlar bile. 'Kaç yaşında?' derler, 'Kaç kardeşi var? Kaç kilo? Babası kaç para kazanıyor?' Bu türlü bilginlerle onu t an ıd ıklannı sanırlar. Deseniz ki: 'Kırmızı kiremitli güzel bir ev gördüm. pencerede saksılar, çatısında kumrular vardı.' Bir türlü gözlerinin önüne getiremezler bu evi. Ama, 'Yüz bin liralık bir ev gördüm' deyin bakın nasıl: 'Aman ne güzel ev!' iye haykıracaklardır..." SaintExupery, 1940'larda kaleme aldığı Küçük Prens'te, Küçük Prens'i 1990'larda okuyacak bazı "yetişkinIer"in yaklaşımını ne güzel betimlemiş... Türk eğitiminin başında oldukları kitapları anlamayan, kitap okumayı bilmeyen kişiler bulundukça, biz terbiyeye daha çok talim ederiz. K İ T A P S A V I 1 3 1 S A Y F A B C U M H U R İ Y E T
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle