Katalog

TARTIŞMA Saddanfın kişiliği ve zekâsı üzerine Saddam haksız da müttef ikler mi haklı? Arş. Gör. Yuksel Coşkun / Arş. Gor. Rıdvan Şeşen unya kamuoyunun gundemındeki ılk sırayı alan ınsanlık dışı haksız savaşın taraflanndan bın, elı kanlı, Halepçe'de 5 OOO'den fazla ınsanın katılı Saddam, dığer taratta butun teknolojık yenılıklerı taşıyan ölum makınelerını Irak halkı uzerınde deneyen, geçmıştekı sıcıllerı hıç de temız olmayan bır dünyanın efendısı olmaya çalışan ABD'nin başını çektığı Batılı devietler Bu savaşın nedenı, 2 Ağustos 1990'da Irak'ın, Kuveyt'ı önce ışgal ve sonra da ilhakı gosterılmektedır Elbette kı gunumuzde guçlu devletlerın bağımsız ve guçsuz ulkelerı ışgal etmesı kabul edılemez Ancak 2 mılyon Arap ulusundan (Irak ulusu ıle ulusal farklılıkları yok) oluşan, sınırları Batılılar tarafından harita uzerınde çızılen yapay devletçıklerın bağımsızlıkları uğruna bu savaşın yurutulduğunu ıddıa edenler ıse ınandırıcı olmaktan çok uzaktır Çunku devletlerın bağımsızlığı ıçin bu savaşı yuruttuklerını ıddıa edenlerın, geçmışte örneklerı görulen Fılıstın, Afganıstan, Polonya, Macarıstan, Grenada, Cezayır, Panama gıbı ulkelerde oiuşturulan olaylara aynı tepkıde bulunmamaları, Afrıka'dakı bınlerce aç ınsanın kurtarılması ıçın çaba göstermemelerı bunun kanıtıdır Bu örnekler aynı zamanda Körfez Savaşı'nın gerçek nedenının saptırıldığını göstermektedır Burada esas olarak "Saddam Huseyın'ın Kişiliği ve Zekâsı" adlı makaleyı yazan Doç Dr Acar Baltaş'ın belırlemelerıne değınmek ıstıyorum Bılım adamlarının, öncelıkle objektifliğı elden bırakmadan, bılım ilkelerıne bağlı kalarak olayları değerlendırmesı ve yorumlaması gerekır Bılım adamları elbel te kı taraf tutar Bu taraf, bılım ahlakı ve objektıflıktır Yanı bılım adamları bılım taraftarıdır ve şartlar ne olursa olsun her yerde ve her zaman sapmalara ve saplantılara karşıdır Yazar, zekânın tanımını "olayları uygun sırada yapmak" ve "en az enerjl kullanarak en fazla yararı elda etmektlr' (akç) dıye tanımlayıp, Sad dam'ın bu tanıma ters duştuğu, akıl yurutme kusurları ıçınde bulunduğu sonucuna varmıştır Şımdı bu tanıma, savaşı surdurenleri yaptıklarıyla değerlendırırsek, Saddam, Kuveyt'ın Irak'ınbır parçası olduğunu söyleyen, hatta kendısını surgune gönderen oncekı hukumet başkanını destekleyıp kutlamış, kendısı de ıktıdara geldıkten sonra bu polıtıkayı surdurmuş, bu amaç ıçın (şımdı daha lyı anlaşıhyor) silahlanma hazırlıklarını yapmış ve 2 Ağustos 1990'da Kuveyt'ı önce ışgal, son ra da ılhak etmıştır (yanı olayın gerçekleşmesı ıçın sıratakıbı vardır) Bu ışgal ve ılhak 2 saat gıbı kısa bır sure ıçınde olmuş, olayın gerçekleşmesı ıçın en az enerjı harcanmış ve Kuveyt elde edılmıştır (yanı az Teşhisler bilimsel mi? Dr. özer Tumer umhurıyet gazetesının 9 Şubat 1991 tarıhlı "Bilım ve Teknık" ekinde yayayımlanan ve Saddam Huseyın'ın kışılığı ve zekâsını konu alan makalenizl ilglyle okudum Saddam Huseyın ıle ılgılı çeşıtlı saptamalarınız, daha doğrusu "teşhıs"lerınız ılgımi çektı Bunların dogru ya da yanlış olup olmadığı uzerınde dumak ıstemıyorum Benim vurgulamak ıstedığım bu sonuçlara varırken kullandığınızyontem ızledığınız yol Başlık, yazınızın amacını hemen ortaya koyuyor Saddam Huseyın'ın zekâsını ve ruh durumunu ıncelemek Uzmanın tanı koymak ıçın gereklı ve yeterlı bılgıyı CNN gunluk basın ve bazı beyanatlardan aldığı görulüyor Başkasının ya da başkalarının herhangı bir klşl hakkında verdıgı bılgı ıle tanı koymak, pek "hekımce' bır ış değıl gıbı gorunuyor önce Sad dam'ın zekâsını ıncelemlşsınız Inceleyebılmek içın verilere gereksınımızın olduğu ıçın, araştırmışsınız ve anlaşılan politıkacıların beyanatlarından baş ka bır şey bulamamışsınız "iran savaşının mallyeti", "Kuveyt'l Işgal «derken yanlış zamanlayol açıyor m« yapma", "Kuveyt'i Işgal etmeyl düşünürken, kuzey komşusunu tehdıt etme" gıbı bazı polıtık olayları, Saddam'ın zekâsını olçmede kullanmışsınız ve bunlardan açıkça söylemesenız de Saddam'ın pek zekı olmadığı sonucuna varmışsınız Bu yöntemı, bir polıtıkacı kullansaydı üzerlnde durmazdım ama adının başında Doç Or yazan biri dile getınnce, tepkı göstermek gereğını duyuyorum Bilimsel olarak, bir kişının zekâsının nasıl ölçulduğunu sızın ben den daha lyı bıldığınızden kuşkum yok, ama ışlevlerı hakkındaki duşuncenızı merak edıyorum, doğrusu Devlet adamlarının ve özgün deyışıyle "topluma mal olmuş kişllerin" zekâlarını, toplumsal olaylardakı görunum lerıyle değerlendırmek, bır yontem olsaydı, sanırım çok ılgınç sonuçlara varırdık Bu yöntemle debıl duzeyınde aptal ya da dâhı derecesınde zekı bulunmayacak bır "topluma mal olmuş kışı" tanımadığımı söyleyebılırım Saddam'ı potansıyel suçlu" ılan ettlğınız bölumde de benzer bır yöntem hatası oldu ğunu ılerı surebılınm Bır polıs komıserı, evden kaçan çocukları "potansıyel suçlu' olarak görebılır, ama bır psıkologun dağarcığında, boyle bır kavramın bılımsellıkle çağrışım yapmaması gerektığıne ınanıyorum D enerjı harcanarak yarar elde edılmıştır) Savaşın dığer tarafı muttefıkler ıse Ku veyt'ın ışgal ve ılhak polıtıkasına 2 ağustosa kadar seyırcı kalmış, hatta Saddam'ın sılahlanmasına yardımcı olmuşlardır Olayın gerçekleşmesınden sonra şaşkınlıklarını gızleyememışlerdır (olaylarda sı ra takıbı yoktur) Bugun Irak'ı Kuveyt'ten çıkarmak ıçın korkunç bır enerjı harcan makta ve savaşın malıyetının mılyarlarca dolara mal olacağı ıfade edılmektedır (enerjı harcama buyuk boyutlardadır) Şımdı hangı taraf daha zekı? Yazar, modern psıkolojının kavramlarından "Istismar edllmlş çocuk" (akç) tanımından hareketle, Saddam'ın evden kaçmasını ve amcası tarafından şıddete yatkın şekılde yetıştırılmesını "potansiyel suçlu" (akç) kavramıyla bütunleştırmış etrafındakılerı teker teker öldurmesı nedenıyle paranoyak kışıiığın kanıtlarından bırısı de, çevresındekı butun önemlı görevlere ve özellikle guvenlıkle ılgılı görevlere akrabalarını ve doğum yerı olan Takrıtılılerı getırmesı Saddam'ın kişiliği tartışmalara nı hasta mantığı (abç) olarak değerlendırmıştır Evden kaçarak veya annebabasının ölmesı sonucu akrabaları tarafından yetıştınlenlerın potansıyel suçlu olduğu sonucunun mantık dışı olduğunu ıspatlamaya fazla gerek yoktur Paranoyak kişilığın eğer etrafındakılerı öldurmek olduğunu söyluyorsanız (kı öy le anlaşıhyor), Osmanlılarda saltanat ıçın öldurulen sayısız kardeşlerın, sadrazamların, vezırıazamların cesetlerı uzerınde tahta oturanları nasıl değerlendırıyorsunuz? Yakın akrabaları önemlı görevlere getırmeyı hasta mantığı olarak alırsanız, bugunku yönetımde yer alanların hıç mı akrabalıkları yok? Bu durumu psıkolojıy le nasıl tanımlarsınız? Paranoyak kişilığın dığer bır belırtısinın de megalomanı ve narsısızm olduğu belırtılmektedır Doğruluğundan şuphemız olmayan bu belırlemeye dayanarak, bır ulusun cengâver ilan edılıp, rahatına duşkunluklerınden dolayı eleştirıp tabansızlaştırılanlar, kendılerını Şahın'leştırenlerı ve kuçuK sultanlığa he veslenenlerı hangı kategonye dahıl etmek gerekır'' C Bu sayfadaki yazılar tarafımızdan kısaltılmıştır. (B.T.) Yapılan araştırmalara göre suçlular arasında çocukluğunda evden kaçmış ınsanlar çcğunluktadır Saddam da çocukluğunda ev den kaçmıştır, öyleyse Saddam 'Potansiyel suçludur" demek, en hafif tanıtımıyla metaflzık bir akıl yürütmedır Ayrıca Saddam'ın suçu nedir? Saddam'ı kim, hangı suçtan mahkum etmıştır? Sad dam'ın yaptıklarını "suç" ya da "potansıyel suç" olarak nıtelendlrmek, bır psıkoloıı doçentının ışı değıldır Ayrıca Saddam'ın paranoyak olduğuna karar verıyorsunuz Saddam'ın paranoyak olup olmadığı benı ılgılendırmıyor, ancak teşhısınıze, hukukçuların deyımıyle usulen ıtıraz ediyorum Paranoya tanısıı ya da herhangı bır tıbbı tanı böyle konmaz Tanı krıterlerınız şunlar • Yanındakı birçok kişiyi idam ettirmış olması. • Önemlı yerlere, yalnız kendı köyunden ınsanları getımnış olması, • Kendını bır kralın halefı ılan etmış olması vb Bu ya da benzerı bılgılerle, bır ınsana paranoya tanısı konamaz Tıpta tanı koymanın kuralları vardır Ruhsal hastalıkları sınıflan dırmakta yaygın olarak başvurulan DSM IIIR'de paranoyak tanısı koymak ıçın krıterler bellidır "Hlç süphesJz fırsat bulurta, klmyasal v* blyolo|lk •llahlan da kullanacaktır." "Hasta'sını hıç görmemış bır psıkolog olarak, bu kesınlıge nasıl ulaştığınızı anlamıyorum Ayrıca "1990 yılında butun dunyada yumuşamanın doğal uzantısı olarak "yasanılan çevrenın korunması" ve "hayat kalltesinin yukseltılmesı" yolunda çabalar başlamıştı Gerçekte, çağdaş bir lıdere dusen, bu çaba lara destek olmak, "global duşunmek ve lokal davranmaktır" Saddam Huseyın'ın ıse boyle bır anlayışa ne kadar yabancı olduğu ortadadır" dıyorsunuz Polıt>k konularda muhakeme yürüterek, Saddam'ı suçlamanız ve bunları Saddam'a koyduğunuz teşhıse dayanak yapmanız, bende yalnızca önyargılı olduğunuz ızlenımını uyandırıyor Irak ın elındekı her turlu sılahın, yumuşadığını ılerı surduğunuz ulkeler tarafından üretildiğinı ve uretılmeye devam edıldığını, bu ulkelerın ambarlarının da tıka basa bu sılahlarla dolu olduğunu unutuyorsunuz Kim, bu "uygar" ulkelerın bunları bır gun kullanmayacağını garantı edebllır? Kullanmayacaklarsa, neden uretıp depolara dolduruyorlar7 Amerıka Japonya'ya atom bombası attı Amerika, Vıetnam'da napalm, kımyasal sılah kullandı, ama Amerıka başkanını, acımasız, gaddar kendısınetutkun, kendisını dünyanın merkezı sayan. ahlakı değerlen olmayan, cıddı akıl yurutme kusurları ıçınde olan bırı olarak yorumlamayı duşunur musunuz, merak ediyorum "Acımasız", "gaddar", "kendisıne tutkun", "kendısını dünyanın merkezı sayan" "ahlakı değerlerı olmayan' cıddı akıl yurutme kusurları ıçınde olan", Şark kumazlığı duzeyınde zekaya sahıp", "tehlıkelı bır ınsandır" Bu nitelıkler, bır Doç Dr un "hasta sı ıçın sarf edeceğı sıtatlar olmamalıydı özetlersem Saddam ı ruhbillmsel açıdan değerlendırmek ıstıyorsanız ıncelemenızı daha cıddı yapmanız gerektiğını ilan suruyorum ve dilıyorum 172 20 00278 (mesaı saatlerınde) Tel 372 73 79 (akşamları) 2074