22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

19 ARALIK 2008 CUMA 5 D E N İ Z C İ Lüks bürolar, şık giyimli satıcılar ve laf kalabalığı arasında pahalı ürünler tüketicilere sunuluyor Kalite cilayla ölçülmüyor ASUMAN ABACIOĞLU Balık Keyfi ÜNAL BENLİALPER Mitolojik efsaneler diyarı, coşku ve sevgi dolu Ege Denizi'nin, birbirinden güzel koyları ve doğal yapısını koruyabilmiş şirin adalarıyla en çekici parçalarından birisi olan Güllük Körfezi, sahip olduğu tarihi ve kültürel dokusuyla da insanoğlunu etkilemeyi sürdürmektedir. Denizdeki en uç noktasından 25 deniz mili kadar karaya kıvrım kıvrım sokulur. Kuzeyde Tekağaç burnundan doğuya yöneldiğinizde, ilk büyük doğal liman olan Çukurcuk'u görürsünüz. Turna burnundan yolunuza devam ettiğinizde karşınıza diğer ikinci büyük liman olan Akbük limanı çıkacaktır. Güney batı yönündeki diğer büyük limanlar da görmeye değer. Bunlar, taze ve lezzetli balıklarıyla sizlere en güzel deniz ürünlerini sunacak olan Kazıklı ve Çam limanlarıdır. İnegöl burnundan (diğer adı Karaburun) içeriye doğru dümen çevirdiğinizde balık takımlarınızı, yemlerinizi ve diğer avlanma teçhizatınızı hazırlamaya başlayabilirsiniz. Çünkü Güllük'ün o meşhur kefali, levreği, çipurası ve karagözü sizlerin onlara sunacağı yemleri bekliyor olacaktır. Amatör ruhla balık avlama sevdalıları, mavi sular dünyasının tutkunları, biliyorum ki bu deniz kokulu körfezde hayatınızın en mutlu, en huzurlu ve en keyifli saatlerini geçireceksiniz. Sabahın ağır ayazında mışıl mışıl yatağınızda uyumak varken yüreğinizdeki dopdolu doğa ve deniz sevgisi sizi içgüdüsel bir duygu ile denize yönlendirecektir. Belki de hava yağışlı ve sisli olacak. Ama eminim ki, şartlar ne olursa olsun bu harika koylarda balık avlamanıza hiçbir güç engel olamayacaktır. Hele hele o küçücük bir nazar boncuğu gibi denizin üzerinde serpilmiş Metelik adasının etrafındaki derin sularda iri isparoz, karagöz ve sarıgöz yakalamanın keyfine doyum olmuyor. Gök limanda balıkçı dostlarınızla hararetli av sohbetlerinizi sürdürürken, henüz daha kurumamış ıslak güvertenin üstünde, kararmış bir çaydanlığın içinde demlediğiniz çayı, üşümüş ellerinizle yudumlarken diğer taraftan da oltanızın ucundaki hareketliliği pür dikkat ediyor olmanız sizi çok farklı duygulara sürükleyecektir. Daha içerlerdeki tarihi Asin limanına rotayı çevirdiğinizde, fosforlu ve ışıl ışıl parlayan yapay balıkları denize yavaş yavaş bırakabilirsiniz. Motor ağır ağır yol alırken belli uzaklıktan çekilen bu yapay balıklara takılarak yakalanan 1,5 kiloluk bir lüfer ile 2 kiloluk iri bir sinaritin güverteye alınması sırasında yaşayacağınız zevk ve heyecan hiçbirşeye değişilmez. Salih adası ile Güvercinlik arasındaki sularda da çeşitli balık türlerinden bol bol yakalayabilirsiniz. Asıl önemli olan balık yakalamak değil. Denizle, sevdiklerinizle ve gerçek dostlarınızla, doğaseverlerle birlikte olup o mutlu, zevkli, heyecanlı ve huzur dolu saatleri aynı duygu atmosferi içinde paylaşmaktır. Çünkü böylesine bir ortam içinde bütün güncel sorunlardan ve sizi üzen her türlü düşüncelerden uzak kalabilme fırsatını bulacaksınız. Şunu sakın unutmayın deniz sizin en yakın dostunuz ve pozitif enerji kaynağınızdır. Onu sevin ve kucaklayın. Fiyat ve kalite araştırması yapmadan ürün satın alınmaması gerektiğini belirten Tükoder Başkanı Gülçin Tonguç, 'Kalite dış cilayla ölçülmüyor' diye konuşuyor. Avuç dolusu para ödediğiniz bir ürünün daha bir ay bile geçmeden bozulması durumunda, öncelikle üzülürsünüz. Oysa o ürünü, kentin en lüks semtlerinden birindeki lüks bir büroda, gelişmiş teknolojik cihazlar kullanan, şık giyinişli ve işinin ehli “gözüken” bir kişiden alırken, ödediğiniz paraya değeceğine inanmış, başınıza böyle bir şey gelebileceğine hiç ihtimal vermemişsinizdir. Ama, şikayetinizi aktarmak için ürünü aldığınız firmayı arayıp da, satış yaparken yüzünüze gülen firma sahibini bir daha asla bulamadığınızda üzüntünüz öfkeye dönüşür. Hele bir de geleceğini söylediği gün ortaya çıkmadığında ve bunun için arama gereği bile duymadığında hissettiğiniz duygu “aldatılmışlıktır”. Profesyonelliğin ve kalitenin, “dış görünüşün cilasında” olmadığını geç de olsa anlarsınız. Ancak, çaresiz olmadığınızı bilmeniz gerekiyor. Tüketiciyi Koruma Kanunu çerçevesinde haklarınız ve şikayet edebileceğiniz kurumlar var. ve sonuçlandırılması konusunda kamu hizmeti veriyor. Ayrıca, kaymakamlıklarda bulunan hakem heyetleri ve İzmir’de üç tüketici mahkemesi de sorunların çözümlenmesi konusunda gerektiğinde devreye giriyor. Hakem heyetleri, tüketici lehine verilen karara 15 gün içinde uyulmaması durumunda icra yoluna gidebiliyor. Tonguç, Tüketiciyi Koruma Kanunu’nda AB’ye uyum çerçevesinde yeni değişiklikler yapılması konusunda çalışmaların devam ettiğini söylüyor; kanunun kapsamı daha da genişletilecek. Tükoder’in yasa değişikliği kapsamındaki önerisi, sadece “ayıplı mal” değil, “tüketici memnuniyetsizliği”nin de ürünün geri verilmesine ve para iadesine gerekçe oluşturması. Tonguç, ayrıca gıdalarla ilgili de yaptırımlar getirilmesini, şikayetleri inceleyecek bir Tüketici Laboratuvarı’nın kurulmasını istiyor. ARAŞTIRMACI TÜKETİCİ Tonguç’a göre İzmir halkı, haklarını aramada diğer kentlere göre oldukça başarılı. Ancak, yine de 3 milyonluk bir nüfusun sadece 500 bini bu bilince sahip. Tükoder İzmir Şube Başkanı Tonguç, “iyi bir tüketici” olmanın yollarını anlatırken, öncelikle “pahalı” ürünün “kaliteliymiş gibi” sunulduğuna dikkat çekiyor. Yani, lüks bürolara, şık giyimli insanlara ve laf kalabalığına aldırmamalısınız. Kalite, “dış cila” ile ölçülmüyor. Tonguç, fiyat ve kalite araştırması yapmadan mal alınmamasını öneriyor. Firmaların iyi bir servis ağına sahip olmaları, ürünün garantisinin olması, Türkçe kullanım kılavuzunun bulunması, dikkat edilmesi gereken diğer unsurlar. Tonguç, daima “araştıran, eleştiren” bir gözle alış veriş yapılmasını, yaşanan sorunların ise sineye çekilmemesini istiyor. Hak arayışının “sonuna kadar” götürülmesi, sonucun başarılı olmasını sağlıyor. KURAL TANIMIYORLAR Son derece geniş kapsamlı bir konu olan tüketici hakları, sadece kapıdan satış yapanlar tarafından ihlal edilmiyor; bankaların, telekomünikasyon şirketlerinin, tanınmış firmaların da bu konuda yasaya aykırı uygulamaları var. İzmir Tüketici Haklarını Koruma Derneği (Tükoder) Başkanı Gülçin Tonguç, bunları “kural tanımaz satıcı” diye tanımlıyor. Başka bir deyimle “hem suçlu hem de güçlü” olanlar. Ama, 1995’de çıkan ve 2003 yılında kapsamı genişletilen Tüketiciyi Koruma Kanunu, son derece açık ve net. Uygulamada sorunlar yaşanıyor olsa da tüketicilerin haklarını arama mücadelesi yüzde 90 oranında başarılı sonuçlanıyor. Yasaya göre, firmaların, ürünleriyle ilgili taahhüt ettikleri nitelikler yoksa, ya da üretim sırasında hata varsa veya “gizli ayıp” denilen ve üretimden çok sonra, kullanımda ortaya çıkan bir sorun varsa, o ürün “ayıplı” kabul ediliyor ve tüketicinin malın değişimi ve para iadesi alma hakkı ortaya çıkıyor. Gülçin Tonguç, yasada ayıplı mal için 30 günlük bir süreden söz edildiğini ancak “gizli ayıp” olması durumunda bu sürenin aşılabileceğini anımsatıyor. Yasaya internet aracılığıyla herkes ulaşabilir ve okuyabilir; tüketiciyi ilgilendiren 1617 maddesi olan yasa oldukça anlaşılabilir ve net. Tükoder, 52 şubesiyle tüketici şikayetlerinin takibi unalkaptan@hotmail.com CUMHURİYET OKURLARINA ÖZEL FIRSATLAR C M Y B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle