Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 MAYIS 2022 CUMARTESİ
KÜLTÜR 13
Gezmiş, İnan ve Aslan, idam edilmelerinin 50. yılında anılıyor runu parça parça
eder.
Bu vurgu, bağnaz-
lıkla kuşatılmış bir
toplumda düşünme-
mizi, davranmamızı
ve görevimizin zorlu
olduğu gerçeğini de
‘Deniz’lere akın...
duyumsatıyor.
Bağnazlığa karşı
Özgürlüğü var eden dü-
eniz Gezmiş, Hüseyin
şünceyi öğretmek, aktar-
Kadıköy Belediyesi’nin Caddebostan Kültür
durmak
mak, benimsetmek, yay-
İnan, Yusuf Aslan ve 68
Merkezi’nde (CKM) açtığı “Bir Avuçtular Deniz
üşünme hakkının engel- gınlaştırmak gerek.
Dkuşağının tüm devrim
Oldular...” sergisinde Deniz, Hüseyin ve Yusuf’un
Düşünce özgürlüğünün insan
lenmesi insanın yaşamını
şehitlerinin anısına Caddebos-
Danlamsız kılar. için olduğu gerçeğini, düşünme
kişisel eşyaları ile ressamlar Bedri Baykam ve
tan Kültür Merkezi’nde önceki
Bu hakkı yadsıyan, önlemek sorunu olmayan, düşünmeye ge-
gün açılan sergi, 30 Haziran’a Turgut Kahraman’ın tabloları yer alıyor.
isteyen bağnazlığın egemen ol- rek duymayan ya da böyle oldu-
kadar görülebile-
masına karşı durmak, insan ol- ğunu sanan, bu gerçekliğe boyun
cek. “Bir Avuçtular
eğen insanlara aktarmak yaşam-
manın sorumluluğudur.
Deniz Oldular...”
Düşüncenin özgürlüğü, düşün- sal görevdir.
meyi bilen insanların sorunudur. Düşünmesini bilen tüm insan-
isimli sergi, açılış
Düşünceyi, düşüncenin özgür ların fısıltılarını çığlığa, toplumun
töreninde büyük il-
ORHUN
olmasını sorun edinenlerin, ya- vicdanını özgür düşünceye dö-
gi gördü. Açılışta
ATMIŞ
nüştürme görevi vazgeçilmezdir.
şadıkları toplumdaki tüm insan-
sergi alanına gir-
ların aynı sorumluluğu duymala- Nasıl bir toplum olmalıyız ki
mek için kuyruklar oluştu. Tö-
rı için uğraş vermeleri, yaşamın özgür düşünce serpilip geliş-
rene Gezmiş, İnan ve Aslan’ın
getirdiği zorunlu görevlerdendir. sin, düşünce özgürlüğü insanın
ailelerinin yanı sıra Kadıköy
bir sorunu değil, bir güç ve esin
Belediye Başkanı Şerdil Dara kaynağı olsun?
Düşünmeyi bilmek
Dinsel ve siyasal saplantıla-
Odabaşı, CHP İstanbul İl Baş-
Düşünmesini bilenlerin, dü-
rın, bağnazlığın egemen oldu-
kanı Canan Kaftancıoğlu ve şündüklerini çeşitli yollarla
ğu toplumumuzda, tüm dog-
açıklayanların haksızlığa, ada-
CHP Genel Başkan Yardımcısı
Deniz Gezmiş, Hüseyin
maların arkasında mutlaka sı-
letsizliğe karşı çıkmak sorum-
Oğuz Kaan Salıcı da katıldı.
İnan, Yusuf Aslan’ın
nıfsal, ekonomik, toplumsal çı-
luluğu, onlara düşünceyle ilgi-
Odabaşı, sergiyi açarken
eşyaları görülebilirken
karların olduğu gerçeği bize yol
li tüm sorunların çözümü göre-
yaptığı konuşmada, “Ben İs- mücadeleleri de anlatılıyor.
Eser: Bedri Baykam
gösteriyor.
vini de verir.
tanbul Üniversitesi Hukuk Fa-
Asıl özne olan toplumun bütü-
lı sollu duvarlara mücadelele- sin. Ayakkabımı bile giyme- Cezaevi’nde çekilmiş dev bir
kültesi mezunuyum. Deniz’le-
Zorbalık değil bilgi
nünde düşünmek gereğini duy-
rinin anlatıldığı yazılar krono- den beni apar topar buraya ge- fotoğraf bulunuyor. Sergi açı-
rin oturduğu sıralarda otur- mayan insanların çoğunluğu Özgürlüğün yolunu zorbalık
lojik olarak yerleştirilmiş. Ga- tirdiler. Ayakkabılarım ceza- lışı sonrası Halk TV’de Ser-
değil, bilgi aydınlatır.
dum. Onların verdiği mücade- oluşturduğu bu durum, düşün-
zete küpürleri de yaşanan ada- evinde kaldı. Onlara hediyem han Asker’in sunduğu “Gör- mesini bilenlerin onurlarını yara- Bilginin, bilgilenmenin, bilinme-
le bugün de aynı şekilde sürü-
layan bir sonuç çıkarıyor ortaya. yeni keşfetmenin güzelliğiyle ya-
letsizlikleri gözler önüne seri- olsun” notunun da yer aldığı, kemli Hatıralar” programı
yor. Biz mücadeleyi asla bırak-
Karanlığın, düşünce ve dü- ratılacak hoşgörünün “yazgı”nın
yor. Ortalarda kişisel eşyala- idama giderken giydirilen las- da CKM’de yapıldı. Üç Fidan
mayacağız. Kadıköy Belediye
şüncenin özgürleşmesi üzerin- egemenliğindeki kafalara aktarıl-
rı, okulda okudukları kitaplar, tik ayakkabıları yer alıyor. programda da Selda Bağcan
Başkanı olarak tüm Kadıköy-
ması istenmez, çünkü bağnazlık,
deki baskısı aileden başlaya-
kıyafetleri... Deniz Gezmiş ve Deniz Gezmiş, Hüseyin şarkılarıyla anıldı.
lüler adına bu sözü rahatlıkla
rak okullara, eğitime, politikaya, sevginin, bilginin olmadığı ortam-
onunla özdeşleşen parkası da İnan ve Yusuf Aslan’ın 6 Ma-
verebilirim” dedi.
devletin kurumlarına, yasalarına larda büyür.
Bir de kitap
bunlardan biri, açılışta herke- yıs 1972 yılında idam edilme-
yayılarak yaşamı tehdit ediyor. Başkalarının düşüncelerini ve
Sergide neler var? Öte yandan Kadıköy Beledi-
sin ilgisi de ona yoğunlaştı. den önce kaldığı Mamak As- Irkçı ve dinci bağnazlıklarla inançlarını yadsıyarak yalnızca
yesi; sergiyle aynı isimli bir kendi inançlarına körü körüne bağ-
23 yaşında idam edilen Hü- keri Cezaevi’nin hücreleri- donatılmış politikaların oluştur-
Sergiyi gezerken duygulan-
duğu “kara tehdit”, toplumumu- lanan, eleştiri ve gelişme bilincin-
kitap da hazırladı. Önsözü-
mamak elde değil. CKM Sa- seyin İnan’ın da üzerinde bu- nin krokileri arkadaşları tara-
zun özgürleşmesinin önündeki den yoksun, hep kendini haklı bu-
nü Odabaşı ve gazeteci Soner
lunan idamından sonra üze- fından çizilmişti. Sergide çizi-
nat Galerisi’nin cam merdi-
en büyük engel. lan, başkalarının da doğru ve hak-
Yalçın’ın kaleme aldığı kitap-
venlerini çıkarken sağda solda rinden kesilerek çıkarılan len krokilerden hareketle bi-
Özgür, bağımsız, hoşgörülü, lı olabileceğini aklına getirmeyen,
ta, Uğur Mumcu’nun da Cum-
kahverengi örgü kazağını gö- re bir canlandırması da yapıl-
mekânın dışından da görüle-
insanın en eski alışkanlıklarından
adaletli, eşitlikçi bir ortamı oluş-
huriyet gazetesinde 1975 yı-
bilen sanat eserleri yer alıyor. rüyorsunuz. Onunla birlikte dı. Sergi iki kata yayılmış, bir
turacak olan düşüncenin, fel- biri olan bağnazlık (fanatizm, mu-
lında yazdığı “Sesleniş” yazısı-
“Babam, ayağımdaki bu lastik parçasını da 4. katta görebilir-
Üç Fidan’ın özgeçmişi ve fotoğ-
sefenin kendini var edememesi taassıplık), egemen olduğu top-
na yer verildi.
rafları tam karşınızda... Sağ- ayakkabıları görünce üzülme- siniz. Burada Mamak Askeri de toplumda barışın, kardeşliğin lumda ilerlemenin, aydınlanma-
gerçekleşmesinin önünü tıkıyor. nın tehlikeli bir yol kapatıcısıdır.
Bu kapatılmaya çalışılan yolu
Yaşamı, özgür yaşamın vaz-
geçilmez kılavuzu olan eleştiri açma da özgür düşüncenin doğ-
ve hoşgörü değil, toplumsal, si- rusu ve olmazsa olmazıdır.
yasal baskılar belirliyor. Öyleyse, var olmak için bağ-
rı Briken Aliu vücuda getir- duk çalan, sosyalist sendika- nazlığı aşmak zorundayız.
Sarp Maden
Bilge Günaydın ‘Sketches Boyun eğmek mi?
Dünyanın adaletsiz gidişi ko-
miş, sustain mekanizması- cı Kamil Kartal’ın oğlu) Deniz
Bu dayatmayı kabullenmek,
nı Çağlayan Örge yapmış- Mahir Kartal’ın Berlin’deki evi- şullarında ve ülkemizdeki bağ-
‘House by the Lake’
Of Green’ (Drom Music) “her şey önceden düşünülmüş
nazlığın egemenliğinde insa-
tı. Bu mekanizma sayesin- ne konuk olduğu günlerde bir-
ve belirlenmiştir” safsatasına
nın işi zordur ama zoru gerçek-
de, istediği sesi yaylı ya da likte yaptıkları göl kenarında-
iyanist, besteci Bilge Günaydın iki yıl önce ilk
(Lycia Records)
boyun eğmektir. leştirebilme çabasının vereceği
nefesli bir saz gibi uzatabi- ki yürüyüşlerden alıyor. Albüm,
Palbümü “Daydreams”i çıkardığında yeni ge-
Bu boyun eğiş ise insan onu- zevk de o kadar çoktur...
liyordu. müzisyenler bir ara-
itarcı, besteci Sarp Maden
len caz müzisyenleri kuşağına iyi bir örnek teşkil
Guzun zamandır aşinaydı “Aperlai” albü- ya gelmeden ortaya
ediyordu. Orada ilginç bir beşli formatını dene-
münü tamamlayan çıkmış. Sarp gitar-
perdesiz gitara, ta seksenli yıl-
yen Bilge, ikinci albümünde de farklı bir orkest-
larda evini ziyaret ettiği Erkan Sarp, sonrasında za- ları, yanı sıra bas ve
ra anlayışı ile karşımı-
manını perdesiz gi- davul loplarını, New
Oğur’dan beri. Nicedir aklın-
za çıkıyor. “Sketches
Özler’in özel koleksiyonu
daydı, ona eğilmek istiyor an- tara ayırmış, onu ta- Jersey’de yaşayan
of Green” albümünde
nımış, kendine has Cengiz Baysal davul-
cak seslerin uzamasını kontrol
klasik bir birleşimi de- essam Nurtaç Özler’in özel ko- Mürşide İçmeli, Ali Candaş, Kayı-
altına alarak kullanmak istiyor- bir çalma tekniği ları, Apostol Sideri-
ğil, davulsuz bir üçlü- Rleksiyonunda yer alan yapıtlar, han Keskinok, İmren Erşen, Tay-
geliştirmişti. Sıra- dis basları; üç parça-
du, çünkü bu müziği ve soun-
yü tercih etmiş Bilge. İsmail Altınok Sanat Merkezi’nde yar Eren, Necla Özbay Özdemir,
du, istemediği yönde etkiliyor- da bunu belgelemek da da Ercüment Or-
Gitarcı Cenk Erdoğan
(Sağlık 2 Sokak, No:63/8 Kolej/ Şenay Yazıcıoğlu, Mehmet Ali Do-
vardı, bir albüm ile... kut Hammond ve Rhodes çal-
du. E-bow’dan esinlenerek bir
ve kontrbasçı Ozan Ankara) 10 Mayıs-31 Mayıs ara- ğan, Nevzat Akoral, Devrim Erbil,
tasarım geliştirmişti. Düşün- “House by the Lake” albümü mış. Sarp’ın kütüphanesindeki
Musluoğlu ile kaydet-
sında sergilenecek. Sergide, şu Seyit Bozdoğan, Zahit Büyükiş-
adını Sarp’ın (bir parçada du- en fantastik albüm.
düğü özel yapım perdesiz gita- miş albümü.
ressamların resimleri yer alacak: leyen, Harun Atakyalı, Cezmi Or-
Albümün adı, içeriğini ziyadesiyle açıklıyor.
Eşref Üren, Melahat Üren, As- han, Doğan Akbulut, Selvi İlhan,
Bilge buradaki üçlü için yazılmış beş bestede
lan Gündaş, Mutlu Başkaya, Za- Nuri Abaç, Serap Etike, Özcan
doğadan ve yeşilden aldığı ilhamı dile getiriyor.
fer Gençaydın, Filiz Onat, Mitc- Kandemir, Emre Feyzoğlu, Ali Ko-
Beykoz Kundura’da ‘Müşterek Sinema’
Albümdeki tek yorum olan “Ela Gözlüm” türkü-
ha Kloth, Yusuf Demirtaş, Haya- tan, Benay Çınar, Nur Gökbulut,
süne ise sesi ve özgün dokunuşları ile katkı ve-
ti Misman, İbrahim Çiftçioğlu, Fa- Zahide Yükseler, Hasan Başkıran,
ülkeden 8 al- Majub’un Yol-
riyor. Albümün bir başka ilginç tarafı Cenk’in
hir Aksoy, Atilla Atar, Zeki Fa- Nail Payza, Sabiha Erengönül, İn-
8 ternatif si- culuğu” (2013)
yaylı tambur çaldığı Akdeniz müziği etkisindeki
ik İzler, Mehmet Güler, Nuran Al- ci Kansu, Muammer Durmuş.
nema salonu ve filmlerinin gös-
“Broken Wings” adlı balad. Üçlünün arasındaki
tıata, Lütfü Günay, Ülkü Günay, l ANKARA/Cumhuriyet
merkezini buluş- terimi ile baş-
müzikal etkileşim ise sapasağlam.
turan Müşterek layacak Müş-
Renkli bir dünyayı tasvir eden bestelerin key-
Sinema (Cinema terek Sinema
fiyeti yüksek. Duygularını dile getirme gücünde
of Commoning) projesi, haziran
Ataç Elalmış’ın 50. yıl sergisi açılıyor
kendini ortaya koyan yeteneklerini çeşitlendire-
projesinin Türkiye gösterim- ortasına dek pazar günleri
rek sergilemeyi sürdürüyor Bilge. İnsanın ruhunu
leri yarın Beykoz Kundura’da ücretsiz devam edecek. Sınır-
taç Elalmış’ın “Sa- la çıkarak, renklerin
iyimser duygularla besleyen, betondan alıp doğaya
başlıyor. Cem Kaya’nın “Re- lı sayıda seyirciye açık olacak
Anatta 50. Yıl Anısı- değerini yumuşatıp ra-
götüren organik bir albüm “Sketches Of Green”.
make, Remix, Rip-Off / Mo- ve ücretsiz gösterilecek film-
na” sergisi, 13 Mayıs-1 hatlatıcı biçemle resim
Not: Drom Music, New York’un önde gelen
tör: Kopya Kültürü ve Popüler ler için rezervasyonlar bey-
Haziran tarihleri arasın- yapmayı seçiyor. Tari-
konser mekânlarından Drom NYC’nin yeni kur-
Türk Sineması” (2014) ve Eva kozkundura.com adresinden
da Galeri Soyut’ta (Şe- hin kaynaklarından bi-
duğu müzik şirketi.
Knopf’un “Majub’s Journey / yapılabilir.
hit Mustafa Doğan Cad- rinin de sanat olduğu
Murat Beşer (muratbeser@muratbeser.com)
desi No:82/A, Çanka- inancıyla üretimini sür-
ya/Ankara) izlenebile- düren sanatçı, bugüne
cek. Ataç Elalmış, Hi- değin Keçiname, Tur-
rhan Kemal’in “Bere- yor. Nitekim kentleşme- lasyon nedeniyle daha cazip görü-
tit uygarlığı, Selçuk- naname, Zeytinname
nin artışıyla birlikte yeni nüyor. Günümüzde TÜİK verilerin-
ketli Topraklar zerin-
lu, Anadolu kilimleri, ve ve en son Günlükna-
Ode” romanında, üç kafa- nesil kendine tarım ara- de bile enflasyon artışındaki yük-
Anadolu’ya ait mitleri me ile yaşadığı coğraf-
dar, Yusuf, Pehlivan Ali ve Ha- zilerinde değil de büyük seklik ortada. Bu da yoksulluğun
resimlerinde konu edi- yanın yaşanmışlıklarını
san, Çukurova’ya doğru kıvrı- şehirlerde bir yaşam alanı öncelikli olmaktan çıkıp açlığın ön
niyor. Biçimi öne alarak rengi red- konu alan çalışmalara imza attı.
larak yol alan trenin pencere- oluşturmaya, bir gelecek plana geçtiğini gösteriyor. Yığınlar,
detmeden beyazın tonlarından yo- l ANKARA/Cumhuriyet
sinden meraklı gözlerle bakıp kurmaya çalışıyor. Uçsuz yaşamak için çaresizce uygun ko-
para kazanma düşleri kurar. bucaksız tarlalar artık şullarda üretilmeyen gıda madde-
Trende tanıştıkları Veli, şeh- orta yaşın üstündeki lerine sarılıyor.
Güzel dünya düşleri…
ri onlardan önce keşfetmiş- kuşağa emanet! Diğer HHH
tir. Patozda çalışmış, ağanın taraftan tarım ve hay- Geçen hafta İzmir Büyükşe-
nı kasığına kadar makineye kaptı-
vancılık serbest pi- hir Belediye Başkanı Tunç Soyer,
sömürüsünü görmüş, işçile-
rır. Ağa ise onu hastaneye götür-
rin örgütlü eylemine tanık olmuş- yasa koşullarına terk edilemeye- Kars’ın Susuz ilçesinde tohum
mek yerine kaçmayı tercih eder.
tur. Veli, üç arkadaşa insan öğü- cek kadar stratejik bir alan. Yok- dağıttı. Orada bulunan çiftçiler,
Pehlivan Ali’nin, makinece belirle-
ten canavar patoz makinesinin sa yakın tarihte dünyaya egemen “Toprak Mahsulleri Ofisi’ne para
nen trajik sonu, kâğıt para karşı-
“ejderhalar gibi soluduğunu” an- olan kıtlıktan nasibimizi almamız yatırmışız. Ama tohumumuz mayı-
sında insan hayatının hiçbir değeri
latır: “Bir tarihte, patozda çalışıyo- muhtemel. Rant uğruna günde- sın 25’inde verilecek. Biz mayısın
olmadığını gösterir bize.
ruz. Patoz, eski patoz. Dört buçuk lik hayatını sürdüren siyasetin za- 25’inde verilen tohumu ne yapa-
HHH
ayak, kırk beş kişilik. Lakin ırgat ten emekçiyi ölüme terk eden ge- lım?” diyor. Aslında Tunç Soyer,
Oysa bu ülkenin tarımda daimi
başı kansız mı kansız. Şu kadarcık lenekselleşmiş anlayışla kol kola dünyada artan gıda krizine karşın
ya da geçici olarak çalışan emek-
merhamet arama!” girip milyonları açlığa sürüklemesi ülkemizdeki sancılı duruma dik-
çileri uzun zamandır sadece ba-
kaçınılmaz gibi görünüyor. kat çekmeye çalışıyor. Ne yazık ki
Pehlivan Ali, Veli’nin anlattı-
caklarını değil, kollarını da kap-
ğı patozu gözünde canlandır- HHH çiftçinin elinde tohumun dahi ol-
tırmış durumda. Ekonomik kri-
maya çalışır. Onun devasalığı- “Önce ekmekler bozuldu” demişti mayışı yaşadığımız büyük sorunu
zin derinleşmesiyle borç batağına
na hem hayret eder hem de güler Oktay Akbal ağabeyimiz. Her şeyin bize gösteriyor.
saplanan, hacizlerden nefes ala-
geçer. Ancak patozla çalışmak, talan edilmesine, içinin boşaltılması- HHH
mayan çiftçi neredeyse üretim ya-
Çukurova’nın kırk derece sıcağın- na, ezilip geçilmesine karşı çıkmış- Orhan Kemal, “Baba Evi” roma-
pamayacak halde... Gübre alama-
da saatlerce saman tozunun için- tı. Ekmeklerin gerçekten bozuldu- nında, “Ey açlık! Seni midemde, ilik-
dığı için ekinini duayla yetiştirme-
de nefes almadan kalabilmek zor ğu günleri görmedi. İyi ki! Artık te- lerimde, kanımın yuvarlarında duy-
ye mecbur kalan üreticiler günbe-
iştir. En küçük hatada insan ken- miz ve sağlıklı gıdaya ulaşmanın gi- dum. Ve sen, benim iyi, benim ko-
gün tarımdan uzaklaşıyor. Halbu-
dini makinenin bıçakları arasında derek imkânsız hale geldiği bir dö- ruyan ve merhametli olan soyum, in-
ki insanlık tarihi, tarım, üretim ve
nemde yaşıyoruz. Pek çok aile için san soyu, sen sonsuz tokluğu fethe-
bulabilir. Aradan epey zaman ge-
gıda üçgeninde kendine alan aç-
çer. Pehlivan Ali de tarlada çalı- hammadde fiyatına satılan merdi- deceksin!” diyordu. Günün birinde
tı ve ilerledi. Şimdilerde ise tarım
şanlardan biridir artık! Derken pa- ven altı ya da uygun olmayan ko- Orhan Kemal’in güzel dünya düş-
için belirlenen bir politikanın ol-
tozdan çatırtı gelir ve derin bir şullarda üretilen gıda maddeleri, ya- lerinin gerçekleşmesi mümkün ola-
mayışı çiftçiyi topraktan koparı-
sessizlik olur. Pehlivan Ali bacağı- hut taklide varan yiyecek, artan enf- cak mı dersiniz?