Katalog

HABER 3 21 MART 2021 PAZAR KAR GERİ GELİYOR Sıcaklık salı gününden itibaren 8 derece birden düşüyor. Soğuk hava tüm yurdu etkisi altına alacak. Perşembe günü İstanbul’da da karla karışık yağmur bekleniyor. 180/7 0 230/1 0 0 130/7 0 170/7 0 180/4 0 130/0 0 60/ 4 0 160/2 0 220/8 0 190/8 0 190/2 0 200/1 0 0 40/ 2 0 270/1 3 0 120/5 0 10/ 4 0 100/ 3 0 110/1 0 80/1 0 150/3 0 130/4 0 180/1 3 0 TARİHTE BUGÜN 1914: Başyazarı Nigâr Hanım olan Kadınlık adlı dergi, haftalık yayımlanmaya başladı. 1963: Alkatraz Hapishanesi kapatıldı. 1973: Halk ozanı Âşık Veysel Şatıroğlu (79), Sivas’ın Sivrialan köyünde yaşamını yitirdi. Gezi Parkı’nın bir vakfa verilmesinin bahanesi ise şu an olmayan Topçu Kışlası Bir günde aldılar Gezi Parkı’nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) İBB’den yapılan açıklamada tarihi Galata Kulesi’nin de aynı elinden Topçu Kışlası bahane edilerek alındığı ortaya yöntemle alındığına dikkat çekilerek “Ne yazık ki, diyalog, çıktı. Bir günde gerçekleşen tapu devrinde 1330 tarihli uzlaşı, ortak akıl ve birlikte çalışma kavramlarından daha zabıt kütüğüne atıfta bulunularak Gezi Parkı’nda daha çok; ‘hesaplaşma’, ‘gününü gösterme’, ‘iş yaptırmama’, önceden Topçu Kışlası olduğu gerekçe gösterilerek HAZAL OCAK ‘engelleme’ ‘vesayet’ ve ‘yetki gaspı’ anlayışıyla devam parkın bulunduğu arazi Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri eden sürecin son halkası Taksim Gezi Parkı’nın İBB Vakfı’na devredildi. İBB, karara karşı mülkiyet davası açacak. mülkiyetinden alınması olmuştur” denildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün önceki gün yaptığı açıklamasında, mülkiyeti İBB’de bulunan Taksim Gezi Parkı’nın, 12 Mart’ta alınan kararla Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’na devredildiği belirtilmişti. Devir işleminin ayrıntıları ortaya çıktı. Konuyla ilgili İBB’ye Beyoğlu Kaymakamlığı Tapu Müdürlüğü tarafından 15 Mart’ta gönderilen yazıda İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü’nün Gezi Parkı’nın Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı adına tescilini talep ettiği belirtildi. 1330 tarihli zabıt kaydına değinilen yazıda özetle “eski yazı kayıtlarda bu taşınmazların ‘müştemilatı malumeye havi bir topçu kışlasının’ nevi hanesinde ‘Cennet mekân Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’ndan geldiği bildirilmiştir” ifadeleri kullanıldı. ‘TESADÜF DEĞIL’ İBB, kararın meydanın yeniden yeşil ve estetik bir alana dönüştürülme projesini durdurmak için alındığını vurguladı. Yazılı açıklamada özetle şu ifadelere yer verildi: “İstanbul’u betona çeviren kafa yapısının, İstanbul’un sembolik meydanını yeşile çevirecek bir projenin karşısında durması tesadüf değildir. Görünen o ki, başta İBB olmak üzere 31 Mart ve 23 Haziran 2019 tarihlerinde muhalefet partilerinden seçilmiş yerel yönetimlere karşı hasmane tavırlarla alınan bu ve benzeri kararların devamı da gelecektir.” ERDOĞAN AKM INŞAATINI INCELEDI ‘Zamanlama manidar’ Karara İBB, STK’ler ve çok sayıda yurttaştan tepki geldi. İBB yaptığı yazılı açıklamada, “Talimatla bu kararı alanların açıklamalarında kanun maddelerine atıfta bulunulması, bu kararları hukuksal kılmadığı gibi vicdanlarda da aklamaz. 166 yıldır İBB mülkiyetinde olan Galata Kulesi de aynı şekilde gasp edilmiştir. Şimdi de Gezi Parkı alanı, İBB’ye haber bile verilmeden, sadece 1 günlük yazışma ile yürütülmüştür. Yüz binlerce İstanbullunun oy vererek yapılmasını istediği yeni Taksim Meydanı projesinin çalışmalarına başlamak üzereyken alınan bu kararın zamanlaması manidardır” denildi. ‘Saldırıların bir parçasıdır’ EMIN KORAMAZ (TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı) Gezi Parkı İstanbul’un merkezinde yer alan ender yeşil alanlardan ve dinlenme mekânlarından birisidir. Gezi Parkı 1940 yılında yapılmıştır ve İstanbul’un Cumhuriyet döneminde yapılan ilk parkı olma özelliğini de taşımaktadır. Gezi Parkı aynı zamanda 2013 yılından bu yana toplumsal mücadeleler tarihi açısından da önemli bir sembol haline gelmiştir. AKP iktidarına karşı en büyük halk hareketi Gezi Parkı’nın yıkılarak Topçu Kışlası yapılmak istenmesi talebine karşı ortaya çıkmıştı. Parkın bulunduğu arazinin İBB’den alınarak bir vakfa devredilmesi, iktidarın Gezi Parkı’na yönelik saldırılarının bir parçasıdır. Biz TMMOB olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da şehrimizi hedef alan saldırılara geçit vermeyeceğiz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Taksim’de yapımı devam eden Atatürk Kültür Merkezi’ni (AKM) ziyaret etti. Erdoğan yetkililerden bilgi aldı. Buradan yürüyerek Taksim Camii’ne gitti. Bu sırada Taksim Meydanı’nda bir esnaftan kestane ve mısır alarak kendisini takip eden gazeteciler ile yurttaşlara ikram etti. l DHA ‘YETKI GASPI’ ESİN KÖYMEN (TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı) Topçu Kışlası’nın ihyasıyla ilgili kurul kararları üzerinden orada sanki bir kültür varlığı varmış gibi Vakıflar Kanunu’nun 30. maddesine göre işlem yaptıklarını açıkladılar. Farklı siyasi anlayışlar nedeniyle kendi istediklerini yapabilmek için vakıfları araç olarak kullanıyorlar. Kendi gibi düşünmeyen hiçbir yapıya hiçbir kuruma tahammülleri yok. O yüzden yetki gaspı yapıyorlar. Bu süreçte arka arkaya alınan kararlarla kaotik bir ortam yaratılıyor. Gezi Parkı’na sahip çıkan milyonlar yokmuş, Gezi direnişi olmamış gibi toplumun sinir uçlarıyla oynayarak kaotik bir ortam yaratılmaya çalışılıyor. Üç büyük şehir çok yüksek riskli n Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye’de haftalık vaka oranlarını paylaştı. Haftalık vaka her 100 bin kişide İstanbul’da 251.12, Ankara’da 107.99, İzmir’de ise 111.41’i buldu. Üç şehir de çok yüksek riskli anlamına gelen kırmızı renge döndü. Tabloda Samsun’da vakaların 100 binde 508.97’ye yüseldiği görüldü. Giresun, Sinop, Balıkesir ve Yalova da 100 bin kişide en çok Kovid19 vakası görülen iller oldu. Şırnak, Siirt, Hakkâri, Mardin ve Şanlıurfa 100 bin kişide en az Covid19 vakası görülen iller oldu. l ANKARA 2300 MTEAMRMT UZ CPUERMŞAERMTBEESI 190 BIN 129 21 BIN 61 958 95 18 BIN 815 36 MILYON 165 BIN 468 29 BIN 538 %3.2 2 MILYON 992 BIN 694 1538 2 MILYON 807 BIN 572 Mutant virüslü hasta: 400 bin n Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Türkiye’de mutant virüslü vakaların 10’da 1’inin tespit edildiğini belirterek “Bu 41 binin 400 binler civarında olduğunu tahmin edebiliriz” dedi. l DHA ‘HESAPLAŞMA’ AKIF BURAK ATLAR (TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı) Siyasi iktidar 2019 yerel seçimlerinden beri bir hesaplaşma peşinde. Yereldeki idari yetkilerin ve imtiyazların merkezileşmesine yönelik hukuksuz uygulamalar devam ediyor. Gezi Parkı ise AKP’nin bir diğer hesaplaşma konusu, hukuksuzca gasp ediliyor. İki kez yargılanıp beraat eden Gezi Direnişi’nin yeniden yargılanacak olması düşünülürse, bu karar siyasidir. Gezi Parkı halkındır. Gezi’nin toplumsal önemi 2013’te Gezi Direnişi’yle simgeleşmiş, tescillenmiştir. Bizler, demokrasi güçleri olarak Gezi Parkı’nın bu ülke yurttaşlarının ve siyasetin kutuplaştırılacağı bir araca dönüştürülmesine izin vermeyeceğiz. ‘ÇILGIN PROJE’ INADINDA YENI ADIM KANAL İSTANBUL’A DEVLET GARANTISI AKP iktidarı, bilim insanlarının, çevrecilerin ve toplumun büyük kesiminin karşı çıktığı Kanal İstanbul projesinin maliyetini halkın sırtına yüklemek için değişiklik yaptı. Resmi Gazete’de dün yayımlanan “Bazı Yatırım ve Hizmetlerin YapİşletDevret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun”a eklenen geçici madde tepki çekti. Kanal İstanbul’a devlet garantisi verildi. Geçici maddede, “15 Mart 2020’den sonra ihalesi yapılmış ancak bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte henüz uygulama sözleşmesi imzalanmamış, yurtdışından finanse edilmesi planlanan yapişletdevret projeleri kapsamında, özel bütçeli kamu idareleri tarafından imzalanacak borç üstlenim anlaşmalarına, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı da taraf olabilir” ifadeleri yer aldı. TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Cevahir Efe Akçelik, ‘’Yayımlanan Resmi Gazete ile Bazı Yatırım ve Hizmetlerin YapİşletDevret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanuna geçici madde eklenerek Kanal İstanbul’a devlet garantisi verilmiş oldu. Yani yatırım garantisi verildi’’ dedi. l İSTANBUL / Cumhuriyet ABLASI DA ÖLMÜŞTÜ 15 yaşında kalbi durdu Türesay Seçkin Türesay uğurlandı Koronavirüs nedeniyle yaşamını yitiren usta gazeteci Seçkin Türesay (77) dün Karacaahmet Şehitler Camii’nde düzenlenen törenin ardından son yolculuğuna uğurlandı. Türesay’ın kızı Seçil Türesay, “Babam meslektaşım, bir de en iyi arkadaşımdı. Ben hep arkadaşlarıma, gazetelerde çalıştığım dönemlerde ‘sevdiğim meslektaşımla buluştum’ derdim. Bundan sonraki yolculuğu inşallah huzurlu olur. Meslektaşı olduğum için de ayrı bir sevgisi vardı” dedi. Eski Hürriyet Gazetesi Başyazarı Oktay Ekşi ise “Sevgili Seçkin bizim mesleğimizin yüz akı olan mensuplarından biriydi. Kişiliği sağlam ve idealleri olan bir meslektaşımızdı. Dürüst bir insandı” diye konuştu. Türesay, Karacaahmet Mezarlığı’ndaki aile kabristanlığında toprağa verildi. l DHA Kocaeli’nde kalp krizi geçiren 15 yaşındaki Elif Erdağı kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Yeğenlerini parka götüren Erdağı’nın, burada fenalaşması üzerine olay yerine sağlık ekipleri çağrıldı. Hastanede 6 kez kalbi duran genç kızın 2013 yılında ablasının da kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiği öğrenildi. Elif Erdağı’nın cenazesi, Körfez İgsaş Camii’nde kılınan namazın ardından İlimtepe Belen Mezarlığı’nda toprağa verildi. l Haber Merkezi Ayranı çok içmemeye Başyüce “İtibardan tasarruf olmaz” diyerek birkaç kez tarihe geçti. Bu derin anlamlı tarihi cümleyi iyi kavramak için onu ameliyat masasına yatırmamız gerekiyor. “İtibar”ın OsmanlıcaTürkçe Ansiklopedik Lügat’te yazan anlamları şöyle: 1. Saygı gösterme. 2. Önem verme. 3. Şeref, haysiyet. 4. Bir şeyin gerçek değil, kararlaştırılan değeri. 5. İbret alma. 6. Ticarette söz ya da imza değeri (kredi). 7. Değer. Bir de ek var: İ’tibârı suret = Görünüşe değer verme. HHH Bir başka yerde itibar sözcüğünün eşanlamlıları yazıyor: Değer, güç, haysiyet ve saygın. Bunlar da okkalı sözcükler, anlamlar. Bütün bunlar, “İ’tibârı suret = Görünüşe değer verme” yüzünden olacak, nedense aklıma fiyaka ve gösteriş sözcüklerini de getiriyor. Sonra afi, caka ve çalım geliyor. Çocukluğumda “El feyyaka dum dum” diye dolaşırdım Mersin sokaklarında. Uyduruktu ama bunun bir tür protesto olduğunu gayet iyi anlıyorum şimdi. HHH Peki, “tasarruf” demek ne demek? Şu demek: 1. Sahip olma. 2. Tutum, idare ile kullanma. 3. Para ve mal artırma. 4. Bir “zevce” muamelesinde bulunma. Bu anlamlara ben de “kısıntı yapmak”, “kısmak” anlamlarını katıyorum. Bütün bu bilgece (!) araştırmalardan sonra “İtibardan tasarruf olmaz” cümlesine şu anlamı yakıştırıyorum: “Piyasada güçlü görünmek zorundasın!” Saray’a bakanlar, en pahalı otomobili görenler, en gösterişli takıları fark edenler: “Ula bunların ordusu tevatür guvvetli olmalı, geliri milliyesi adam başı 500 bin dolar olmalı, derelerinden cennet misali süt, bal ve şarap akıyor olmalı” diye düşünecekler. Valla, böyle bir tavır düveli muazzamayı hafife almak, faizcileri budala yerine koymak olur. Piyasada “dengi dengine”nin ne anlama geldiği çok iyi bilinir. El feyyaka dum dum! HHH Gerçek midir, tevatür müdür, yalan mıdır bilemem ama Türkiye, 170 ülkeye 21 milyar dolar yardım yapmış. Buna Irak’a yapılacak 5 milyar dolarlık yardımı da eklemek gerekiyor. Irak Başbakanı’nın yalancısıyım: Irak Başbakanı Mustafa elKazımi, Bağdat’ta bakanlar kurulu toplantısının ardından basına yaptığı açıklamada Türkiye ziyaretine değinerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davetine icabette başkanlık ettiği heyetin Türkiye’de büyük bir törenle karşılandığını ifade etmiş ve “Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, benim yakın dostumdur. Türkiye’de Irak’a yakışır şekilde karşılama töreni düzenlendi. Türkiye, Kuveyt Konferansı’nda taahhütte bulunduğu 5 milyar dolarla Irak hükümetini desteklemeye hazır” dedi. Daha doğrusu demiş... Etti mi sana 26 milyar lira. Vallahi taaccüp ettim. HHH Ve en çok da “Türkiye, 170 ülkeye 26 milyar dolar yardım etti” cümlesine bozuldum. Türkiye Ana ya da Türkiye Baba bu kadar akılsız mı, diye düşündüm. Kendi ailesi, kendi evlatları bunca sefil, aç ve yoksul iken hangi ana, hangi baba elâleme para yardımı yapar, para yedirir? Gerçekte bu yardımı yapan Türkiye değil, Türkiye’yi yöneten hükümet, Türkiye’yi yöneten kabine ya da otorite. Ama neden? HHH Koronavirüs salgınının başlamasıyla birlikte AKP iktidarı, pek çok ülkeye kişisel koruyucu ekipmanların da aralarında bulunduğu yardım malzemeleri göndermiş... Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, 18 Nisan’da yaptığı açıklamada, 116 ülkenin Türkiye’den yardım talebinde bulunduğunu ve bunların 44’üne yardım gönderildiğini söylemiş. İYİ Parti lideri Meral Akşener, bunu “Yeni Camii’de dilenip Sultanahmet’te sadaka dağıtamazsınız” sözleriyle eleştirmiş... Ki haklıdır! Çünkü, burada ne yazık ki “Türkiye” diye yazmak zorundayım: Düşük ve orta gelirli 120 ülke arasında Türkiye, 2019 sonundaki 440.9 milyar dolarlık dış borçla en çok dış borcu olan 6. ülke olmuş. En çok dış borcu olan 10 ülke içinde Türkiye, dış borcun milli gelire oranında ise yüzde 59’luk oranla ikinci sırada yer almış. Gerçek itibar işte bu. HHH Suriye’ye son dönemde 13 milyar 666 milyon dolar tutarında resmi kalkınma yardımında bulunulmuş. Geçen yıl iki taraflı resmi kalkınma yardımlarından en çok yararlanan ülkeler sırasıyla Suriye, Somali, Filistin, Afganistan, Bosna Hersek, Kırgızistan, Makedonya, Kazakistan, Azerbaycan ve Nijer olmuş... Bu hovardalığın nedenine gelince: Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni resmen tanımayan bu ülkeler, Birleşmiş Milletler oylamalarında güya Türkiye lehinde oy kullanacaklarmış... HHH Bu yazıyı birkaç ay önce yazmıştım. “İtibâr”ın “suret”ten olduğu şimdi daha iyi anlaşılıyor.