03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ [email protected] 11 21 MART 2021 PAZAR Naci Ağbal da gitti! Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkez Bankası Başkanı’nı 4.5 ay sonra bir kez daha değiştirdi FAİZ ART EKONOMİSTLER VE UZMANLAR KAYGILI Naci Ağbal görevden alınması nedeniyle şükranlarını arz ederken yeni başkan, Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu oldu. Piyasalar diken üstünde yeni haftayı bekliyor. İktisatçıların ve piyasa uzmanlarının tersine “faiz neden, enflasyon sonuçtur” ısrarını sürdüren ve her fırsatta bunu dile getiren Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın (TCMB) faizi 18 Mart’ta beklentilerin üzerinde 200 puan artırmasının ardından, dün bu kez TCMB Başkanı Naci Ağbal’ı görevden aldı. Sadece 4.5 ay görevde kalabilen Ağbal’ın yerine ise yine eski AKP MUSTAFA ÇAKIR milletvekili olan Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu atandı. İkisi de Bayburtlu olan Ağbal ve Kavcıoğlu, bir önceki dönem Meclis’te Bayburt milletvekilleri olarak görev yapmıştı. Böylece bağımsız olması gereken bankaya yine bir AKP’li geti Hastings College’ta işletme eğitimi görrilmiş oldu. Murat Uysal’ın yerine Resmi Gazete’de bir cumartesi günü yayımlanan kararla başkan olan Ağbal, yine bir cumartesi günü bu gödü. Marmara Üniversitesi Bankacılık I SORUNU Yeni IŞ Ç TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Yeni Şafak’taki 9 Şubat ve Sigortacılık Enstitüsü’nde yüksek lisans ve doktora yaptı. 25 yıllık bankacılık kariyeri olan Kavcıoğlu, Halkbank’ta tarihli köşe yazısında, birçok da 10 yıl genel mükez Cumhurbaşkanı Erdoğan dür yardımcılığı ÖZMEZ revden alındı. tarafından da eleştirilen sıkı para yaptı. En son akaKulislerde son faiz artışı kararının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı da kızdırdığı belirtipolitikası için şu vurguyu yapmıştı: “Dünyada faizler sıfıra yakınken bizde faiz artışına gitmek ekonomik sorunları çözmeyecektir... Merkez Bankası’nın yüksek faiz politikasında ısrar demisyen olarak görev yapıyordu. İktisatçılara göre TCMB Başkanı’nın görevden alınması ile birlikte bunlirken, yeni başkan etmemesi gerekir.” dan sonra ekonomide olaKavcıoğlu’nun da yabilecekler ise özetle şöyle: zı yazdığı Yeni Şafak gaze4 Dolarda artış kaçınılmaz. tesi “Bu operasyonu kim adıTCMB Para Politikası Kurulu yeni na çektiniz” diyerek Naci Ağbal’ı he başkanıyla ilk toplantısında faizi düşüdef aldı. rebilir. Ancak bu çok vahim sonuçlar Dolar 10 liraya çıkabilir doğurur. Dolar 10 TL’yi aşabilir. 4 Döviz hesapları zaten azalmadı, Öte yandan Ağbal, görevden alınması bundan sonra artabilir. Yurttaş dövize sonrası Twitter’dan şu mesajı yayımla yönelecek. Bankalar “bizi yeniden kredı: “Sayın Cumhurbaşkanımıza Merkez di için zorlayacaklar mı” diye düşüneBankası Başkanlığı dahil bugüne kadar cek. Hazine’yi zorlayıp yeniden tahvil uygun görerek atadığı tüm görevlerden ihraç ettirecekler. dolayı teşekkür ederim. Görevden alın4 Döviz borcu olan özel sektörde temam nedeniyle de şükranlarımı arz edi laş başlayacak. Fiyatlar artacak. Her yorum. Rabbim hepimizin hakkında ha şeye zam gelmesi kaçınılmaz olacak. yırlısını nasip eylesin.” Ağbal’ın yeriEnflasyon yükselecek. ne başkan olan Kavcıoğlu, 1967 Bay4 Dışarıdan yüksek maliyetle borçburt doğumlu. Dokuz Eylül Üniversilanma ortaya çıkacak. Hem bankalar tesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakülte hem şirketler zorlanacak. O da içeriye si İşletme Bölümü’nü bitirdi. İngiltere yansıyacak. l ANKARA ‘Fiyat istikrarı’ korkusu Naci Ağbal’ın görevden alınması hem yerli ve yabancı uzmanlar hem de değişik mecralarda şöyle değerlendirdi: n DR. MAHFI EĞILMEZ (EKONOMIST): Ağbal görevinden alındı. Başka bir diyeceğim yoktur. Geçen hafta Sayın Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan “Ekonomik Reform Paketi”nden iki cümle: “İki kavram çok önemli. Bu, istikrar ve güvendir.” Yalnız şurası gerçek ki yapısal reformları yapmak hiç bu kadar kolay hale gelmemişti: Son 45 yılda yapılanlar iptal edilse yapısal reformlar yapılmış olacak. n PROF. DR. VEYSEL ULUSOY (YEDITEPE ÜNIVERSITESI): Tavan faiz öneriyorum. Bu bir ironidir! n UĞUR GÜRSES (EKONOMIST): Hem Merkez Bankası Başkanı görevden alındı hem İstanbul Sözleşmesi çöpe atıldı. Çok yazık oldu ülkemize... Ağbal da “Ben kurtuldum, sonuçları hepimize hayırlı olsun” diyor. n DURMUŞ YILMAZ (ESKI TCMB BAŞKANI): Ekonomik intihar. n PROF. DR. SELVA DEMIRALP (KOÇ ÜNIVERSITESI): Ağbal’a başladığı işi bitirme fırsatı tanınmadı. Daha da önemlisi bu sefer ekonomik politikaların gerçekten fiyat istikrarını kenara koyacağını düşünüyorum. Bu hükümetin bir kez daha ekonomiyi düşük faiz politikaları ile desteklemeye çalışacağı anlamına geliyor... Bu politikanın TL üzerinde aşırı değer kaybı yaratma ve ekonomiyi daha da daraltma potansiyeli oldukça yüksek. n KERIM ROTA (ESKI BANKACI): Gelinen noktada yabancı sermaye açısından Türkiye artık gecelik işlem bile yapılamayacak kadar kırılgan ve güvenilmez bir ülke konumuna düştü. n TIMOTHY ASH (BLUEBAY ASSET MANAGEMENT): Kavcıoğlu faizleri düşürmeyi deneyecek. Piyasa onu cezalandıracak ve sonunda faizlerin Ağbal’ın da yaptığından daha çok yukarı çıkarılması gerekecek. l EkonoSelva Demiralp mi Servisi Güllük Limanı ICC Grubu’nun Türkiye Denizcilik İşletmeleri AŞ’ye (TDİ) ait Güllük Liman Sahası özelleştirme ihalesi sonucu onaylandı. Konuya ilişkin Cumhurbaşkanı kararı, Resmi Gazete’de yayımlandı. Bu karara göre özelleştirilme ihalesinde, 35 milyon 250 bin lirayla en yüksek teklifi sunan ICC Grup İnşaat Ticaret Limited Şirketi, TDİ’ye ait Güllük liman sahasını, “Güllük Yat Limanı” olarak 45 yıl süreyle işletecek. l Ekonomi Servisi İstatistik Konseyi faaliyete geçiyor Türkiye’de resmi istatistiklere ilişkin ihtiyaçları tespit etmek, değerlendirmek ve ileriye yönelik önerileri kapsayan çalışmalar yapmak üzere İstatistik Konseyi kuruldu. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmeliğe göre konsey, aralarında Yükseköğretim Kurulu, Merkez Bankası, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Vergi Konseyi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti gibi kurumların başkanlarından oluşacak. Konseye Hazine ve Maliye Bakanı başkanlık edecek. TÜİK Başkanı ve yardımcıları ise doğal üye olacak. l Ekonomi Servisi Yağlarda gümrük vergisi sıfırlandı İthalat Rejimi Kararı’nda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Cumhurbaşkanı Kararı, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre, Kovid19 salgını kapsamında temel gıdalarda arz güvenliği ve fiyat istikrarının sağlanması amacıyla bazı yağlı tohumlar ve yağlardaki gümrük vergisi oranları, 30 Haziran 2021’e kadar geçici olarak yüzde sıfır olarak uygulanacak. l ANKARA/Cumhuriyet İSİG, Covid19 pandemisinin bir işçi sınıfı hastalığı olduğuna dikkat çekti ‘İş cinayeti’ salgınla arttı İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), “Pandeminin Birinci Yılında Covid19 Nedeni ile İş Cinayetleri” başlıklı bir rapor yayımlayarak salgının emekçiler üzerindeki etkisini ortaya koydu. Açıklamaya göre yüzde 34’ü ulusal basından, yüzde 66’sı işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, sağlık meslek örgütleri, sendikalar, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri ve yerel basından öğrenilen bilgilere dayanarak hazırlanan rapora göre salgının birinci yılında (11 Mart 202010 Mart 2021) Covid19 nedeniyle en az 861 işçi hayatını kaybetti. Rapodaki şu vurgular dikkat çekici: En çok sağlıkçı “Ulusal basına yansıyan işçi ölümleri tespit edebildiğimiz işçi ölümlerinin 1/3’ü kadar. Ayrıca neredeyse bildiğimiz göçmen işçi ölümü yok. Oysa çalışan nüfusun neredeyse yüzde 10’una yakını göçmen. Yine bildiğimiz hiç çiftçi ölümü yok. Yine bazı şehirlerden hiçbir bilgiye ulaşamadık.” Covid19 nedenli iş cinayetlerinin istihdam dağılımına baktığımızda 7/24 ücretli ve 137 kendi nam ve hesabına çalışan hayatını kaybetti. İşkollarına göre dağılıma bakıldığında ise ilk 10 şöyle: Sağlık, sosyal hizmetlerde 367 emekçi, ticaret, büro, eğitim, sinemada 228 emekçi, belediye, genel işlerde 71 işçi, savunma, güvenlik işkolunda 45 işçi, metalde 29 işçi, tekstil, deride 28 işçi, taşımacılıkta 20 işçi, konaklama, eğlencede 15 işçi, tarım, ormanda 8 işçi, petrokimya, lastikte 7 işçi vefat etti. l Ekonomi Servisi Kadın girişimcilerin yüzde 42’si virüsün 2021 sonunda, yüzde 34’ü daha ileri bir tarihte kontrol altına alınacağını tahmin ediyor. Emine Erdem Öncelikli sorun ekonomi Türkiye Kadın Girişimciler Derneği’nin (KAGİDER) öncülüğünde hazırlanan “Pandemide Kadın Girişimciler” raporuna göre kadın girişimciler Türkiye’nin üç öncelikli sorununu ekonomi (yüzde 30), Covid19 pandemisi (yüzde 23) ve adalet ile hukuk (yüzde 15) olarak sıraladı. Araştırmaya katılan kadın girişimcilerin yüzde 76’sı pandemide zorlandıklarını, yüzde 56’sı bu dönemde borçlandıklarını belirtirken yüzde 55’i de firmalarını geçici olarak kapatmak zorunda kaldıklarını bildirdi. Beklentiler arasında ise faizsiz ve uzun vadeli krediler, cirosunda yüzde 30 ve daha fazla azalma olan firmalara özel destek paketleri, Kurumlar Vergisi ve KDV oranlarının azaltılması gibi uygulamalar yer alıyor. Pandemi döneminde kadın girişimcilerin günlük hayatları daha da zorlaştı. Girişimcilerin yüzde 31’i ailesi virüs kapacak, yatırımları heba olacak, borçlar ödenemeyecek ve işyeri kapanacak gibi düşünceler nedeni ile yoğun endişe duygusu yaşadıklarını aktardı. Katılımcıların yüzde 13’ü duygularını yorgunluk, yüzde 12’si ise bıkkınlık olarak ifade etti. Araştırmayı yorumlayan KAGİDER Başkanı Emine Erdem ise kadın girişimcilerin özellikle finans kaynaklarına ve pazara erişim ile nakit akışını yönetme gibi konularda desteğe ihtiyacı olduğunu belirtti. l Ekonomi Servisi PATATES ÜRETICISI TMO’YU BEKLIYOR CHP milletvekili Ömer Fethi Gürer, Niğdeli çiftçiler ile bir araya geldi. Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) çağrıda bulunan Gürer, “Üreticinin elinde 500 bin tona yakın patates var. Depodan çıkarma maliyetinden kurtulmak için 30 kuruşa bile satmaya razı. TMO en azından maliyetine yakın bir fiyata alım yaparak üreticiye sahip çıkmalı, patates alımı yapmalı” dedi. Gürer, patates üreticilerinin kilosunu bir liraya mal ettikleri ürünlerini 30 kuruşa bile satmakta zorlandıklarını söyledi. Üreticiler ise “Patatesi çaresizlikten 30 kuruşa sattık. Ürün Ankara’ya gidiyor, depoda kalsa çürüyecek. Depo temizleme bedeli daha külfetli olacak. Bırakın maliyeti, işçi parasını zor karşılayacak duruma düştük. Çok çok zor durumdayız. Çaresiz, sahipsiz bırakıldık. Bir maske parasına dört kilo patates satamıyoruz” diye konuştu. l ERDEM SEVGİ Siyasi iktidar, ekonomide bindiği dalı neden kesti? Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın para politikalarına ancak dört ay dayanabildi. Piyasaların düzelmesinde tek etken olan Ağbal’ı görevden alarak “ekonomide bindiği dalı kesti” de diyebiliriz. Ağbal, dört ay önce geldiği gibi bir hafta sonu kararnamesiyle görevinden alınırken, yerine Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu atandı. Kâğıt üstünde bağımsız Merkez Bankası böylece, 20 ayda üç başkan değiştirmiş oldu. Ağbal’ın alınması ardından, pazartesi gününden itibaren piyasaların karışması bekleniyor. Hafta sonunda internet sitelerinden döviz almak için insanların bankacıları devreye sokmaya çalıştıklarına bizzat şahit oldum. Peki, piyasaların olumsuz tepki vereceği bilinirken Ağbal neden görevden alındı? Bu sorunun yanıtına dönük çok sayıda spekülasyon yapılıyor. Ağbal’ın görevden alındığı Resmi Gazete’de İstanbul Sözleşmesi’nden çıkış öngören Cumhurbaşkanlığı kararnamesi yayımlandığını göz önüne alan bazı kaynaklar, kararın siyasi boyutuna ağırlık veriyor. İki kararın da çarşamba günü yapılacak AKP kurultayı öncesi parti tabanına mesaj anlamı taşıdığını tahmin ediyorlar. İttifak için İYİ Parti’den umudunu kesen Cumhurbaşkanı’nın MHP ile birlikteliğini pekiştirip, her alanda otoriterliğe kayan politika değişikliğine gideceği konuşuluyor. Eğer bu senaryo doğruysa toplumsal huzursuzluğun körüklendiği bir döneme girme tehlikemiz bulunuyor. Bu havayı beslemek için Batı ile iplerin gerileceği, “Bize saldırıyorlar” edebiyatının hortlatılacağı beklentisi dile getiriliyor. Bu ihtimal doğruysa; Erdoğan, kasımda başlattığı yeni rotadan geri dönme kararı almış, attığı adımlardan istediğini alamayınca, güvenlikçi politikalara geri dönüyor anlamı çıkarabiliriz. Bu senaryoya, yeni başkanın yine Marmara Üniversitesi’nden olduğunu ekleyip, Berat Albayrak’a yeniden görev verileceği beklentisini ekleyenler var. Hatta kurultay öncesi kabinede değişiklik yapılıp Albayrak’a görev verilmesini bekleyenler bile bulunuyor. Şahsen, Albayrak’ın kurultay öncesi bir göreve gelmesinin tabandaki rahatsızlık nedeniyle zor olduğu görüşündeyim. Neden faizse çözümü kolay Kulislerde dolaşan bir başka senaryo ise Erdoğan’ın faiz politikasını beğenmediği için Ağbal’ı görevden aldığı yönünde. Sadece bu gerekçe geçerliyse o zaman çözüm basit. Ağbal’ın talebine rağmen Cumhurbaşkanı’nın banka yöneticilerini değiştirmesine izin vermediğini biliyoruz. Başkana göre karar veren üst yönetimle birlikte Kavcıoğlu, hemen olağanüstü toplantı yapıp, faiz artırımlarını geri alabilir. Böyle olursa sebep faizmiş denilebilir. Kulislerde Ağbal’ın Maliye ve Hazine Bakanlığı’na atanacağı da konuşuluyor. Ağbal’ın Erdoğan’a rağmen faiz kararı veremeyeceğini iddia edenler, teşekkür mesajını da hatırlatıp, bakanlık alabileceğini söylüyorlar. Yaklaşık iki ay önceki bir toplantıda Cumhurbaşkanı’nın eleştirileri üzerine Ağbal’ın “Doğru bildiğim uygulanabilir politika bu. Bu politika istenmiyorsa görevimden alın” dediğini biliyorum. Dün konuştuğum Ağbal’a yakın kişilerin de kararı sürpriz gördüklerini, kendileri aranmadan dün sabah saatlerinde makamdaki eşyalarını toplayıp ayrıldıklarını öğrendim. Ağbal’a yakın kişiler “Herhalde bir temel politika değişikliği oldu” demekle yetiniyorlar. Yeni başkanın görüşleri Ağbal’ın yerine gelen Kavcıoğlu’na gelince; Reza Zarrab’ın tartışmalı ilişkilerinin yaşandığı dönemde Halbank genel müdür yardımcısı olduğunu biliyoruz. Daha sonra AKP’den milletvekili olan Kavcıoğlu’nun Ağbal’ın hemşerisi olduğu, yeniden milletvekili seçilmemesinde bunun rol oynadığı söyleniyordu. Kavcıoğlu Marmara Üniversitesi’nde ders veriyor, faiz artırımları nedeniyle Ağbal’a sert eleştirilerde, hatta suçlamalarda bulunan iktidara yakın Yeni Şafak gazetesinde köşe yazıları yer alıyordu. Kavcıoğlu’nun politikasını köşe yazılarından çıkarmaya çalışıyoruz. O çerçevede Kavcıoğlu’nun geçen yıl krizin eşiğine getiren 128 milyar dolarlık rezervi eriten Albayrak dönemi politikalarını desteklediğini görüyoruz. Yazılarında faiz kararlarını eleştiriyor, kredi faizlerini ucuzlatarak büyümeye önem verilmesini istiyordu. 9 Mart’taki köşe yazısındaki sonuç bölümü şöyle: “Pandeminin 2021 yılını da olumsuz etkilememesi için kalıcı büyümeyi hedefleyip, sıkı para politikasından vazgeçerek yatırım ve ihracat odaklı, istihdam sağlayan büyümeyi gerçekleştirmeliyiz. Bunun için yatırım ve üretim maliyetini doğrudan etkileyen kredi maliyetlerinin makul seviyede olması için faiz artışından vazgeçmemiz gerekir.” Özetle; zaten zor geçeceği bilinen önümüzdeki süreç şimdi çok daha zorlaştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle