17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
[email protected] 2 ARALIK 2021 PERŞEMBE 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Müdafaa-i hukuk mu 28 Şubat 1997’de ne oldu? müdafaa-i iktidar mı? slamcıların gerçekleri Darbe” olarak nitelendi ve saptırarak yazdıkları AKP iktidarı zamanında AV. HÜSEYIN ÖZBEK TBB Başkanı siyasi otoritenin her yaptığını alkışlayıp onaylayan İalternatif tarih yanlışlarını dönemin sorumluları TBB BAŞKAN YARDIMCISI sadece Atatürk ve dönemi yargılanarak mahkûm edildi. tutumunu sürdürmek istiyorsa oturduğu makamı hukuku için düzeltmek amacıyla Derken Yargıtay’da bazı savunacak bir meslektaşına bırakma sorumluluğu altındadır. oruyu başka türlü de sorabili- Sinan Meydan, Turgut sanıkların cezaları tasdik TBB Başkanlığı, siyasi otoritenin hararetli bir alkışçısı olarak Özakman, Ümit Doğan edildi, bazı sanıklar ve bu riz: Hukuk ve yargı, hak arayan- ve başka tarihçiler, arada tek sivil sanık olan Sların savunma kalkanı olarak mı hukuk/savunma dili yerine yürütmenin dilinde ısrar edilerek araştırmacılar tarafından cilt eski YÖK Başkanı olan kalmalıdır yoksa iktidarın (gücün) sürdürülecek bir makam değildir. cilt kitaplar yazıldı. Prof. Kemal Gürüz için saldırı mızrağına mı dönüşmelidir? Ben bugün burada çok yeniden yargılanma kararı Türkiye’nin yönetim tarzı, yasama yü- sığınağı, birer güven kurumu olarak lek örgütünü temsil noktasında bulu- daha yakın tarihteki tek bir alındı. rütme yargı arasındaki dengeye daya- olayın “28 Şubat”ın gerçek HHH öne çıkma sorumluluğu altındadırlar. nanların “iktidar dili” kullanması ken- niteliğini anlatmaya Aslında Erbakan’ın nan “kuvvetler ayrılığı” mı olmalıdır, Barolar ve çatı örgütümüz olan Tür- dilerini bağlamakla kalmaz halkın hu- çalışacağım. Başbakan olarak yaptığı yoksa bütün kuvvetlerin liderliği tartı- kiye Barolar Birliği her zaman ve her kuk kurumlarına olan güvenini de bü- HHH eylem ve söylemlerin şılamaz tek kişide toplandığı “kuvvet- koşulda hukuk devletini, çağdaş de- yük ölçüde zedeler. Hele ki mesleki 1989 yılında Berlin TSK’de yarattığı ler birliği” mi olmalıdır? mokrasiyi, yargı bağımsızlığını savu- bağımsızlık noktasından iktidarın hu- Duvarı yıkılmış, 1991 hassasiyetler, dönemin İlk paragraftaki sorulara verilecek nan bir geleneğin temsilcisi olagel- kuk şubesi konumuna savrulmak asla yılında Sovyetler Birliği Genelkurmay Başkanı yanıtların ardından diğer sorulara ge- resmen dağılmıştı. İsmail Karadayı ve mişlerdir. Barolar ve TBB, her zaman, kabul edilemez. Böylece, Batı Dünyasının Cumhurbaşkanı Süleyman çebiliriz: Gücün ve yetkinin tek kişide hak ve hukuk ihlallerine karşı kurum- Türkiye’de solu ve Demirel tarafından Her kişinin harcı değil toplandığı, yüksek yargı organlarının sal tepki göstermişler, hukuk meşrui- Atatürkçüleri baskılamak tamponlanmıştı. TBB Başkanı siyasi otoritenin her büyük ölçüde lider tarafından belir- yetine dayanmayan gücün karşısında ve Emperyalist emellerini Refah ile DYP arasında yaptığını alkışlayıp onaylayan tutu- lendiği bir rejimde yargı bağımsızlı- olmuşlardır. topluma empoze etmek imzalanan hükümetin munu sürdürmek istiyorsa oturduğu ğından söz edilebilir mi? Yargı bürok- için kullandığı “Komünizm kuruluş protokolünde Güveni zedeler makamı hukuku savunacak bir mes- rasisini belirleyen ama yargının etki Tehlikesi” tarihe karışmıştı. Erbakan ile Çiller arasında Barolar ve TBB’nin, hukuk tribünü- lektaşına bırakma sorumluluğu altın- Ama “Kırmızı Kitap” “Dönüşümlü Başbakanlık” alanının dışında ve üstünde bir otorite denilen, Türkiye’nin maddesi vardı. nü terk ederek siyasi otoritenin tri- dadır. TBB Başkanlığı, siyasi otorite- tarafından yönetilen bir ülkede gerçek genel strateji belgesinde Bu madde işletildi ve bününde kendisine yer araması eşya- nin hararetli bir alkışçısı olarak hu- demokrasiden söz edilebilir mi? Böyle “Komünizm” hâlâ esas Erbakan, 28 Şubat’tan nın tabiatına aykırıdır. Var oluş ne- kuk/savunma dili yerine yürütmenin bir rejimde yurttaşların hukuk güven- tehlike olarak yer alıyordu. üç buçuk ay sonra, denini ve misyonunu inkâr anlamına dilinde ısrar edilerek sürdürülecek bir liğinden bahsedilebilir mi? 28 Şubat 1997 tarihindeki Başbakanlığı Çiller’e gelir. Son dönemlerde kamuoyunda, makam değildir. Milli Güvenlik Kurulu devretmek üzere 18 Daha da önem kazandı TBB Başkanı’nın, TBB’nin kuruluşun- Türkiye Barolar Birliğinin kurucu Toplantısında Sovyetler’in Haziran’da başbakanlıktan çöküşünden sonra istifa etti. Yüksek yargının ve yargı bürokrasi- dan bu yana özenle sürdürdüğü hu- başkanı Av. Prof. Dr. Faruk Erem’in ortadan kalkan Komünizm Fakat Cumhurbaşkanı nin neredeyse tümüyle yürütme tara- kuk devleti, yargı bağımsızlığı, kuv- koltuğunda oturmak her kişinin harcı Tehlikesinin birinci tehdit Demirel, Meclis’teki fından belirlendiği bir rejimde savun- vetler ayrılığı duyarlılığını terk ettiği değildir. O koltukta ancak her koşul- olmaktan çıkarılması ve milletvekili kaymaları ma mesleği daha bir önem kazanmak- algısı oluşmaktadır. da hukuku savunarak oturabilirsiniz. yerine şeriat tehlikesinin sonunda Başbakanlık tadır. Böyle bir ortamda avukatların Baroların ve TBB’nin dili “hukuk di- Başka türlüsü gereksiz ve nedensiz iş- birinci tehdit olarak kabul görevini Çiller’e değil, meslek örgütü olan barolar birer hukuk li” olmalı ve öyle de kalmalıdır. Mes- galden öte bir anlam taşımaz! edilmesi kararı alınmıştı. Mesut Yılmaz’a verince Böylece “Soğuk yeni bir koalisyon kurulmuş Savaş”ın resmen sona ve REFAHYOL hükümeti erdiği, yani Sovyetler’in son bulmuştu. dağıldığı 1991 yılından Böylece Erbakan’ın ancak altı yıl sonra Başbakanlığı ve Çankaya KIZILÇAMLARI BEKLERKEN Türkiye uyanmış gösterilerinin yol açtığı ve“Milli Güvenlik kriz, Parlamenter Strateji Belgesi’ni” Demokrasi kurallarına PROF. DR. KENAN OK maya alındı acaba? reden tohum takviyesiyle ormanlaştırılabi- güncelleyerek“Komünizmi” uygun olanak Demirel Ülkemiz orman mühendislerinin çalış- leceği saptandı? Hangi bölmelerin hemen İÜ-C ORMAN FAKÜLTESİ Milli Tehdit olmaktan ve Karadayı tarafından ma düzenini herkesin, başka uzmanların ağaçlandırılması gerektiğine karar veril- çıkarabilmiş, onun milletvekillerinin de bilmemesi, haritalarını, sembollerini oku- di? Hangi bölmeler için, hangi fidanlık- ğustosu orman yangınlarının ve sel- yerine 1980 darbesi ve işbirliği ile TBMM içinde yamaması doğaldır. Ormanlarımız numa- ta, kaç tane orijini belli fidan bulunabil- Alerin dehşetiyle kapattık. Eylülde du- 1982 Anayasası ile önü çözülmüştü. ralı bölme ve bölmeciklere ayrılmıştır. Ba- di? Nerelerdeki, hangi bölmelerin yanık manlar çekildi, yangınların kararttığı tab- açılan Şeriat tehlikesini HHH zı bölmeciklerde Çza1I, Çzb2II, ÇzdBIV gi- sahalarına uyum sağlayabilecek fidanı koyabilmişti. Özetle, “28 Şubat” bir lo çıktı ortaya. Hatırlarsanız, bu yangın dö- bi kodlar yazılıdır. Çz kızılçamı, a, b, c, d üretmek için, nerelerden tohum toplatıl- Milli Güvenlik Belgesi’nde, askeri darbe değil, Soğuk neminde bazıları, “Bekleyin, burası Akde- tarikatların ve dinci eğitimin, Savaş’ın sona ermesinden ve e ise gençlik, sırıklık, ... şeklindeki or- dı, nerelerin geçici fidanlık olmasına ka- niz, yanan sahaların çoğu Kızılçam, kendi rejim için önemli bir tehdit sonra yapılan bir “Milli manın çağını gösterir. Eklenen B harfi, rar verildi? Umarım, Akdeniz’in yangına kendine yeşillenecektir” demişti. Bu sözle- oluşturduğu da vurgulanmış Güvenlik Strateji Belgesi” ağaç tepelerinin alanın yüzde 10’undan uyumlu kızılçamına güvenip, bu işlerde ri duyunca hayretle, “orman mühendisli- ve hem eğitim hem de değişikliğidir. azını kaplayabildiğini, 1, 2 ve 3 ise sıra- de beklenmemiştir! ğinde yerelliğin” önemini hatırlamış, “Her tarikatlar konusunda Bu strateji değişikliği sıyla kapalılığın yüzde 11-40, 41-70 ve Birileri, hem doğayı taklit etmeliyiz di- yerde mi bekleyelim” diye şaşmış, mühen- birtakım tedbirlerin alınması “Komünizm tehlikesini” yüzde 71-100 arasında olduğunu gösterir. yor hem de beklemeyi öneriyor! Doğa bek- dislere projelendirme öğretmekten sorum- önerilmişti. milli tehdit olmaktan Sondaki I, II, .. rakamları ise bonitet (ve- liyor mu? Kızılçamın gençleştirilmesinde lu öğretim üyesi olarak, “Doğa beklemez Bütün Milli Güvenlik çıkarıp, 1982 Anayasası ile rimlilik) göstergesidir. Kapalılığı ve boni- en büyük sorun ottur. Amaç ot gelmeden Konseyi’ne katılanlar ve iyice belirginleşen “Şeriat ki” demiştim. Gerçekten de, eylül, ekim ve bu arada elbette Erbakan tehlikesini” milli tehdit teti düşük alanların tohum miktarına da gençliği sahaya getirmek olmalıdır. Her son olarak kasım da geldi, geçti. ve Çiller tarafından da olarak kabul ettiği için, çimlenme olasılığına da güven azalır. gelen ot biyolojik çeşitliliğe katkı değil- Kızılçam tohumları hemen hemen her imzalanan 28 Şubat dinci politikacılar tarafından dir. Gelen yeşilliği memnuniyetle karşıla- ay, en fazla temmuz – ekim ayları arası Toplantısı kararları, “Şeriat lanetlenmiştir. Günah keçisi mak için bile, beklemek değil, bilgiyle iz- dökülmektedir. Tohumların çimlenme za- Tehlikesini” vurguladığı için, Bu konudaki ayrıntılar Yani kapalılık ve verimlilik sorunlu yer- lemek, bilimle değerlendirmek, ardından manı alçak zonlarda kasım, ortalarda şu- dinci politikacılar tarafından için Merdan Yanardağ’ın lerde de beklemenin âlemi yoktur. Bölge- doğru kararları alıp projelendirerek başa- bat, yüksek zonlarda nisan ayından itiba- çok istismar edildi, hatta “Ülkücü Hareketin Analitik ye nakledilebilecek uzaklık ve uygunluk- rıyla uygulamak gerekir. Sadece biyolo- ren başlamaktadır. Çimlenme zamanın- Erbakan’ın imzalamadığı Tarihi” ve “Bir ABD ta kozalaklı dal ve tohumun olup olmadı- ji veya sadece ekolojiyle sınırlı değerlen- dan önce sahadan çıkılmalıdır. Bunları bi- bile ileri sürüldü: Projesi Olarak AKP” adlı ğı araştırılmalı ve “çimlenme sezonu” geç- Sonradan 28 Şubat 1997 kitaplarıyla, benim “21. dirme, orman mühendislerinin kurması lenler kasım ayını tedirgin yaşadı. Birile- meden serme, ekme işlemi bitmelidir. To- Milli Güvenlik Konseyi Yüzyılda Türkiye” ve “28 gereken sürdürülebilirlik için yeterli ola- rinin önerisine uyarak, kozalaklarda sak- Kararları bazı patavatsızlar Şubat ve Demokrasi” adlı hum takviyesi yapılamayacak yerlerde ise mamaktadır. Ne yazık ki, yeterli bütçe- lı tohumla ormanlaştırılmak istenen alan- tarafından “Postmodern kitaplarıma bakılabilir. hemen ağaçlandırma sürecinin başlatıl- yi, araçları, işgücünü bulamadığı, izinle- larda, işler bitirilmeyip beklendiyse, deni- ması şarttır. Deneyimli orman mühendis- ri alamadığı için gördüğü sorunlara, bildi- ze yakın yükseltilerde şimdiden vay hali- leri, tek çarenin ağaçlandırma olduğu yer- ği çözümleri uygulayamayan orman işlet- mize! Yangının kuruttuğu ağaçlar kesilip, leri tespit eder, çalışılacak yöre ve yüksel- meleri hep olmuştur. taşınırken, yeni çimlenmiş tohumlar zarar tiye uygun fidanlıkları tarar. Bir yandan görecek, ziyan olacaktır! ‘Hadi gari!’ doğru fidanın tahsisini yaptırırken diğer Dönüşü zordur yandan yetişme ortamını dikime hazırlar. Vatandaş, gönüllüleri, bağışları ve tep- Çevre fidanlıklarda uygun fidan yoksa ka- kileriyle ormanlarını önemsediğini gös- Doğa sonbahar boyunca tohumları çim- muoyunu memnun edeceğim diye, bul- terdi. Şimdi, Orman Genel Müdürlüğü, lenmeye hazırlarken, kış kapıya dayan- duğu fidanı toprağa sokuşturmaya kalk- yaptıklarını ve yapamadıklarını gerekçe- dı. Kendi haline bırakın denilen, özellikle C maz. Bilir ki dikeceği uyumsuz fidanlar, leriyle topluma anlatmalıdır. Uzmanla- yüksek eğimli yerlerde yağışlar, erozyon bu yıl kurumasa bile, ilk ekstrem yılda rı, idari bağımsızlığı ve sivilliğiyle dikkat başladı, başlayacak! Yağmurla önce küller, kuruyacak, yakınlarında genetik kirlilik çeken orman fakültelerinin, Orman Mü- sonra toprak akacak. Her geçen gün to- DAYANIŞMA yapacak, kullandığı emek, zaman vb. ka- hendisleri Odası’nın, Türkiye Ormancılar humların çimlenebilmesi, çimlenenin ha- mu kaynakları boşa gidecektir. Ama fi- Derneği’nin, çevreci vakıfların, haklı ge- yata tutunabilmesi için gerekli toprak aza- İLANLARINIZ İÇİN danlıklarda sahaya uygun fidan yok di- rekçelerle yapılanı, yapılamayanı, olma- lacak. Sığ orman toprağını bir kaybettiniz ye de beklemez. Onarılması gereken ye- sı gerekeni, “yerellik” ilkesine uygun de- mi, eski hale dönüş zordur. Kirlenen sular, re en yakın tohum kaynağını arar, topla- ğerlendirmesi, bulgularını kanıtlanabilir zarar gören dere ekosistemleri, bozulan İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ ma işlerini düzenler, uygun fidanlıklar- göstergelerle kamuyla paylaşması gerek- yollar, tıkanan menfezler de cabası! İyi or- da ekim yerlerini ayırtır, gerekiyorsa ge- lidir. Yangın mağduru sevgili Muğlalıla- man mühendisleri, eğimli ormanları diğer- 0535 458 78 54 çici fidanlık kurma sürecini başlatır. rın dediği gibi, hadi gari! lerinden ayrı tutar. Bitki örtüsü kalkmış- Acaba, sonbahar boyunca Manavgat ve- sa, önce toprağı tutacak önlemleri almaya [email protected] ya Marmaris orman işletmelerinin hangi Kaynaklar: Kızılçam, Ormancılık Araştır- girişir! Beklemez! Yangınlardan beri, nere- bölgesindeki kaç hektar yanık alanın, çev- ma Enstitüsü Yayınları, 1987, 182 sayfa. de, kaç hektar alanda, acilen toprak koru- Sabahattn Al’nn bütün öykülernde değl fakat Osmanlı'nın Balkanlar’dan çeklş, brbrnden kanlı Yağmurlarla Topraklar'da Necat Cumalı, ağır ağır özellkle köy, köylü, yoksulluk ve yanı sıra da kadın savaşların, yılların, çeklen acıların, kayıpların doğan ve brden gelşen br aşkı anlatırken, br konularını şledğ öykülernde acıtan br gerçekçlğ sonucu, Balkan topraklarından Anadolu topraklarına yandan, öğretmen, avukat, doktor olarak var. Bunlar okuru keşke öyle olmasa dye doğru kaçınılmaz büyük göçün yaşanması... Anadolu'nun küçük kentlernde yaşayan bnlerce düşündüren, fakat kaçınılmaz olarak da adım adım aydının ortak çlesn, tutucu çevrelern baskısı acıtıcı sona hazırlayan öykülerdr. Uzaktan algılanmayan güçlü br haberleşme, altında güvensz yaşayışlarını, yalnızlıklarını dayanışma ağları çnde, Osmanlı askerlernn Sabahattn Al büyük yeteneğnn evrensel boyutlara yansıtıyor; br yandan da somut örneklerle bzdek Balkanlar’dan çeklş, Mustafa Kemal'n çnde ulaştığı br olgunluk çağında, 41 yaşında, hç toprak mülkyetnn temellerne nerek toprak olduğu brlklerle eşgüdümlü olarak, güvenlk kuşkusuz dönemn syas polsnn alçakça tuzağına reformuna; vaktl vaktsz yağan yağmurların yol adına da ale bağları çnde de gerçekleştrlyor... düşürülerek katledld. açtığı sevnçler üzüntülerle ekclern doğa le olan Kitap okuduğunuzu biliyoruz. lşklerne ışık tutuyor. Hayatın özünde olduğu gb Toplumsal yaşamımızın en kanlı, en karanlık br Asıl mucze, en çok yararlanılacaklar lstesne değşk olayları ç çe yansıtan, sağlam, usta ş sayfası olmasının yanı sıra edebyatımızın bu alınmış, Mustafa Kemal'n kafasında seçlmş büyük roman bu. onulmaz acısının hesabı, üzerlernde bu cnayetn kşlern, l l görevlendrlmelernn, sonuçta Gaz lanet olanlardan her zaman sorulmaya devam Mecls'n açılış günü Ankara'da görev yapablmele- Necat Cumalı’nın bu ölümsüz eser yen kapağıyla edlecektr. rn sağlayacak br takvm çnde çakışıyor sz değerl okurlarımızla yenden buluşuyor... Ataol Behramoğlu olmasında... 12,5x19,5 - 584 sayfa - Öykü 20x27 - 56 sayfa - Çocuk 13,5x19,5 - 448 sayfa - Roman
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle