28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 5 19 EYLÜL 2020 CUMARTESİ Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın yetkileri artırılırken, dikkat çeken düzenlemeler yapıldı ‘Psikolojik harekât’ görevi MYK SONRASI AÇIKLAMA HDP’den antifaşist blok HDP Sözcüsü Ebru Günay, iktidarın kendisi dışında herkesi tehdit altında tuttuğunu belirterek “Herkes bütün bu saldırıların muhatabıdır. Bunun önüne geçmenin tek yolu birlikte hareket etmektir. HDP olarak en geniş antifaşist bloku oluşturma mücadelesini başlatıyoruz”dedi. HDP’nin İstanbul’da düzenlediği MYK toplantısının ardından dün parti sözcüsü Günay, İstanbul İl Başkanlığı’nda açıklamalarda bulundu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu eleştiren Günay, “Süleyman Soylu, herkese karşı öylesine ölçüsüzleşmiş ki en son tarafsız ve bağımsız olması gereken AYM’yi, AYM Başkanı’nı tehdit etti. Ülkedeki insanların güvenliğinden sorumlu kişi, ülkede güvenliğin olmadığını itiraf ediyor” dedi. Günay, ekonomik kriz nedeniyle 34 milyon yurttaşın açlık tehdidi altında olduğunu belirterek “Kredi notunun düşüşünü yine ‘dış güçlere’ bağlamak artık kabak tadı veriyor. Yönetemediğiniz ekonomiye karton düşman aracılığı ile kılıf bulmayın” dedi. l İç Politika KESGİN ARANIYOR Yavaş, beraat etti 31 Mart 2019’da yapılan yerel seçimler öncesinde “sahte senet” ve “görevi kötüye kullanma” iddiasıyla yargılanan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, hakkındaki suçlamalardan beraat etti. Başkan Yavaş’ın yargılandığı dava dün Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya tarafların avukatları katıldı. Mahkeme, “sahte senet” ve “görevi kötüye kullanma” suçlarından yargılanan Mansur Yavaş hakkında beraat kararı verdi. Suçlamayı yapan ve AKP’liler tarafından “saygın bir iş insanı” olarak tanımlanan Necmettin Kesgin ise hakkındaki suçlamalar nedeniyle 6 buçuk yıl hapis cezasına çarptırıldı. Keskin’in arandığı öğrenildi. Kesgin hakkında daha önce yakalama kararı çıkarılmıştı. l ANKARA/Cumhuriyet RIZA AKPOLAT DUYURDU İsmet İnönü Parkı korunacak İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi’nde, İsmet İnönü’nün atlı heykelinin de bulunduğu, İstanbul Maçka’daki parkı korumaya alan, imar planı değişikliği teklifi oybirliğiyle kabul edildi. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, “İBB Başkanımız Ekrem İmamoğlu ile birlikte incelemelerde bulunduğumuz tarihi mirasımız İsmet İnönü Parkı’nı sonsuza kadar korumaya alan imar planı değişikliği İBB Meclisi’nde oybirliğiyle kabul edildi. Cumhuriyetimizin kurucu liderlerine, önderlerimize ve onların eserlerine ödünsüz bir şekilde sahip çıkacağız” dedi. Bu arada Kemal Sunal’ın adı “Kapıcılar Kralı” ve “Çöpçüler Kralı” filmlerinin çekildiği Beyoğlu Cihangir’deki sokağın bir kısmına verildi. l İSTANBUL / Cumhuriyet KIZILAY’DAN DA ATILDI Yerlikaya’yı eleştirdi, ihraç edildi Cumhurbaşkanı Başdanışmanı eski milli güreşçi Hamza Yerlikaya’yı sosyal medya üzerinden eleştiren Kızılay Muğla Şube Başkanı ve AKP üyesi Yusuf Kayacık AKP’den ihraç edildi. Kayacık, geçen haftalarda Yerlikaya’yı eleştiren sosyal medya paylaşımları nedeniyle görevden alınmıştı. l Haber Merkezi Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın yetkileri artırılırken, dikkat çeken yeni görevler de verildi. Başkanlığa bağlı “Stratejik İletişim ve Kriz Yönetimi Dai resi” kuruldu. Bu daire, Türkiye’ye karşı yürütülen psikolojik harekât, propaganda ve algı operasyonu faaliyetlerini beMUSTAFA lirleyecek. Her türlü maÇAKIR nipülasyon ve dezenformasyona karşı faliyette bulunacak. İç ve dış tehdit unsurlarını analiz edecek. Yerli ve yabancı basın mensuplarının akreditasyonları ve basın kartı düzenleme görevini yürütecek. İletişim Başkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanı Kararnamesi’nde dikkat çeken değişiklikler yapıldı. Başkanlık içerisinde kurulan “Stratejik İletişim ve Kriz Yönetimi Dairesi Başkanlığı”nın görevi, “devletin stratejik amaç ve hedefleri ile devletin ve milletin menfaatları doğrultusunda” gerektiğinde ulusal ve uluslararası alanda yürütülecek faaliyetlerde uygulanacak staretejik iletişim politika Yeni kurulan Stratejik İletişim ve Kriz Yönetimi Dairesi’nin görevi, Türkiye’ye karşı yürütülen algı operasyonuna karşı faaliyet olarak belirlendi. Daire, yerli veya yabancı gerçek ve tüzelkişilerden sipariş almaya ortak iş yapmaya da yetkili olacak. larını oluşturmak olarak belirlendi. Yeni daire Türkiye’ye karşı yürütülen psikolojik harekât, propaganda ve algı operasyonuna karşı faliyette bulunacak. Kriz, afet, olaganüstü hal dönemleri ile yakın savaş tehdidi, seferberlik ve savaş halinde stratejik iletişim ve kriz yönetimi faliyeti ile tüm kamu kurum ve kuruluşları arasında koordinasyonu sağlayacak. Sipariş alabilecek Kararnameye göre, başkana yardımcı olmak üzere kurumda başkan yardımcıları görevlendirilecek. Baş kanlıkta “özel kalem müdürlüğü” de oluşturuldu. Yönetim Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, temizlik, aydınlatma, ısıtma, bakım, onarım ve taşıma hizmetlerinin yanı sıra güvenlik hizmetlerini de yürütecek. Ayrıca Döner Sermaye İşletmesi Müdürlüğü kurulacak. Döner sermaye miktarı Cumhurbaşkanı kararıyla 5 katına kadar artırılabilecek. Döner Sermaye İşletmesi, diğer kamu kurum ve kuruluşlarından, yerli veya yabancı gerçek ve tüzelkişilerden sipariş almaya, vermeye, her türlü teknik işlemlere girişmeye ve gerektiğinde ortak iş yapmaya da yetkili olacak. Başkanlıkta istihdam edilen iletişim uzmanı ve uzman yardımcıları teftiş, denetim, inceleme ve soruşturma da yapabilecek. Doğrudan merkeze bağlı bölge müdürlükleri kurulacak. Bölge müdürlüklerinin merkezleri, Adana, Afyonkarahisar, Ankara, Antalya, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Edirne, Erzincan, Erzurum, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Konya, Muğla, Samsun, Şanlıurfa ve Trabzon olacak. l ANKARA KUZEY IRAK’TA IKI ŞEHIT Irak’ın kuzeyindeki Haftanin bölgesinde düzenlenen PençeKaplan Operasyonu’nda, PKK’li teröristlerin havanlı saldırısı sonucu Piyade Teğmen Harun Aslan ve Piyade Uzman Çavuş Gökhan Kılınç şehit oldu. Teğmen Harun Aslan, Ağrı’da son yolculuğuna uğurlandı. Tekerlekli sandalye ile törene katılan baba Fuat Aslan, “Ben de şehit olacağım, çocuklarım da olacak. Yine şehitlik, yine şehitlik. Vatan sağ olsun” dedi. Şehit Harun Aslan ile eşi Dilek Aslan’ın kış aylarında resmi nikâh kıydıkları, yakın zamanda düğünlerini yapmak için plan yaptıkları öğrenildi. Gökhan Kılınç ise Mersin’in Mut ilçesinde toprağa verildi. 3 ve 1 yaşında iki çocuğu olan şehit için düzenlenen törende babası Cemal, annesi Fatma, eşi Hatice gözyaşı döktü. l Haber Merkezi YASAL BOŞLUKLAR VE ÇOK BAŞLILIK YAŞANIYOR Kur farkı gazilere yükleniyor SERTAÇ EŞ Şehit yakınlarına ve gazi olan yurttaşlara yönelik kapsamlı bir yasal düzenleme bulunmuyor. Zaman zaman yapılan düzenlemeler nedeniyle sürekli mağduriyet yaşayan şehit yakınları ve gaziler, Milli Savunma Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve yerel yönetimlerin “kendilerini ciddiye almalarını” istiyor. 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla Cumhuriyet’i ziyaret eden gazilerin hemen hepsinin bir sorunu bulunuyor. Gazilere yardımcı olan Cem İlker Bölükbaş, yaşanan sorunları Cumhuriyet’e şöyle anlattı: n Değişik zamanlarda o kadar düzenleme yapıldı ki, çelişik durumlar sık sık yaşanmaya başlandı. Gaziler protez, ortez, tekerlekli sandalye ve havalı yatak ihtiyaçlarını ancak Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi’nin vereceği rapora göre karşılıyor. Ancak gazilerin ulaşımı, barınması büyük sorun. Gazilerin bu tür ihtiyaçları halen 2012 kurları üzerinden hesaplanıyor, farklar gaziler tarafından karşılanıyor. n Bakıma muhtaç ve sürekli yatan gazilerin yatakları pahalı. Yatak yaraları nede niyle enfeksiyon kaparak yaşamını yitiren gaziler oldu. Eşdeğer ilaç normal hastalarda iş görürken, ağır travmatik durumdaki gazilerde etki etmiyor. Gaziler asıl ilacı para vererek alıyor. n Yasada tersi belirtilmesine karşın şehit yakınları, gazilerden fark alınıyor. Otelcilik hizmeti ve kullanılan malzemeler için para isteniyor. n Felçli gazilerden çocuk sahibi olmak isteyenlere tüp bebek hakkı üç kere kullandırılıyor. Bu hak artırılmalı. n Çene yaralanması geçiren gazilere 8 diş yaptırma hakkı veriliyor. Bu tür yaralanmalara normal diş tedavisi gibi yaklaşılması sorunu büyütüyor. Gaziler yaşadıklarına ilişkin Cumhuriyet’e şunları anlattı: Mersin’de örnek uygulama Gazi Cengiz Sevinç, Mersin Büyükşehir Belediyesi Şehit Aileleri ve Gazi Hizmetleri Müdürlüğü yapıyor. Sevinç, “Belediye olarak bütün imkânlarımızı seferber ediyoruz. Şehit yakınlarımızın, gazilerimizin sürekli yanındayız. Aileleri ziyaret ettiğimizde, ‘Yanımıza ilk kez devlet geldi’ diyenler oluyor. Şehit aileleri ve gazilere yönelik daha bilinçli ve hassas olunmalı” diyor. Bakıma muhtaç gazi Serdar Çelensu ise, “15 Temmuz’da aceleyle yasa çıkarıp, yaralanan arkadaşlarımıza gazi kartı verdiler. Biz 20 sene bekledik. Bize vazife malulü, adi malul yakını gibi kartlar verdiler. Ben ölürsem eşime çocuğuma maaşımın yüzde 6570’i veriliyor. Ben geride bırakacaklarımın kaygısını çekiyorum...” diyor. Gazi Umut Biçer de 6. derceden yaralı, yasalardaki kargaşadan yakınıyor. Biçer, “Bir aracı hareket ettiremediğim için engellilere tanınan haktan yararlanıyorum. Arkadaşımın iç organlarının yarısı yok, ona bu hakkı vermiyorlar” diyerek ayrımcılağa vurgu yapıyor. İzzet Ertunç’un iki bacağını da dizlerinden aşağı kaybetmiş. Pirim gün sayısı artırılmadan önce emekli maaşı alabiliyormuş. 10 aydır alamıyor. Engellilerin yasal değişiklikte hakları korunmuş, gaziler unutulmuş. Pirim gün sayısını doldurması için çalışması gerekiyor. Vazife malulü aylığı ile yaşamaya çalışıyor. Ertunç, “Diğer mağduriyetleri çözdüler. Ancak biz 1015 kişiyiz en fazla, bizim durumumuzu çözemediler. Aile Bakanlığı’na gittik, Şehit Yakınları ve Gaziler Genel Müdürlüğünde bize, ‘Sizi unutmuşuz’ dediler” diyor. l ANKARA HUKUKÇULAR, BERBEROĞLU KARARINI YORUMLADI: Berberoğlu’nun vekilliği geri verilmeli SENA YAŞAR Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) milletvekilliği düşürülen CHP’li Enis Berberoğlu hakkında verdiği “hak ihlal, kararının” ardından “AYM’nin ihlal kararı TBMM Genel Kurulu’nda okutularak, Berberoğlu’nun milletvekilliği geri verilmelidir” dedi. Yargıtay Onursal Daire Başkanı Hamdi Yaver Aktan ise “Karar, yasama organı olan TBMM’yi de bağlar” dedi. Hukukçular, AYM’nin eski CHP milletvekili Enis Berberoğlu için verdiği “hak ihlali” kararını ve kararın TBMM’ye dönüş yolunu nasıl etkileyeceğini Cumhuriyet’e değerlendirdi. ‘Cezaevine alınamaz’ Aktan, 3 Kasım 2015’te Berberoğlu’nun 26. dönem milletvekili olarak TBMM’ye seçildiğini anımsatarak “Yargıtay 16. Ceza Dariresi, 24 Haziran’da tekrar seçildiği için Berberoğlu’nun dosyasını esasa girmeden sadece milletvekili seçildiği için bozma kararı verip mahkemeye göndermek durumun daydı. Ancak bu yapılmadı” dedi. AYM’nin oybirliğiyle aldığı kararın ar dından ne yapılması gerektiğine dikkat çeken Aktan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Kesin bir ihlal kararı verildiği ve seçim hukukuna da dayandığı için hiçbir mahkeme kararını beklemeksizin Berberoğlu’nun derhal milletvekilliğine başlaması gerekir. Kararı tartışmak ve uzatmak, yeni bir hukuki ihlali getirir. AYM’nin kararı güzeldir ancak bu kararın bu kadar geciktirilmemesi gerekirdi. Berberoğlu’nun infazına pandemi sebebiyle ara verilmişti. Pandemi şu an itibarıyla bitse bile Berberoğlu cezaevine artık alınmaz. Derhal vekilliğe başlatılmalıdır.” Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu ise “Hak talebi olumlu karşılanmıştır. Bu hak ihlali, doğrudan ‘milletvekilliğinin düşürülmesi’ için verilen bir hak ihlali niteliğinde değil. Berberoğlu’nun vekilliği, anayasaya göre kesinleşmiş bir yargı ilamının, Meclis kürsüsünden okunmasıyla düştü. Şu anda yapılması gereken şey de AYM’nin ihlal kararının yine TBMM’de okunmasıyla düzeltilebilir. AYM’nin kararları, yasama baş ta olmak üzere bütün kurum ve organları bağlar. Bu itibarla, başkaca herhangi bir işleme gerek duyulmadan, doğrudan doğruya AYM ihlal kararının TBMM Genel Kurulu’nda okunmasıyla milletvekilliği geri verilmelidir” dedi. Avukat Cihan Arık, kararla birlikte, milletvekilliğinin düşmesine sebep olan kesin hüküm şartının ortadan kalktığını belirterek “TBMM Başkanlığı, AYM kararı Resmi Gazete’de yayımlandıktan hemen sonra, kararı Genel Kurul’da okutarak Berberoğlu’nun göreve dönmesini sağlamakla yükümlüdür” dedi. ‘Üyeliği sürüyor’ Öte yandan TBMM’de basın toplantısı düzenleyen CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Enis Berberoğlu’nun hakkındaki “sözde kesinleşmiş kararın” yok hükmünde olduğu için üyeliğin düşürülmesi işleminin de yok hükmünde olduğunu belirterek “Yok hükmündeki kararın yarattığı sonuç da yoktur. Hukuk ve anayasa bakımından Berberoğlu CHP’nin TBMM üyeliğini sürdürmektedir. CHP’nin 138 olan milletvekili sayısı dün itibarıyla 139’dur” dedi. l ANKARA Bilsay Kuruç’tan katkılar Kırkıncı yılında yaptığımız 12 Eylül dizisinde ağırlıklı olarak darbeden sonraki gelişmelerden ziyade darbeyi hazırlayan süreci yazdık. Bu süreci yazarken yazılmış anı kitapları ve Cumhuriyet gazetesi arşivlerinden yararlandık. Anı kitaplarında ve gazete kupürlerinde yer alan eksik ve yanlış bilgiler doğal olarak dizide de aynı şekilde yer aldı. Dizinin son gününde ikkitsatçı ve devlet adamı olarak bizim gönlümüzde ve belleğimizde çok müstesna bir yere sahip olan eski DPT Müsteşarı Prof. Dr. Bilsay Kuruç’tan bir eposta aldık. Çok önemli bilgilerin yer aldığı bu postada yer alan önemli bilgileri sizlerle paylaşmak istedik. Dizide 1978 yılında Başbakan Ecevit’in kredi bulmak için ziyaret ettiği sosyal demokratların yönetimde oldukları İskandinav ülkelerinden beklediği yardımı alamadığını yazmıştık. Bilsay Hoca, Ecevit’in ilk kapsamlı İskandinavya turunun 1979 yılında yapıldığını, tüm lojistik yükünü Orhan Koloğlu’nun taşıdığı ve Başbakan Ecevit’le birlikte kendisinin de yer aldığı bu turda, özellikle İsveç Başbakanı Olof Palme ve Oslo’da iktidardaki İşçi Partisi’nin tam kadrosunun bir Ecevit iktidarına destek olacak şekilde davrandıklarını, 1978’den başlayan iki yılda da kendi takatleri içinde olumlu davrandıklarını belirtiyor. Bilsay Hoca, Kemal Derviş konusunda da bir yanlışlığı düzeltiyor. Merhum Ali Topuz’un “Düzeni Değiştirmek” adını taşıyan anı kitabında Kemal Derviş’in CHP’nin Göreme Sokak’taki Araştırma Bürosu’nda çalıştığı bilgisine yer vermiş ve biz de bu bilginin doğruluğundan kuşku duymayarak dizi de Derviş’ten CHP’nin Araştırma Bürosu’nda uzman olduğunu yazmıştık. Oysa bu bilgi doğru değilmiş. Göreme Sokak’taki Araştırma Bürosu’nun başına Cahit Kayra’dan sonra geçen Bilsay Kuruç, o büroda görev yapanları şöyle sıralıyor: “1976 başlarında Bülent Ecevit iktidar hazırlığı yapmak üzere Göreme Sokak’taki büroyu kurdu ve orada iki değerli genç, çalışkan arkadaşa görev verdi: Mehmet Kabasakal ve Işın Çelebi. Özel Kalem Müdürü Nail Sevil de orada daimi görevli idi. Büronun başında (kendisini derin saygı ile izlemeyi sürdürdüğümüz, bilge ve müstesna kişi) Cahit Kayra vardı. İlkbaharda, Ecevit, Cahit Bey’in artık parti merkezinde (siyasette) görev alacağını ifade ederek, büronun başına benim geçmemi istediğini söyledi. Bu hemen hemen tam gün çalışma (zaman zaman daha fazlası) idi. Göreme Sokak sorumlusu olduğum süre boyunca (1978’in ilk ayına kadar), tahmin edeceğiniz gibi çalışma ortamımıza birçok uzman geldi, görüşmeler yapıldı, vs. Ancak bunların arasında Kemal Derviş yoktu. Hiçbir zaman orada bulunmadı. Demek ki böyle bir ihtiyaç olmadı.” Dünya Bankası uzmanları Derviş ile Robinson’un ortaklaşa yazdıkları, “Türkiye ekonomisi” üzerine hazırladıkları çalışma belgesinin Ecevit hükümetinin kurulmasından önce 1977’nin ortalarında 2 MC hükümeti döneminde verildiğini belirten Bilsay Kuruç, dizimizde de belirtildiği nedenlerle DPT’de tepki uyandırdığını, “genel denge modeli” üzerine kurulu bir öneriler demetinin Türkiye’nin doğal gelişme potansiyeline, kurgusuna ve çizgisine aykırı olması nedeniyle Göreme Sokak’taki Araştırma Bürosu’nda da önemsenmediğinin altını çiziyor. CHP’nin 11’lerle kurduğu hükümette DPT Müsteşarı olarak görev alan Kuruç, 4. Kalkınma Planı hazırladıkları sırada Dünya Bankası Başkanı McNamara’nın Ankara ziyaretinde 24 Ocak’ın ilk taslak metninin kendilerine öneri olarak getirildiğini anımsatıyor. “Biz plan hazırlıklarına başladık” denilerek önerinin geri çevrilmesine rağmen bu konudaki ısrar hiç bitmiyor. Hem Dünya Bankası hem OECD tarafından bu konuda “Vazgeçin bu plandan, size sıkışıklığınızı aşacak destek bulalım” vaadiyle aynı şekilde aynı önerinin yinelendiğini açıklayan Kuruç, sonuçta 4. Kalkınma Planı’nın TBMM’de onaylandığını ancak kendilerine dayatılan bu önerilerin 1978 ara seçimleri sonrasında başbakan olan Demirel döneminde 24 Ocak Kararları ile hayata geçtiğini anlatıyor. IŞİD’li Bayancuk’a 12.5 yıl hapis cezası IŞİD’in Türkiye sorumlusu olduğu iddiasıyla 30 Mayıs 2017’de tutuklanan “Ebu Hanzala” kod adlı Halis Bayancuk hakkında açılan dava dün karara bağlandı. Sakarya 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki görüşünü açıklayarak Bayancuk’un “silahlı terör örgütü kurma ve yönetme” suçundan 15 yıldan 22 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırması talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, Bayancuk’un 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmasına ve tutukluluk halinin devamına hükmetti. l DHA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle