02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 4 AĞUSTOS 2020 SALI DİZİ MHP’nin hayvana şiddete karşı yasa teklifi yetersiz ve hatalı T CK’nin 151. maddesi tam bir adaletsizlik örneği. Haklı bir neden olmaksızın, sahipli hayvanı öldüren, işe yaramayacak hale getiren veya değerinin azalmasına neden olan kişi, mağdurun (yani mal sahibi olarak görülen kişi) şikâyeti üzerine 4 aydan 3 yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılıyor. Görülüyor ki, korunan hayvanın yaşam hakkı değil, insanın mülkiyet hakkı. Üstelik ceza için hayvanın sahibi görünen kişinin şikâyeti şart koşulmuş. Aynı şiddet sahipsiz hayvanlara yöneldiğinde ise suç oluşmuyor. Hayvanlara zulmedip öldürenler, Kabahatler Kanunu’na göre sembolik para cezası ödüyor ve suç sicillerine işlenmiyor. MHP Konya Milletvekili Esin Kara, bunun değişmesi için 28 Temmuz’da TBMM Başkanlığı’na teklif sundu. Şunları öneriyor: n 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamındaki kesim hayvanları hariç olmak üzere, sahipli ve sahipsiz hayvanları kasten öldüren kişi, 8 aydan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılsın. n Sahipli ve sahipsiz hayvanlara kasten kötü muamelede bulunan, dövüştüren, zarar verme kastıyla bakımlarını ihmal eden, fiziksel ve psikolojik acı çektiren ve hayvanları gücünü aştığı açıkça görülen fiillere zorlayan kişi, 4 aydan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılsın. n Hayvanları Koruma Kanunu’ndaki hayvan kesim kurallarına uymayan kişi, hayvanın ölmesi halinde 6 aydan 4 yıla kadar, hayvanın zarar görmesi halinde 4 aydan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılsın. n Hayvanlara işkence ve tecavüz eden kişi, 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılsın. Ertelemesiz hapis cezası olmalı Hayvanlara yönelik şiddet eylemlerinde sahiplisahipsiz hayvan ayrımının kaldırılması ve tüm hayvan dövüştürenlere ceza verilmesi önerileri olumlu. Ancak teklif, iyi niyetle yapılmış olsa da hayvan haklarının korunabilmesi için yetersiz. Hayvanlara karşı işlenen suçlara hapis cezası verilmesi isteniyor ama alt sınır 2 yıl 1 aydan az olduğunda, cezanın ertelenmesi gündeme gelecek. Zaten şu anda mevcut sistemdeki sorun bu. Yapılması gereken, sahipli/sahipsiz hayvanlara yönelik her türlü şiddet eylemine ve tecavüze ertelemesiz hapis cezası verilmesidir. Sakınca yaratabilecek bir diğer ifade, “hayvanları gücünü aştığı açıkça görülen fiillere zorlayan kişi”. Suçu işleyen böyle tanımlanınca, hayvanların gücünü hangi fiillerin aşıp aşmadığı tartışmaya açık hale geliyor. Bunu en belirgin şekilde atlı fayton konusunda yaşadık. Her yıl yüzlerce atın can verdiği bu zulüm, bazılarına göre sömürü değil. Aynı görüş, TBMM Hayvan Haklarını Araştırma Komisyonu Raporu’nda da bazı milletvekillerince savunulduğundan, atlı faytonların yurt çapında yasaklanması önerisi kabul görmedi. Mardin’de çöp toplatma işinde kullanılan eşeklerin durumu da örnek. Yetkililer, dar sokaklar için başka çözüm yolu bulamadıkları bahanesine sığınıp, eşeklere “iyi bakıldığını” söylüyor. Bu nedenle hayvanların taşıt aracı gibi kullanılmasının önünü açacak bir düzenleme yasada yer almamalı; bu yüzyılda hayvanlara yük/insan taşıtılmasına son verilmeli. Teklifte önemli bir eksik de belediye şiddetinin konu edilmemesi. Oysa hayvana şiddet en çok belediyelerde gerçekleşiyor. Hayvanları katleden belediyelere mutlaka cezai yaptırım uygulanması, barınaklarda hayvanlara kötü muamele eden personelin, suçun ve cezanın şahsiliği ilkesi uyarınca, cezayı çekmesi sağlanmalı. Millet İttifakı bu teklifi kabul etmeyi planlıyorsa, bilsinler ki belediyeleri ceza kapsamı dışında tutan hiçbir yasa etkili çözüm oluşturamaz. Türcü sistemin katliam fermanı Teklifte hayvana şiddet suçları tanımlanırken, “Hayvanları Koruma Kanunu kapsamındaki kesim hayvanları hariç olmak üzere” deniliyor. İşte gezegenin belası türcülüğün en somut ifadesi bu. Hayatları mezbahada sona eren hayvanlar, hakları korunmak istenenlerden hiçbir farkları olmasa da eşya, mal ya da köle olarak görülüyor. Günlerdir medyaya yansıyan manzaralardan rahatsız olanlar, vicdanlarını rahatlatmak için kesim kuralları belirliyor. Canını korumak için arabanın üzerine çıkan boğa… Traktörlerin kepçelerinde tek ayağından asılıp sallandırılan inek… Arkasından bıçaklı adamların yakalamak için koştuğu koyun… Bunları sokakta görünce öfkeye kapılanlar bile aynısı dört duvarın ardında yaşanınca ses çıkarmıyor. Oysa kurban edilenlerin, acımasızca öldürülenlerin ruhları da adalet istiyor! İnsanmerkezci çarpık sistem var olduğu sürece, hiçbir yasa hayvanlar için gerçek adaleti sağlamayacak. Çünkü her yasa, bazı hayvanlar için sadece ölüm fermanı olacak. Değişim şart ZKUŞAĞI Düşünce özgürlüğü istiyorlar, torpil yapılmasını kabul etmiyorlar Yazı dizimizin ikinci gününde Z Kuşağından lise son sınıf öğrencisi Cef Kamhi (17), üniversite sınavına giren Elif Betül Küle (19) ve sanat tarihi okuyan Halil İbrahim Mercimek (19) ile konuştuk. Rol model olarak Mustafa Kemal Atatürk’ü örnek aldıklarını söyleyen gençler, yapılmasını kabul etmiyor. Eğitimin öncelikleri olduğunun altını çizen Kamhi, Mercimek ve Küle, ekonomik kaygıların giderilmesini ve sosyal medyadaki özgürlüklere müdahale edilmemesini istiyor. Kamhi, Mercimek ve Küle’ye sorduk: n Günlük rutinleri neler? n Eğitim onlar için ne ifade ediyor? n Parayla ilişkileri nasıl? n Gelenekler ve aileye bakışları? n Meslek seçimlerini neye göre yapıyorlar? n Rol modelleri var mı, kimler? n İnanç meselesiyle ilgili ne düşünüyorlar? siyasilerin toplumu ayrıştıran dil kullanmasına tepki gösteriyor. n Siyasete nasıl bakıyorlar? n Siyasetçiden ne bekliyorlar? n Nasıl mutlu oluyor, neden kaygılanıyorlar? İLAYDA KAYA Düşüncelerini yansıtırken özgür olmak istediklerini söyleyen n Sosyal medyayla ilgili alınan kararları nasıl karşıladılar? n Kuşak çatışması yaşıyorlar mı? n Öncelikli meseleleri ne? 2 LEYLA KILIÇ gençler, kamuda ayrımcılık ve torpil n Özgürlük algıları ne? CEF KAMHİ: AMAÇ BIZI SUSTURMAK... Cef Kamhi, 17 yaşında lise öğrencisi bir genç. Günlerinin okul ve ev arasında geçtiğini söyleyen Kamhi, en büyük zevkinin senaryo yazmak olduğunu söylüyor. Hayalleri arasında iyi bir yazar olmak ve sinema içinde yer almak olduğunu anlatan Cef Kamhi, “Bir yandan ders çalışıyor bir yandan senaryo yazıyorum. Sinema âşığıyım. Yazar olmak ve sinemanın içinde yer almak en büyük hayalim. Onun için boş olan her anımda kendimi geliştirmeye çalışıyorum” diyor. ‘Yazmak mutlu ediyor’ Hayat akışında öğrenmenin yerinin büyük olduğunu vur gulayan Kamhi, “De ğişim sadece eğitim le olur. Eğitim ne ka dar iyi olursa ileride o kadar bilgili, donanım lı bir insan haline ge liriz. Edindiğimiz her tecrübe bizim için bir eğitimdir. En iyi eği timi almak istiyoruz. Mesela yazmak beni mutlu ediyor ve gelece ğimi yazarak kurmak istiyorum. Ama bunun la ilgili kaygılar duyu yorum. Ekonomik ola rak ülkemizde bu işten ne kadar kazanç sağla yabilirim bilmiyorum. Bu durum beni endişe lendiriyor” diye konu şuyor. Düşüncelerini yansı tırken özgür olmak is Cef Kamhi tediğini söyleyen Kam hi, “Bunu başkalarının hayat alanları na girmeden yapmamız gerekiyor. Sos yal medya özgürlük alanlarımızdan bi risi ve sıkça kullanıyorum. Hayatımı zın merkezinde yer alıyor. Sosyal med yayla ilgili alınan kararın demokrasiye bir sansür niteliği taşıdığını düşünüyo rum. Rahatsız olduğumuz bir şeyi dile getirmek için sesimizi en çok duyura bileceğimiz bu alanı kısıtlamak, geriye gitmekten başka bir şey değildir. Sos yal medyaya getirilen sansür sadece bizi susturmayı hedeflemektedir” ifa delerini kullanıyor. ‘Din siyasette yer almamalı’ Dinin siyasete alet edilmesini istemediğini vurgulayan Kamhi, “Ben farklı bir inanca sahibim. İnanç konusunda İdealleriyle Atatürk Kendisine rol model olarak Mustafa Kemal Atatürk’ü gördüğünü söyleyen Cef Kamhi, “İdealleri, duruşu, fikirleri, yaptıkları bizim bugünlere gelmemizdeki en büyük sebeptir” diyor. Söylenenin aksine Z Kuşağı’nın ailesiyle pek kuşak çatışması yaşamadığını anlatan Kamhi, “Tabiki yeni bir kuşak olmamız dolayısıyla düşünce farklılıkları oluyor ama ortak nokta da buluşmaya çalışıyoruz” görüşünü dile getiriyor. günümüzdeki duruş ne yazık ki negatif. Çünkü farklı yönlendirildiğini düşünüyorum. Din ülkemizdeki birleştirici değil ayrıştırıcı bir kimlik kazanmış durumda. Dinin siyasette kullanılmaması lazım. Türkiye’de din siyasetin bir numaralı konusu, bu yanlış. Bu ülkede farklı kesimlerden, farklı dine mensup birçok insan yaşıyor. Bizim Türk toplumu olarak bir arada olmamız gerekiyor” diye konuşuyor. Ayrıştıran siyaset Siyasilere daha kaliteli ve etkin siyaset yapmaları yönünde çağrıda bulunan Kamhi, “Ülkeyi ayrıştıran, her konuşmasında aynı şeyi söyleyen siyasetçilerden sıkıldık. Bir siyasetçiden beklentim en başta dürüst ve güvenilir olması. Çıkarı bir kenara bırakması. Bütün bu özelliklerin dışında ülkemiz değerlerini yurtdışında savunan bir kimlik içinde olmasını da isterim. Tarafların birbirine laf etmesinden çok, işlerine odaklanmalarını arzuluyorum. Birlikte çalışmaları gerektiğini düşünüyorum. Bu şekilde başarı her zaman gelecektir” önerisinde bulunuyor. HALIL İBRAHIM MERCIMEK: İşsizlik, işsizlik H Sınırlı özgürlük alil İbrahim Mercimek, 19 yaşında, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sanat Tari Özgürlüğün bir hi Bölümü’nde okuyan bir genç. insanın yaşamını Şimdilerde Sinop’ta tarihi kazı ça şekillendirmesinde çok lışmaları yapan Mercimek, boş vakitlerini araştırmalarla geçirdiğini söylüyor. Aldığı eğitimi yeterli bulmayan Mercimek, “Eğitim, denince aklıma ‘ağaç yaşken eğilir’ sözü geliyor. Çünkü hayatımızın büyük büyük önem taşıdığını vurgulayan Mercimek, “Özgür bir bireyim. Göreceli olarak. Aslında herkes çizilen sınırların bir kısmını kaplayan ve bize aslın içerisinde özgür. da ne kadar insan olduğumuzu ha Çember de gittikçe tırlatan, hayatımızın geri kalanında daralıyor” diyor. Halil ne yapacağımızı belirleyen önemli bir faktör. Aldığım eğitim beni tatmin ediyor diyemem çünkü çok daha iyisi yapılabilir” diyor. Farklı dillerin Türkiye’de öğrenilmesinin zor olduğunu anlatan İbrahim Mercimek, siyaseti yakından takip ettiğini sadece yakın zamanı değil, geçmişi de incelediğini söylüyor. Mercimek, “Dil eğitimi ülkemizin lamama durumu ve gelecek kaygı kanayan yaralarından birisi. Yak sı, bunun da en basit çözümü rulet laşık 12 sene dil eğitimi ile bel oynamak. Bekleyip göreceğiz eğer ki dünyada bu dil eğitimi süresinin bu ruletteki beyaz top bizim sayı en uzun olduğu ülkelerden birisi larımızın üzerinde durursa ne âlâ, yiz fakat bu 12 senelik zamanı ne fakat topu atanların da ilkeli atma kadar verimli kullanabiliyoruz, mu sı gerek. Şans oranları gittikçe bö amma” diye konuşuyor. lünüyor. Bekleyip göreceğiz...” ifa İş bulamama kaygısı delerini kullanıyor. Halil İbrahim Mercimek, sadece ‘Sansür doğru değil’ kendi alanında kalmak istemediği Sosyal medyanın güçlü ve in ni ve birçok farklı alanda hedefle sanların sesini duyurması için ge rinin olduğunu belirtiyor. niş bir platform olduğunu belirten “Ülkemizde bir alana yönelip o Mercimek, getirilen kısıtlamala alanda uzmanlaşmak pek kolay rı ve uygulanan sansürü doğru bul değil” diyen Mercimek, “Çünkü madığını belirtiyor. her bölüme ve her mesleğe aynı Mercimek, “Kuşak çatışması özen gösterilmiyor. Meslek seçi nı her gün yaşıyorum, binlerce mimi henüz belirlemedim ama yö kez yaşıyorum. Bizim zamanımız nelmeyi düşündüğüm birkaç alan da ile başlayan cümlelerden hiç var diyebilirim. Okuduğum bölüm hoşlanmıyorum” diyor: “Her Türk de çalışmayı çok isterim. İnsanlar genci gibi Mustafa Kemal Ata çalışmak istemediği bölümleri ne türk bu hayatta benim rol mode den okuyup hayatlarını onun üzeri lim. Alanıma yakın isimlere baktı ne kurma hedefi içerisinde olsun ğımızda benim için idol alınabile lar ki? Ancak ülkemizde maalesef cek insanların başında Celal Şen en acı gerçeklerden birisi de iş bu gör ve İlber Ortaylı geliyor.” ELİFBETÜLKÜLE: Hayaller için para çok önemli Elif Betül Küle, bu yıl üniversite sınavına giren 19 yaşındaki bir genç. Ailesi ve arkadaşlarıyla olmadığı zamanlarda resim çiziyor ve analog fotoğrafçılıkla ilgileniyor. Ülkede en çok eğitim sisteminden rahatsız olduğunu belirten Küle, “Eğitim benim için yapmak istediğim şeylere hazırlanmak demek. Yurtdışında yaşamak ve eğitim almak istiyorum. Bu isteğime yönelik bir meslek seçmek istiyorum. Bu ülkede de değişmesi gereken çok şey var ama en önemlisi ve zoru eğitim sistemi” diyor. Çizgi roman çizerliği yaparken ona katkı sunacak bir meslek dalını hayal eden Elif Betül Küle, “İş bulma kaygısı da yaşıyorum. Çünkü belli meslekler dışında iş bulmanın garantisi yok” ifadelerini kullanıyor. Gerçekleştirmek istediği hayalleri için paranın hayatında önemli bir yer tuttuğunu anllatan Küle, “Temel ihtiyaçlarımızdan tutun da eğlendiğimiz şeyleri yaparken bile paraya ihti yacımız var. Gerçekleştirmek istediğim hayallerim için para kazanmak istiyorum” diye konuşuyor. ‘Ayrımcılık, torpil olmasın’ “Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum beni endişelendiriyor” diyen Küle, “Ancak bunun en büyük sorumlusu yine biziz diye düşünüyorum. Bu durumda bile üretimden çok tüketim yapıyoruz. Neden benim ülkemin ürettiği bir ürünü mağazalarda bulamıyorum da yabancı markalara yüklü miktarlarda para ödüyorum? Kaliteli yerli ürünler üretmeliyiz. Gelecekten bahsedeceksek önce buna ağırlık vermeliyiz” görüşünü dile getiriyor. Siyasetle ilgilenmediğini ama istemsizce hayatının bir parçası haline geldiğini söyleyen Küle, “Bu ülkede daha iyi yaşayabilmek ve istediğim yerlere ayrımcılık yaşamadan, torpil olmadan gelebilmek istiyorum. Siya YARIN silerden tek beklentim bu, emeklerimizin değerinin olması” diyor. Günlük yaşantısında özellikle aile içinde kuşak çatışması yaşadığını kaydeden Küle şunları söylüyor: “Annem ve babamın beni anlamlandıramadığı bir sürü durum var. Arkadaşlık ilişkilerimden tutun okul hayatıma, kıyafet tarzıma kadar garipsedikleri birçok nokta var. Henüz istediğim kadar özgür yaşadığımı söyleyemem. Gelenek ve görenekler toplumu olumsuz etkiliyor. Güzel olanların yanında insanı bıktıran, mutsuz edenler de var. Ve en kötüsü bunlar olmazsa olmazmış gibi davranılıyor. Ancak artık geleneklerin bir zorunluluk olmadığının bilinmesi lazım.” l Esra Dirican l Ufuk Sarp Yakıt l Serhat Ayan l Murat Bayar l Dündar Kılıç Gülgün
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle